SAĞLIK - 15 Ocak 2013 Salı 11:21

Kalp romatizmasına dikkat!

A
A
A
Kalp romatizmasına dikkat!

Memorial Diyarbakır Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Aziz Karabulut, kalp romatizmasının her yaşta kalbi vurabileceğini söyledi.

ABDULKERİM KANTARCIOĞLU
DİYARBAKIR

Halk arasında kalp romatizması olarak adlandırılan akut romatizmal ateş hastalığının tüm dünyada çocukluk ve erişkinlik döneminde görülen edinsel kalp hastalıklarının en sık sebebi olduğunu belirten Doç. Dr. Aziz Karabulut, tedavi edilmemiş boğaz enfeksiyonlarının yaklaşık 3 hafta sonra akut romatizmal ateş tablosu ile geliştiğini kaydetti. Toplu halde yaşanan okul, yurt, askeri birlik gibi yerlerde bu enfeksiyonun yaygın ve çok ağır şekilde seyrettiğinden, bu yerlerdeki yetersiz tedavi akut romatizmal ateşin gelişmesi ihtimalini artırabileceğini söyleyen Memorial Diyarbakır Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Aziz Karabulut, akut romatizmal ateş hakkında uyarılarda bulundu.

“BOĞAZ ENFEKSİYONLARI HASTALIĞI HIZLANDIRIR”

Endüstrileşmiş ülkelerdeki erken tanı ve yeterli tedaviler sayesinde akut romatizmal ateşin gelişme olasılığı ve buna bağlı kalp kapak hastalıkları eskiye oranla oldukça azalmış durumda olduğunu söyleyen Doç. Dr. Karabulut, gelişmekte olan ülkelerde bu durumun halen önemli bir sağlık sorunu olmaya devam ettiğini dile getirdi. Akut romatizmal ateş tablosunun en sık görülen bulgusunun büyük eklemlerdeki ağrı, şişlik ve kızarıklıktan oluşan artrit tablosu olduğuna dikkat çeken Karabulut, oldukça ağrılı seyreden bu eklem tutulması tablosunun genellikle hastalık kalıntısı bırakmadan iyileştiğini söyledi. Karabulut, daha az görülen diğer bulguların ise kalbin etkilendiği göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı gibi şikayetler ile kendini gösteren kardit tablosu, geç dönemde görülen beyin ve santral sinir sisteminin etkilenmesi ile oluşan (korea) tablolar ve bazı cilt bulguları tabloları olduğunu kaydetti. Karabulut, her ne kadar eklemlerin etkilenmesi ile oluşan artrit vücutta hasar bırakmadan iyileşiyor olsa bile, kalp ve beyin tutulması sonrası kalıcı hasar görülebileceğini söyledi.

