GENEL - 29 Kasım 2010 Pazartesi 17:20

Kim bu adam?

A
A
A
Kim bu adam?

Afganistan'a dair 90 binden fazla gizli Amerikan belgesini yayınlayarak uluslararası bir depreme yol açan Wikileaks sitesinin kurucusu ve yayın yönetmeni Julian Assange, 'hacker'lıktan gazeteciliğe geçmiş bir aktivist.

Anne-babası Vietnam Savaşı karşıtı bir gösteride tanışmış. Muhalif tavrı ona ebeveynlerinden miras. Avustralyalı "internet canavarı" gazeteci Julian Assange, 'Yönetişim olarak Komploculuk' başlıklı bir tür manifestosunda; bilgi sızdırılması sayesinde, bilgiyi gizli tutmak sayesinde hükmünü sürdüren ve halkını temsil etmeyen yönetimlerin nasıl yıkılabileceğini anlatıyor. Sitesinde ifşa ettiği gerçeklerle sanal ortamdaki aktivizmi bambaşka bir boyuta taşıyan Assange, kendi deyişiyle "radikal demokrasi"yi vaaz ediyor. 

Oradan oraya sayısız taşınmayla geçen çocukluğunda, Assange bir ara bir elektrik dükkanının karşısında oturmuş. Orada bilgisayar programcılığı ve program kırma konusunda ilk bilgileri edinen bu inanılmaz derecede yetenekli çocuk daha sonra matematik ve fizik okumuş. Ve 'hacker'lar dünyasına adım atmış.

O ve arkadaşları çok sayıda bilgisayara girmişler, siteyi çökertmişler. Çökerttikleri sitelerin arasında Amerikan Savunma Bakanlığı'nınkinin de bulunduğu zannediliyor. Ülkesi Avustralya'da adli makamlar bir süre sonra Assange'ın faaliyetlerini tespit etmiş. Hakim karşısına çıkmış ama sembolik bir tazminatla kurtulmuş. Bu olaydan sonra 'hacker'lığa son verip kendine gazetecilik alanında bir kariyer oluşturmuş.

Julian Assange'ı gizemle örülü şöhretine taşıyan dönüm noktası, 2006'da Wikileaks adlı siteyi kurması oldu. Bu site, kendine gelen gizli bilgi ve belgeleri yayınlayarak dünyanın pek çok yerindeki "kirli çamaşırları" ortaya döküyor. Wikileaks'in ortaya çıkardıkları arasında Küba'daki Amerikan üssü Guantanamo'da esirlere yapılan muameleye dair kurallar, Kenya'daki yargısız infazlar, Irak'ta sivillerin Amerikan askerleri tarafından öldürülme görüntüleri de yer alıyor.

Kenya'ya dair ifşaatıyla 2009'da Uluslararası Af Örgütü'nden ödül alan Avustralyalı gazeteci-aktivist, geçen Nisan ayında da Iraklı siviller ve bir Reuters fotoğrafçısının ABD askerlerince öldürülmesine dair görüntülerle Irak'ta depreme yol açtı. Pentagon'u zor durumda bırakan görüntülerde askerlerin söz konusu ölümlerle eğlenmelerini ortaya koyan ses kayıtları da vardı.

Assange son olarak Afganistan'a ilişkin gizli belgeleri sitesine koyarak dünya çapında kendinden söz ettirdi.

Ancak Julian Assange ve arkadaşları elbette tüm bunları büyük bir gizlilik içinde yapmak zorunda kalıyor. Yalnızca 5 tam-zamanlı editörü ve 800 gönüllüsü bulunan Wikileaks'in şefi Assange, ülkeden ülkeye dolaşmak zorunda kalıyor (ancak bundan bir rahatsızlık duyduğuna dair herhangi bir emare bulunmuyor). Avustralyalı internet canavarı faaliyetlerini yürütebilmek için kimi zaman Doğu Afrika'da Kenya ve Tanzanya'ya, kimi zaman İzlanda'ya gidiyor.

