GÜNDEM - 27 Nisan 2016 Çarşamba 11:25

“KKTC artık kanatlarımızın altında”

A
A
A
“KKTC artık kanatlarımızın altında”

Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Havacılık Yüksekokulu Pilotaj Bölümü bünyesinde eğitim alan öğrenciler, KKTC’de ilk kez verilen ve uluslararası geçerliliği olan PPL (Private Pilot License) lisanslarını Dünya Pilotlar Günü’nde düzenlenen tören ile aldı.

GAÜ Kıbrıs Yerleşkesi Girne kampüsü Millenium Senato Kongre Salonu’nda gerçekleşen törende KKTC’de eğitimlerini alan ilk pilot adayları brövelerini alırken, aynı zamanda, geçtiğimiz haftalarda GAÜ bünyesine katılan DA20 eğitim uçakları da selamlama geçişini gerçekleştirdi. 

Törende ilk olarak konuşma gerçekleştiren GAÜ havacılık Yüksekokulu Uçuş Organizasyon Kalite ve Emniyet Müdürü Saygın Gönç, GAÜ Sivil Havacılık Yüksekokulu’nun 2007 yılından itibaren havacılık ailesine değerli üyeler yetiştirdiğini söyledi. Gönç, Sivil Havacılık Yüksekokulu bünyesinde 3 ayrı bölümün mevcut olduğunu belirterek, Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği, Pilotaj ve Kabin Hizmetleri Bölümü’nden oluştuğunu dile getirdi. Gönç aynı zamanda, bu bölümler hakkında bilgiler vererek, bu bölümlerin istihdam olanaklarına da dikkat çekti.

 “GAÜ AİLESİ OLARAK HER ZAMAN İLKLERİN PEŞİNDEYİZ”

GAÜ Rektörü Prof. Dr. Kutsal Öztürk ise törende gerçekleştirmiş olduğu konuşmasında, GAÜ’nün Pilotaj Bölümü ile yine bir ilki gerçekleştirdiğini belirterek, Bugün Dünya Pilotlar Günü kutlamalarına ek olarak ilk pilot adaylarının brövelerini takmaktan kıvanç duyduğunu ifade etti. Öztürk konuşmasının devamında şunları söyledi, “GAÜ ailesi olarak her zaman ilklerin peşindeyiz ve bugün de burada ilk yetiştirdiğimiz, PPL lisansına sahip pilotlarımıza büyük bir gururla brövelerini takacağız. Kurucu Rektörümüz Serhat Akpınar’ın vizyonu ile Uluslararası Havacılık Akademisi’nin ulaşmış olduğu nokta ortada ve bundan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu bizim için gerçekten çok önemli. Kuruluşundan itibaren her türlü ciddiyete ve her türlü yetkiye sahip olan okullarımız bize KKTC’de yine ciddi bir ilki gerçekleştiriyor ve onun için de çok mutluyuz. Özellikle İstanbul’da olan Uluslararası Havacılık Akademimizin tören sonrası da göreceğimiz uçaklarıyla da gurur duyuyoruz” dedi.

“GAÜ HAVA SPORLARINDA FARK YARATACAK”

GAÜ Havacılık Yüksekokulu Müdürü Mehmet Muhtaroğulları ise gerçekleştirmiş olduğu konuşmasında, GAÜ’nün KKTC’de ilk kez uluslararası PPL lisansı almaya hak kazanan öğrencilerine bröve takacağını belirterek, KKTC tarihine bir ilke imza attığını söyledi.  Muhtaroğulları, GAÜ’nün yıllar önce ilk eğitimlerine karada başlayıp, ardından deniz ve şimdi ise havada devam ettiğini belirterek, GAÜ’nün her geçen gün çıtayı yükselttiğini ve bugün Türkiye Cumhuriyeti Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden Havacılık Ruhsatı ve pilotaj yer dersi yetkisi alan tek KKTC Üniversitesi olduğunu vurguladı.

Muhtaroğulları, geçtiğimiz haftalarda GAÜ filosuna katılan iki adet DA20 eğitim uçağının ilk uçuşlarını Çorlu Hava Alanında başarıyla gerçekleştirdiklerini belirterek, Mayıs ayı içerisinde ise CESSNA 172 RG modeli uçağında GAÜ filosuna dahil olacağını ifade etti. CESSNA 172 RG uçağının da filoya dahil olması ile, KKTC’de uzun zamandır yapılamayan paraşüt atmayı da gerçekleştireceklerini belirten Muhtaroğulları, GAÜ’nün hava sporlarında da fark yaratacağını söyledi.

