GÜNDEM - 19 Mayıs 2020 Salı 21:34

İçişleri Bakanlığı 81 il valiliğine genelge gönderdi

A
A
A
İçişleri Bakanlığı 81 il valiliğine genelge gönderdi

İçişleri Bakanlığı 81 ilin valiliğine 22 Mayıs saat 00.00 ile 26 Mayıs 00.00 arasında uygulanacak sokağa çıkma kısıtlamasıyla ilgili genelge gönderdi.

Genelgeye göre, 4 günlük sokağa çıkma kısıtlaması öncesinde 21 Mayıs Perşembe ve 22 Mayıs Cuma günü market, bakkal, manav, kasapların yanı sıra kuruyemişçiler saat 23.00’e kadar faaliyetlerine devam edebilecek. Kısıtlamanın olduğu 23 Mayıs Cumartesi günü 65 yaş ve üzeri ile 20 yaş ve altında bulunanlar hariç olmak üzere vatandaşlar, zorunlu ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olmak ve araç kullanmamak şartıyla ikametlerine en yakın market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçilerden 10.00-17.00 saatleri arasında ihtiyaçlarını karşılayabilecek. Aynı saatler arasında market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçiler evlere servis şeklinde de satış yapabilecek. Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu Pazar, Pazartesi ve Salı günleri market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçiler ile online satış yapan işletmeler kapalı olacak. Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu 4 gün süresince ekmek üretiminin yapıldığı fırın ve/veya unlu mamul ruhsatlı iş yerleri ile bu iş yerlerinin sadece ekmek satan bayileri, ayrıca tatlı üretiminin yapıldığı/satıldığı iş yerleri açık olacak. Bu iş yerlerinde sadece ekmek, unlu mamul ve tatlı satışı yapılabilecek. Yine bu günlerde tatlı satışı yapan iş yerleri sadece eve servis şeklinde satış yapabilecek .

Ayrıca 24 Mayıs Pazar gününe (bayramın birinci günü) münhasır olmak üzere aziz şehitlerin anne, baba, eş, çocuk ve kardeşleri ile ihtiyaç halinde refakatçileri, şehitlerin kabirlerini ziyaret edebilecek. Talepleri halinde şehit yakınlarının şehitliklere ulaşımları valilik/kaymakamlıklarca sağlanacak. Gül, çay, meyve, hububat, kesme çiçek vb. bitkisel ürünlerin üretimi, sulaması, işlenmesi, ilaçlaması, hasadı, pazarlanması ve nakliyesinde çalışanlar da 4 günlük sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulacak.

İçişleri Bakanlığının 81 il valiliğine gönderdiği Sokağa Çıkma Kısıtlaması Genelgesi’ şöyle:

"Korona virüs salgınının görüldüğü andan itibaren Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun önerileri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan talimatları doğrultusunda salgının/bulaşın toplum sağlığı ve kamu düzeni açısından oluşturduğu riski yönetme, sosyal izolasyonu temin, sosyal mesafeyi koruma ve yayılım hızını kontrol altında tutma amacıyla birçok tedbir kararı alınarak uygulamaya geçirilmiştir. Yaklaşmakta olan Ramazan Bayramı süresince korona virüs (Covid-19) salgınının halk sağlığı açısından oluşturabileceği riskleri yönetebilmek adına alınabilecek ek tedbirler 18.05.2020 Pazartesi günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nde değerlendirilmiş; Bilim Kurulunun önerileri ve korona virüsle mücadelede edinilen tecrübeler ışığında 81 ilimizde Ramazan Bayramı arifesine denk gelen 23 Mayıs 2020 Cumartesi gününden başlayarak 24-25-26 Mayıs tarihlerinde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanmasına karar verilmiştir. Bugüne kadar alınan tedbirlerin, salgının yayılım hızının düşürülmesine olan etkisinin en üst noktaya taşınabilmesi amacıyla yukarıda belirlenen çerçevede 81 ilimizde İl İdaresi Kanunu'nun 11/C maddesi ile Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 27 ve 72'nci maddeleri uyarınca il valileri/Hıfzıssıhha Kurulları tarafından aşağıdaki kararların alınması gerekmektedir.

