ASAYİŞ - 09 Mayıs 2021 Pazar 10:47

İstanbul’da feci kaza: Havada takla atan genç kadın yere savruldu

A
A
A
İstanbul’da feci kaza: Havada takla atan genç kadın yere savruldu

Beyoğlu’nda kırmızı ışıkta koşarak yolun karşısına geçmeye çalışan genç kadına, yeşil ışıkta geçen polis otosu çarptı. Feci kaza kameralara yansırken, havada takla atarak metrelerce sürüklenen genç kadın ağır yaralandı. Yaralı kadın ve şok geçiren polis otosundaki 2 polis memuru ambulansla hastaneye kaldırıldı.

Kaza, geçtiğimiz 9 Nisan Cuma günü saat 14.00 sıralarında Beyoğlu Halıcıoğlu Kumbarahane Caddesi üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, cadde üzerinde 34 A 86361 plakalı polis otosuyla seyir halinde olan polis memuru A.D. yeşil ışık yanması üzerine yoluna devam etti. Yayalara kırmızı ışık yandığı esnada kaldırımda olan 30 yaşındaki Zeynep Yaylagül ise koşarak yolun karşısına geçmek istedi. O esnada yola atlayan genç kadına polis otosu çarptı.

Çarpmanın etkisiyle havada takla atarak yere savrulan kadın ağır yaralandı. Kazanın ardından ihbar üzerine olay yerine sağlık ve çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri ağır yaralı Yaylagül’ü yaptıkları ilk müdahalenin ardından ambulansla Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırarak tedavi altına aldı. Kaza nedeniyle şok geçiren 2 polis memurunu ise meslektaşları su vererek sakinleştirmeye çalıştı. Olay yerine gelen ambulansa alınan polis memurları da tedbir amaçlı hastaneye götürüldü.

Kazayla ilgili çalışma başlatan polis ekipleri, çevredeki güvenlik kamera görüntülerini incelemeye aldı. Yapılan incelemelerin ardından genç kadının yayalara kırmızı ışık yandığı esnada yolun karşısına geçmeye çalıştığı tespit edildi. Hastane tedavi altına alınan genç kadının, hayati tehlikeyi atlattığı ve tedavisinin tamamlanmasının ardından taburcu edildiği öğrenildi.

Feci kaza ise güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, trafik normal seyrinde aktığı esnada kadın da kaldırımdan yola iniyor. Koşmaya başlayan kadına seyir halinde olan polis otosu çarpıyor. Havada takla atan kadın yere savruluyor, polis otosu ise duruyor. Kazayı gören vatandaşlar önce olay yerine bakıyor, sonra da koşuyor.

Doğan Can Cesur - Ömer Faruk Yıldız
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Naci Görür’den deprem molozları için uyarı: “Belediyeler şimdiden düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç” Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, “Deprem molozları ya geri kazanılmalı. Veyahut da uluslararası yöntemlerle bertaraf edilmeli. Havayla, suyla ilişkileri kesilmeli. Bunu belediyeler şimdiden düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç” dedi. Birinci derece deprem kuşağı üzerinde bulunan Amasya’nın Merzifon ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldiği programda deprem molozlarının içerisinde asbest, demir, çimento, kağıt, kimyevi madde, parlayıcı madde, toksik maddelerin bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Naci Görür, “Eğer herkesin yaptığı gibi. İstanbul’da onu yaptılar. Arabalara doldurup götürüp denize, etrafa dökerseniz kendinizi yok edersiniz. Uzun dönemde depremin öldüremediği insanları da siz çevreyi kirleterek ölümüne neden olursunuz” diye konuştu. Belediyelerin sorumluluk alanlarında yapıları depreme karşı dayanıklı olmaya hazırlarken muhtemel bir depremde yıkılan binaların molozlarının bertaraf edilip geri kazanımının sağlanmasını da planlaması gerektiğinin altını çizen Naci Görür, “Bunu belediye şimdide düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç. O kargaşa, gürültüde ne yapacaklarını şaşırabilirler” şeklinde konuştu. Programa evsahipliği yapan Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı da, depreme karşı dirençli Merzifon’u inşa etme çabası içerisinde olduklarını vurguladı.
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.