Muhtaroğulları konuşmasının devamında, şuanda uçuş eğitimlerinin Çorlu Hava Meydanı’nda gerçekleştirdiklerini belirterek, KKTC’ye en yakın meydan olan Adana Hava Meydanı’nda da eğitim yapmak için çalışma başlattıklarını ve en kısa zamanda Adana Meydanı’nda da uçuşların başlayacağını bildirdi. Bunun yanında Bursa Hava Alanında da yer alıp, eğitim bölgelerini üç bacağa çıkaracaklarını dile getirdi.

Konuşmalarının ardından PPL lisansı alan GAÜ Pilotaj bölümü öğrencilerine bröveleri,  GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar tarafından takılırken, törenin ardından GAÜ eğitim uçakları DA20’ler selamlama geçişi gerçekleştirdi.

“KKTC’NİN ONURLU BİR HAVACILIK TARİHİNİN YAZILMASINA VESİLE OLUYORUZ”

GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar ise sosyal medya üzerinden yayınladığı mesajında, havacılığın ve pilotluğun her zaman dikkatini çektiğini ifade etti. Akpınar, aynı zamanda üniversite yıllarında ortaya çıkan KKTC’de ilk üniversiteyi kurma kararı ve KKTC’de ilk üniversiteleşme hareketinin mezuniyet tezi olduğunu, bu hayalini gerçekleştirdikten sonra, 1995 yılında Hava İşletmeciliği bölümü için YÖK’e başvurduklarını ancak o yıllarda Türkiye’de bu alanda insan gücüne ihtiyaç olmamasından dolayı izin alamadıklarını belirterek, uzun yıllar uğraş vererek yine ada da bir ilki gerçekleştirerek Sivil Havacılık İşletmeciliği Programı’nı hayata geçirdiklerini söyledi. Bu alanda vermiş oldukları mezunların şuan Türkiye’de aranan profesyonel insan gücünün arasında olduğunu ifade eden Akpınar, bugün Havacılık ve Pilotaj bölümlerinin kurulmasıyla birlikte üniversite mezunu pilotları da yetiştirdiklerini bildirdi.

Akpınar, 5 uçaklık filonun ilk 3 uçağının eğitim sürecinde destek vermek üzere programlandığına yer verdiği açıklamasında, Türkiye'de de ayrıca Uluslararası Havacılık Akademisi (UHA) adında kendi havacılık okullarını da kurduklarını söyledi. Türkiye Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkisiyle ilk 6 özel pilotun PPL brövelerini almaya hak kazandığını belirten Akpınar, 14 yeni aday ve sonrasında 30 yeni adayın sürece hazırlandıklarını söyledi.

