GÜNDEM - 02 Ağustos 2019 Cuma 09:31

İstanbul boğazında nefes kesen kurtarma tatbikatı

A
A
A
İstanbul boğazında nefes kesen kurtarma tatbikatı

Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü İstanbul’da son 4 operasyonda geleneksel olarak kullandığı varagele sistemi ile 58 gemici kurtardı. Sarıyer’de yapılan kurtarma tatbikatında havadan çekilen görüntüler ise gerçeği aratmadı.

Zorlu hava koşullarında gemide bulunan personelin havadan kurtarma operasyonu yapılamadığında devreye giren varagele sistemi Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü tarafından geleneksel olarak kullanılıyor. Sarıyer’de yapılan tatbikatta senaryo gereği bir gemi ana makinelerinde çıkan bir arızadan dolayı sürüklenerek karaya oturuyor. İhbarı alan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Kara Tahlisiye ekipleri hızlı bir şekilde olay yerine geliyor. Senaryo gereği hava şartları zorlu olduğundan dolayı varagele sistemi kuruluyor. Sürüklenerek karaya oturan gemiye telsiz ile anons yapılarak roket ile kılavuz halatı atılacağına dair uyarıda bulunuluyor. Kılavuz halatı atıldıktan sonra bunun sayesinde diğer bağlantı ekipmanlarının gemiye ulaşması sağlanıyor. Uzman kara tahlisiye ekipleri yardımı ile gemide bulunan personel varagele sistemi ile kıyıya ulaştırılıyor. Havadan görüntülenen kurtarma operasyonu gerçeğini aratmayan manzaralar sahne oldu. Sedyeye bağlanarak kıyıya ulaştırılan gemi personeli sağlık görevlilerine teslim ediliyor. 

İstanbul boğazında nefes kesen kurtarma tatbikatı

Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün verilerine göre İstanbul’da gerçekleştirilen varagele sistemi ile yapılan son 4 operasyonda 58 gemici kurtarıldı. Varagele sistemi arızalanıp kıyıya yakın olan gemilerde kullanılıyor. Gemiye deniz veya hava ulaşımı sağlanamayacak derecede zorlu hava şartları olduğunda kullanılıyor. Gemi mürettebatının karaya kurulan varagele sitemi ile sahile güvenli bir şekilde ulaşması sağlanıyor.

İstanbul boğazında nefes kesen kurtarma tatbikatı

“Havadan kurtarma olamayacağı zamanlarda” 

Zorlu hava şartlarında güvenli bir şekilde varagele sistemini kullanabildiklerini ifade eden Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Deniz Hizmetleri Dairesi Başkanlığında görevli tahlisiye Enspektörü Metin Yıldız, “ Varagele sistemi tarihi 1869 yılına dayanan denizdeki kazazedeleri kıyıdan geleneksel kurtarma sistemidir. Kıyı şeritleri ve coğrafyanın zorlu olduğu ortamlarda meteorolojik koşulların, deniz ve hava koşullarının zor olduğu durumlarda, havadan kurtarma olamayacağı zamanlarda varagele sistemi tarafımızdan kurularak personelin tahliyesi gerçekleştiriliyor. Karaya oturan geminin her an kırılabileceği dikkate alınarak bu sistemin kurulumu hızlı bir şekilde yapılıyor. Karaya oturmuş gemiye roketatar ile kılavuz halatı gönderilir. Gemi tarafından alınan kılavuz halat ile beraberinde sistem bileşenleri olan diğer parçalar yollanır. Daha sonra sistemi işletecek uzman personel tarafından sistem çalışır hale gelir. Kazazedeler bu sistem ile karaya alınarak sağlık kuruluşlarına teslim edilir” ifadelerini kullandı.

İstanbul boğazında nefes kesen kurtarma tatbikatı

Yapılan son 4 operasyonda 58 gemici kurtarıldı 

Yapılan zorlu kurtarma operasyonlarında gemi personelinin sağlıklarının öncelikleri olduğunu belirten Yıldız, “19 Ocak 2010 tarihinde icra ettiğimiz varagele sistemi ile karaya oturmuş olan "Oruç Reis" adlı gemiden 7 personel kurtarılmıştı. 20 Ocak 2010 tarihinde Güvenburnu’nda karaya oturan ve kırılan “Orçun c” isimli gemiden sağlıklı bir şekilde 21 personel tahliyesi gerçekleşmiştir. 2 Mart 2010 tarihinde karaya oturan “VOLGO-DON 203” isimli gemiden 14 personel varagele sistemi tahliye edilmiştir. Son olarak 19 Aralık 2018 tarihinde Şile Karaburun da karaya oturan Comoros (Komor Adaları) Bandralı” NATALIA” isimli gemiden 16 personel sağlıklı bir şekilde tahliye edilerek kurtarılmıştır. Kıyı Emniyeti olarak emniyetiniz bizim ilk önceliğimizdir” şeklinde konuştu.

Ulaştırma ve altyapı Bakanlığına bağlı olan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün amacı Türkiye karasularında ve sorumluluk sahalarında seyir, can, mal ve çevre emniyetini sağlıyor. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü, tahlisiye (can kurtarma) hizmetlerini; 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile gelen yükümlülükler, denizde arama ve kurtarma uluslararası sözleşmesi, Türk Arama Kurtarma yönetmeliği ile ilgili mevzuat hükümlerine göre görevini yapıyor.
 

