GÜNDEM - 20 Temmuz 2017 Perşembe 15:29

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 43. yıl dönümü Ankara’da kutlandı

A
A
A
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 43. yıl dönümü Ankara’da kutlandı

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 43'üncü yıl dönümü Ankara’da çeşitli etkinlikler ve törenlerle kutlandı.

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 43'üncü yıl dönümü ve 20 Temmuz KKTC Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla ilk tören Anıtkabir’de yapıldı. Etkinlikler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçisi Fazıl Can Korkut’un da katılımıyla Ulus Atatürk Heykeli önünde devam etti.

İlk ziyaret Anıtkabir'e

Anıtkabir'i ziyaret eden KKTC’in Ankara Büyükelçisi Fazıl Can Korkut, mozoleye çelenk koydu ve saygı duruşunda bulundu. Anıt Özel Defteri'ni de imzalayan Korkut, deftere şunları yazdı:
"'Mutlu Barış Harekatı' sayesinde, karanlıktan aydınlığa çıkan Kıbrıs Türk Halkı, Atatürk ilke ve inkılapları ışığında kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin meşru haklarından feragat etmeyecek, kendi yönetiminden ve siyasi eşitliğinden vazgeçmeyecektir.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı olarak, Ada'da kalıcı ve kapsamlı bir uzlaşıya varılması gayesiyle anavatanımız Türkiye ile birlikte sergilemiş olduğumuz kararlılık ve yapıcı tutuma karşın Cenevre'de gerçekleşen son Kıbrıs konferansında Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliğini zaten hiç bir zaman içine sindiremeyen Rum-Yunan ikilisinin sıfır asker, sıfır garanti politikasıyla bir sonuca ulaşılamamıştır. Halbuki barış içerisinde geçirilen 43 yıl kuşkusuz, 1974 öncesi yaşanan acıların tekrarlanmamasını sağlayan, Ada'daki Türk askeri varlığının hayati öneme haiz olduğunu kanıtlamaktadır. Kıbrıs Türk Halkı ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti adına Türkiye Cumhuriyeti halkı tüm sivil ve askeri kurum ve kuruluşlarına şükranlarımızı sunar, manevi huzurunuzda saygı ile eğiliriz."

İkinci anma töreni Ulus Atatürk Heykeli önü

20 Temmuz KKTC Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları Türkiye Muharip Gaziler Derneği tarafından Ulus Atatürk Heykeli önünde düzenlenen törenle devam etti. Buradaki törene KKTC Ankara Büyükelçisi Korkut'un yanı sıra Ankara Garnizonunda görevli çok sayıda üst düzey asker de katıldı. Anıta çelenklerin konulmasıyla başlayan tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından konuşmalarla sürdü.
İlk konuşmayı yapan Türkiye Muharip Gaziler Derneği Başkanı Emekli Albay Şükrü Tandoğan, Kıbrıs Türkü'nün, Kıbrıs Barış Harekatından sonra kendi vatanında, kendi bayrağı altında hür ve bağımsız yaşadığına dikkati çekerek, uğrunda kan dökülen, can verilen bu toprakların artık Kıbrıs Türkü'nün öz vatanı olduğunu, bu toprakların asla bir daha geri verilemeyeceğini ve kaderine terk edilemeyeceğini ifade etti.

Emekli Albay Şükrü Tandoğan, şunları söyledi: "Kıbrıs'ta vatan toprağına sahip çıkmak, Türk Devleti'ni ve Türk varlığını devam ettirmek, gelecek nesillere ve bu topraklar uğrunda şehit olanlara karşı bir namus borcudur. Hürriyet ve bağımsızlığın önemi, bu uğurda verilen mücadeleler ve dökülen kanlar nesilden nesillere çok iyi anlatılmalıdır. Gençler sorumluluk içinde olmalı ve devletine sadakatle bağlanmalıdırlar."

"Rumlar bunu niye yapıyor sormak lazım"

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Fazıl Can Korkut da, yıllarca süren müzakerelerden bir ders çıkarılması gerektiğini belirterek, Rumların her fırsatta diplomasi oyununu çok iyi oynadığını masadan kalkan taraf olmamak adına sürecin ileri bir noktaya taşınmasına olanak sağladıklarını ancak ileri aşamada retci bir tutum içinde olduklarını söyledi. Korkut, "Bugüne geldiğimizde Temmuz ayının başında aslında tarihi garantör ülkelerin katılımıyla beşli konferans yapılmış ve Rumlar yine her zamanki gibi son aşamada sıfır asker, sıfır garanti politikasından vazgeçmeyerek bir sonuç çıkmamasını sağlamışlardır. Rumlar bunu niye yapıyor sormak lazım. Rumlar esasen Makarios'un kendilerine vasiyet ettiği Kıbrıs Cumhuriyetini koruma ve devam ettirme idame ettirme politikasını gütmektedirler. Bugün A planı B planı C planından bahsediyoruz. Fakat kanımca izlenecek yol aşikardır. O da kanımca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini her alanda daha da güçlendirmek halkın refahını yükseltmektir. Çok söylendiği gibi yıllar içinde küçük bir İsviçre veya Monaco oluşturmaktır" değerlendirmesini yaptı.

Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nden mesaj

Öte yandan Kıbrıs Türk Kültür Derneği Yönetim Kurulu tarafından da 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla yazılı bir açıklama yapıldı. Açıklamada, 20 Temmuz Barış Harekatı'nın katliam ve soykırım eylemlerine maruz kalan, toplu mezarlarla insan hakları çiğnenen Kıbrıs Türk halkının insanca yaşama hakkına sahip olduğunu, bütün halklar gibi eşit, özgür ve bağımsız olduğunu dünyaya ilan eden tarihi bir gün olduğuna vurgu yapıldı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Rum-Yunan ikilisinin ENOSİS hayali ile başlayan kanlı gelişmeler ve Crans Montana'da çöken müzakere sürecinin açıkça ortaya koyduğu gerçekler ve yaşanan bütün tecrübeler artık Kıbrıs'ta iki ayrı egemen devletin varlığı temelinde bir uzlaşmadan başka bir yol olmadığını kanıtlamıştır. BM Genel Sektereri'nin de açıkça ifade ettiği gibi Kıbrıs görüşmeleri başarısızlıkla son bulmuştur. Bu gerçek ışığında BM parametrelerine dayalı bir anlaşma ve federal bir uzlaşma mümkün değildir. Bu gerçekler ışığında artık Kıbrıs gerçeklerine uygun iki devletli bir uzlaşmayı sağlayacak yeni bir strateji ve politikayı izlemek vazgeçilmez bir gerektir, daha güvenli ve aydınlık geleceğimiz için bir zorunluluktur."  

