POLİTİKA - 12 Mayıs 2022 Perşembe 22:07

Kadına karşı şiddette cezaları arttıran kanun teklifi TBMM'de kabul edildi

A
A
A
Kadına karşı şiddette cezaları arttıran kanun teklifi TBMM'de kabul edildi

Kadına karşı şiddette cezaların arttırılmasına ilişkin düzenlemeleri içeren Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Sağlık çalışanlarına yönelik kasten yaralama suçlarında tutuklu yargılamayı sağlayan, sağlıkta kamu hizmetini engelleme suçunu ise daha ağır cezaya çarptıran kanun maddesi Mecliste kabul edildi” dedi.

AK Parti Ankara Milletvekili Lütfiye Selva Çam ve 109 AK Parti milletvekilinin imzasıyla sunulan Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Kabul edilen metne göre Türk Ceza Kanunu'ndaki takdiri indirim nedenleri sınırlandırılıyor. Failin salt indirim almaya yönelik kılık ve kıyafetine özen göstermesi, takım elbise giymesi, kravat takması gibi duruşmadaki şekli tutum ve davranışları, takdiri indirim nedeni olarak dikkate alınmayacak. Kadına karşı şiddetle daha etkin mücadele edilebilmesi ve caydırıcılığın sağlanabilmesi amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama, tehdit, işkence ve eziyet suçunun kadına karşı işlenmesi halinde cezası artırılacak. Kasten öldürme suçunda ceza müebbet iken, bu suçun kadına karşı işlenmesi halinde verilecek ceza ağırlaştırılmış müebbet hapse çıkarılacak. Basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek kasten yaralama suçunun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı 4 aydan 6 ay hapse yükseltilecek. İşkence suçunun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın 3 yıl olan alt sınırı 5 yıl hapse çıkarılacak. Israrlı takip olarak nitelendirilen fiiller müstakil bir suç haline getirilecek.

Kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşları ve vakıf üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının sağlık mesleğinin icrası çerçevesinde yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle yapılan soruşturmalar hakkında Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanacak.

Bakan Koca: “Sağlıkta kamu hizmetini engelleme suçunu daha ağır cezaya çarptıran kanun maddesi Mecliste kabul edildi”

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Meclisten geçti! Sağlık çalışanlarına yönelik kasten yaralama suçlarında tutuklu yargılamayı sağlayan, sağlıkta kamu hizmetini engelleme suçunu ise daha ağır cezaya çarptıran kanun maddesi Mecliste kabul edildi. Milletvekillerimize teşekkür ediyoruz. Hayırlı olsun. Sağlıkta kasten yaralama suçlarında tutuklu yargılamayı sağlayan düzenleme, bunun yanı sıra, failin ceza indirimi amacıyla duruşmada kılık kıyafetine özen göstermesi, takım elbise giymesi, kravat takması gibi şekli tutum ve davranışlarını iyi hal indirimi nedeni saymayacak. Meclisten geçti! Sağlık çalışanlarına açılan ve yaygın şekilde haksızlıklara neden olan malpraktis davalarında, kasıt olmadığı sürece tazminatı devletin üstlenmesini sağlayan kanun maddesi Mecliste kabul edildi. Milletvekillerimize teşekkür ediyoruz. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

Koca paylaşımının devamında, “Cumhurbaşkanımızın 14 Mart'taki iradeleriyle başlayan sağlık çalışanlarını şiddetten, malpraktis davalarında yaşanan haksızlıklardan yeni kanuni düzenlemelerle korumayı amaçlayan süreç, Mecliste tecelli eden milli iradede karşılığını bulmuştur. Kendilerine teşekkür ediyorum. Devam eden malpraktis davaları? Devam eden malpraktis davaları, yeni kanuni düzenleme kapsamında ele alınacak. Bu davalarda da sağlık çalışanına ait bir kasıt olmadığı sürece tazminatı devlet üstlenecek“ ifadelerine yer verdi.

