SAĞLIK - 22 Şubat 2021 Pazartesi 16:01

'Kireçlenme yaşlılık hastalığı değildir'

A
A
A
'Kireçlenme yaşlılık hastalığı değildir'

Kireçlenmenin oluşumunda yaşlanma dışında pek çok faktörün olduğunu belirten Op. Dr. İbrahim Tavukçuoğlu, "İlerleyen yaşla birlikte görülme sıklığı artan bu hastalık kadınlarda daha sık görülüyor. Kireçlenme, eklem kıkırdağının yapısının bozulmasına, aşınmasına, incelmesine, hatta kaybına bile neden olabiliyor" dedi.

Yaşlanmanın kaçınılmaz sonuçlarından biri olarak kabul edilen kireçlenmenin oluşumunda yaşlanma dışında pek çok faktörün olduğunu belirten Medicana Çamlıca Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. İbrahim Tavukçuoğlu, hastalığın tedavisinde erken teşhisin önemine dikkat çekti.

Op. Dr. İbrahim Tavukçuoğlu, halk arasında kireçlenme olarak bilinen osteoartritin, diz ekleminde sıkça ortaya çıkan kronik bir hastalık olduğunu söyleyerek, "İlerleyen yaşla birlikte görülme sıklığı artan bu hastalık kadınlarda daha sık görülüyor. Osteoartrit, eklem kıkırdağının yapısının bozulmasına, aşınmasına, incelmesine, hatta kaybına bile neden olabiliyor. Osteoartrit; sebebi belli olmayan (primer) ve herhangi bir nedene bağlı olarak gelişen (sekonder) osteoartrit olarak ikiye ayrılıyor. Primer osteoartritte genetik faktörlerin yanı sıra şeker hastalığı ve gut hastalığı kolaylaştırıcı faktörler olarak sayılıyor. Sekonder osteoartrit nedenleri arasında biyomekanik aks ve eksen kusurları, eklem deformiteleri, kan hastalıkları (hemofili, hemoglobinopatiler), uzun süreli kortizon kullanımı, iltihabi eklem hastalıkları ve eklemin aşırı kullanımı gibi nedenler sayılabiliyor. Osteoartrit, kemikte büyümeler ve eklem kenarında çıkıntılar yapabiliyor. Bunlar en sık ellerde, ayak birinci parmakta, bel ve boyun omurgasında görülüyor. Büyük eklemlerden ise en sık kalça ve diz eklemini tutuyor" dedi.

"Çatlak ve yarıklar oluşur"

Op. Dr. Tavukçuoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Yakın zamana kadar kireçlenmenin, yaşlanmanın kaçınılmaz bir sonucu olarak gelişen ve temel oluşum mekanizmasının aşınma ile yırtılma olduğu öne sürülen dejeneratif bir hastalık olarak değerlendirilirken, günümüzde birçok biyokimyasal ve mekanik etkenlerle tetiklenen yıkım ve onarımın bir arada bulunduğu mekanik olarak aktif, dinamik bir süreç olarak düşünülüyor. Diz kapağı kemiği ve çevresinde oluşan sorunlar, diz artrozunun en önemli nedenlerinden biri olarak ortaya çıkmaktadır. Bunların yanı sıra, şişmanlık, dizin aşırı kullanılması gibi nedenler de diz artrozuna yol açan etkenler arasında yer alıyor. Bütün bu faktörler bir araya gelince dizin kıkırdak yapısında aşınma incelme ve azalma meydana gelir. Hastalık ilerledikçe eklem yüzeyinde etkilenen kıkırdak alan genişler, üzerinde çatlaklar ve yarıklar oluşur. Hatta bu çatlaklar kıkırdak dokusu altında bulunan kemik dokuya kadar uzanabilir. Çatlak ve yarıkların genişlemesi kıkırdak yüzeyinde yırtılmalara neden olur. Eklem içinde dolaşan serbest kıkırdak parçaları oluşur".

