ASAYİŞ - 29 Aralık 2017 Cuma 10:10

İstanbul’da DEAŞ operasyonu: 43’ü yabancı 46 kişi yakalandı

A
A
A
İstanbul’da DEAŞ operasyonu: 43’ü yabancı 46 kişi yakalandı

İstanbul'da terör örgütü DEAŞ’a yönelik düzenlenen bir dizi operasyonda 43’ü yabancı uyruklu 46 kişi gözaltına alındı. Yakalanan şüphelilerin “ganimet” adı altında kaçakçılık, hırsızlık ve gasp gibi suçlardan elde edilen kazancı örgüte aktardıkları öne sürüldü.

Alınan bilgilere göre, terör örgütlerine yönelik operasyonlarını sıklaştıran İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekipleri, DEAŞ'a yönelik gece 10 ilçede eş zamanlı operasyon başlattı. 25 farklı adrese yapılan baskınlarda DEAŞ adına “ganimet” adı altında kaçakçılık, hırsızlık ve gasp gibi suçlardan elde edilen kazancı örgüte aktaran 43’ü yabancı uyruklu 46 şüpheli yakalandı. Yakalanan şüpheliler arasında DEAŞ’ın aktif olduğu Suriye ve Irak gibi çatışmalı bölgelere örgüt adına eleman temin eden kişilerin de olduğu ifade edildi. Gözaltına alınan 46 şüpheliden 43’ü hakkında sınır dışı işlemleri başlatılırken, 3 Türk şüphelinin emniyetteki işlemlerinin sürdüğü bildirildi. 

Sadık Kahraman

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.