GÜNDEM - 12 Ocak 2016 Salı 09:18

Kış mevsiminde deprem daha tehlikeli

A
A
A
Kış mevsiminde deprem daha tehlikeli

Muş Alparslan Üniversitesi Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. İskender Dölek, özellikle kış mevsiminde meydana gelecek depremin daha tehlikeli olduğunu açıkladı.

Üniversitenin kampus yerleşkesinde düzenlenen seminerde, Lice, Bingöl, Karlıova, Varto, Bulanık ve Malazgirt’in güney kısımlarında yer kabuğunda gerilimin artmaya başladığını belirten Yrd. Doç. Dr. İskender Dölek, vatandaşların bilgilendirilmesinin önemli olduğunu söyledi.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin büyük bir bölümünün Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası incelendiği zaman birinci derecede deprem bölgesi içerisinde yer aldığını ifade eden Dölek, “Bunun anlamı birinci derecede deprem bölgelerinde bir ve ikinci derecedeki alanların toplamı yüzde 66’dır. Bunun anlamı da Türkiye’de her an birinci ve ikinci derecede deprem bölgelerinin altıdan büyük bir depremin meydana geleceği anlamını taşır. Bunları, işte büyük bir depreme neden olabilecek beklentisi içerisine sokmak yerine bölgede her an altıdan büyük deprem olabilecek potansiyel söz konusu ise deprem için gerekli tedbirleri almak gerekiyor” dedi.

Doğu Anadolu Bölgesinde 4,5 şiddetindeki depremin hasara neden olabileceğini anlatan Dölek, şöyle konuştu:

“Şimdi böyle bir özellik var, depremleri sadece yer kabuğu olarak düşünmemek lazım. Sosyoekonomik koşulları da olan unsurlardır. Türkiye’de hasar yapıcı depremler 5,5 şiddetindeki depremdir. Doğu Anadolu Bölgesinde 4,5 şiddetindeki deprem hasar yapabilir. Bölgedeki yapı stokları vesaire şeyler düşünüldüğü zaman büyük bir deprem olmadan da daha küçük depremlerde hem yapılarda hasara hem de can kayıplarına neden olabilir. Özellikle kış mevsiminde meydana gelen deprem bu bakımdan daha tehlikelidir. İnsanların kapalı mekanlarda oldukları düşünüldüğü zaman hava ve iklim koşullarından dolayı korunaksız yıkılabilecek yapı stokuna sahip olan yerlerde barınan insan sayısı daha yüksektir. Bu da riski artıran unsurlardan biridir.” 

“Şimdi bu meydana gelen depremler bizim takip ettiğimiz, beklediğimiz depremlerdir” diyen Dölek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bunlar Muş için neyi ifade ediyor? Tamamlanan proje kapsamında işte Bitlis Eren Üniversitesinden Alper ve Levent hocalarım çalıştı. Jeofizik uzmanı iki arkadaşımız çalıştı bu konuyu. Onların 2, 6, 10, 12, 14 kilometre derinliklere kadar olan faylarda gerilme analizleri yaptıkları zaman işte Lice, Bingöl, Karlıova, Varto, Bulanık, Malazgirt’in güney kısımlarında da yer kabuğunda gerilim artmaya başladı. İşte Van gölünün yine güney ve batı kesimlerinde yer kabuğunda gerilimin artmaya başladığı çizdikleri, oluşturdukları krom gerilim analizleri ile ortaya konuldu. O nedenle bu depremin meydana gelmesi bizim için çokta sürpriz değil. Zaten 2000 yılından itibaren bölgede artan bir deprem aktivitesi var. 2011 Van depremi zaten bölgenin her tarafını titretti. Bu bir çana bir tokmakla vurduğunuzda çanın yüzeyinin titremesi gibi bölgenin her tarafında sarsılmasına neden olur."

2000 yılından beri artan bir deprem aktivitesinin bölgede söz konusu olduğunu anlatan Dölek, şunları söyledi:

"Korkmak yerine depreme hazır hale gelecek dirençli bir toplum oluşturmak gerekiyor. Bu şehir merkezinden başlayarak kırsal alanlara kadar devam edecek. Verilecek hem deprem eğitimleriyle hem de bölgedeki yapı stokların elden geçirilmesiyle işte küçük şiddetteki depremlerle yıkılabilecek yapı stoklarının elden geçirilerek daha dirençli hale getirilmesi sağlanmalıdır.”

Afet Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak üniversite gençlerine bu depremle alakalı teorik bilgileri aktardıklarını vurgulayan Dölek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçen yıl milli eğitime bağlı ilköğretim okullarında ve liselerde bu bilgilendirme çalışmalarını yapmıştık. Geniş kitlelere ulaşarak afet bilincini, deprem bilincini oluşturarak depreme dirençli, depreme dayanıklı bir toplum oluşturmaya çalışıyoruz. Özellikle üniversite kapsamında lokal olarak söylersek, depreme dirençli bir üniversite, depreme dirençli bir toplum oluşturacak çekirdek yapılarda bir tanesi bu tür çalışmalarda üniversitede afet merkezi kapsamında devam edecek.”
Bölgede meydana gelen depremle ilgili verilen bilgilerin önemli olduğunu kaydeden üniversite öğrencisi Bahar Alkan ise, “Bingöllüyüm. Yaşamış olduğumuz bölgede çok deprem olmaktadır. Bu bölgede yaşayan herkes depremi hissetmiştir. Depremden korkmak yerine önlem almak daha mantıklıdır” dedi. 

