SPOR - 31 Ekim 2016 Pazartesi 22:00

Hamzaoğlu: 'Porto seviyesine gelebiliriz'

A
A
A
Hamzaoğlu: 'Porto seviyesine gelebiliriz'

Bursaspor Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, kulübün geleceğini garanti altına almak istediklerin belirterek, “Biz de çok transfer yapıp, maç kazanıp, şampiyon olup adımızı duyurmak isteriz ama biz gittikten sonra Bursaspor enkazı temizlemeye çalışacak. Önemli olan yarının Bursaspor'unu inşa etmek. Altyapıyı doğru kullanırsak biz de Porto seviyesine gelebiliriz” dedi.

Spor Toto Süper Lig’in 9. haftasında sahasında Konyaspor’u 2-0 mağlup ederek 19 puanla 4. sıradaki yerini koruyan yeşil-beyazlılarda, Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, kulübün resmi televizyonunda açıklamalarda bulundu. Sosyal medyada zaman zaman haksız eleştiriler yapıldığını ifade eden Hamzaoğlu, “İnsanlar ön yargıyla bakıyorlar. Bizi tanımadıkları için eleştiriler yapmaları da doğal. Ben uğurlamaları karşılamalardan daha çok önemsiyorum. Er ya da geç ayrılacağız. Önemli olan bizden bahsederken güzel bir şekilde bahsetmeleri. İnsanlar kazanınca alkışlayacak, kaybedince ıslıklayacak. Bunlar futbolun bir parçası. Takımına destek çıkan taraftarımız var. Biz doğru bir yola sevk etmeye çalışıyoruz herkesi. Sahada ıslıklanan bizim oyuncumuz. Onlar ıslıklanmamalı. Kötü oynayanı takdir etmeyin ama sabır gösterin. Ben onların ıslıklanma sebebini biliyorum. Onların üzerinden bize de eleştiriler var. Farkındayız hepsinin. Yaptığımız transferler çok eleştirildi” dedi.

"En büyük avantajımız transferi erken bitirmiş olmamız"
‘Hem maçı kazanmak için sahada mücadele eden, göze hoş gelen futbol oynayan takım oluşturmaya çalışıyoruz’ diyen Hamzaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Takım olmak 3-5 ayda olacak iş değil. Arkadaşının her şeyini bilmen gerekiyor. Onun ruh halini, nasıl yaklaşırsan performansı artar bunların hepsi takım içinde dikkat edilmesi gerekiyor. Şu anda oldukça iyiyiz. En büyük avantajımız transferi erken bitirmiş olmamız. Takım olmanın içinde gençleri kazanmak da var. Bursaspor sadece bugün olmayacak. Bursaspor bundan sonraki yıllara da emin adımlarla yürümek zorunda. Ekonomik anlamda da başarı getirmeniz gerekiyor.”

“Sabır gösterilirse Porto gibi olabiliriz”
Ekonomik anlamda da iyi olmaları gerektiğini ifade eden Hamzaoğlu, “Bazı kulüplerin borca girse de kurtaracak durumları da var. Bugün Kocaeli’nin Eskişehir’in durumu ortada. Onlar da şehir takımıydı. Bu sene Ali Ay başkanımızın yönetiminde destek gelmeye başladı. Görevimiz kulübün geleceğini garantiye almak. Biz de çok transfer yapıp, maç kazanıp, şampiyon olup adımızı duyurmak isteriz ama biz gittikten sonra Bursaspor enkazı temizlemeye çalışacak. Önemli olan yarının Bursaspor'unu inşa etmek. Altyapıyı doğru kullanırsak biz de Porto seviyesine gelebiliriz” dedi.

“Doğru zamanda oynatmazsanız güven kaybı yaşarlar”
Genç oyuncuları oynatmak için doğru zamanı beklediklerini ifade eden deneyimli teknik adam, “Gençleri oynatmak için cesaret bizde var ama doğru zamanda oynatmak mesele. Ben de alırım alt yapıdan bir çocuğu oynatırım ama bir sonraki hafta oynatabiliyor muyum o önemli. O çocukları doğru zamanda oynatmazsanız güven kaybı yaşarlar. O çocuğu kaybedebilirsiniz. Bu değerler kolay değil. Biraz sabır göstereceğiz. Yetenek kolay bulunmuyor” şeklinde konuştu.
Sezona başlarken ilk 5 hedefi koyduklarını ifade eden deneyimli teknik adam, “Sezona başlarken ilk 5 hedefi koyduk. Üst sıraları hedefleyen takım olacağız demiştik. Hala da bu sözümüzün arkasındayız. Biz Avrupa kupalarına gitmeyi hedefliyoruz önümüzdeki yıl. Daha iyisi için çalışacağız, çabalayacağız” diye konuştu.

“Önceliği transfer olarak görmüyorum”
Devre arası için transfer düşünmediğini ifade eden Hamzaoğlu, “Şu an için gerektiğini düşünmüyorum. Önceliği transfer olarak görmüyorum. Gelişim gösteren arkadaşlarımız da var. Transfer ihtiyaç duyulursa yapılabilir. Beklenti içinde olduğum arkadaşlarım var. Onların da yaşadığı bazı şeyler var. Onları da anlayışla karşılaşıyorum. Ben bazen suyu akışına bırakırım. Zaman içinde su akarken bir şeyleri yola sokmak daha doğru geliyor bana. Ben onları gözlemlerim. Bu şekilde daha doğru olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

“Normal sakatlıklar yaşıyoruz”
Sezon başından itibaren yaşanan sakatlıklara ilişkin sorulan sorulara ise Hamzaoğlu, “Şu ana kadar antrenmanlar da sağlık heyeti de güzel gidiyor. Takımın fizik kapasitesi, her şeyi ortada. Merter inanılmaz bir performans sergiledi. Ters bir top atmaya kalktı, adale hemen zorlandı. Kronik sakatlıklarımız var. Normal sakatlıklar yaşıyoruz. Furkan’ın geçen yıllardan gelen hafif sakatlığı bu sene nüksetti. Ben sağlık ekibimizi de kutluyorum. Süre uzun olabilir ama doğru zamanda dönmesi önemli. Güzel bir çalışma sergiliyorlar. Oyuncularımıza en doğru şekilde teşhisi koyuyorlar” dedi.

"Teksas tribünü ayrı bir güzellik"
Yeşil-beyazlı taraftarlara mesaj gönderen tecrübeli çalıştırıcı, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bilal konusu bizi çok üzüyor. Hiçbir oyuncumuz böyle bir tepkiyi hak etmiyor. Bir daha yapacaklarını sanmıyorum. Beni sevindiren taraf büyük kesimin Bilal’i alkışlaması. Haftalardır da takımına destek olan bir taraftarımız var. Onlar bu kulübün taraftarları. Her maçta sonuç ne olursa olsun biz son ana kadar her maçı çevirebilecek güçte oyunculara sahibiz. Asla pes etme düşüncemiz yok. Son ana kadar mücadele etmeyi ilke edindik. Onlar da bizi son ana kadar bırakmasınlar. Topyekün herkesin ortak olduğu bir yolda yürüyelim. Teksas tribünü ayrı bir güzellik. Orada olmak isteyenler orada olsunlar. Çocuklarıyla gelmek isteyenler diğer tribünlerde olsunlar. Stat yeşile bürünsün. Hep birlikte coşkuyu yaşayalım.” 

Mesut Alan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.