SPOR - 19 Mayıs 2011 Perşembe 16:18

Havutçu'dan Avrupa mesajı

A
A
A
Havutçu'dan Avrupa mesajı

Bernd Schuster'in gönderilmesinin ardından Beşiktaş'ın başına getirilen ve takımın başına geldiği günden bu yana 11 maçta yalnızca 1 mağlubiyet ile Ziraat Türkiye Kupası zaferi yaşayan Tayfur Havutçu, Trt Spor'da yayınlanan "Basın tribünü" programında taraftarı heyecanlandıracak açıklamalar yaptı.

"AVRUPA'DA ÇOK BAŞARILI OLACAĞIZ"


Sezon başından beri takımla beraber olduğunu ve takıma çok güvendiğini belirten Havutçu, "Kolay bir süreç değildi. Göreve başlarken kendime sonsuz derece güvendiğimi daha önemlisi takımıma güvendiğimi belirttim. Sezon başından beri takımla beraberim. Eksiklerimizi çok iyi biliyordum. Temel amacım takım birlikteliğini artırmaktı. Ve kolektif bir uyumla sahaya yansıtmaktı.

 

Arkadaşlarımızın bunu başarıyla gerçekleştirdiğini görüyorum. Oyunsal anlamda takım savunması açısından sıkıntılarımız vardı ve oyunun
belirli anlarında hep birlikte rakibe baskı kuramıyorduk. Oynadığımız maçlarda bunu başardık. Ligde iyi sonuçlar aldık. Kupayı aldığımız için çok mutluyuz. Avrupa Kupalarına katılmak Beşiktaş için olmazsa olmazdı. Kulübümüzle Türkiye'yi çok iyi temsil edeceğiz" şeklinde konuştu.


"BASKI VARDI RAHATLADIK"


Takım olarak zor bir süreci geride bıraktıklarını anlatan Havutçu, "Bir kere çok zorlu bir süreçten geçtik. Büyük bir baskı vardı, rahatladık. Duygularımı belli eden biri değilim belki ama çok sevindim. Defalarca oyuncu olarak kupalar kazandım, teknik direktör olarak kazanmak bambaşka. Teknik direktörlerde hep baskı var. İster istemez hep de olacak. Biz bu baskının üstesinden geleceğiz" dedi.



"BAŞKANA EN UFAK TEREDDÜT VARSA BAŞLAMAYALIM DEDİM"


Sözlerine, Başkan Yıldırım Demirören'e teşekkür ederek devam eden Tayfur Havutçu şu şekilde konuştu:


"Başkanımıza ve yönetim kurulumuza teşekkür ediyorum. Başkanımıza anlaşmadan önce kendime sonsuz derecede güvenmeme rağmen kafalarında en ufak bir tereddüt varsa bu birlikteliğe başlamayalım dedim. Başkanımızın bana söylediği hiçbir tereddütümüz yok ve sonsuz güveniyoruz dedi.

 

Camianın ve taraftarın eklentileri büyük. Bunları karşılaşacağımıza inanıyorum. Çünkü takımıma çok güveniyorum. Yönetimimiz transfer için çalışmalarını sürdürüyor. Önümüzdeki sezon hem Beşiktaş camiasının hem de taraftarın gururla seyredeceği bir takım oluşturacağız kimsenin şüphesi olmasın."



"100. YILDA SORUNLU FUTBOLCUMUZ DAHA ÇOKTU"


Beşiktaş'ın 100. yılında yıldızlarla dolu bir kadronun kaptanlığını yaptığını vurgulayan Havutçu, "Oyuncu olarak çok sayıda yıldız oyuncularla oynadım. 100. yılda da şampiyon olan yıldızlarla dolu kadronun kaptanlığını yaptım. Şimdi yıldızlarla dolu kadroyu yönetmekle görevliyim. Göreve geldiğimde de oyunculara şunu belirttim. Öncelikle giydiğiniz bu formanın ağırlığını taşımanız gerekiyor.

 

Sahaya çıkan her arkadaşımız beklentilere en iyi şekilde karşılık vermek zorunda dedim. Dışarıdan bakıldığında belki takım içinde çok sorunlu arkadaşımız olduğu şekilde gösteriliyor. Ama size şunu söyleyebilirim bizim 100. yılda daha çok sorunlu arkadaşlarımız vardı. Bu takımdaki arkadaşlarımız bu formalı gururla taşıyabilecek güçte" yorumunda bulundu.



"ŞUAN PORTEKİZLİ YARDIMCI SÖZ KONUSU DEĞİL"


Basında yer alan Portekizli yardımcı antrenör haberlerini yalanlayan Havutçu, "Son maçımızdan sonra yardımcı konumuzu oturup yönetimimizle konuşacağız. Şu an Portekizli yardımcı söz konusu değil. Savunmada alternatif oyuncular yaratmalıyız. Almanya'da uzun süredir takip ettiğimiz gurbetçi oyuncular ver. Türkiye'de de takımımızda olmasını istediğimiz oyuncular var. Yönetimimiz en kısa sürede u görüşmeleri sonuçlandıracaktır" ifadelerini kullandı.



"İBRAHİM AKIN'I KADROMDA GÖRMEK İSTERİM. FORLAN DA DÜNYANIN SAYILI OYUNCULARI ARASINDA"


Forlan'ın dünyanın sayılı oyuncularından biri olduğunu söyleyen Tayfur Havutçu, "Forlan dünyanın en önemli oyuncularından bir. Temaslar sürüyor. İbrahim Akın bizde daha önce de görev aldı. En beğendiğim oyunculardan biri. Mümkün olursa kadromda görmek isterim. Almeida ile Bobo'nun durumları netlik kazanmış değil. Onların durumuna göre yeni bir forvet isteyebiliriz" şeklinde konuştu.


"YABANCI HOCALAR TÜRKİYE LİGİNİ BASİTE ALIYOR"


"Beşiktaş'ın Guardiolası" benzetmelerine de değinen Tayfur Havutçu, "Guardiola Barcelonalı Guardiola, ben ise Beşiktaşlı Tayfur Havutçu'yum. Çok saygı duyduğum bir teknik direktör. Çok başarılı oldu. Umarım ben de onun gibi başarılı olurum" dedi.


Yabancı hocaların Türkiye'yi hafife aldığını belirten Havutçu, "Oyuncu olarak da antrenör olarak da çok sayıda hocayla çalıştım. Antrenör olarak Tigana, Mustafa hoca ve Schuster'le görev yaptım. Yabancı hocalar Türkiye ligini basite alıyorlar. Türkiye ligi kendine has özellikleri olan bir lig. Schuster'e sezon başında izah ettim. Kendisi kadro zenginliğine güvendi belki ama istenilen sonuçlar gelmedi. Ligi basite aldıkları için beklentileri karşılayamıyorlar" yorumunda bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.