Açık olacak iş yeri, işletme ve kurumlar. Sokağa çıkma kısıtlamasının günlük hayata etkisini en az düzeyde tutmak amacıyla market, bakkal, manav, kasaplar ve kuruyemişçiler, sokağa çıkma kısıtlaması öncesinde Perşembe ve Cuma günü market, bakkal, manav, kasaplar ve kuruyemişçiler saat 23.00’a kadar faaliyetlerine devam edebilecek. Kısıtlamanın olduğu Cumartesi günü market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçiler 10.00-17.00 saatleri arasında faaliyet gösterebilecek, vatandaşlarımız (65 yaş ve üzeri ile 20 yaş ve altında bulunanlar hariç olmak üzere) zorunlu ihtiyaçlarının karşılanması ile sınırlı olmak ve araç kullanmamak şartıyla (engelli vatandaşlarımız hariç) ikametlerine en yakın market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçilere gidip gelebilecektir. Aynı saatler arasında market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçiler evlere/adrese servis şeklinde de satış yapabileceklerdir. Pazar, Pazartesi ve Salı günleri market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçiler ile online satış yapan işletmeler kapalı olacaktır. Cumartesi, Pazar, Pazartesi ve Salı günleri ekmek üretiminin yapıldığı fırın ve/veya unlu mamul ruhsatlı iş yerleri ile bu iş yerlerinin sadece ekmek satan bayileri, ayrıca tatlı üretiminin yapıldığı/satıldığı iş yerleri açık olacaktır. (Bu iş yerlerinde sadece ekmek, unlu mamul ve tatlı satışı yapılabilir.) Cumartesi, Pazar günleri ile Pazartesi, Salı günleri vatandaşların dışarı çıkamadığı saatlerde tatlı satışı yapan iş yerleri sadece eve/adrese servis şeklinde satış yapabileceklerdir. Ramazan Bayramı münasebetiyle sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu Cumartesi, Pazar, Pazartesi ve Salı günleri; sadece evlere paket servis şeklinde hizmet sunmak üzere lokanta ve restoran tarzı iş yerleri, ilaç, tıbbi cihaz, tıbbi maske ve dezenfektan üretimi, nakliyesi ve satışına ilişkin faaliyetleri yürüten iş yerleri, kamu ve özel sağlık kurum ve kuruluşları, eczaneler, veteriner klinikleri ve hayvan hastaneleri, zorunlu kamu hizmetlerinin sürdürülmesi için gerekli kamu kurum ve kuruluşları ile işletmeler (Havalimanları, limanlar, sınır kapıları, gümrükler, karayolları, huzurevleri, yaşlı bakımevleri, rehabilitasyon merkezleri, Acil Çağrı Merkezleri, AFAD birimleri, Vefa Sosyal Destek birimleri, Göç İdaresi, PTT vb.), valilikler/kaymakamlıklar tarafından yerleşim merkezleri için her 50 bin nüfusa bir adet ve il sınırları içinden geçen şehirlerarası karayolu ve varsa otoyol üzerinde her 50 km için bir adet olmak üzere belirlenecek sayıda akaryakıt istasyonu ve lastik tamircisi (Bu madde kapsamında açık olacak akaryakıt istasyonları ile lastik tamircileri kura yöntemi ile belirlenecektir ve nöbetçi akaryakıt istasyonlarının marketleri açık olacaktır.), doğalgaz, elektrik, petrol sektöründe stratejik olarak faaliyet yürüten büyük tesis ve işletmeler (Rafineri ve petrokimya tesisleri ile termik ve doğalgaz çevrim santralleri gibi), içme suyu dolum tesisleri ile içme suyu, gazete ve mutfak tüpü dağıtımını yapan şirketler, hayvan barınakları, hayvan çiftlikleri ve hayvan bakım merkezleri, sağlık hizmetlerinin kapasitesini arttırmaya yönelik acil inşaat, donanım vb. faaliyetleri yürüten işletme/firmalar, bulunduğu yerin İl/İlçe Hıfzıssıhha Kurulu tarafından izin verilmesi şartı ile makarna, un ve unlu mamüller, süt, et, balık üretimi ile gibi temel gıda maddelerinin üretiminin yapıldığı tesisler ve kâğıt, kolonya üretimi başta olmak üzere hijyen malzemeleri ile bu malzemelerin üretimi için ihtiyaç duyulacak hammaddelerin üretiminin yapıldığı tesisler. Yurt içi ve dışı taşımacılık (ihracat/ithalat/transit geçişler dâhil) ve lojistiğini yapan firmalar. Oteller ve konaklama yerleri, gıda, temizlik ve ilaç gibi sektörlere ambalaj sağlayan üretim tesisleri, çalışanları inşaat alanında/maden alanında bulunan şantiyede konaklayarak yapımı veya çalışması devam eden büyük inşaatlar ile madenler (Bu madde kapsamında inşaat ve konaklama aynı şantiye alanı içinde ise izin verilir, başka bir yerden çalışanların gelmesine ve şantiyede kalanların başka bir yere gitmelerine izin verilmez. Çalışma alanı sadece inşaat alanı/maden sahaları ile sınırlıdır.), gazete, radyo ve televizyon kuruluşları ile gazete basım matbaaları, daha önceden sözleşmeye/taahhüde bağlanmış ve belirlenen süre içerisinde yetiştirilmesi gereken ihracata konu mal, malzeme, ürün, araç-gereç üreten iş yerleri ve tesisler (mevcut zorunluluklarını ispatlamaları ve anılan şartlara uymaları kaydıyla), zirai amaçlı akaryakıt satışı yapılan Tarım Kredi Kooperatifleri, kısıtlama süresinde yağmura bağımlı tarımsal faaliyetler göz önünde bulundurularak valilikler/kaymakamlıklar tarafından tespit edilecek ihtiyaca göre kura ile belirlenecek zirai ilaç, tohum, fide, gübre vb. tarımsal üretime ilişkin ürün satışı yapan işletmeler. Cumartesi ve Salı günü sebze/meyve toptancı halleri.