Selçuk Böke

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul HAK-İŞ Taksim’de HAK-İŞ Konfederasyonu üyeleri, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde Kazancı Yokuşu’na karanfil ve Taksim’e çelenk bıraktı. HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Mahmut Arslan, "Türkiye’nin bütün meydanları bizim meydanlarımızdır, bütün alanları bizim alanlarımızdır. Emekçilerin birlik, mücadelesinin sağlanması konusunda konfederasyonumuzun üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz" dedi. HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Mahmut Arslan ve beraberindeki grup, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle Taksim Kazancı Yokuşu’na geldi. 1977 yılında Taksim’de 1 Mayıs’ta hayatını kaybedenlerin anısına buraya karanfil bırakan grup, daha sonra Taksim Meydanı’na yürüyerek çelenk bıraktı. Burada açıklamalarda bulunan HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Mahmut Arslan, “1977 yılının 1 Mayısı’nda bazı hain planlar sonucu meydandaki emekçiler bu yokuştan aşağıya giderken önlerine çıkartılan kamyon bu alanı kapatmış, emekçilerin büyük bir bölümü ezilerek hayatlarına son verilmiştir. Bu acı ve hala faillerinin bulunamadığı 1 Mayıs 1977 katliamının hesabının sorulamaması hepimizi üzmektedir. HAK-İŞ olarak her yıl bu meydanda, bu yokuşta 1 Mayıs’ta kaybettiğimiz kardeşlerimizi anmak, onlara yapılanların hesabının sorulmasını bir kez daha hatırlatmak üzere buraya geliyoruz. Burada önce anmamızı yapacağız. Karanfillerimizi bırakıp, sonra anıt önüne çelengimizi koyup Kocaeli’deki miting alanımıza gideceğiz. Emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak tekrar hatırlatıyorum, emekçilerin birlik, mücadelesinin sağlanması konusunda konfederasyonumuzun üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz” dedi. Taksim Meydanı’nda da konuşan Arslan, “Bugün bütün meydanları Taksim Meydanı, bütün alanları 1 Mayıs alanı olarak gördüğümüz için uzun zamandır Türkiye’nin her bölgesinde birlik, mücadele ve dayanışma gününü bir şölen havasında gerçekleştirmekteyiz. HAK-İŞ olarak bugün Türkiye’nin bütün meydanlarında emek hareketinin sorunlarını bir bir ortaya koyup, çözümler talep eden bütün emekçilerle dayanışmamızı bir kez daha ifade ediyoruz. Türkiye’nin bütün meydanları bizim meydanlarımızdır, bütün alanları bizim alanlarımızdır” ifadelerini kullandı.
Düzce Etkili iletişimin temeli dinlemek DÜZCE(İHA) – Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Senem Çolak Yazıcı, yüz yüze iletişimde başarılı olmanın en temel unsurlarından birisinin, iyi konuşmacı olmanın yanı sıra, iyi bir dinleyici olmak ve bunu karşı tarafa gösterebilmek olduğuna bildirdi. Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi ile Eğitim Fakültesi iş birliğinde düzenlenen “Kariyerimi Planlıyorum” eğitim serisinin üçüncüsü olan “Etkili İletişim Teknikleri” başlıklı program, çevirim içi olarak gerçekleştirildi. Programda, Dr. Öğretim Üyesi Senem Çolak Yazıcı, insanların günlük hayatlarının büyük bir çoğunluğunu çevreleri ile iletişim kurarak geçirdiğini, ancak gerçekleşen iletişimin bir kısmının karşı tarafta etkili olmadığını dile getirerek, katılımcılara etkili iletişim kurmak için gerekli olan unsurlar hakkında detaylı bilgiler aktardı. Etkili iletişimde iletişimin temelinin dinlemek olduğuna değinen Yazıcı, özellikle yüz yüze iletişimde başarılı olmanın en temel unsurlarından birisinin, iyi konuşmacı olmanın yanı sıra, iyi bir dinleyici olmak ve bunu karşı tarafa gösterebilmek olduğuna vurgu yaptı. İyi bir dinleyici olmanın özelliklerine değinerek beden dili, göz teması, vücut dili ve hareketlerin de iletişimdeki önemine dikkat çeken Senem Çolak Yazıcı, iletişim türlerinin yanında etkili iletişim kurmada uygulanabilecek yöntemler ile etkili iletişimde dikkat edilmesi gereken hususlardan söz etti. Günlük hayatta karşılaşılan sorunlardan örnek veren Yazıcı, katılımcılardan gelen soruları yanıtlayarak sözlerini sonlandırdı.
Sivas BİLSEM öğrencileri dereceyle döndü Sivas İl Milli Eğitim Müdürü Necati Yener, Kayseri’de düzenlenen Ortaokul ve Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasında önemli başarılara imza atan Sivas BİLSEM ve Buruciye BİLSEM öğrencilerini tebrik etti. Kayseri’de düzenlenen Ortaokul ve Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasında derece elde eden Sivas Bilim ve Sanat Merkezi ile Buruciye Bilim ve Sanat Merkezi öğrencileri, Sivas İl Milli Eğitim Müdürü Necati Yener’i ziyaret etti. Öğrencilere, okul idarecileri ve danışman öğretmenleri de eşlik etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Yener, bir süre öğrenci ve öğretmenlerle sohbet ederek bölge yarışması hakkında bilgi aldı. Bölge finalinde Sivas BİLSEM öğrencilerinin; matematik alanında 2 birincilik, biyoloji alanında birincilik, teknoloji tasarım alanında birincilik ve ikincilik, biyoloji alanında birincilik, kimya alanında üçüncülük, değerler eğitimi alanında ikincilik, sosyoloji alanında birincilik, yazılım alanında ikincilik ve üçüncülük, kimya alanında üçüncülük derecelerini elde ederek toplam 13 ödül kazandıkları belirtildi. Buruciye BİLSEM öğrencilerinin ise Türk Dili ve Edebiyatı alanında birincilik, değerler eğitimi ve coğrafya alanlarında birincilik, Türkçe alanında ikincilik, biyoloji ve psikoloji alanlarında ikincilik, sosyoloji alanında üçüncülük derecelerini alarak toplam 7 ödül kazandıkları kaydedildi. Öğrencileri ve başarılarında pay sahibi olan öğretmenleri tebrik eden Yener, öğrencilere çeşitli hediyeler takdim ederek başarılarının devamını diledi.
