SPOR - 07 Mayıs 2022 Cumartesi 17:04

Karabükspor, Bölgesel Amatör Lig'e düştü

A
A
A
Karabükspor, Bölgesel Amatör Lig'e düştü

Bir zamanlar Süper Lig ve Avrupa'da mücadele etmiş ve yaşadığı ekonomik sıkıntılar sonrası çöküşe girmiş olan Karabükspor, 39 yıl sonra profesyonel liglere veda ederek Bölgesel Amatör Lig’e düştü.

Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları işçileri tarafından 1969 yılında kurulan ve Türkiye'yi Avrupa'da UEFA Avrupa Ligi'nde temsil etme şansı da yakalayan Karabükspor'un, 'mavi ateşi' söndü. Türk kulüpleri arasında parmakla gösterilen takım, yaşadığı ekonomik sıkıntılar ve belirsizlikler sonucu kapanmanın eşiğine gelirken, profesyonel lige de veda etti. TFF 3. Lig 3. Grup'un 25. haftasında sahasında matematiksel olarak düşmesi kesinleşen kırmızı-mavili ekip, profesyonel lige gurubunda oynadığı ve 6-1 mağlup olduğu Büyükçekmece Tepecikspor maçı ile veda etti.

Tarihteki başarılar

Türkiye'nin ilk ağır sanayisi olan KARDEMİR'de çalışan işçiler tarafından 1969 yılında kurulan Karabükspor, tarihinde bir kez Türkiye'yi 2014-2015 sezonunda UEFA Avrupa Ligi'nde temsil etme şansı yakalamıştı. Süper Lig'de 10 sezon mücadele eden kırmızı-mavili ekip, 6 sezon 3. ve 2. Lig'in çeşitli gruplarında, 34 sezon 1. Lig'de mücadele etti. Anadolu’da ilk kez bir ilçe takımı olarak 1993 -1994 sezonunda 1. Lig (bugünün Süper Ligi) ile tanışan Kardemir Karabükspor aynı sezon 2. Lige düştü. 1997-1998 sezonunda yeniden Süper Lig'e yükselen kırmızı-mavili ekip, 2 sezon sonra yeniden 2. Lig'e düşmüştü. 11 yıl sonra yeniden Süper Lig'e çıkma başarısı sağlayan Karabükspor, 5 sezon boyunca bu ligde kalmayı başardı. 2013- 2014 sezonunda ligi 50 puan ile 7. sırada tamamlayan kırmızı-mavililer, tarihinde ilk kez Türkiye’yi UEFA Avrupa Ligi’nde temsil etme hakkı elde etti. 2014 -2015 sezonunda ligi 28 puanla 16. sırada tamamlayan Karabükspor, uzun aradan sonra yeniden 1. Lige geriledi. Bir sezon sonra Süper Lig'e yeniden merhaba diyen mavi ateş, 2 sezon sonra yaşadığı ekonomik sıkıntıların ardından önce 1. Lig’e ardından ise sırasıyla 2 ve 3. Lig’e kadar düştü. TFF 2. Lig Kırmızı Grup'ta 2019-2020 sezonunu 6 puan ile ligin son sırasında tamamlanmasına rağmen dünyada yaşanan koronavirüs salgını sebebiyle küme düşme olmaması nedeniyle Karabükspor bir yıl daha aynı ligde mücadele etti. Kırmızı-mavililer, 2020-2021 sezonunu da 3 puanla son sırada tamamlayarak TFF 3. Lig'e düştü. 2021-2022 sezonunda ise TFF 3. Lig 3. Grup'ta aldığı 4 puanla Bölgesel Amatör Lig (BAL) Ligi'ne düştü.

"39 yıl sonra amatörde mücadele edecek"

Kurulduğu yıllarda 1969-1970 sezonunda Türkiye 3. Ligi Beyaz Grubu'nda profesyonel liglerine ilk adımını atan Karabükspor, 1982-1983 sezonunda 2. Lig'den düşünce, 3. Lig de kaldırıldığı için amatör kümeye düştü. 1983-1984 sezonunda Zonguldak Amatör Küme 1.si ve sonra Bölge maçları sonucunda tam 34 maç hiç yenilmeden Karabüklü gençlerden oluşan kadro, son maçta Çorluspor'la 0-0 berabere kalarak şampiyon olmuş ve profesyonel liglerdeki yerini almıştı.