Kalp tutulumu tüm akut romatizmal ateş geçiren hastaların yüzde 50 kadarında görüldüğünü belirten Karabulut, kalp tutulumu gelişen hastaların da yaklaşık olarak yüzde 70’inde ileriki yıllarda daha belirginleşerek kalp kapak hasarlarının ortaya çıkacağını dile getirdi. Karabulut, “Enfeksiyonun görülme yaşları genellikle çocukluk dönemidir. Erken dönemdeki sıkıntılar geçtikten sonra hastaların uzun bir süre herhangi bir şikayeti olmaz. Kapak harabiyetine bağlı nefes darlığı, çabuk yorulma çarpıntı gibi şikayetler orta yaşlarda ortaya çıkmaya başlar. Buradan da anlaşılacağı gibi bu hastalık oldukça yavaş ilerleyen bir karaktere sahiptir. Ancak sık tekrarlayan boğaz enfeksiyonu atakları hastalığın seyrini hızlandırıp daha erken yaşlarda şikayetlerin ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bu önemli nokta hastaları, sık hastalanmadan korumanın gerekliliğini ortaya koymuştur. Bu amaçla tüm dünyada uygulanan en önemli korunma yöntemi 28 günde bir uygulanan koruyucu iğnelerdir. Bu, tedavinin şekli, dozu ve uygulanma süresi ise pek çok faktörün birlikte değerlendirilmesi sonrası hekim tarafından kararlaştırılan bir durumdur. Çocukluk çağlarındaki boğaz enfeksiyonlarının erken tanı ve yeterli tedavisi, toplu yaşanan yerlerde yeterli korunma önlemlerinin alınması, akut romatizmal ateşin gelişme ihtimalini azaltacaktır. Akut romatizmal ateşe yakalanan hastalarda erken tanı ve tedavi, uygun süre ve dozda yapılacak olan koruyucu tedaviler, ileride gelişebilecek olan kapak harabiyetinin gelişme oranını ve erkenden kapak hasarına bağlı müdahale gereksinimini azaltacaktır” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Fahri müfettişlerden yediği cezaya tepki: ’Neye göre yazıyorlar’ Bursa’da bir motokurye arka arkaya gelen trafik cezalarına tepki gösterdi. Fahri müfettişlerin 15 gün aralıkla yazdığı kurye, “Neye göre, kime göre yazdıkları belli değil” dedi. Merkez Osmangazi ilçesinde bir yemek firmasında motokurye olarak çalışan 26 yaşındaki Barış İbrahim, 15 gün ara ile fahri müfettişler tarafından ceza yedi. Kendisine gelen makbuzlarda birinde kask diğerinde ise ters şerit ihlali yaptığı iddia edilen İbrahim, 7 bin lira faturayı görünce duruma isyan etti. Kendisinin kural ihlali yapmadığını savunan 26 yaşındaki motokurye, “Benim gibi birçok arkadaşım bu durumdan bunalmış durumda. Bu cezayı yazan kişilerin ispatı var mı? Kazandığımız ücret ortada, onu da fahri müfettişlerin yazdığı cezalara ödüyoruz” diye konuştu. Yediği cezalara itiraz edeceğini belirten genç, “Motokurye olarak bir işletmede çalışıyorum. 15 gün arayla iki ayrı ceza yediğimi gördüm. Cezaların biri kask takmadığım için, diğeri de ters şeritte gittiğim için yazılmış. Fakat bunları yazan fahri müfettişin elinde bir kanıt var mı? Bu cezaları neye göre yazdıklarını bilmek istiyoruz. Benim gibi birçok arkadaş bu cezaları yiyor. Zaten kazandığımız ortada, artık kazandığımızı da fahri müfettişlerin yazdıkları cezaya veriyoruz. Ben şimdi yediğim cezalara itiraz edeceğim. Yetkililerden isteğim artık bu durumu el atsınlar. İstedikleri gibi ceza yazılmasına karşıyız” diye konuştu.