İstisna kapsamında olan kişiler: Bu Genelgenin 2 numaralı başlığında yer alan “Açık Olacak İşyeri, İşletme ve Kurumlarda” yönetici, görevli veya çalışanlar. Kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanmasında görevli olanlar (Özel güvenlik görevlileri dâhil). Acil Çağrı Merkezleri, Vefa Sosyal Destek Birimleri, Kızılay ve AFAD’da görev alanlar. Cenaze defin işlemlerinde görevli olanlar (din görevlileri, hastane ve belediye görevlileri vb.) ile birinci derece yakınlarının cenazelerine katılacak olanlar. Elektrik, su, doğalgaz, telekomünikasyon vb. kesintiye uğramaması gereken iletim ve altyapı sistemlerinin sürdürülmesi ve arızalarının giderilmesinde görevli olanlar. Ürün ve/veya malzemelerin nakliyesinde ya da lojistiğinde (kargo dahil), yurt içi ve yurt dışı taşımacılık, depolama ve ilgili faaliyetler kapsamında görevli olanlar. Yaşlı bakımevi, huzurevi, rehabilitasyon merkezleri, çocuk evleri vb. sosyal koruma/bakım merkezleri çalışanları. Otizm, ağır mental retardasyon, down sendromu gibi “Özel Gereksinimi” olanlar ile bunların veli/vasi veya refakatçileri. Demir-çelik, cam, ferrokrom vb. sektörlerde faaliyet yürüten iş yerlerinin yüksek dereceli maden/cevher eritme fırınları ile soğuk hava depoları gibi zorunlu olarak çalıştırılması gereken bölümlerinde görevli olanlar. Bankalar başta olmak üzere yurt çapında yaygın hizmet ağı olan kurum, kuruluş ve işletmelerin bilgi işlem merkezlerinin çalışanları (asgari sayıda olmak kaydıyla). Bitkisel (gül, çay, meyve, hububat, kesme çiçek vb.) ve hayvansal (süt, et, yumurta, balık vb.) ürünlerin üretimi, sulaması, işlenmesi, ilaçlaması, hasadı, pazarlanması ve nakliyesinde çalışanlar. Küçükbaş-büyükbaş hayvanları otlatanlar, arıcılık faaliyetini yürütenler.

30.04.2020 tarih ve 7486 sayılı Genelgemiz kapsamında oluşturulan Hayvan Besleme Grubu üyeleri ile sokak hayvanlarını besleyecek olanlar. İkametinin önü ile sınırlı olmak kaydıyla evcil hayvanlarının zorunlu ihtiyacını karşılamak üzere dışarı çıkanlar. Kısıtlama süresince ekmek dağıtımı yapanlar ile lokanta, restoranlar ve tatlı satış yerlerinin evlere servis hizmetinde görevli olanlar ile 23.05.2020 Cumartesi günü 10.00-17.00 saatleri arasında ise marketler, bakkallar, manavlar, kasap ve kuruyemişçiler iş yerlerinin evlere servis hizmetinde görevli olanlar. Zorunlu sağlık randevusu olanlar (Kızılay'a yapılacak kan ve plazma bağışları dahil). Yurt, pansiyon, şantiye vb. toplu yerlerde kalanların gereksinim duyacağı temel ihtiyaçların karşılanmasında görevli olanlar. İş sağlığı ve güvenliği nedeniyle iş yerlerinden ayrılmaları riskli olan çalışanlar (iş yeri hekimi vb.). Veteriner hekimler. Servis hizmeti vermek üzere dışarıda olduklarını belgelemek şartı ile teknik servis çalışanları. İşyerlerinin kapalı olduğu saatlerde/günlerde sürekli olarak işyerlerini bekleyenler,). Belediyelerin toplu taşıma, temizlik, katı atık, su ve kanalizasyon, ilaçlama, itfaiye ve mezarlık hizmetlerini yürütmek üzere hafta sonu, Pazartesi ve Salı günleri çalışacak personel. Tedarik zincirinin aksamaması amacıyla sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu 23.05.2020 Cumartesi günü 07.00-10.00 saatleri arasında market, bakkal, manav, kasap ve kuruyemişçiler ile 26.05.2020 Salı günü saat 18.00'dan sonra marketlerde mal, malzeme ve ürünlerin nakli, kabulü, depolama ve satışa hazırlama aşamasında görevli olanlar (Bu madde kapsamında hiçbir şekilde mal, malzeme ve ürün satışı yapılamaz.). Madencilik, inşaat ve diğer büyük yatırım projelerinde kullanılmakta olan patlayıcıların imalat ve lojistiğinde çalışanlar. 