Şırnak Şırnak’ta "Güçlükonak Doğa, Kültür ve Su Sporları Festivali" düzenlendi Şırnak Valiliği ve Güçlükonak Kaymakamlığınca düzenlenen "Güçlükonak Doğa, Kültür ve Su Sporları Festivali" sona erdi. Güçlükonak kara yolu 25. kilometresi Dicle Nehri kenarı Ali Dino Kasrı mevkiinde yapılan festival programında konuşan Güçlükonak Kaymakamı Ökkeş Furkan Karakurt, amaçlarının ilçenin güzelliklerini tanıtmak olduğunu söyledi. İlçeyi anlatmayı, tanıtmayı kendilerine vazife bildiklerini belirten Kaymakam Karakurt, bunlardaki tek amaçlarının ilçenin muhteşem doğasını güçleri yettiği ölçüde ülkenin her yerinde bulunan insanlarına göstermeye çalışmak ve onları bu doğal güzelliğe davet etmek olduğunu ifade etti. Karakurt, "Desteklerinden dolayı Vali Cevdet Atay başta olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum" dedi. Konuşmaların ardından Türkiye Hava Federasyonuna bağlı pilotlar yamaç paraşütü, Beytüşşebap Kata Rafting ve Doğa Sporları rafting, Bingöl Genç Murat Aslanları Spor Kulübü ise kano gösterisi sundu. Doğaseverlerin katıldığı etkinlik renkli gösterilere sahne oldu. Su sporları için geldiklerini belirten Rukiye Çeçen, "Rafting, kano ve paraşüt etkinliklerini izledik. Buraya gelen herkes hem pikniğini yaptı hem etkinliği izledi. Bu çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Şırnak’ın doğal güzelliklerini dünyaya tanıttığını belirten doğasever Ayhan Babat, "İki gündür Güçlükonak Doğa, Kültür ve Su Sporları Festivalindeyiz. Dün 250 kişilik grupla birlikte Akdizgin köyünden apartman mağaralarına 20 kilometrelik doğa yürüyüşü gerçekleştirdik. Bende bir doğasever olarak katıldım. Bu doğa harikası parkurda videolar çekip sosyal medya hesaplarımda paylaşarak Şırnak’ımızın güzel doğasını dünyaya tanıtıyorum. Bu şekilde Şırnak’ımızın doğa turizmine açılmasını çok istiyoruz. Bugün burada yamaç paraşütü, rafting ve kano etkinliği gerçekleştirdik. Böyle etkinliklerin çoğalmasını istiyoruz. Şırnak’ımızın gerçekten turizme kazandırılması gereken müthiş bir doğası var. Şırnak’ımızın bir doğa turizm merkezi haline getirilmesini istiyorum" şeklinde konuştu. Bingöl’den gelen rafting takımı antrenörü Arif Kaya, "Rafting ikinci kademe antrenörüyüm. Kaymakam beyin daveti ile Bingöl’den geldik. Güzel bir alan var, çok güzel bir organizasyon yapılmış. Bu tür doğa etkinliklerinin tekrar edilmesi lazım. Bu sporu yaparken insan huzur buluyor, stres atıyor. Bizi güzel karşılayan halkımıza teşekkür ederiz" diye konuştu. Etkinliğe, Cizre Kaymakamı Nazlı Demir, Silopi Kaymakamı Cihat Koç, Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdullah Ayar, Güçlükonak Belediye Başkanı Selahattin Aktuğ, Fındık Belde Belediye Başkanı Abdulselam İmre, doğaseverler, sporcular ve vatandaşlar katıldı.
Aydın Söke’de yöresel lezzetler yarışacak Söke, zengin gastronomi mirası yeni bir heyecan yaşayacak. Söke Tarih Araştırmaları ve Kültür Değerlerini Koruma Derneği’nin projesi Söke Belediyesi ile diğer ilgili kurumların iş birliğiyle hayata geçiyor. İlk kez düzenlenecek olan gastronomi yarışmasında; Söke’nin eşsiz lezzetlerinden olan Kulak Çorbası, Şevketi Bostan, Kulak Tatlısı ve Çalkama yemekleri mücadele edecek. 3 Mayıs tarihine kadar yarışmaya katılmak isteyenler, Kaymakamlık binası karşısında bulunan Makro Bilgi İşlem Bürosu’na şahsen gelerek ve form doldurarak başvurularını yapabilecek. Açılış töreni, Söke Belediyesi’ne ait restoranın bulunduğu Latmos Çarşı içinde gerçekleşecek. 11 Mayıs 2024 Cumartesi günü gerçekleşecek olan açılış ve yarışma etkinliğinde, Söke’nin yerel markalarının katılacağı mini bir gıda fuarı da düzenlenecek. Yarışmada dereceye giren toplam 12 kişiye yarım, çeyrek ve gram altın hediye edilecek. Yarışma ile ilgili detaylı bilgilere ‘Söke Yemekleri’ adlı sosyal medya sayfasından ulaşabiliyor. Söke’nin yöresel lezzetleri ile birlikte yemek kültürünün de tanıtımına katkı sağlayacak olan yarışmanın jürisinde önemli isimler yer alacak. Uluslararası Gurme ve Şef Haldun Tüzel, Araştırmacı Şef Ahmet Güzelyağdöken, Kuşadası Profesyonel Aşçılar Derneği Başkanı Aydın Sürer gibi Gastronomi dünyasının önde gelen isimlerinin de yer alacağı etkinliğe tüm vatandaşlar davet edildi. Söke Tarih Araştırmaları ve Kültür Değerlerini Koruma Derneği’nin projesi Kaymakamlık, Milli Eğitim, Söke Belediyesi, Söke Ticaret Borsası, Söke Ticaret Odası, Söke Lokantacılar Odası gibi kurumları paydaş olarak buluşturuyor.