GÜNDEM - 17 Temmuz 2019 Çarşamba 09:55

Fener Rum Lisesi 565 yıldır eğitim veriyor

A
A
A
Fener Rum Lisesi 565 yıldır eğitim veriyor

Osmanlı İmparatorluğu'nun en yüksek mevkilerinde görev almış pek çok baştercüman, Rum, Eflak ve Boğdan beylerinin eğitim gördüğü Özel Fener Rum Lisesi ve Ortaokulu 565 yıldır eğitim vermeye devam ediyor. Kırmızı tuğlalarıyla dikkat çeken okulun ihtişamlı binası ise havadan görüntülendi.

1454 tarihinde kurulan Özel Fener Rum Lisesi ve Ortaokulu 565 yıldır eğitim vermeye devam ediyor. Sancaklar Yokuşu’nda bulunan okul, Fransa’dan getirtilen kırmızı tuğlalardan yaptırıldığı için halk arasında “Kırmızı Okul” diye de anılıyor. Kırmızı tuğlalarıyla dikkat çeken okulun ihtişamlı binası ise havadan görüntülendi. Havadan çekilen görüntülerde Haliç'in her iki tarafından da görülebilen okul, kırmızı rengi ve kubbeli mimari yapısı ile hemen göze çarpıyor. İstanbul´un fethinden sonra Bizans'ın yönetici sınıfı ve tüccarları kenti terk ederek Ege adaları, İtalya ve Fransa´ya sığınırken Fatih Sultan Mehmet’in İstanbullu Ortodoksları kente geri çağırmasıyla, Ortodoksların gruplar halinde dönüşleri başladı. Birçok Rum da okulda eğitim görmeye devam etti. Yüzyıllar içinde adı, "Patrikhane Akademisi" ya da "Rum Mekteb-i Kebiri" olarak anılan bu eğitim kurumuna Osmanlı geniş olanaklar sağladı. Osmanlı İmparatorluğu'nun en yüksek mevki'ilerinde görev almış pek çok baştercüman, Rum, Eflak ve Boğdan beyleri, patrik ve yüksek din görevlileri, bu okuldan yetişti. 

#wb-32552#

Okulun bugünkü binası, on dokuzuncu yüzyılın en önemli mimarlarından biri olan ve Fener Rum Lisesi mezunları arasında bulunan mimar Dimadis tarafından 1881´de inşa edildi. Binada kullanılan malzemelerinden çoğu Marsilya´dan getirilirken Avrupa´nın çeşitli ülkelerinde özellikle İtalya ve İspanya´da da şatolar yapan Dimadis'in eseri beş sene içinde bitirdiği belirtiliyor. Fener sırtlarındaki yüksek tepe üstüne inşa edilen eser, geniş ve yüksek cephesi, kırmızı tuğlaları ve ortasındaki kubbeli kalın bir kulesiyle dikkatleri çekiyor. Okul, büyüklüğünden dolayı sıkça Fener Rum Patrikhanesi ile karıştırılıyor.

“Tayin edilen beylerin çoğu Mekteb-i Kebirden mezundur” 

Özel Fener Rum Lisesi’nin tuğlaların renginden dolayı Kırmızı Mektep diye bilindiğini ifade eden Türkiye Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci, “ Görenler orayı patrikhane zannederler. Osmanlı Devleti zamanlarında burası Mekteb-i Kebir olarak biliniyordu. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’daki Rumlara eski statülerini devam ettirme hakkı veriyor. Bu zaten Osmanlı Devleti’nin de uyguladığı bir usuldür. Elbetteki Fatih Sultan Mehmet olmasaydı, ne patrikhane olurdu, ne de bugün Fener Rum Erkek Lisesi’ni konuşuyor olurduk. Bu, Türk ve İslam kültüründeki din ve vicdan hürriyetinin en belirgin özelliklerinden bir tanesidir. Mesela Romanya’ya, Eflak ve Boğdan’a voyvoda tayin edilirken fener beyleri arasından tayin edilirdi. Romanya’ya Rumlardan bey tayin edilmiştir. Tayin edilen beylerin çoğu Mekteb-i Kebirden mezundur. Osmanlı’nın sosyal ve siyasi hayatında bu mektebin ehemmiyetli bir yeri vardır” şeklinde konuştu.
 