24 Mayıs 2020 Pazar günü, 14.00-20.00 saatleri arasında yürüme mesafesiyle sınırlı olmak, sosyal mesafe kuralına riayet etmek ve maske takmak kaydıyla 65 yaş ve üzeri ile kronik rahatsızlığı olan vatandaşlarımız ve ihtiyaç duyulan hallerde bunların refakatçileri. Mahkeme kararı çerçevesinde çocukları ile şahsi münasebet tesis edecekler (mahkeme kararını ibraz etmeleri şartı ile). Serbest muhasebeci mali müşavirler, yeminli mali müşavirler ve bu meslek mensupları ile beraber çalışanlar. 24.05.2020 Pazar gününe (bayramın birinci günü) münhasır olmak üzere aziz şehitlerimizin kabirlerini ziyaret edecek anne, baba, eş, çocuk ve kardeşleri ile ihtiyaç halinde refakatçileri (şehit yakınlarımızın şehitliklere ulaşımları talepleri halinde valilik/kaymakamlıklarca sağlanacaktır.) Belirtilen istisnalar dışındaki tüm vatandaşlarımızın evlerinde kalması esastır. Seyahat izin belgeleri sokağa çıkma kısıtlaması süresince geçerli olacaktır.Başta sağlık ve güvenlik olmak üzere kamu düzeninin tesisi için görevli olan kamu görevlilerinin şehir içi toplu ulaşımlarını teminen belediyelerce gerekli tedbirler alınacaktır. Ekmek dağıtımının düzenli olması amacıyla vali ve kaymakamların başkanlığında fırıncılar odası, yerel yönetim, emniyet ve jandarma temsilcilerinin katılımıyla oluşturulacak bir komisyon tarafından, her mahalle için muhtar görüşü de alınarak ivedilikle il/ilçe ekmek dağıtım planı yapılacak, plan doğrultusunda il/ilçedeki ekmek üreten iş yerlerinin sorumlu oldukları dağıtım bölgeleri (mahalle/cadde/sokak ölçeğinde) ile her dağıtım bölgesi için görev yapacak araç listeleri belirlenecektir. Bu şekilde yapılacak planlama dışında sadece Vefa Sosyal Destek Birimleri ekmek dağıtımını gerçekleştirebilecektir. Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu Pazar, Pazartesi ve Salı günü gazete dağıtımı, gazete şirketlerinin ring halinde çalışacak dağıtım araçları, belirlenen içme suyu dağıtım bayileri ve Vefa Sosyal Destek Birimleri aracılığıyla yapılacaktır (bu kapsamda gazete dağıtımının evlere servis şeklinde yapılması esastır.). Cumartesi günü gazete dağıtımı/satışı marketler ve bakkallar aracılığı ile yapılacaktır. Bu Genelgenin (2) numaralı “Açık Olacak İşyeri, İşletme ve Kurumlar” başlığının (i) maddesine yönelik kararlar İl/İlçe Hıfzıssıhha Kurullarınca en geç 21.05.2020 Perşembe günü saat 22.00'ye kadar alınacaktır. Söz konusu tedbirlere ilişkin Valiler/Kaymakamlar tarafından ilgili mevzuat uyarınca gerekli kararların ivedilikle alınması, uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmeyecek ve mağduriyete neden olunmayacak. Alınan kararlara uymayan vatandaşlara Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282'nci maddesi gereğince idari para cezası verilmesi başta olmak üzere aykırılığın durumuna göre Kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem uygulanacak. Konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılacak."

