GÜNDEM - 02 Nisan 2015 Perşembe 09:13

Genç Kaya’nın duyması için 10 bin dolar gerekiyor

A
A
A
Genç Kaya’nın duyması için 10 bin dolar gerekiyor

İzmir’in Buca ilçesinde oturan ve doğuştan duyma engeli olan Nurettin Kaya, işitme cihazı bozulduğu için hayatını altı aydır sesiz bir şekilde sürdürüyor.

Altı aydır çevresindeki sesleri duymaktan yosun kalan Nurettin Kaya, işitme cihazının artık çalışmadığını söyleyerek, cihazının bozulduğunu ve on yılını doldurduğu için tamir edilemediğini ifade etti. Kulaklarına sesin gitmediğini ve artık duymak istediğini aktaran Kaya, “Dışarı çıktığımda gelen arabaların sesini duymak istiyorum. Hayatımı devam ettirmek için yeni cihaz istiyorum” diye konuşarak hayırseverlerden 10 bin dolar değerinde olan cihazın alımı için yardım isteğinde bulundu.

Oğlunun doğuştan işitme engelli olduğunu aktaran anne Firdevs Kaya ise oğlunun hayatını yaşaması için duyması gerektiğini söyleyerek hayırseverlerden yardım talebinde bulundu. Doğuştan işitme engelli olan oğlunun ancak işitme cihazı sayesinde duyabildiğini ifade eden anne Kaya, “İşitme cihazı bozuldu. Yetkili servise gönderdiğimizde cihazın ömrünü doldurduğunu ve yenilenmesi gerektiğini söylediler ve tamirinin mümkün olmadığını söylediler. Bunun yenisini alabilmemiz için de yaklaşık 10 bin dolara ihtiyacımız var. Bizim bu parayı karşılayacak gücümüz yok. Oğlumun duyabilmesi için yardımseverlerden destek bekliyorum. Oğlumun hayallerini gerçekleştirebilmesi için duymaya ihtiyacı var, hayatı tehlikede” dedi.

ABDÜLAZİZ BAYDİLLİ
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Edremit’te muhtarlar toplantısı yeniden başladı Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, göreve başlamasından sonra muhtarlarla aylık değerlendirme toplantılarını yeniden başlattı. Meclis salonunda muhtarlarla bir araya gelen Başkan Ertaş, tabana yayılan katılımcı bir yönetim anlayışı ile vatandaşa hizmet için birlik içerisinde çalışacaklarını ifade etti. Edremit Belediyesi’nde mahalle muhtarları ile aylık değerlendirme toplantıları başladı. Belediye Başkanı Mehmet Ertaş başkanlığında yapılan toplantıda muhtarlarla birlikte Başkan Yardımcısı Cavit Cebeci, belediye meclis üyeleri ve belediyede ki daire müdürleri de yer aldı. Başkan Mehmet Ertaş, halkçı bir yönetim anlayışı ile tabana yayılan bir yönetim anlayışı içerisinde muhtarlar, esnaf odaları ve sivil toplum kuruluşları ile birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceklerini ifade etti. Her ay belediye meclis toplantısı öncesinde muhtarlarla buluşacaklarını kaydeden Başkan Ertaş, “Her türlü öneriye açık bir şekilde “ben yaptım oldu” değil ortak akılla birlikte karar vereceğiz. Halkımıza hizmet noktasında bir ve beraber hareket edeceğiz. En kısa yoldan halkımızın sorunlarına çözüm üretip hizmeti ulaştırma amacıyla çalışacağız” dedi. Mahalle muhtarları da tek tek söz alarak hem kendilerini tanıttılar hem de sorunlarını anlattılar. Doğalgaz hatlarının uzatılması ve bozulan yolların yapılması gibi konular başta olmak üzere mahalleleri ile ilgili istek, öneri ve şikayetlerini bildirdiler. Başkan Ertaş, yol yapım ve onarım için 14 ayrı ekibin sahada olduğunu kaydetti, sorunların ortadan kaldırılması için hızlı bir şekilde çalıştıklarını vurguladı.
Giresun Kadınlar baharla birlikte pazarda doğal ürünleri satıyor Baharın gelmesiyle kadınlar pazarındaki ürün çeşitliliği de arttı. Çoğu doğada kendiliğinden yetişen dikenucu, geldirdik, kabalak gibi bitkileri toplayarak kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber ilçe pazarında satan kadınlar aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Giresun’un köylerinde yaşayan kadınlar, evde yaptıkları yöresel ürünler ile yetiştirdikleri sebze ve meyveleri ilçelerin pazarlarında satarak aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber, doğada kendiliğinden yetişen bitkilerin de pazarda yoğun ilgi gördüğünü anlatan Atike Sefer, “Bahar mevsimi geldiği için pazarda sattığımız ürünlerde arttı. Kendi yetiştirdiğimiz lahana, bezelye, kıvırcık, yeşil soğan gibi ürünlerin yanı sıra doğada kendiliğinden yetişen kabalak, galdirik, dikenucu olarak bilinen melocan da toplayarak pazara getiriyoruz. Bu tezgahta sattığım her şey organik ve tazedir. Köyde sabah erken saatlerde tarlalardan topladığım sebze ve meyveleri pazara getiriyorum. Yeter ki üretim olsun üretilen her şeyin pazarda müşterisi oluyor” dedi. Üretilen her ürünün pazarda yeri var Her ne kadar kadınlar pazarı olsa da üreten herkese pazarda yer olduğunu ifade eden Aydın Öztürk ise, “Artık köylerde pek üreten kalmadı. Köylüler de gelip lahanasını pazardan alır duruma geldi. Oysaki köylerde sadece ekip diktiğin değil doğada kendiliğinden yetişen birçok bitki de ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyor. Ben bir emekli olmama rağmen köyde üretip gelip pazarda satıyorum ve ihtiyacımı karşılıyorum. Üreten herkese pazarda yer olduğu gibi üretilen her şeyinde alıcısı oluyor” dedi.