Hidayet Türkyılmaz - Ahmet Umur Öztürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir ’Otomatik Dikkatin Bilimsel Serüveni’ semineri düzenlendi Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen ’Otomatik Dikkatin Bilimsel Serüveni: Son 22 Yılda Yanıldıklarımız ve Keşfettiklerimiz’ başlıklı seminer, Turuncu Salon’da gerçekleştirildi. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nart Bedin Atalay’ın konuşmacı olduğu seminere; Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aslı Aslan’ın yanı sıra öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı. Sunumunda bilişsel süreçlerin tarihi gelişimini ve Stroop etkisini ele alan Prof. Dr. Nart Bedin Atalay, dikkatin yalnızca stratejik ve yavaş bir süreç olmadığını, çevresel ipuçlarıyla tetiklenen otomatik bir kontrol mekanizmasının devrede olduğunu ifade etti. Günlük hayattan örneklerle otomatik kontrolün evrimsel önemine değinen Atalay, "Çevre sürekli değişiyor ve biz adapte olmak zorundayız. Eğer her seferinde stratejik ve yavaş bir kontrol mekanizması kullansaydık, hayatta kalmamız zor olurdu. Otomatik kontrol, tehlike anında hızlı karar vermemizi ve enerjiden tasarruf etmemizi sağlar. Beyin enerjiyi verimli kullanmayı sever" dedi. İki dilli bireylerde dikkat süreçleri Konuşmasında laboratuvar ortamında yürütülen deneylere de yer veren Atalay, özellikle iki dilli bireyler üzerindeki dikkat çalışmalarına değindi. Dil hâkimiyetinin dikkat kontrolü üzerindeki etkilerini açıklayan Atalay, yapay zekâ ile insan beyni arasındaki ilişkiye de dikkat çekti. Modern yapay zekâ modellerinin, insan beynindeki hata düzeltme mekanizmalarına benzer şekilde çalıştığını belirten Atalay, buna karşın insan beyninin hâlâ daha esnek bir yapıya sahip olduğunu vurguladı. Seminer, soru-cevap bölümünün ardından Prof. Dr. Aslı Aslan’ın, Prof. Dr. Nart Bedin Atalay’a plaket takdim etmesiyle sona erdi.
Kastamonu Yaşlı adam para ve altınlarla kayıplara karışan eşinden 8 aydır haber alamıyor Kastamonu’da yaşayan 70 yaşındaki adam evdeki altın, para ve kredi kartını alarak ayrıldığı iddia edilen 35 yıllık eşinden yaklaşık 8 aydır haber alamıyor. Yaşlı adam, eşinin hayatından endişe duyduğunu söyledi. Kastamonu’da yaşayan 70 yaşındaki Hüseyin Demirel’in 35 yılık eşi Dudu Demirel’den (50) nisan ayında evdeki 30 bin TL nakit para ile evde bulunan iki adet Cumhuriyet altını ve 40 bin TL limitli kredi kartıyla ayrıldıktan sonra haber alınamıyor. Demirel, 5 çocuk annesi eşinin evden ayrıldıktan sonra kredi kartıyla da altın aldığını iddia etti. Eşini, kaybolduktan sonra telefonla aradığı ve ailecek tanıdıkları F.K. isimli şahısla birlikte olduğunu söylediğini, daha sonra bir daha kendisinden haber alamadığını söyledi. 5 çocuk annesi eşinin kendisini sevdiğini ve büyü yapıldığı için evden ayrılarak kaybolduğunu belirten Hüseyin Demirel, eşinin hayatından endişe duyduğunu söyledi. Eşinin daha önce F.K. ile kaçtığını daha sonra eve döndüğünü söyleyen Demirel, "Ben rahatsızım, içeride odada yatıyorum. Bir gün saat 03.00 gibi kalktım. Eşim yoktu. Telefonla aradım, eşim açtı, ’Dudu neredesin’ diye sordum, ’ben F.K.’nin yanındayım’ dedi. ’F.K.’nin yanında ne yapıyorsun’ diye sorduğumda, ’F.K. ne yaptı etti beni aldı, götürüyor, yoldayız, gidiyoruz’ dedi. ’Nereye gittiklerini sordum, ’nereye gittiğimizi bilmiyorum’ dedi. Sonra avukata boşanma dilekçesi vermiş, mahkemeye çıktık, sadece avukat gelmişti. ’Ben karımdan vazgeçmeyeceğim, ben karımı er ya da geç alacağım’ dedim. Ondan 10 gün sonra eşim geldi. İstanbul’a gidip dilekçe verdi, ’ben kocamı seviyorum, ayrılmak istemiyorum’ dedi ve mahkeme düştü. Altın almıştık, iki tane altın vardı. Altın alınca kart eşimin cebinde kalmış. Kartı da almış, cebimde 60 bin TL para vardı, 30 bin TL’sini de almış. Karttan para çekilmiyor, o yüzden kartla altın almış. Kartın 40 bin TL limiti vardı, hepsiyle altın almışlar. Evde de iki tane Cumhuriyet altını vardı, onları da almış" şeklinde konuştu. Şu an eşinden haber alamadığını belirten Demirel, "Eşimin telefonunu arıyorum, ’numara kullanılmıyor’ diyor. Ben, eşimin geri gelmesini istiyorum, çocuklarımın yanına gelmesini istiyorum. Eşimin bende çok emeği var, bu evi eşim ile birlikte satın aldık. Ben kanser tedavisi gördüm, eşim 3 yıl bana baktı, bir kez ’niye böyle yapıyorsun’ demedi. Benim eşim evini, köyünü bırakacak birisi değildi. Eşim kendisi çıkıp evden gitti ama F.K.’nin eşime büyü yaptırdığını düşünüyorum. Çünkü evden muska çıktı, muskanın içinde de F.K.’nin saçı çıktı. Biz bunu bir hocaya okutturamadık" ifadelerini kullandı.