Mehmet Kalay

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Çanakkale’de Tarihi Alan Başkanlığının yetkileri artıyor: Çanakkale Savaşları ile doğrudan ilişkili tarihi yapı ve anıtlar denetim altına alınacak Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı’nın genişletilmesiyle ilgili yeni kanun hakkında konuşan Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "Çanakkale Savaşı’yla alakalı noktalarda ’Tarihi Alan Bağlantı Noktası’ ilan edip buralarda Tarihi Alan Başkanlığı olarak hizmet vermek istiyoruz" dedi. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı’nın; tarihi, kültürel, manevi ve doğal değerlerinin korunması ve tek elden, bütüncül bir yönetim modeliyle idare edilmesi amacıyla 6546 sayılı Kanun, yürürlüğe girdi. Çanakkale Savaşları’na ait çok sayıda tabya, kale, savunma yapısı, şehitlik ve lojistik unsur, özellikle Çanakkale Boğazı’nın Anadolu Yakası’nda olmak üzere mevcut Tarihi Alan sınırları dışında kalarak bakım ve denetim eksikliğiyle karşı karşıya olup, yok olma riski taşıyordu. Bu nedenle, yalnızca Çanakkale Savaşları ile doğrudan ilişkili nitelikli tarihi yapı ve anıtlar ’Tarihi Alan Bağlantı Noktası’ şeklinde tanımlanarak Tarihi Alan hükümlerine bağlı olup bakım, koruma ve denetim altına alınacak. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "Çanakkale Savaşları bir bütün, savaşlar hem Gelibolu Yarımadası’nda şu anki Tarihi Alan içerisinde cereyan etmiş hem de Anadolu tarafında cereyan etmiş. Hem deniz savaşları hem de kara savaşları" diye konuştu. Tarihi Alan Başkanlığı ile ilgili kanunda bir takım eksikliklerin olduğu ve bunun üzerine görüşmeler başlatıldığını söyleyen Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı, Çanakkale Savaşları’nın 100’üncü yıl dönümüne giderken 2014 yılında 6546 sayılı kanunla kurulmuş ve o günden beri de görevini ifa etmektedir. Görevliliğimiz zamanı içerisinde bir takım eksiklerin olduğu tespit edilmiş ve bunlar ilgili kurumlarla paylaşılmıştır. Aslında hem kamuoyunun hem de bizim uzun zamandan beri dillendirdiği, özellikle Çanakkale Savaşı alanlarının Anadolu yakasında da olduğu ve Tarih Alan Başkanlığımızın buralara da hizmet götürmesi gerektiği kanaati herkes tarafından malum olmuştur. Biz de Tarihi Alan Başkanlığı olarak çalışmalarımızı yaptık. Kanunla ilgili taleplerimizi ilgili mercilere ilettik ve geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisimizde kanun tasarısı görüşüldü ve en son Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiş oldu" dedi. Kanun yürürlüğe girer girmez çalışmalara başladıklarını aktaran Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, şu ifadeleri kullandı: "Öncelikli olarak şu anda kanun Resmi Gazete’de yayınlanıp yürürlüğe girdikten sonra hemen başkanlık olarak çalışmalarımızı başlattık ve ilgili kurumlarla çok yakından hem teorik olarak hem de sahada çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Önce şunu belirtelim, Çanakkale Tarihi Alan’ın özellikle Anadolu yakasında tekrar var olması için savaşın geçtiği noktaları tespit ediyoruz ve yapılacak çalışmalar sonundaki amacımız bir alan olarak değil, daha çok spesifik olarak Çanakkale Savaşı’yla alakalı noktalarda ’Tarihi Alan Bağlantı Noktası’ ilan edip buralarda Tarihi Alan Başkanlığı olarak hizmet vermek. Bugüne kadar niye bakamadık buralara? Çünkü bizim mevcut kanunumuzda Çanakkale Tarihi Alan’ın sınırları koordinatlarla belirliydi. Dolayısıyla biz karşıda koordinatlarımızın belli olduğu yerler dışında, özellikle Çanakkale Anadolu tarafındaki Kumkale, Dardanos Tabyası gibi yerlere hizmet götüremiyorduk. Takdir edersiniz ki buralar şu anda boş bırakılmış ve herhangi bir hizmetin yapılmadığı yerlerdi ve buralara da hizmet götürmek özellikle Tarihi Alan Başkanlığı olarak bizim için çok önemliydi." Tarihi Alan sınırlarının Akbaş Şehitliği bölgesine kadar olduğunu ve orayı da kapsadığını belirten Kaşdemir, "Aslında Çanakkale Savaşları bir bütün, savaşlar hem Gelibolu Yarımadası’nda şu anki tarihi alan içerisinde cereyan etmiş hem de Anadolu tarafında cereyan etmiş. Hem deniz savaşları hem de kara savaşları. Tarihi Alan Başkanlığı olarak Eceabat tarafındaki Akbaş Şehitliği’nden öbür tarafa yani Gelibolu tarafına gitme gibi bir düşüncemiz yok. Bizim sınırlarımız, Akbaş Şehitliği’nde bitmiş olacak çünkü savaş alanları olarak orası koordinatlarla belirlenmişti. Akbaş