"Kırıklara neden olabilir"

Kireçlenmenin, eklem kıkırdağının gittikçe azalmasına yol açan mekanizmanın tam olarak bilinmemesine rağmen, bu süreçte kıkırdak hasarı, kıkırdak hücrelerinin artan cevabı ve kıkırdak hücrelerinin baskılanan cevabı olmak üzere üç aşamada izlendiğini belirten Op. Dr. Tavukçuoğlu, “İlk dönemde kıkırdak hasarı ile kıkırdak içine fazlaca su çekerek şişer, böylece kıkırdağın zedelenmesi daha da kolaylaşır. Hasarın ortadan kaldırılması için kıkırdak hücreleri çoğalıp kıkırdak matrix üretirler. Bu arada aşırı yapımı dengelemek için bu olayı engelleyecek enzimler de ortama gelir. Bu çoğalan yeni hücreler olgun kıkırdak matrixi yerine daha dayanıksız bir kıkırdak matrix oluştururlar. Üçüncü dönemde ise yıpranan kıkırdak dokusunu sağlamlaştırma ve restore etme çalışmaları yetersiz kalır. Bu dönemde dramatik olarak yapım azalır ve ilerleyici hızlı kıkırdak kaybı başlar" diye konuştu.

"Tek çare protez ameliyatı"

Tedavi yöntemi ile ilgili de bilgi veren Op. Dr. Tavukçuoğlu, “Tedavi, dizin hastalıktan ne oranda etkilendiğine, ağrıların şiddetine ve hastanın günlük yaşamında ne tür olumsuz değişikliklere yol açtığına bakılarak planlanıyor. En sık kullanılan tedavi yöntemi artroplasti yani protez operasyonları yöntemidir. Bu operasyon ile bozulmuş eklem yüzeyleri suni protezlerle değiştiriliyor ve ağrısız, fonksiyonel bir eklem oluşması sağlanıyor. Hastalık erken dönemde yakalanmışsa aşırı kıkırdak hasarı ve deformite gelişmemişse, artroskpik diz önü cerrahisi yöntemi ile kıkırdak harabiyeti yapan eklemin yaşlanmasını hızlandıran eklem içi yapıları temizleyebiliyor, aşırı dejenere olmuş ve yırtılmış menisküsler tedavi edilebiliyor. Bu yöntemle diz kapağı kayması veya çıkıklarında, uygun gevşetme operasyonları uygulanarak daha ağır tabloların önüne geçilebiliyor" ifadelerini kullandı.

Dikkat edilmesi gereken noktalara da değinen Op. Dr. İbrahim Tavukçuoğlu şu önerilerde bulundu:

