SAĞLIK - 04 Şubat 2022 Cuma 09:28

'Kanserlerin yüzde 35’i beslenme kaynaklı'

A
A
A
'Kanserlerin yüzde 35’i beslenme kaynaklı'

Dünyayı saran Covid-19 salgını gündeminin gölgesinde kalan kanser, çağımızın en önemli hastalığı olmaya devam ediyor. Kanserlere birçok faktörün neden olabileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Şule Olgun, “Kanserlerin yüzde 35’i beslenme kaynaklı” diye konuştu.

Dünyada her yıl 10 milyona yakın kişinin ölümüne neden olan kansere karşı farkındalık oluşturmak amacıyla 4 Şubat Dünya Kanser Günü’ne özel Dr. Öğr. Üyesi Şule Olgun açıklamalarda bulundu. Kanserlere birçok faktörün neden olabileceğini belirten Dr. Olgun, “Kanserlerin yüzde 35’i beslenme kaynaklı. Diğer nedenler ise sırasıyla sigara kullanımı, enfeksiyon, meslek hastalıkları, alkol kullanımı, çevre kirliliği, besin katkı maddeleri ve idiopatik nedenler” ifadelerini kullandı.

“Kadınlarda en sık görülen kanser türü meme kanseri”

Dünyada ve Türkiye’de kansere bağlı ölümlerin, kalp ve damar hastalıklarından sonra 2’nci sırada yer aldığını söyleyen İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu’ndan Dr. Öğr. Üyesi Şule Olgun, “Erkeklerde en sık görülen kanser türü akciğer ve prostat kanseridir. Kadınlarda en sık görülen kanser türü ise meme kanseridir ve meme kanseri her 4 kadın kanserinden birisi olmaya devam ediyor. Hem erkeklerde hem de kadınlarda bağırsak kanseri üçüncü en sık görülen kanser türüdür” diye konuştu.

“Ne kadar erken fark edilirse, tedavi şansı da o derece artar”

Kanser tanısı alan bireylerin hayatının beklenmedik bir şekilde değiştiğini ve bireylerin kansere uyarlanmış yeni bir döneme başladığını söyleyen Dr. Olgun, “Kansere yakalanan bireyi cerrahi operasyon, kemoterapi, radyoterapi, hormonaterapi, immünoterapi gibi bir dizi tedavi sürecinin bir ya da bir kaçı ya da tamamı beklemektedir. Tüm bu tedavi sürecini kolay atlatabilmek, kanserin erken evresinde tanı alabilmek için erken tanı yöntemleri olan tarama yöntemlerini iyi bilmek çok önemlidir. Ne kadar erken fark edilirse, tedavi şansı da o derece artmaktadır. Bunun için halkın kanser tarama yöntemleri ve belirtileri hakkında farkındalığının oluşturulması gerekmektedir” dedi.

“Kanser tarama hizmeti ücretsiz olarak veriliyor”