Yaşı bile belli değil

Geleneksel medyanın yayınladığı dosyalar sonucu tazminat ödemek zorunda kalmak gibi sıkıntılar yaşayabildiğini, internetinse bu konuda avantaj sağladığını belirten Assange'ın yaşı bile tam bilinmiyor. Bir iddiaya göre 37, bir diğerine göre 39 yaşında. Kaç yaşında olduğunu bile söylemeye niyeti yok yeni çağın istihbarat kralının: "P.. kurularını tahmin yürütmek zorunda bırakmayı tercih ediyorum".  NTV

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İBB’nin açtığı su dolu çukurda hayatını kaybeden Edanur’un annesi, vatandaşlığa kabul edildi Küçükçekmece’de piknikte İBB’nin açtığı su dolu çukura düşerek hayatını kaybeden 5 yaşındaki Edanur Gezer’in annesi Nurcan Gezer’in Türk vatandaşlığı başvurusu onaylandı. Kimliğini almak için sabırsızlanan anne Nurcan Gezer, "Çocuklar okula gitmek istiyordu, götüremiyordum. Hasta oluyorlardı hastaneye götüremiyordum. Artık götürebileceğim" dedi. Menekşe sahilinde teyzeleri ile gittiği piknikte İBB’nin açtığı su dolu çukura düşerek hayatını kaybeden 5 yaşındaki Edanur Gezer’in ölümü, ailesinin dramını da gözler önüne serdi. Türkiye’de doğup büyüyen anne Nurcan Gezer ve kardeşlerinin kimliğinin bulunmadığı, yıllarca Esenyurt’ta bir barakada yaşadıkları ortaya çıktı. İçişleri Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, medyada yer alan haberlerin ardından Nurcan Gezer’in durumu ile ilgili inceleme başlattı. Ailenin merakla beklediği haber, Edanur’un ölümünün adından geldi. Nurcan Gezer’in Türk vatandaşlığı başvurusu, kabul edildi. Kararı memnuniyetle karşılayan Nurcan Gezer, "Babam Türk vatandaşı, annem yabancıydı. Annemin üzerine kayıtlıyım ben. Bu nedenle kimliğim yok. Kardeşlerimin de kimlikleri yok. Onlar da kimlik istiyorlar. Şimdi benim kimliğimin çıkarılacağını söylediler. Yıllardır çocuklarım okula gidemiyordu. Okul görüyorlar ve gitmek istiyorlardı. Hastalanınca çocukları hastaneye götüremiyordum. Kimlik çıkarılması için başvurulmuştu ancak hep ret yemiştik" ifadelerini kullandı. Eşinin yanında olmasını istediğini söyleyen Gezer, "Ben acımı eşimle paylaşmak istiyorum. Ben eşimi yanımda istiyorum. Onun da yüreği yanıyor evladı ölmüş. Kimliğim olmadığı için ne görüşe gidebiliyordum ne de çocukları götürebiliyordum. Çocuklarla Esenyurt’ta çadırda kalıyorduk. Kışın bir soba kuruyordum ve bu şekilde yaşıyorduk. Çocuklar sürekli hasta oluyordu" şeklinde konuştu.
Samsun Yılmaz: "Fındık ticaretinin artırılması, korunması ve geliştirilmesi adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz" Çarşamba Ticaret Borsası(ÇTB) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Yılmaz, "Fındık ticaretinin artırılması, korunması ve geliştirilmesi adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi. ÇTB Başkanı Kazım Yılmaz, yönetim ve meclis kurulu üyeleri Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar’ı ziyaret etti. Yılmaz, Belediye Başkanı Dündar’a yapılan ziyarette yaptığı konuşmada, Çarşamba’nın seçimsiz bir dört yıl geçireceğini vurgulayarak, Çarşamba’yı daha da ileriye götürecek çalışmalar için başta tarımsal yatırım faaliyetlerinin artırılması gerektiğine dikkat çekti. Yılmaz, "Çarşamba Ticaret Borsası olarak, fındık ticaretinin artırılması, korunması ve geliştirilmesi adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İlçemizin verimli tarım alanlarının değerini korumak ve artırmak adına belediyemiz ile yapacağımız ortak çalışmalara hazırız" diye konuştu. Çarşamba’nın gündem konularının ele alındığı ziyarette Başkan Dündar, Çarşamba’nın ticari hayattaki canlılığın önemli bir oranının fındık ticareti olduğunu ifade ederek borsa ile birlikte çalışmaktan memnuniyet duyacaklarını söyledi. Ziyarette Çarşamba Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Yılmaz’a Meclis Başkanı Hacı Toraman, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Şevket Zeren ve Selim Yılmaz, Yönetim Kurulu Üyeleri Sezai Atsan ve Erol Akça, Genel Sekreter Sercan Yaşar, Meclis Başkan Yardımcısı Murat Yaralı, Meclis Üyeleri Hüseyin Işık ve Mehmet Çalışkan, Kurucu Meclis Başkanı Nurettin Öztekin ve Tescil Memuru Oğuzhan Kılınç eşlik etti. Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar, ziyaretin ilerisi için atılacak güzel adımların bir başlangıcı olduğunu söyledi. Çarşamba Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Yılmaz ise misafirperverliklerinden dolayı Dündar’a teşekkür ederek çalışmalarında başarılar diledi.