"Kilo verme ve erken teşhis çok önemli. Yardımcı destek tedavide sıcak, soğuk uygulamaları, çok ağrılı dönemlerde eklem istirahati baston veya koltuk değneği kullanılmasının sağlanması gerekiyor.
İlaç olarak ağrı kesicilerin kullanılması uygundur. Ağrı kesiciler; sindirim sistemine ve özellikle yaşlı hastalarda böbreklere zararlı olduklarından dikkatli kullanılmalıdır. Fizik tedavi ve rehabilitasyon ile eklem hareket kabiliyeti artırılmalıdır".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman ADIMEK’in yıl sonu sergisi açıldı Adıyaman Belediyesi Kadın ve Gençlik Merkezi (ADIMEK) kursiyerlerinin yıl boyunca hazırladığı el emeği göz nuru eserler, ‘Üreten Kadın Güçlü Kadın’ sergisiyle vatandaşların beğenisine sunuldu. Adıyaman Belediyesi’nin kadınların sosyal ve ekonomik hayata katılımını artırmak amacıyla sürdürdüğü eğitim çalışmaları meyvelerini veriyor. Kadın ve Gençlik Merkezi bünyesindeki usta öğreticiler ve kursiyerler tarafından hazırlanan ürünler, düzenlenen görkemli bir sergiyle kapılarını açtı. Açılış törenine Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’nin yanı sıra Adıyaman Baro Başkanı Av. Bilal Doğan, STK ve siyasi parti temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Programda yöresel kıyafetli çocukların müzik eşliğinde sunduğu çiğköfte yoğurma gösterisi katılımcılardan büyük alkış aldı. Serginin açılış konuşmasını yapan Başkan Tutdere, Adıyaman’ın her geçen gün daha dirençli ve modern bir kent haline geldiğini vurguladı. 2025 yılının son günlerinde umut dolu mesajlar veren Tutdere, "Belediye olarak şehrimizi yeniden ayağa kaldırmak için mesai mefhumu gözetmeksizin çalışıyoruz. Gün geçtikçe iyileşiyor, çocuklarımız ve halkımız için daha güzel bir Adıyaman’ı hep beraber inşa ediyoruz. Zor günler geride kalıyor; artık geleceğe tüm farklılıklarımızla ve umutla bakıyoruz. 2026 yılının, sorunlarını büyük ölçüde aşmış bir Adıyaman’ın yılı olacağına inanıyorum. Bir taraftan altyapı seferberliği yürütürken, diğer taraftan halkımızı kültür ve sanatla buluşturuyoruz. ‘Halkın belediyesi’ olarak her platformda vatandaşımızla iç içe olmak en büyük mutluluğumuz. Bugün burada sadece bir sergi değil, büyük bir felsefeyi ve emeği görüyoruz. Kadınların ne kadar üretken ve büyük bir güç olduğunun en somut kanıtı bu stantlardır" diye konuştu.
İstanbul Sultangazi’de kuyumcu vurgunu: Altınları alıp kayıplara karıştı İstanbul’un Sultangazi ilçesinde yıllardır kuyumculuk yapan bir şahıs, iddiaya göre mahalle sakinlerinden ’emanet’ adı altında topladığı yüklü miktarda altınla ortadan kayboldu. Şikayet üzerine kuyumcu sahibi polis ekiplerince gözaltına alınırken, mağdur sayısının ve vurgunun miktarının artabileceği belirtiliyor. Edinilen bilgiye göre, Sultangazi ilçesinde uzun yıllardır esnaflık yapan Atilla K., iddiaya göre vatandaşların yatırım amacıyla kendisine bıraktığı emanet altınları ve bir süre önce üzerine kayıtlı taşınmazları elden çıkarak kayıplara karıştı. Pazartesi günü dükkanın açılmaması ve telefonların cevapsız kalması üzerine dolandırıldıklarını anlayan vatandaşlar emniyete giderek şikayette bulundu. Dükkan önüne gelen onlarca mağdur, birikimlerinin çalındığını öğrenince büyük şok yaşadı. "Merdiven silerek biriktirmiştim, oğlum hasta" Mağdurlar arasında yer alan ve temizlik işçiliği yaparak birikim yaptığını belirten Güldane Yıldız, "Ben buraya 12 çeyrek altın ve bir yarım altın verdim. Bana telefon açıp adamın kaçtığını söylediler. Ben de koştum buraya geldim. Bunun sonu ne olacak? Altınlarımı geri versinler. Merdiven silmiştim, temizliğe gitmiştim. Benim çalışanım yok, oğlum hasta. Kiracıyım, 13 bin TL kira veriyorum, böyle olur mu? Sonumuz ne olacak, nereye başvuracağız, nereye gideceğiz? Ben gelip sorduğumda arada "Abla tamam, altınların burada duruyor, saklıyorum" diyordu. Allah’ım ya Rabbim, ne olacak, biz battık vallahi. Altınları getirip bize verecek, öyle olmaz. Ben fakir bir kadınım, kiracıyım. Merdiven silip evlere temizliğe gittim" dedi. Firari kuyumcu yakalandı Vatandaşların suç duyurusu üzerine harekete geçen Sultangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, kısa sürede Atilla K.’yı yakalayarak gözaltına aldı. Mağdur sayısının ve vurgunun miktarının artabileceği belirtiliyor. Gözaltında bulunan Atilla K.’nın emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.