Şehitliği bizim Tarihi Alan sınırlarımız dışarısında kalmıştı şimdi onu da Anadolu tarafı gibi Çanakkale Tarihi Alan sınırlarına dahil edeceğiz. Çanakkale’nin çok değişik mecralarına, Gelibolu’ya, Tarihi Alanın genişlemesi gibi bir kanaat ortada yok. İlk etaptaki düşüncemiz derhal Çanakkale’nin Anadolu tarafındaki Dardanos Tabyası Bataryası, Kumkale, Çanakkale merkezindeki Çanakkale Şehitliği gibi yerleri öncelikli olarak hedefliyoruz" diye konuştu. Çanakkale Savaşlarına dair objelerin koruma statüsüne gireceğini, deniz altı kültürel varlıklarının korunması için balıkçılığa bir takım kurallar getirileceğini ve Tarihi Alan’ın spesifik alanları kapsayarak vatandaşların özel mülklerine girilmeyeceğini özellikler vurgulayan Başkan İsmail Kaşdemir, şunları söyledi: "Çanakkale Savaşları’yla alakalı objeler, harp malzemeleri birçok kişide var. Özel koleksiyoncularda, hatta birçok köyde, vatandaşta var. Bunları biliyoruz. Bununla alakalı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile çalışma yapıyoruz. Bir yönetmelik çalışacağız. Bu yönetmelikleri ilan ettikten sonra da onlarla alakalı nasıl bir süreç izleyeceğimizi orada belirlemiş olacağız. Koleksiyoner belgesi olanlar bunlarla alakalı şimdi de daha sonra da çalışmaya ve bunlarla alakalı müze yapmaya devam edecek ama bundan sonraki süreçte koleksiyoner belgesi ve yetkili belgesi olmayanlar bu objelere sahip olamayacak. Bundan sonra Çanakkale Harp malzemeleri bir taşınır kültür varlığı yani korunan bir kültür varlığı olacak. Bunları bir yerden bir yere nakletmek, kazı yapmak, çıkarmak, satmak, devretmek hepsi suç haline gelecek. Bundan sonra Çanakkale’deki Tarihi Alan’ın sınırlarındaki kıyılar da bizim tasarrufumuz altında olacak. Örneğin yapılar, yapılacak işlemler için bizden izin alınacak, kurulumuz bunda yetkili olacak. Balıkçılıkla alakalı da bir noktaya kadarki olan yerlerde şimdi tespitini yapacağız. Takdir edersiniz ki suyun altında bazı yerlerde çok önemli kültürel varlıklar var. Buralara çapa atmak, ağ atmak belli kurallara tabi olacak. Bizim amacımız tarihi korumak. Vatandaşımızın özel mülkiyetiyle alakalı hiçbir düşüncemiz yok. Tamamen şu anda bilinen, malum olan yerler olacak." Yeni kanun ile Tarihi Alan Başkanlığı bünyesinde bulunan uzamanların yetkilerini refakat gerekmeden kullanabileceklerini açıklayan İsmail Kaşdemir, "Biz devlet müzesi statüsü kapsamına girmiyorduk. Kanundaki eksiklerden bir tanesi oydu. Örneğin biz Çanakkale Tarihi Alan sınırları içerisinde kazı yapacağımız zaman bizim Çanakkale’deki müze refakat ediyordu. Aslında biz bu konuyla alakalı çok yetkiliydik, uzmanlarımız da var ama kanunda böyle bir eksiklik olduğu için yapamıyorduk. Şu anda kendi yetkililerimiz Tarih Alan’ın her noktasında yetkili olmuş olacak. Kural belirleyebileceğiz. Devlet müzelerinin sahip olduğu bütün yetkilere sahip olmuş olacak" şeklinde konuştu.
Sakarya "Yetenek Kazanımı" projesi öğrencilere tanıtıldı Sakarya Üniversitesi’nde (SAÜ), yetenek kazanımı ve mesleki gelişim projesinin tanıtımı yapıldı. SAÜ, Emlak Konut GYO AŞ iş birliğiyle yürütülecek olan projenin tanıtımı gerçekleştirildi. Programında konuşma yapan Emlak Konut GYO AŞ Proje ekibinden Oğuzhan Balım, öğrencilerin mezuniyet sonrası iş dünyasına geçişte yaşadığı zorluklara ve akademik bilgi ile sektör uygulamaları arasındaki boşluğa dikkat çekti. Balım, projenin temel amacının öğrencilerin sahada deneyim kazanması ve sektörü yakından tanıması olduğunu ifade etti. Balım, proje kapsamında katılımcıların, teknik ve kişisel gelişim eğitimleri, gerçek saha ve proje deneyimlerine dahil olma, sektör profesyonelleriyle birebir mentorluk süreci gibi ayrıcalıklara sahip olacağını belirtti. Projenin, öğrencilerin yalnızca mesleki becerilerini değil, iletişim, liderlik ve kendini ifade etme yetkinliklerini de geliştirmeyi amaçladığı vurgulandı. Öğrenciler iş başvurusu ve staj deneyimlerini paylaştı Tanıtım programında, farklı mühendislik bölümlerinden öğrencilerle interaktif bir sohbet gerçekleştirildi. Öğrenciler staj ve iş başvuru deneyimlerini paylaşırken, sektör beklentileri ve kariyer planlaması üzerine değerlendirmeler yapıldı. Ayrıca programda, gayrimenkul sektörünün multidisipliner yapısına vurgu yapılarak; mühendislik, mimarlık, şehir planlama, yazılım, veri bilimi ve iletişim gibi birçok alanın sektörle doğrudan ilişkili olduğu belirtildi.
