GÜNDEM - 04 Temmuz 2015 Cumartesi 09:30

Görme ve yürüme engelli adamın insanlık dramı

A
A
A
Görme ve yürüme engelli adamın insanlık dramı

Beyoğlu’nda tek başına bir barakada kalan görme ve yürüme engelli Ali Demirci’nin yaşamı yürekleri sızlattı. Çakmak satarak karnını doyuran Demirci, sağlık güvencesi olmadığı için sayısız hastalıkla baş ederken bir yandan da yaşam mücadelesi veriyor.

Beyoğlu Yenişehir’de tek başına bir barakada kalan yüzde 95 görme engelli 55 yaşındaki Rizeli Ali Demirci’nin hayatı yürekleri sızlattı. Fiziksel rahatsızlıklarından dolayı yürüyemeyen Demirci, çakmak satarak hayatını sürdürüyor. Tedavi olamamasından dolayı enfeksiyonun ayaklarına ve vücuduna yayılan Demirci, sağlığı yerinde olduğu zamanlarda işportacılık yaparak geçimini sağlıyor.

Kimi zaman işportacılık yaparken kimi zaman da mahalle sakinleri tarafından yiyecek ihtiyacı karşılanan Demirci’nin yakınlarının da engelli olması yalnız başına bir yaşam sürmesine neden oldu. Her 2 yönden de engelli olduğu için tuvalet ihtiyacını kaldığı barakanın bir köşesine gideren Demirci’ye yardım elini Beyoğlu Belediyesi uzattı. Demirci’nin durumunu öğrenen Beyoğlu Belediyesi Sosyal Hizmetler Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte Ali Demirci’nin daha iyi ve temiz bir evde yaşaması için hareket geçti. Demirci’nin kaldığı eve gelen Beyoğlu Belediyesi çalışanları, Ali Demirci’yi ikna ederek aynı gün evi temizledi. Evdeki tüm eşyaları çöpe atan belediye çalışanları, evin boya badanasını yaparak yeni eşyalar koydu. Ali Demirci şimdi temizlenmiş evi ve yeni eşyalarıyla, kendisine Sosyal Marketten yapılacak olan yardımlar sayesinde sağlık bir şekilde hayata tutunacak.

“İNSANLAR NE DEDİĞİNİ BİLMEYEREK KONUŞUYOR”
İnsanların iyi olmadığını düşündüğü için kimseden bir yardım istemediğini belirten Ali Demirci, “Ben insanlardan çok kaçıyorum. Bana kimse bir şey yapmayacak ve demeyecek, ben yalnız kalmak istiyorum. İşin olursa gelecek bir şey söyleyecek, bu şekilde insanların konuşmalarını beğenmiyorum. İnsanlar çok artı-eksi ve ne dediğini bilmeyerek konuşuyor. Ben bu insanla nasıl konuşayım ki? Benim ağabeylerim engelli, ağabeylerimden biri 77 yaşında diğeri de engelli. Onunda kendine faydası yok. Kimseden bir destek gördüğüm yok. Sadece kendim yaşıyorum” dedi.

“BANA SADECE ALLAH YARDIM EDİYOR BAŞKA KİMSE DEĞİL”
Başka bir yerde yaşama konusunda kararsız kaldığını ifade eden Demirci, “Hemen hemen doğma büyüme burada yaşıyorum. Bana sadece Allah yardım ediyor başka kimse değil, bazı kişiler var ama onlarda fazla değil. Beyoğlu Belediyesi’nden geldiler ve evini temizleyeceğiz dediler bende bir şey demedim. Ben Bursa’da iken toplam da 3 kere temizlendi. İnsanlar bana Darülaceze’yi öneriyorlar ama ben oraya gitmek istemiyorum” ifadelerini kullandı.

Engelli olmasından dolayı yemek yapamadığı için sadece kuru gıda istediğini söyleyene Demirci, “Hastaneye gidiyorum ama bana orada iğne yapmıyorlar. Nedenini bilmiyorum. Ayağımdan dolayı acil servise gittim. Kontrol ettiler ve kan aldılar. Sonra iğne yaptılar ardından zorla bir iğne daha yaptırdık. Sonrasında böyle yapamıyoruz dediler. Ayağım enfeksiyon kapmış, bunun dışında makattan bir rahatsızlığım var. Yediğim yemek beni mahvediyor. Ağabeyim rahatsız olduğu için kalkıp doğru düzgün gezemiyor, o bana bakamaz. Şimdi herkes bir şey söyler. Şimdi sen haber seyrediyorsun, kanalı değiştirdiğin zaman haber seyredebilir misin? Seyredemezsin. Ancak millet her şeyi söylüyor” şeklinde konuştu.

Demirci’nin komşusu Akif Aslan ise “Ailesi Bursa’da yaşıyor. Arıcılar da bir ağabeyi var o da rahatsız. Bursa’daki ağabeyi var onun da yanına gönderdim ve 6 ay kaldı. 6 ay sonra adamlar bıktı. ‘Aman ne olur gidersen git’ dediler. Onlarda alıp yine bu eve götürdüler. Belediye de evi temizledi. Bıraktılar ve gittiler. Çünkü onlarda rahatsız ağabeyinde şeker hastalığı var. Fazla ilgilenemiyorlar. Bizde vatandaş olarak ilgilenmeye çalışıyoruz. Belediye temizliğini yapıyor ama ne kadar yapabilir ki? Ne kadar temizleseler de 2 gün sonra aynı oluyor. Çünkü kendi temizliğini yapamıyor, tuvalete çıkamıyor. Bütün rahatsızlığı da var. Sabahleyin 2 tane kadın geldi yalvardılar ama gitmedi. En sonunda ikna ettiler 1 hafta gidecek temizlenecek o esnada da evi temizlenecek” diye konuştu. 

DOĞAN CAN CESUR
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.