Yasin Erdem

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Uşak Başkan Yalım’dan sıfır maliyetli festival UŞAK (İHA) – Uşak Belediyesi tarafından hazırlanan Gençlik Festivali, sponsorlar ve alınan destekler ile hiçbir maliyet olmadan yapıldı. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında Uşak Belediyesi bünyesinde hazırlanan Atapark’ta Gençlik Festivali’nin açılışı yapıldı. Belediye Başkanı Özkan Yalım, 18 Mayıs itibariyle festivalde yer alan sanatçıların, sıfır maliyetle sahne alacaklarını belirtti. Başkan Yalım, sözlerine şöyle devam etti: "Uşak Belediye Başkanı seçilmeden önce nasıl sanatçılara verilen gereksiz paraları eleştirdiysem, şimdi de aynı noktadayım. Değişen hiçbir şey olmadı" Alınan destekler ve sponsorlarla gerçekleştirilen festivalin, belediyeden tek bir lira alınmadan yapıldığına dikkat çeken Başkan Yalım, eleştirenlere de cevap verdi. "Birkaç kişi bizleri eleştirmiş" diye konuşan Başkan Yalım; "Başkan değişti, fikir değişmedi diye sanatçı getirmeye, festival yapmaya devam demişler. Biz festivalleri yapmayacağız, kutlamalara katılmayacağız demedik" diyerek yapılacak olan Tarhana Festivali ile ilgili detayları da paylaştı. "Mayısın ilk haftası meclis ile yaptığımız toplantıda alınan kararla her yıl Temmuz’un üçüncü haftası Tarhana Festivali’ni kutlayarak yerel ürünleri sergileyeceğiz" diyen Yalım, "O festivalde de aynı şekilde yerel sanatçılarımızı sıfır maliyetle, sponsorlarımızla yapacağız. Hem Uşak’ın tanıtımıyla ilgili hem de Uşağın tanıtımıyla gereken çalışmaları yapıyoruz”
Denizli İş güvenliği uzmanları ve iş yeri hekimleri etkin çalışmalı Denizli İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Derneği (DİSGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akköse, “İş sağlığı ve güvenliği alanındaki yeterliliğin sağlanması için iş güvenliği uzmanları ile iş yeri hekimleri etkin ve verimli çalışmasına bağlıdır” dedi. DİSGDER 5. Dönem olağan genel kurulu yapıldı. Seçimler sonucunda derneğin 5. çalışma döneminin yönetim kurulu, denetleme kurulu ve federasyon üst kurulunda temsil edecek üyeler seçildi. İSG çalışanlarının başta eğitim olmak üzere mali, yasalar ve uygulamaları, statü, işveren kaynaklı ve cinsiyet ayrımına yönelik sorunlar yaşamakta olduğuna işaret eden Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akköse, “Eğitim konusunda en önemli sıkıntı çalışanlarda İSG kültürünün oluşmamış olmasıdır. Çünkü İSG kültürü oluşmamış bir toplumda hem işverenler hem de çalışanlar eğitimlerin gerekliliği konusunda yeterli bilince sahip değiller. Ancak işyerinde yürütülecek korunma uygulamalarının ilk aşamasını eğitimler oluşturmaktadır. Bu nedenle İSG kültürünün toplumun her kademesinde ve çalışma yaşamında yer alan tüm kişilerde oluşturulabilmesi için ilköğretimden başlayarak ilerleyen kademelerde de devam eden iş sağlığı ve güvenliğine yönelik bir dersin okul müfredatlarına yerleştirilmesi yerinde bir karar olacaktır. İş güvenliği uzmanlarının yaşadığı önemli bir sorun mali kaynaklı olduğudur. İş sağlığı ve güvenliği alanında mevcut uzman sayıları ve bu alanı meslek olarak seçecek yeni mezunlar düşünüldüğünde bu sayının bir hayli fazla olduğu ve iş güvenliği uzmanlığı mesleğinde bir yığılma olacağı aşikârdır. Bu durum uzmanları düşük ücretlerle çalışmaya zorlamakta ve iş güvenliği uzmanlığı mesleğini değersizleşmektedir. Aynı zamanda işsizlik korkusu kişileri çok düşük maaşlarda çalışmaya zorlarken yapılan işlerin de kalitesini düşürmektedir” dedi. “İşveren kaynaklı mali sıkıntıların azalması ve özellikle iş güvenliği uzmanlarının ücretlerinin ödenmesi, ücret dengesizliği ve aşırı çalışma saatlerinin düzenlenmesi için devlet destekli bir yapıya geçilmesi gerekmektedir” diyen Akköse, şöyle konuştu: “İş güvenliği uzmanları, yaşanan iş kazalarında savcılar açısından tek sorumlu olarak görülüp gözaltı/denetimli serbestlik gibi süreçlerle yüz yüze kalmaktadır. Uzmanların iş güvencesi konusunda sorunlarla karşılaştığını ve görevlerini eksiksiz yapabilmeleri için ekstra iş güvencesinin gerekliliği vardır. Yasalardaki ertelemeler, çalışan sayılarına bağlı dakika uygulamaları, uzmanların yetkilerinin sınırlılığı, kazalarda öncelikli uzmanın sorumlu tutulması, uzmana karşı yasal yaptırımların fazla olması, denetimlerin azlığı konularına ağırlık verilerek yaşanan sıkıntıların giderilmesi adına bir an önce yeni yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ülkemiz açısından iş sağlığı ve güvenliği alanında önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Ancak bu gelişmeler olumlu olmakla birlikte yeterli değildir. Bu yeterliliğin sağlanması da iş güvenliği uzmanları ile iş yeri hekimleri etkin ve verimli çalışmasına bağlıdır. Uzman ve hekimlerin kendilerinden beklenen bu verimliliği gerçekleştirebilmeleri yaşadıkları sorunların en aza indirilmesi ile mümkün olabilecektir”