GÜNDEM - 30 Haziran 2018 Cumartesi 11:53

Kimliğini kaybeden genç kız sınava giremeyince gözyaşlarına boğuldu

A
A
A
Kimliğini kaybeden genç kız sınava giremeyince gözyaşlarına boğuldu

Tokat'ta Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nın (YKS) birinci oturumu olan Temel Yeterlilik Testi (TYT) sınavına nüfus cüzdanını kaybettiği için giremeyen genç kız gözyaşlarına boğuldu.

YKS'nin birinci oturumu olan TYT, yurt genelinde 10.15'de başladı. Tokat'ta sınava girecek olan adaylardan bazıları ise nüfus cüzdanında fotoğrafı olmaması ve nüfus cüzdanını kaybetmesi nedeniyle İl Nüfus Müdürlüğünün yolunu tuttu. Sınava saatler kala Nüfus Müdürlüğünden geçici kimliklerini alan birçok vatandaş sınava yetişirken, sınav saatinin geçmesi nedeni ile sınava giremeyenler de oldu. Annesi Fatma Al ile saat 10.09'da Nüfus Müdürlüğüne gelen Esmanur Al, sınava yetişemeyeceği için gözyaşlarına hakim olamadı. Nüfus Müdürlüğü görevlileri tarafından geçici nüfus cüzdanı verilen genç kız, valilik binasından ayrıldı. Anne Al, kızının nüfus cüzdanını kaybettiğini, sınav salonuna alınmaması nedeni ile Nüfus Müdürlüğüne geldiklerini ama geç kaldıklarını kaydetti. Sınava az bir süre kala Nüfus Müdürlüğüne gelerek geçici kimliklerini alan öğrencilerin koşturmaları da kameralara yansıdı.

Nüfus cüzdanında fotoğrafı, soğuk damgası bulunmayan sınava giremiyor 

2018-YKS'ye girecek adaylardan nüfus cüzdanı olmayanlar veya nüfus cüzdanında T.C. kimlik numarası, fotoğraf veya soğuk damga bulunmayanlar sınava kabul edilmiyor. Bu nedenle İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce sınav yapılacak merkezlerdeki il veya ilçe nüfus müdürlükleri açık tutuluyor.  

Nurhan İçmez
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.