Dr. Olgun konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Sağlık Bakanlığı bünyesinde Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) kurulmuştur. Meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanser tarama hizmetleri KETEM’lerde ücretsiz olarak verilmektedir. KETEM’lerde bulunan 23 mamografi cihazı ve ek olarak 10 adet de mobil mamografi cihazı bireyin meme kanser tarama hizmetine sunulmaktadır. Ayrıca KETEM’lerde ve Aile Sağlığı Merkezlerinde 50 yaşından itibaren kadın ve erkek nüfusa; gaitada gizli kan kiti yardımıyla kalın bağırsak kanseri taraması hızlı, pratik ve güvenilir şekilde yapılmaktadır. Araştırmalar göstermektedir ki serviks kanserlerinin taranmasında HPV DNA testleri fazlasıyla etkindir. Smear testine göre HPV testlerinin duyarlılığı hem daha fazla hem de numune alınması daha kolaydır, ayrıca test bir uzmana bağımlı olmadan çalışılabilmektedir. Bu sebeple KETEM’lerde ve Aile Sağlığı Merkezlerinde 30-65 yaş arası kadınlarımız 5 yılda bir HPV-DNA testi ile taranarak rahim ağzı kanser taramasını da yaptırabilmektedir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Çameli’nin titrek kavak ormanları bulutların arasında görsel şölen sunuyor Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarı, kızıl, turuncu ve yeşilin tonlarıyla oluşan renk cümbüşü havadan görüntülendi. Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 750 ile 2 bin 300 metre rakımda yer alan ilçe; vadileri, meraları ve yüksek dağlarıyla çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çameli florasında 200’a yakın endemik bitki türünün bulunması, bölgenin coğrafi yapısının sağladığı doğal zenginlikten kaynaklanıyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle sonbahar ve kış aylarında ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarıdan kahverengiye uzanan tonların hâkim olduğu bölgede yüksek ağaçların oluşturduğu renk cümbüşü doğaseverler tarafından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’de bu denli yoğunlukta görülen titrek kavak topluluklarına nadiren rastlandığını belirten uzmanlar, Çameli’nin bu açıdan önemli bir ekolojik değere sahip olduğuna dikkat çekiyor. Bölge hem biyolojik çeşitlilik hem de doğal güzellik açısından eşsiz bir zenginlik sunuyor. "Bu orman Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır" Titrek kavak ağaçlarının titizlikle korunduğunu ifade eden Endemik Bitkiler Araştırmacısı Rıfat Özdemir, "Bu gördüğünüz titrek kavak ormanları sonbahar ve kış aylarında renk cümbüşü oluşturuyor. Bütün renkleri hemen hemen görürsünüz. Türkiye’deki dağılımı oldukça seyrektir. Bu saha, Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır. Çameli ilçemiz flora açısından çok zengindir" dedi. "Yapılan çalışmalar sonucunda 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildi" Çameli’de 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirten Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ise, "Çameli ilçemiz endemik türler bakımından en zengin bölgelerden bir tanesi. Özellikle Gargın Yaylası bölge dediğimiz rakamı 2 binin üzerinde olan bir bölgemiz var. Bu bölgemizde şu anda Hasan Hocamızla beraber yapmış olduğumuz çalışmalarla 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespitini yaptık. İnşallah yakın bir zamanda da bunların kitap basımını açıklamasını yapmış olacağız. Şu anda özellikle Fethiye-Çameli arasında Akta bölgesi dediğimiz bölgede bir Akkavak orman bölgemiz var. Gerçekten doğanın bir harikası, güzel bir şekilde orada yetişmiş çoğalmış bu ormanımız özellikle sonbahar ve kış aylarında trekking yapmak isteyen yürüyüş yapmak isteyen gruplar için çok güzel bir görsel şölen sunuyor" ifadelerini kullandı. "Vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" Vatandaşları bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet eden Başkan Cengiz Arslan, "Orman İşletme ile beraber bu bölgenin korunması ile ilgili yerel yönetimler belirli olarak elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İnşallah buranın doğa turizmine kazandırılması ile ilgili de güzel düşüncemiz projemiz var. Bu bölge bizim yürüyüş rotalarımız alanında en güzel rotalarımız bir tanesi. Bütün bizi izleyen vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" dedi.
Düzce Fındıkta verim ve kalite artırılıyor DÜZCE(İHA) – Düzce’de Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından fındık budama eğitimleri, merkez ve ilçelerde devam ediyor. Düzce’de fındıkta verim ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalar aralıksız devam ediyor. Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen Fındık Budama Eğitimleri, merkez ve 7 ilçede, 90 köy ve mahallede toplam bin 200 üreticiye ulaşması hedefleniyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Düzce İl Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, fındığın Düzce için stratejik bir ürün olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "İlimizde yaklaşık 75 bin hektar tarım arazisi bulunmakta olup, bunun yüzde 85’i, yani yaklaşık 63 bin hektarı fındık alanlarından oluşmaktadır. Fındık, Düzce’nin ana ürünüdür. Bu nedenle verim ve kaliteyi artırmaya yönelik eğitim çalışmalarımıza büyük önem veriyoruz. Merkez ve 7 ilçemizde yürüttüğümüz budama eğitimleriyle bir budama seferberliği başlattık ve bugüne kadar yaklaşık 1.000 üreticimize eğitim verdik. Amacımız, üreticilerimizin daha kaliteli ve daha yüksek verim elde etmesini sağlamak ve bu yolla gelirlerini artırmaktır." Fındığın dünya markası bir ürün olduğunu da belirten Uzun, Düzce’den yıllık yaklaşık 20 bin ton fındık ihracatı gerçekleştirildiğini ifade ederek, "Üreticilerimizin bol ve bereketli bir üretim sezonu geçirmesini istiyoruz. İl Müdürlüğü olarak teknik ekibimizle birlikte fındık verimini artırmaya yönelik çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz" dedi. Eğitim programları kapsamında üreticilere doğru budama teknikleri uygulamalı olarak anlatılarak, fındık bahçelerinde verim ve kalite artışının sağlanması hedefleniyor.