ÇEVRE - 18 Nisan 2009 Cumartesi 16:24

İkizdere Derneği HES'lere karşı

A
A
A
İkizdere Derneği HES'lere karşı

İkizdere Derneği Başkanı Kadem Ekşi, sürdürülebilir çevre anlayışına aykırı olduğunu iddia ettiği Hidro Elektrik Santrallerinin (HES) durdurulması için başlattıkları mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

İkizdere Derneği Yönetim Kurulu üyeleri Rize’de gazetecilerle bir araya gelerek İkizdere Vadisi’nde yapımı devam eden HES’lerle ilgili açıklamalarda bulundular. Dernek Başkanı Kadem Ekşi, HES’lerin sürdürülebilir çevre anlayışına aykırı olduğunu ileri sürerek buna karşı hukuksal mücadele başlattıklarını hatırlattı.

Birçok HES çalışmasını durdurmayı başardıklarını dile getiren Ekşi, “Cevizlik HES santrali için çıkan ‘yürütmeyi durdurma’ kararına rağmen yüklenici firma gerekli ÇED raporunu bir günde çıkartarak çalışmalarına devam etmiştir. Tüm ara işlemler yok sayılarak bir günde hazırlanan ÇED raporu geçerli sayılmıştır. Bu konuyla ilgili buradan basın aracılığı ile suç duyurusunda bulunuyoruz” dedi.

HES’lerin yüklenici firmalarına verilen su kullanım hakkının kamuoyu tarafından yeterince bilinmediğini ifade eden Ekşi, “Yasal olarak yüklenici firmalara tanınan su kullanım hakkı ile su üzerindeki tüm haklar bu firmalara veriliyor. Vatandaşlarımız bu firmalara verilen sınırlar içerisindeki suyu firmalardan izin almadan kullanamazlar. İzinsin olarak derelerimizden arazilerine su alarak sulama yapamazlar” diye konuştu.

“KARADENİZ VADİLERİ GELECEK KUŞAKLARIN YARARLANMASINA UYGUN ŞEKİLDE PLANLANMALIDIR”

“Karadeniz Bölgesi’ndeki vadiler gelecek nesillerin kullanımına uygun şekilde planlanmalıdır” diyen Kadem Ekşi konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Her vadi için ayrı ayrı akademik çalışma yapılıp HES projeleri yeniden belirlenmelidir. Bu çalışmalarda dere yataklarına bırakılacak can suyu miktarlarının ekosistemin devamı açısından iyi hesaplanması gerekmektedir. Yapılacak projelerin kontrolü için bağımsız denetim mekanizmaları örgütlenmelidir. Yüzlerce yıldır bölgede yaşamakta olan ve yaşamaya devam edecek yöre halkının rızası alınmalıdır. Bütün havza planlamaları yapılmadan yatırım izni verilmemelidir. Karadeniz vadileri, gelecek kuşakların yararlanması uygun şekilde planlanmalıdır. Can suyu miktarları yıllık ortalama debinin yüzde 30’una uygun hale getirilmelidir. AB su çerçeve direktifi ve bu mevzuatın zorunluluğu olan havza planlaması hususu, su havzası kalmayınca mı imzalanacaktır? Bunun bir an önce değerlendirilmesi gerekiyor.”

Türkiye’de bin 500 adet su kullanım anlaşması imzalandığını belirten Ekşi, “Ülkenin tüm vadileri, tüm su kaynakları 49 yıllığına birilerine teslim edilmiştir. Mevzuat eksikliği giderilmeden, havza planlaması yapılmadan suyun sahiplerini belirleyen bu anlaşmaların kamunun yararına değil, özel teşebbüslerin yararına tesis edildiğini belirtiyor ve sürdürülebilire çevre anlayışına uygun olmayan projelerin iptal edilmesini talep ediyoruz” şeklinde konuştu.

GÖKTÜRK FIRAT-RİZE

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Kanser hastası kadınlar, umutlarını rattan objelere taşıdı Erzincan’da kanser hastası kadınlar, Erzincan Belediyesi Meslek Edindirme ve Eğitim Kursları (ERMEK) tarafından açılan Rattan Kursu ile terapi amaçlı ev aksesuarları tasarladı. Kanser hastası kadınlar, terapi amaçlı gerçekleştirilen kursta rattan ile çanta, sepet, duvar aksesuarları yaparak umutlarını tasarladıkları objelere taşıdı. Haftada 1 gün gerçekleştirilen kursta kadınlar, örme tekniklerini, malzemenin bakımını ve ürün yapımını öğreniyor, aynı zamanda el emeği ürünlerini ekonomik kazanca dönüştürüyorlar. "Burada hepimiz kanser hastasıyız, hepimiz kemoterapi almış insanlarız" diyen kursiyer Sacide Yıldız, kursta moral ve motivasyon amaçlı ürünler yaptıklarını söyledi. Sepet gibi birçok ürün çıkardıklarını belirten Yıldız, "Burası bizim açımızdan, çok güzel, çok keyifli ve eğlenceli geçiyor. Burada çayımızı, kahvemizi içiyoruz. Beraberinde hocamızla çok güzel etkinlikler yapıyoruz. Bizim için çok iyi geldi. Bu sayede biraz olsun dertlerimizden üzüntülerimizden uzak kalıp güzel işler çıkardık" dedi. Bir diğer kursiyer Mediha Demir ise kurs aldıkları süreçte hastalıklarını unuttuklarını ifade ederek, "Kendimizle daha barışık oluyoruz, sosyalleşiyoruz. Kurs bize çok iyi geliyor" diye konuştu. Erzincan Halk Eğitim Merkezi’nde usta öğretici olarak görev yapan Merve Aksun, kursun kemoterapi hastalarına özel olarak açıldığını ve moral, motive vermek amacı taşıdığını aktardı. Kursiyerlerin moral ve motivasyon bulmasının yanı sıra ürettikleri ürünlerle gelir elde ettiklerini dile getiren Aksun, kursiyer kadınların hali hazırda birçok ürün yapıp sattığını kaydetti. Öte yandan kursta aile gibi olduklarını ifade eden Aksun, "Biz burada bir aile olduk her şeyden önemlisi. Beraber gülüp eğleniyoruz. Aynı zamanda da sohbet eşliğinde sepetlerimizi örüyoruz" şeklinde konuştu.