GÜNDEM - 18 Şubat 2017 Cumartesi 13:35

Hindistan hayalleri 4 TL’ye aldıkları biletleri iptal edilince sona erdi

A
A
A
Hindistan hayalleri 4 TL’ye aldıkları biletleri iptal edilince sona erdi

İstanbul’da yaşayan iki gencin Hindistan hayalleri, gidiş dönüş 4 TL'ye internet üzerinden bulup aldıkları 3 bin 500 TL’lik uçak biletinin iptal edilmesi üzerine sona erdi.

Cahit Beslen ve Sedat Yıldız isimli gençler, internet üzerinden 3 bin 500 TL’lik Hindistan biletini, 4TL’ye gidiş-dönüş olarak satın aldı.

Hindistan'a gidebilmek için daha önce işlerinden ayrılan gençler, gezi için hazırlıklara başladı. Gençler bir anda biletlerinin iptal olduğunu öğrendi. Hava yolu şirketiyle görüşen gençlere, “Bizden kaynaklanan sorun yok” denildi. Biletleri satın aldıkları aracı Yunan şirket ise teknik sebepleri gerekçe göstererek özür diledi. Kendileri gibi 100 kişinin daha mağdur olduğunu öğrenen gençler, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’ne dilekçe gönderdi. 

Bugüne kadar 33 ülkeye seyahat eden Bilişim Mühendisi Sedat Yıldız ve Network Mühendisi Cahit Besen, bu sefer rotalarını Hindistan’a çevirdi. Günde iki saatlerini internet üzerinden ucuz bilet aramaya ayıran iki arkadaş, 17 kuruş'a Atina’ya, 8 TL 71 kuruşa Paris’e, 70 TL’ye Danimarka’ya seyahat etti. 4 TL’lik Hindistan yolculuğu ise karın ağrısına dönüştü.

Çeşitli ülkeleri gezmesine rağmen Hindistan’ın rüyalarını süsleyen ülke olduğunu anlatan Cahit Beslen, “Çok heyecanlıydım. Mutluluğumu anlatamam, Hindistan benim hayalimdi, çok gitmek istiyordum. Günün sonunda üzücü haberi aldığımda yıkıldım” dedi.

“Yasal olarak mümkün değil”

Hindistan’a 8 Mart’ta giderek 29 Mart’ta dönmeyi planlayan iki gezgin arkadaş biletlerinin iptal olduğunu öğrendiğinde ilgili hava yolu şirketinin İstanbul şubesi ile görüştü. Sedat Yıldız bilet iptali sonrası izlediklerini yolu şu sözlerle anlattı:
“7-8 ay önce Hindistan’a gitmek için istifa ettim. Ruhsal arınma yaşayacak ve o bölgeyi gezecektim. Hatta o sıralarda patronlarım dalga geçmişti. Bizim de bütçemizi aşmıştı. Hindistan bilet fiyatları çünkü normalde bin 500-3 bin 500 TL arasında. Havayolu şirketinin İstanbul şubesine gittim. Havayolu şirketi kendi açılarından herhangi bir sıkıntının olmadığını söylediler. Ama biletlerin aracı Yunan firması tarafından iptal edildiğini söylediler. Bu işlemin etik olmadığını yasal olarak da mümkün olmadığını söylediler. Bizim rızamız olmadan, kesilmiş bir biletin iptal olmasının mümkün olmayacağını söylediler. Süreç biraz uzun olacak ama biz biletlerimizi geri alabilmek için elimizden geleni yapacağız. İptal işlemin hukuksuz olduğunu söyledik. Fakat firma bunu kabul etmedi. Biz de yasal hakkımızı kullanmak istiyoruz.”