Ankara En iyi haber fotoğrafları ödüllendirildi Türkiye Foto Muhabirleri Derneğinin (TFMD) düzenlediği "Yılın Basın Fotoğrafları Yarışması’nda 25 ödül düzenlenen törenle sahiplerini buldu. İHA Foto Muhabiri İsmail Coşkun 3 ödüle, İHA Muhabiri Ahmet Faruk Sarıkoç ve İHA Muhabiri Hakan Okay ise 1 dalda ödüle layık görüldü. Türkiye Foto Muhabirleri Derneği tarafından düzenlenen Yılın Basın Fotoğrafları Ödül Töreni, Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesinde gerçekleştirildi. 547 kişinin katıldığı ve 6 bine yakın fotoğrafın titizlikle değerlendirildiği yarışmada, 6 farklı kategoride 22 fotoğraf ve 3 fotoğraf serisi ödül almaya hak kazandı. İhlas Haber Ajansı foto muhabirlerinin ise çektiği fotoğraflara 5 ödül verildi. Suriye’de yaşanan devrimin fotoğraflarıyla ’Yılın Günlük Yaşam Fotoğrafı’, ‘Günlük Yaşam Fotoğrafı İkincisi’ ve ‘Jüri Özel Ödülü’ İHA’dan İsmail Coşkun’a verildi. ‘Yılın Çevre ve Doğa Fotoğrafı Ödülü’ ise Bitlis’teki Nemrut Kalderası’nda kampçıların çadırlarında yiyecek arayan bozayılar fotoğrafıyla İhlas Haber Ajansı’ndan Hakan Okay’a verildi. Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Hatay’da depremde hasar gören araçları fotoğraflayan İHA Foto Muhabiri Ahmet Faruk Sarıkoç da Çevre, Doğa ve İklim Değişikliği Fotoğrafı Mansiyon Ödülü aldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, kamu hafızasının olay anında tutulan kayıtlar üzerinde şekillendiğini ve bu kayıtların zamanla ortak referansa dönüştüğünü ifade ederek, foto muhabirliğinin tam bu noktada güncel tartışmaların temposundan bağımsız ama kamu adına son derece ağır bir sorumluluk yüklenen bir alan olarak ortaya çıktığını kaydetti. "İnsanlık tarihi boyunca foto muhabirleri, iyi zamanlarda da zor zamanlarda da yaşananlara sahada şahitlik eden isimler olmuştur" Sahada çekilen her karenin anlık bir görüntü olmanın ötesinde yaşananın hangi şartlarda gerçekleştiğini, kimleri etkilediğini ve hangi izleri bıraktığını tarihe not düştüğünü ifade eden Yılmaz, "Bugün geçmişe dair güçlü bir kamusal hafızadan söz edebiliyorsak, bunun arkasında bu anları doğru yerde ve doğru zamanda, hakkını vererek kayda geçiren bir emek vardır. Bu emek, yaşananı göstermekle yetinmeyen; hakikatin görünür olmasını, toplumsal tartışmaların sağlam bir zeminde yürütülmesini ve toplumun kendi geçmişiyle yüzleşebilmesini mümkün kılan bir sorumluluk alanını da ifade etmektedir. Hafızası olmayan bireylerin ve toplumların, geleceğe dair sağlıklı bir yön tayin etmesi mümkün değildir. Aynı durum tüm insanlık için de geçerlidir. İnsanlık tarihi boyunca foto muhabirleri, iyi zamanlarda da zor zamanlarda da yaşananlara sahada şahitlik eden isimler olmuştur. Bugün Gazze’de yaşanan soykırımda da foto muhabirleri en yakın şahitler arasında yer almakta; ağır güvenlik riskleri, sınırlı imkanlar ve zorlayıcı şartlar altında gerçeği kayda geçirmek için görev yapmaktadır. Bu vesileyle, Gazze’de hakikatin şahitliğini yaparken katledilen tüm gazetecileri, basın mensuplarını rahmetle anıyorum. Bu çaba, yaşananların doğru biçimde tüm dünyaya duyurulmasını mümkün kılan hayati bir şahitlik olduğu gibi, uluslararası hukuk açısından da önemli belgeler ve deliller oluşturmuştur" şeklinde konuştu. "Emevi Meydanı’nda devrilen Hafız