ASAYİŞ - 30 Kasım 2015 Pazartesi 16:00

İHA kameraları Sur'daki yıkımı görüntüledi

A
A
A
İHA kameraları Sur'daki yıkımı görüntüledi

Diyarbakır'da düzenlenen operasyonlar sonrası bölgedeki kurşun izlerini ve yıkımı İhlas Haber Ajansı (İHA) görüntüledi.

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesinin ardından ilan edilen sokağa çıkma yasağı bu sabah saatlerinde sona erdi. Polisin düzenlediği operasyonda teröristlerle yaşanan çatışmanın izleri yasağın kalkmasıyla daha belirgin hale gelirken, çatışmanın yoğun olarak yaşandığı bölgedeki kurşun izleri ve yıkıntılar İhlas Haber Ajansı (İHA) kameralarına yansıdı.

Merkez Sur ilçesinde önceki gün basın açıklamasının ardından çıkan silahlı çatışmada hayatını kaybeden Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin ardından sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti. Valilik tarafından ilan edilen sokağa çıkma yasağı, bu sabah saat 07.00 itibariyle kaldırıldı. 6 mahalle ve 1 caddede ilan edilen yasak sırasında düzenlenen operasyonda teröristlerle girilen çatışmanın ardından birçok ev ve iş yeri kullanılamaz hale geldi. İHA muhabiri çatışmanın yaşandığı ve YDG-H terör örgütünün mevzi olarak kullandığı evlere girdi. Evlerin tavan ve kapılarında bir çok kurşun izi, çatışmanın şiddetini gözler önüne serdi. Ev ve iş yeri sahipleri yaralarını sarmaya çalışırken, maddi hasarlarının karşılanmasını talep etti. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.