Abdulcelil Taş - Ahmet Faruk Sarıkoç
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Bingöl’de gençlere ve ailelere yönelik farkındalık konferansları düzenlendi Bingöl’de 2025 Aile Yılı faaliyetleri kapsamında, gençlere ve ailelere yönelik farkındalık konferansları düzenlendi. 2025 Aile Yılı faaliyetleri kapsamında, Bingöl Valiliği himayelerinde İl Milli Eğitim Müdürlüğü koordinesinde gençlere ve ailelere yönelik bir dizi farkındalık etkinlikleri gerçekleştirildi. Programların ilk ayağı, merkezde lise öğrencilerine yönelik olarak düzenlendi. ’Ben Gelmiyorum, Sen Getiriyorsun’ başlıklı konferansta Ahmet Sula, emniyet teşkilatındaki mesleki birikimini sanat, edebiyat ve insan psikolojisiyle harmanlayarak gençlerle paylaştı. Programda; içsel yolculuk, yaşam farkındalığı, değerler, öz saygı ve kişisel sorumluluk konuları ele alındı. Aynı başlıkla düzenlenen ikinci konferans ise farklı liselerden öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirildi. Programda gençlerin özgüven kazanmaları ve hayatlarına bilinçli şekilde yön vermeleri vurgulandı. Öğrencilere yönelik konferansların ardından ailelere özel olarak "İnSANA Yolculuk" başlıklı bir program düzenlendi. Programda aile içi iletişim, empati, kuşak farklılıkları, dijital çağın aile yapısına etkileri ve değer aktarımı konuları ele alındı. Konferans dizisinin son ayağı ise Genç ilçesinde gerçekleştirildi. "Ben Gelmiyorum, Sen Getiriyorsun" başlıklı konferansta Ahmet Sula, gençleri düşünmeye, sorgulamaya ve üretmeye teşvik etti.
Çanakkale Çanakkale’de 5 kişinin ölümüyle sonuçlanan kaza genç çifti birbirinden ayırdı Çanakkale’de 5 kişinin hayatını kaybettiği ve 1 kişinin yaralandığı kaza, 5 ay önce evlenen Neslihan ve Mustafa Soysal çiftini birbirinden ayırdı. Kaza, gece saat 02.30 sıralarında Lapseki-Çanakkale kara yolunda meydana geldi. Sürücüsünün kimliği henüz belirlenemeyen 35 APD 325 plakalı otomobil, iddiaya göre polisin ’dur’ ihtarına uymayarak kaçmaya başladı. Polisle kovalamacaya giren otomobil Kangırlı sapağında ters yöne girip, o sırada Lapseki istikametinden gelen 17 LP 800 plakalı otomobile çarptı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu 112 Acil sağlık ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Kaza sonucunda iki otomobildeki 5 kişi hayatını kaybederken, 1 kişi ise yaralandı. Kazada, 35 APD 325 araçta bulunan Nuray Tekin, Osman Göksu, Doğuran Samet Eğer hayatını kaybetti. Mustafa Soysal idaresindeki 17 LP 800 plakalı araçta bulunan Neslihan Soysal ve Hanife Soysal hayatını kaybederken sürücü yaralandı. Ambulansla hastaneye kaldırılan sürücü taburcu edildi. Genç kadın da hayatını annesi gibi trafik kazasında kaybetti Kazada hayatını kaybeden edebiyat öğretmeni Neslihan Soysal’ın annesi Feray Akın’ı 2017 yılında Muğla’da Anneler Günü gezisinde trafik kazasında, babasını ise 2020’de kaybettiği öğrenildi. Neslihan Soysal’ın 5 ay önce evlendiği eşi Mustafa Soysal ise kazadan yaralı olarak çıktı.
Tekirdağ Tekirdağ’da hamsi izdihamı: 3 ton hamsi dağıtıldı Tekirdağ’da düzenlenen "2. Hamsi ve Mıhlama Festivali"nde yaklaşık 3 ton hamsi ücretsiz dağıtılırken, alanda uzun kuyruklar oluştu. Karadeniz İlleri Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nce Karadeniz Mahallesi’nde gerçekleştirilen festival yoğun ilgi gördü. Festival alanına gelen vatandaşlar, Trabzon ekmeği, Akçaabat köftesi, Vakfıkebir tereyağı başta olmak üzere Karadeniz Bölgesi’ne özgü ürünlerin yer aldığı stantları gezdi, kemençe eşliğinde horon oynadı. Hamsi için metrelerce kuyruk Festival kapsamında kurulan ızgaralarda pişirilen yaklaşık 3 ton hamsi vatandaşlara ücretsiz olarak ikram edildi. Hamsiden tatmak isteyenler uzun kuyruklar oluştururken, oluşan kalabalık dronla havadan görüntülendi. Dernek Başkanı Muharrem Akyüz, gazetecilere yaptığı açıklamada, 10 bin kişilik hamsinin festival alanında hazırlandığını söyledi. Akyüz, "Burada hamsi bir temsil. Önemli olan aynı çimende buluşmak. Karadeniz’in gücü, bizim kardeşliğimiz, hamsi ve mıhlamanın birleştiriciliği. Herkesi bekliyoruz" dedi. Etkinliğe İstanbul, Çanakkale, Edirne ve Kırklareli’nden de katılım olduğunu belirten Akyüz, festivalin kente ekonomik katkı sağladığını vurgulayarak, "Bütün oteller dolu. Akşam gezdim, dolaştım. Bu tip hareketin her yere katkısı var. Bunların artması lazım. Her şeyden önemlisi bütün Türkiye burada. Türkiye’nin renklilikleri ve farklılıkları burada herkes aynı horon halkasında buluşuyorlar. Kimse kimseyi ayırmaksızın aynı tencereden mıhlamayı ve aynı ızgarada pişen hamsiyi bölüşüyoruz. Bu çok güzel bir şey" ifadelerini kullandı. Hamsi ve Mıhlama Festivali, bu gece düzenlenecek Selçuk Balcı konseriyle sona erecek.