Esad heykeli etrafında yaşanan sahne, fotoğrafın tek bir kareyle hafızaya yerleştirme gücünü ortaya koyuyor" Yılmaz, "Yılın Basın Fotoğrafı, dönemsel gelişmelerin içinden tarihe kalacak anı seçen güçlü bir geleneğin ifadesidir. Bu yıl bu geleneği temsil eden kare, Hürriyet Gazetesi foto muhabiri Mert Gökhan Koç’un imzasını taşımaktadır. Koç’un kadrajı, 13 yıl süren iç savaşın ardından Suriye’de Baas rejiminin yıkıldığı, 61 yıllık iktidarın sona erdiği anı kayda alarak, bölgesel dengeleri etkileyen tarihi bir kırılma anını belgelemektedir. Bu fotoğraf aynı zamanda, içinde yaşanan şartlar ne olursa olsun, insanlığın değişim yapabilme, zulme son verebilme ve umudu yeniden yeşertebilme kapasitesini ortaya koymaktadır. Emevi Meydanı’nda devrilen Hafız Esad heykeli etrafında yaşanan sahne, fotoğrafın, siyasi ve toplumsal bir dönüşümü tek bir kareyle hafızaya yerleştirme gücünü açık biçimde ortaya koymaktadır. Bu güçlü şahitlik dolayısıyla Mert Gökhan Koç’u tebrik ediyorum. Genç yetenekleri teşvik ederken, mesleğe ömrünü adamış isimlere gösterilen vefayı da unutmamak gerekir. Türkiye Foto Muhabirleri Derneği Yaşam Boyu Onur Ödülü’nün Mustafa İstemi’ye verilmesi, basın fotoğrafçılığının mesleki hafızasına verilen değerin anlamlı bir ifadesidir. Bugün aramızda bulunamasa da 65 yıla yayılan tecrübesi ve genç kuşaklara rehberlik eden birikimi dolayısıyla kendisini tebrik ediyorum" diye konuştu. "Ulusal prestijli bir yarışmada ödül almanın gururunu yaşıyorum" Bitlis’in önemli turizm destinasyonlarından biri olan Nemrut Kraterinde yaşayan sevimli bozayıların yer aldığı fotoğrafla ödül alan İHA Muhabiri Hakan Okay, "Onların yaşam alanlarıyla ilgili ‘Yılın Çevre ve Doğa Fotoğrafı’ alanında ödül aldım. Heyecanlıyım, gururluyuz. Bu vesileyle hem ulusal ölçekte bir yarışmada ilimizi tanıtma imkanı bulum hem de bu kadar prestijli bir yarışmada ödül almanın gururunu yaşıyorum" ifadelerini kullandı. "Suriyelilerin yaşadığı mutluluğu ve özgürlük anlarını fotoğrafladım" İHA Foto Muhabiri İsmail Coşkun ise Esad rejiminin devrilmesiyle beraber Suriye’de görevlendirildiğini ifade ederek, "Suriyelilerin yaşadığı mutluluğu ve o özgürlük anlarını fotoğrafladım. O tarihi anları belgeleyen iki fotoğrafım bugün ödüle layık görüldü. Bir diğer kare ise İstanbul’da günlük yaşamı anlatan çalışmam oldu. Tarihi belgeleyen fotoğraflar işimizin en önemli duygularından biri. Bundan dolayı gerçekten mutluyum" dedi. "Koyun sürüsünün hasar gören araçların yanına gelmesiyle daha etkili bir fotoğraf oldu" İHA Muhabiri Ahmet Faruk Sarıkoç da Kahramanmaraş merkezli depremlerden 2 yıl sonra depremden etkilenen Hatay’a görev yapmak üzere gittiğini dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti: "Haberlerimizi yaptıktan sonra şehirden tam çıkarken bir araç hurdalığı görmüştüm. Çok fazla ilgimizi çekmemişti çünkü yoldan geçerken net bir şekilde göremiyorduk. Yanına gidip biraz incelemek istedik. Oradaki görevlilere sorunca çok fazla aracın depremde hasar gördüğünü söyledi. Bir süre orada fotoğraf makinesi ve kamera ile çekimlerimizi yaptıktan sonra dron kaldırdım. Tam o sırada bir koyun sürüsü depremde hasar gören araçların yanına geldi. Ben de onları birlikte fotoğrafladım. Bu sayede daha etkili bir fotoğraf oldu."