100 kişi mağdur

Kendileri gibi 100’e yakın gezginin bileti satın aldığını ancak aynı mağduriyetin kurbanı olduklarını belirten Sedat Yıldız, firmanın reklam amacı ile ucuz bilet yayınladığını, biletlerin yoğun talep görmesinin ardından iptal edildiğini öne sürdü. Yıldız, “Aşağı yukarı 7-8 saatlik sürede bilet iptali gerçekleşti. Firmanın bunu reklam amaçlı yapmış olabileceğini düşünüyoruz. Fakat sonradan aşırı talep geldiğinden biletleri iptal de etmiş olabilirler. Çünkü 100 den fazla arkadaşımız bu bileti almış durumdaydı. Bilet alan 40 kişi ile irtibat halindeyiz. Elektronik bilete sahip olanlarla görüşüyoruz. Biz mağdur olduk. Onların hakkını da savunup biletlerimizi geri almak istiyoruz” diye konuştu.

4 TL tutarındaki ödemenin iadesinin de yapıldığını söyleyen gençler, hak arayışlarında yalnız olmak istemediklerini, bu konuda gerekli yasal prosedür işleyişinin hızlandırılmasını istedi. 

Fatih Gavuz - Gizem Özdemir
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Bu belirtiler varsa Lohusa Sendromu yaşıyor olabilirsiniz Doğum sonrası başlayıp ortalama 6 hafta devam eden lohusalık sürecinde anneler duygusal, biyolojik, fiziksel, toplumsal, psikolojik değişiklikler yaşıyor. Medicana Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Kerime Nazlı Salihoğlu, “Anneler doğumun ardından kendilerini mutsuz, karamsar, üzgün hissedebilir. Hayattan zevk alamama, bebeğine yeterli sevgi hissedememe, dışarı çıkmak istememe, aşırı uyku hali ve aşırı iştah ya da tam tersi uykusuzluk ve iştahsızlık gibi durumlar yaşayabilir. Bu süreçte aile ve eşlerin anneye desteği çok önemlidir” dedi. Medicana Sivas Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Kerime Nazlı Salihoğlu, doğum yapan her 100 kadından 10-15’inde lohusa sendromunun görebileceğini söyledi. Lohusa sendromu belirtilerini anlatan Op. Dr. Nazlı Salihoğlu, sendrom döneminde aile desteğinin önemli olduğunu söyledi. Lohusalık sürecinin önemli olduğunu söyleyen Salihoğlu, “Bazen hastalarımız, kadınlarımız bu durumu gizledikleri için ya da çok farkına varamadıkları için ortaya çıkması da gecikebilir. Toplumda her doğum yapan kadında lohusa sendromu görülme riski vardır. Her 100 doğum yapan kadının 10-15 ‘inde de görülebilir. Aslında bu oranlar daha fazla ama kadınlar paylaşmadıkları için oranlar biraz daha düşükmüş gibi algılanıyor. Doğumu zor olan hastalarımızda, travmatik bir doğum yaşamışsa, prematüre bir doğum yaşamışsa, daha önce gebelik döneminde depresyon şikayeti varsa, ailesi ile ve eşiyle problemi olan hastalarımızda lohusa sendromu risk altındadır. Daha önce gebelikte anksiyete ya da sosyo-ekonomik düzey olarak düşük seyreden hastalarımızda lohusa sendromunu daha fazla görüyoruz. Yapılan çalışmalarda; normal doğum yapanlarda, sezaryen doğuma oranla, daha fazla lohusalık sendromu görüldüğü belirtiliyor. Çalışan annelerde de çalışmayan annelere oranla daha fazla görülüyor’’ şeklinde konuştu. “Herkeste görülebilen ve tedavisi mümkün olan bir durum” Salihoğlu, bu süreçte annelerin bebeği reddetme, kötü davranma, beslememe durumunun olduğunu belirterek “Bazen lohusalık sendromunda, bebeğini kucağına aldığında yeterli sevgi hissedemediğini söyleyen anneler oluyor. Ya da ‘Anne olamadım mı?’ diye düşünenler oluyor. Bebeği reddetme durumu görülebiliyor. Bazen kötü davranma, emzirmeme, bakımını yapmama gibi tepkilerle karşılaşabiliyoruz. Bu