ŞAHİN ŞAHİN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Büyükkılıç’tan Kayseri’de birlik ve istişare mesajı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, sivil toplum kuruluşları, iş dünyası ve yargı temsilcilerinden oluşan konuklarını makamında kabul etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, kent yaşamına değer katan kurum ve temsilcileri makamında ağırlamaya devam ediyor. Bu kapsamda Başkan Büyükkılıç, Avrupa Kayserili İşverenler Birliği (AKİB) Kurucu Genel İkinci Başkanı Yeşim Akpınar ve AKİB Yönetim Kurulu üyelerini belediyede misafir etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Büyükkılıç, Kayseri’nin ulusal ve uluslararası alanda daha güçlü bir konuma ulaşmasında iş dünyasıyla kurulan iş birliklerinin önemine dikkat çekerek konuklarına teşekkür etti. Başkan Büyükkılıç ayrıca, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Tolgahan Öztoprak’ı da makamında kabul etti. Nazik ziyaretlerinden dolayı Başsavcı Öztoprak’a teşekkür eden Büyükkılıç, yargı camiasına çalışmalarında kolaylıklar diledi. Öte yandan Tomarza Pusatlı Mahallesi Muhtarı Halil Tanırgan ve beraberindeki heyet ile Hobi Bahçeleri Dernek Başkanı Serdar Toker ve dernek yönetimi de Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ı ziyaret etti. Gerçekleşen görüşmelerde yerel yönetim, mahalleler ve sivil toplum kuruluşları arasındaki iş birliğinin önemi vurgulandı. Ziyaretlerden duyduğu memnuniyeti ifade eden Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç, "Kayseri’yi hep birlikte, ortak akıl ve istişare kültürüyle yönetmeye devam ediyoruz. Şehrimize katkı sunan tüm kurum ve temsilcilerimize nazik ziyaretleri için teşekkür ediyorum" dedi.
İstanbul Çocuklar istedi, Başkan Vekili Karadeniz yeni parkın talimatını verdi Gaziosmanpaşa Belediye Başkan Vekili Eray Karadeniz, çocukların isteği üzerine Karadeniz Mahallesi’ne modern park kazandırılması için talimat verdi. 1220 Sokak’ta yapılacak parkta; basketbol ve futbol sahası, çocuk oyun alanı, seyir amfisi, piknik alanları ile geniş yeşil alanlar yer alacak. Karadeniz Mahallesi ziyareti sırasında Gaziosmanpaşa Belediye Başkan Vekili Eray Karadeniz’in sohbet ettiği çocuklar, oyun oynadıkları alana bir park ve futbol sahası yapılmasını istemişti. Bunun üzerine 1220 Sokak’taki atıl alanda ekibiyle birlikte incelemelerde bulunan Başkan Vekili Karadeniz, buraya çok fonksiyonlu bir park kazandırılması için çalışma başlattı. 1220 Sokak Parkı tamamlandığında mahalle sakinleri, içerisinde basketbol ve futbol sahası, çocuk oyun alanı, seyir amfisi ile piknik alanları bulunan modern bir parka kavuşacak. Gerçekleştirilecek olan peyzaj ve ağaçlandırma çalışmaları ile yeşil bir görünüme sahip olacak parkın caddeye bakan tarafına da gürültü engelleyici ses bariyeri yapılacak. "Bu alanı, çok güzel bir şekilde Karadeniz Mahallesi’nin hizmetine sunmuş olacağız" Mahalleye kazandırılacak olan yeni park ile ilgili açıklamalar yapan Başkan Vekili Karadeniz, "Burası hemen TEM’in kenarında bulunan atıl bir alan. Biz bu atıl alanı güzel bir parka çevireceğiz. Yürüyüş parkuru ve ağaçlandırma çalışması da yapacağız. Işıklandırmayla ve güvenlik kamerasıyla burada güvenliği artırmış olacağız. Çocuklarımızın istediği halı sahayı da yaptığımız zaman bu alanı, çok güzel bir şekilde Karadeniz Mahallesi’nin hizmetine sunmuş olacağız" dedi.
Denizli Fidanlar çınarlarla buluşuyor, nesiller arası gönül köprüsü kuruluyor Denizli’nin Çal ilçesinde "Fidanlar Çınarlarla Buluşuyor" Projesi kapsamında öğrenciler ile asırlık çınarlar aynı çatı altında bir araya geldi, nesiller arasında gönül bağı güçlendi. 2025 Aile Yılı kapsamında Denizli’nin Çal ilçesinde hayata geçirilen "Fidanlar Çınarlarla Buluşuyor" Projesi, gençlerle büyükleri aynı yürekte buluşturdu. Çal Kaymakamlığı öncülüğünde yürütülen proje, kuşaklar arasında unutulmaya yüz tutan bağları yeniden canlandırdı. Kaymakamlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü koordinesinde gerçekleştirilen proje kapsamında, Proje Koordinatörü Tuğçe Ertürk eşliğinde Çal Anadolu Lisesi öğrencileri, ilçenin kıymetli çınarlarından Zühra Dağlar’ı evinde ziyaret etti. Gençlerle büyüklerin aynı sofrada buluştuğu ziyarette; hatıralar paylaşıldı, geçmişten geleceğe uzanan hikâyeler dinlendi. Samimi sohbetlerin yaşandığı buluşma, duygu dolu anlara sahne oldu. Hayat tecrübeleriyle öğrencilere ilham veren Zühra Dağlar’ın anlattıkları, gençlerin hafızasında iz bırakırken; ziyaret boyunca hem yüzler güldü hem de nesiller arası gönül bağı daha da güçlendi. Geçmişin birikimiyle geleceğin umudunu bir araya getiren "Fidanlar Çınarlarla Buluşuyor" Projesi, toplumsal dayanışmanın ve aile değerlerinin yaşatılmasına örnek bir çalışma olarak gönüllere dokunuyor.