Samsun Atatürk’ü temsil eden bayrak karaya çıktı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın 105. yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde Atatürk’ün Samsun’a ayak basışını temsil eden Türk bayrağı, askerler tarafından karaya çıkarıldı. Kutlamalar, saat 07.45’te Atatürk Anıtı’nda başladı. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün anıta çelenk sunumuyla başlayan tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam etti. Anıttaki törenin ardından Tütün İskelesi’ndeki tören alanına geçildi. Atatürk’ün Kurtuluş Mücadelesi’ni başlatmak üzere Samsun’a ilk adımını attığı yer olan Tütün İskelesi’nde Atatürk’ün karaya çıkışını temsil eden Türk bayrağı, askerler tarafından karaya çıkarıldı. Burada 2 denizci ve 2 karacı asker ile birlikte 1 denizci subay, 19 Mayıs 1919 tarihinde Atatürk ve silah arkadaşlarının karaya çıkışını canlandırdı. Askerlerin ellerinde karaya çıkarılan Türk bayrağı, Samsun Valisi Orhan Tavlı nezaretinde 5 izciye teslim edildi. “Milli Mücadele’nin ilk adımını Samsun’umuzda atmıştır” Törende konuşma yapan Samsun Valisi Orhan Tavlı, “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı coşkuyla kutlamanın onur, gurur ve heyecanını bugün hep birlikte bir kez daha yaşıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, Aziz Türk Milletinin talihini değiştiren Bandırma Vapuru’yla 16 Mayıs 1919 Cuma günü İstanbul’dan yola çıktıktan sonra 19 Mayıs 1919 Pazartesi günü sabah saatlerinde karaya çıkarak Milli Mücadele’nin ilk adımını Samsun’umuzda atmıştır. O gün Samsun’umuzda yakılan meşaleyle adeta küllerinden doğan; birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhuyla Kurtuluş Savaşı’ndan zaferle çıkan Aziz Türk Milleti, Cumhuriyet’imizin ilanıyla tarih sahnesinde yeniden dirilmiştir. Tam 105 yıl sonra bugün, o tarihi anın milli ve manevi atmosferini yüreğimizde hissediyor, şanlı Türk Bayrağı’mızı coşku ve gururla temsili olarak aynı noktadan karaya çıkartarak, istikbalimizin, Cumhuriyet’imizin ve Türkiye Yüzyılı’nın en büyük teminatı Türk gençliğine teslim ediyoruz. Bağımsızlığımızın timsali ay yıldızlı bayrağımız kutsal vatan topraklarımız üzerinde sonsuza dek gururla dalgalanmaya ve Aziz Türk Milletinin yolunu aydınlatmaya devam edecektir. Bu duygu ve düşüncelerle; Cumhuriyet’imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Kurtuluş Savaşı’mızı zaferle taçlandıran tüm kahramanlarımızı rahmetle yâd ediyorum. Bağımsızlığımız uğruna toprağa düşen aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimizi minnetle anıyorum. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’mız kutlu olsun” dedi. Atatürk’ün Samsun’a ayak basışını temsil eden Türk bayrağının arkasında toplanan protokol üyeleri, askeri erkan ve vatandaşlar, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın ana programı kutlamalarının yapılacağı İlkadım Atletizm Sahası’na kadar yürüdüler.
Bursa Deprem tedbirleri gereğince tahliye edilen okula bir yıldır çivi dahi çakılmadı Bursa’da risk taşıdığı belirlenen 15 Temmuz İlkokulu deprem tedbirleri gereğince 6 Mart 2023 günü tahliye edildi. Okulda bulunan yaklaşık 960 öğrenci çevredeki farklı okullara gönderildi. Yapılacak güçlendirme çalışmalarıyla 2024 eğitim ve öğretim yılına yetiştirileceği söylenen okulda aradan 1 yıl geçmesine rağmen çivi dahi çakılmadı. Okulda bir an önce güçlendirme çalışmalarına başlanmasını isteyen veliler ellerinde pankartlarla eylem yaptı. Bursa’da Nilüfer ilçesi Beşevler Mahallesi’nde bulunan 15 Temmuz İlkokulu, risk taşıdığı gerekçesiyle 6 Mart 2023’de tahliye edildi. Yaklaşık 960 öğrenci, Öğretmen Mehmet Aras İlkokulu ve Ali Karasu İlkokulu’na nakledildi. Öğrencilerin nakledilmesiyle birlikte kapasiteyi aşan diğer okullarda sabahın erken saatlerinde ders başı yapılırken; öğle arasında 50 dakikalık teneffüs 10 dakikaya indirildi. Ayrıca evleri nakil edildikleri okula uzak olan öğrencilerin velileri servis desteği verilmemesi sebebiyle ekonomik olarak zorluk yaşadı. 