süreçte anneler bebeğine gerçekten kötü davranma meyillin de olabiliyorlar. Bu süreçte mutlaka psikolojik ve psikiyatrik destek almalarını öneriyorum. Mutlaka eşiyle, hekimiyle, aile hekimiyle ya da kadın doğum hekimiyle mutlaka paylaşılmalı. Çünkü bunlar önlenemeyen şeyler değildir. Herkeste görülebilen bir durumdur. Tedavisi olmayan bir durum değildir. Genelde konuşarak ya da bazen psikolog desteği alarak da ortadan kaldırılabilir. Bazen psikoza kadar ilerleyebilir. O zamanda ilaç tedavisi ya da psikiyatrik destekte öneriyoruz mutlaka. Bu süreçte aileye ve eşe çok fazla destek düşüyor’’ ifadelerini kullandı. “Kendimizi yıpratmamızın bir anlamı yok’’ Op. Dr. Salihoğlu, Lohusalık Sendromuna yakalanan annelerin egzersiz yapmalarını, yürüyüş yapmalarını ve eşleriyle vakit geçirmelerini önerdiğini ifade ederek, “Bazen eve yeni bir bebek gelmenin heyecanıyla bütün ilgi bebeğe kayabiliyor. Anne burada kendini değersiz, sevilmediğini, artık ikinci planda olduğunu hissedebiliyor. Bazen bu hissiyatta annelerimizi lohusalık sendromuna sokabiliyor. O yüzden ailede bebeğe bakımı açısından destek olup, eşler yeri geldiğinde mutlaka annelerimizle birlikte ayrıntılı vakit geçirmeliler. Annemize bu süreçte en önemli tavsiyem mutlaka kendisine vakit ayırmasını öneriyorum. Bolca dinlenmesini, uyku düzenini oturtmasını, ailesinden bebek için yardım almasını, eşiyle birlikte yalnız olarak dışarı çıkıp birlikte vakit geçirmelerini öneriyorum. Ya da annemizin arkadaşlarıyla birlikte vakit geçirmesini öneriyorum. Bolca egzersiz yapabilir, yürüyüş yapabilir, televizyon izleyebilir, sosyal medyada anne bloklarını takip edebilir. Hayatta her şey rol olduğu gibi annelikte bir roldür ve oynadıkça, öğrendikçe bizler öğreneceğiz. O yüzden kendimizi yıpratmamızın bir anlamı yok. Mutlaka önemli olan sevgi temeline dayalı, bebeğiyle birlikte vakit geçirerek bu süreci birlikte atlatabileceklerini düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.
Balıkesir Ayvalık turizm sezonuna hazırlanıyor Turizm alanında Kuzey Ege’nin incisi ve cazibe merkezi konumundaki Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, yaklaşan sezon öncesinde hazırlıkları sürüyor. Ayvalık Belediyesi Fen İşleri ve Temizlik İşleri müdürlüklerine bağlı ekiplerin ortak yürüttükleri çalışmalarla Ayvalık’ta yeni yaz sezonu hazırlıkları tamamlanıyor. Sarımsaklı Badavut mevkisinde sahil boyunca yürütülen çalışmalarla Ayvalık’ın doğal güzellikleri titizlikle korunuyor. Sahilde, atıklardan arındırma, kumları temizleme işlemlerini hızlandıran ekipler, bölgenin temiz ve düzenli bir görünüme kavuşmasını sağlıyor. Badavut mevkiindeki çalışmalar, kumsalın hem estetik açıdan daha güzel bir görünüme kavuşmasını, hem de yerli ve yabancı turistlerin rahat ve keyifli vakit geçirebileceği bir ortama kavuşturmaya çalışıyor. Ekipler, titizlikle yürüttükleri çalışmalarla Ayvalık’ın turizm potansiyeline değer katabilmek için mücadele ediyor. Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, yapılan çalışmaların Ayvalık’ın çevre düzenlemesi ve turizme verilen değer açısından önemli olduğunu belirterek, Sarımsaklı Badavut mevkisi sahilindeki düzenlemelerin titizlikle yürütüldüğünü söyledi. Başkan Ergin, "Kentimize gelen her vatandaşımız temiz ve düzenli bir çevrede vakit geçirsinler. Kentimizden huzur içinde keyifli hatıralarla ayrılmalarını hedefliyoruz" dedi.