Ahmet Faruk Sarıkoç - İsmail Coşkun
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum’da 1 Mayıs’ta sessiz kutlama Erzurum’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler sessiz ve olaysız geçti. Erzurum’da sendikalar 1 Mayıs kutlamaları çerçevesinde farklı alanlarda bir araya geldi. Havuzbaşı Kent Merkezi’nde Hak-İş tarafından düzenlenen kutlama programına 25 kişinin katıldığı gözlendi. Meydanda güvenlik önlemi alan polis sayısı ise katılımcılardan daha fazla oldu. Hak-İş İl Başkanı Erdoğan Çelik, Filistin başta olmak üzere, Suriye, Yemen, Libya, Afganistan, Irak, Somali, Arakan, Doğu Türkistan’da ve yeryüzünün bütün mazlum coğrafyalarında yaşanan insanlık dışı olaylara DUR demek için meydanlarda olduklarını belirterek, “Mazlum coğrafyalarda yaşanan insanlık dışı zulümlerin son bulması için uluslararası işçi hareketini duyarlılık göstermeye ve birlikte mücadeleye davet ediyoruz. HAK-İŞ olarak, Gazze’de ve Filistin’de şehit olan tüm kardeşlerimizi dua ve rahmetle yad ediyoruz. Yaralılarımıza acil şifalar diliyor, bir an önce soykırımın sona ermesini istiyoruz. HAK-İŞ olarak ülkemizi korumak için canlarını feda eden şehitlerimizi rahmet, gazilerimizi minnetle anıyoruz. Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında iş kazası ve meslek hastalıklarında hayatını kaybeden emekçi kardeşlerimizi dua ve rahmetle yad ediyoruz. HAK-İŞ olarak Türkiye Yüzyılının emeğin ve emekçinin yüzyılı olacağına inanıyor, işçilerimizden aldığımız güç ile geleceğe emin adımlarla yürüyoruz. HAK-İŞ olarak, Türkiye’nin geleceği, istikrarı, huzur ve güveni için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” dedi. Konuşmanın ardından katılımcılar toplu fotoğraf çekimine katıldı ve sessiz bir şekilde dağıldılar.
Samsun Mali müşavirler yeşil pasaport istiyor Samsun Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMO) Yönetim Kurulu Üyesi Oktay Ergör, meslek mensuplarına bir an önce yeşil pasaport hakkının verilmesini istediklerini söyledi. SMMO Yönetim Kurulu Üyesi Oktay Ergör ve üyeler, Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması düzenledi. Oktay Ergör, çalışma şartlarının her geçen gün zorlaştığını belirterek, “Bizler kamu yarı için her türlü fedakarlığı yapan Samsun’da bin 65, ülke genelinde 130 bin kişiyiz. Bu ailenin baş sorumluluklarından biri olan beyan ve bildirimlerin sayısı her geçen gün artmakta bu beyan ve bildirimlerin içerikleri zorlaştırmaktadır. Aynı verilere dayalı olarak yapılan tekrarlı beyan ve bildirim yüklerinin hafifletilmesini istiyoruz” dedi. “Yeşil pasaport hakkının verilmesini istiyoruz” Yeşil pasaport ve diğer taleplerini de sıralayan Ergör, “Meslek mensuplarımıza bir an önce yeşil pasaport hakkının verilmesini istiyoruz. Uluslararası uygulamalarda olduğu gibi arabuluculuk yetkisinin meslek mensuplarımıza da verilmesinin bir hak olduğu kadar aynı zamanda bir zorunluluk olduğunu düşünüyoruz. Mali müşavirlik ve denetim hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması için bu hizmetlerdeki KDV oranının indirilmesini talep ediyoruz. Beyanname imzalatma sınırlarının tamamen kaldırılarak, bütün beyannamelerin mali müşavirler tarafından imzalatılması zorunluluğunun getirilmesini bekliyoruz. Stajyerlerimizin istihdamında işverene destek sağlanmasını, sigorta prim yükünün azaltılmasını istiyoruz. Meslek mensuplarımıza da KOSGEB destek programlarından ve KGF (kredi garanti fonu) destekli kredilerden yararlanma imkanının sağlanmasını talep ediyoruz. Kamu yararı için 130 bin mali müşavirin işlerini daha sağlıklı ve verimli bir şekilde yapabilmesi için haklı ve insani taleplerimizin ivedilikle hayata geçirilmesini bekliyoruz. Bilgisayar başında sabahlamak istemiyoruz, ailelerimize, çocuklarımıza zaman ayırmak istiyoruz. 1-20 Temmuz da mesleki tatilimizin şartlarının bir an önce gözden geçirilip Gerçek anlamda Tatil hakkımızı istiyoruz. Artık sabrımızın kalmadığını kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” diye konuştu.