2024 eğitim ve öğretim yılına yetiştirilmesi planlanan 15 Temmuz İlkokulu’nda ise aradan geçen bir yılın ardından çivi dahi çakılmadı. Okulun güçlendirilme çalışmalarına bir an önce başlamasını isteyen veliler, yaşanılan mağduriyetin bir yıl daha uzamamasını istedi. Ellerinde pankartlarla eylem yapan veliler; okulun 2024 yılı eğitim ve öğretim yılına yetişmesi için yetkililere seslendi. “4 bin öğrenci ve aile maddi manevi zor durumda bırakıldı” Öğrencilerin nakil edildiği okullardaki öğrenci ve velilerin de mağduriyet yaşadığını belirten 15 Temmuz İlkokulu velilerinden Zehra Ayhan “15 Temmuz İlkokulu 6 Mart 2023 günü, deprem tedbirleri çerçevesinde tahliye edilmiştir. Bu süreçte anasınıfı öğrencilerimiz paravanlarla bölünmüş alanlarda, ilkokul öğrencilerimizde uzak mesafede bulunan iki farklı okula nakledilmiştir. Öğrencilerimiz ve aileleri maddi manevi zorluklar içerisinde 2023 yılı eğitimini tamamlamıştır. 2024 yılı eğitim yılına yetiştirileceği söylenen güçlendirme ve tadilat çalışmaları başlamamıştır. 4 bin öğrenci ve aile maddi manevi zor durumda bırakılmıştır. Nakil gittiğimiz okulların da düzeninin bozulmasına, çocukların mağduriyetine sebep olmuştur. Öğretmen Mehmet Aras İlkokulu ve Ali Karasu İlkokulu’nun okul saatleri değişmiş ve öğrenciler çok erken saatlerde okullarında ders başı yapmışlardır. Öğrencilerin hakkı olan teneffüsleri ellerinden alınmıştır. Çalışan veliler öğleden sonra çocukları için ekstra etüt ve benzeri yerlere para ödemek zorunda kalmıştır. 15 Temmuz İlkokulu öğrencileri 1 ve 2’inci sınıfları Mehmet Aras İlkokulu’na, 3 ve 4’üncü sınıf öğrencileri Ali karasu İlkokulu’na geçici süre ile nakledilmişlerdir. Devam eden bu süreçte, öğrencilerin öğle arası iptal edilmiş, sıkıştırılmış eğitim saati uygulamasına geçilmiştir. Velilere herhangi bir servis desteği sağlanmamıştır” şeklinde konuştu. Güçlendirme çalışmaları halen başlamadı Velilerin yaşanan mağduriyete bir yıldır göğüs gerdiğini belirten Ayhan, “Yetkililer 1 buçuk yıldır çekilen bu sıkıntılı süreci bir yıl daha öteleyip bizi beklemeye mahkum etmişlerdir. Karot örnekleri alınan, güçlendirme prosedürleri belirli seviyeye getirilen okulumuzun tadilatı neden başlatılmıyor? Eğitimde fırsat eşitliği hani tüm çocukların hakkıydı? Neden bir yıl daha çocuklarımız mağdur ediliyor? Veliler olarak, yetkililerin verdiği süreci sabırla bekledik, lakin çocuklarımız adına alınan olumlu ve somut karar maalesef ki yoktur. Çocuklarımızın okulunun üzerindeki bu belirsizliğe bir an evvel son verilmesini istiyoruz. Eğitimde fırsat ve imkan eşitliği çerçevesinde, çocuklarımızı eğitim ve öğretim yuvası olan 15 Temmuz İlkokulu’na kavuşturun. İlgili makamları ve yetkili birimleri, kangrene dönüşen bu mağduriyete çözüm bulmaya davet ediyoruz. Bir yıl daha farklı uzak okullara sürüklenmeyi kabul etmiyoruz. Çocuklarımıza, hakları olan uygun binada eğitim ve öğretim şartlarının sağlayın. 16 aydır çeşitli bürokratik engellerden dolayı çözüme kavuşturulamayan güçlendirme süreci halen başlatılmamıştır. Güçlendirme işlemlerinin bir an önce yapılması ve tekrar aynı binada, okulumuzun açılmasını istiyoruz. Bu nedenle yetkililere sesleniyoruz, tadilat işlemlerinin bir an önce yapılmasını ve çocuklarımızın tekrar, aynı binada edebilmelerini hak ettikleri eğitime devam istiyoruz. Çocuklarımıza ait eğitim yuvası üzerindeki bu belirsizliği en kısa sürede sona erdirin ve 15 Temmuz İlköğretim Okulu’nu 9 Eylülde eğitim ve öğretime açın” ifadelerini kullandı.