Akpınar açıklamasının sonunda ise, “KKTC artık kanatlarımızın altında” diyerek, “Bizler de ülkemizde yerleşebilir, KKTC için onurlu bir havacılık tarihinin yazılmasına vesile oluruz. Türkiye Cumhuriyeti’nde YÖK Listesinde kendi havacılık okulu olan 3 üniversite var;  Girne Amerikan Üniversitesi, THY Üniversitesi ve Türk Hava Kurumu Üniversitesi. Diğer üniversiteler bünyelerinde havacılık okulu bulundurmuyorlar, üniversite statüsünde olmayan havacılık okullarından destek alıyorlar. Bugün havacılık bölümü olan Türkiye’deki 9 üniversitenin oluşturduğu konseydeyiz. Havacılıkta nerede olduğumuzu böylelikle sizlerle paylaşmış oldum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Yalçın: “Kayseri’nin 4 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşması zor görünmemektedir” Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından kamuoyu ile paylaşılan 2024 yılı Mart ayı dış ticaret rakamlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Başkan Yalçın, “Kayseri’nin ihracatı tüm zorluklara rağmen artış trendini korumaktadır. 2024 yılı ilk 3 aylık ihracat rakamımızın 1 milyar dolara yaklaştığını düşündüğümüzde, yılsonunda tahmin edildiği gibi Kayseri’nin 4 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşması zor görünmemektedir” dedi. Başkan Yalçın, “Türkiye olarak ihracatımız 2024 yılı Mart ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,1 azalarak 22 milyar 571 milyon dolar, ithalatımız ise yüzde 6,3 azalarak 29 milyar 912 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. İhracatımız 2024 yılı Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,6 artarak 63 milyar 603 milyon dolar, ithalatımız ise yüzde 12,8 azalarak 83 milyar 945 milyon dolar olmuştur” dedi. Kayseri’nin Mart ayı ihracat rakamlarına da değinen Başkan Mehmet Yalçın, “Mart ayı ihracat rakamlarımıza baktığımızda 323 milyon 448 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdiğimiz görülmektedir. Geçen yılın aynı ayına göre yaklaşık yüzde 5,3 azalış gösteren ihracatımız, Şubat 2024’e kıyasla yaklaşık yüzde 3 oranında artmıştır. 2024 yılı ilk 3 aylık dönemde toplam ihracatımız 924 milyon 852 bin dolardır. Kayseri olarak ithalatımız ise geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 21,32 düşüşle Mart ayında 120 milyon 790 bin dolar olmuştur” diye konuştu. Başkan Yalçın, “Türkiye ekonomisi, büyümedeki sürdürülebilir rakamları elde etmek için enflasyonla mücadelesinde emin adımlarla yürümeli ve ihracat potansiyelini artırmalıdır. Enflasyon baskısının azaltılmaya başlamasıyla ve üretime dönük kredilere ulaşımında kolaylaşmasıyla birlikte ülkemiz ihracatını daha da artıracaktır. Dünya genelindeki ekonomik yavaşlamanın aşama aşama düzelme göstermesi sanayiciler olarak beklentimizdir. Ülkemizin uyguladığı orta vadeli ekonomik programın meyvelerinin yıl sonu itibari ile alınmaya başlamasını bekliyoruz. Türkiye Yüzyılına damga vuracak işler yapmak için sanayilerimiz verilen desteklerin artmasını dört gözle beklemektedirler” şeklinde konuştu. Başkan Yalçın, açıklamasının sonunda, Türkiye’nin ihracat rakamlarının artması için büyük azim ve gayretle çalışan tüm sanayicileri ve ihracatçıları tebrik etti.
Kars SERKA Fizibilite Destek Programı Kapsamında 2,5 milyon TL destek verecek Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA), 2,5 milyon TL bütçeli Fizibilite Destek Programı için teklif çağrısına çıktı. Serhat Kalkınma Ajansı; Ağrı, Ardahan, Iğdır ve Kars illerinde hayata geçirilecek Fizibilite Destek Programı için teklif çağrısına çıktı. Program yılsonuna kadar devam edecek. Başvurular KAYS üzerinden 24 Aralık 2024’e kadar yapılarak 31 Aralık 2024 tarihine kadar taahhütname teslimi yapılabilecek. Fizibilite Destek Programı 2,5 milyon TL bütçeli olacak. Fizibilite Desteği Programının amacı; Bölge’nin kalkınması ve rekabet gücü açısından önemli fırsatlardan yararlanılmasına, Bölge ekonomisine yönelik tehdit ve risklerin önlenmesine, Bölge’nin yenilik ve girişimcilik kapasitesinin geliştirilmesine yönelik yatırım projelerinin fizibilite çalışmaları ile kalkınma ajanslarının 2024 yılı teması olarak belirlenen Kadın Girişimciliği-Kadın İstihdamı temasına katkı sunacak yatırım projelerinin fizibilite çalışmalarının desteklenmesidir. Programdan; kamu kurum ve kuruluşları, mahalli idareler, üniversiteler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, organize sanayi bölgeleri ve küçük sanayi siteleri yararlanabilecek. Fizibilite Destek Programı için son başvuru tarihi KAYS üzerinden 24 Aralık 2024’e kadar yapılarak 31 Aralık 2024 tarihine kadar taahhütname teslimi yapılabilecek olmakla beraber Ajans tarafından hazırlanan başvuru rehberi ve ekleri internet sitesinde sürekli bir şekilde yayımlanacak ve başvuru sahipleri son tarihi beklemeksizin istedikleri herhangi bir tarihte Ajansa proje başvurusunda bulunabilecekler. Alınan teklifler ise en geç bir ay içerisinde değerlendirilecek.
Bursa Hücrelerden üretilen biyomalzeme yara iyileştirmesini hızlandıracak Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) doktora öğrencisi Çiğdem İnci Aydemir, laboratuvar ortamında çoğaltılan hücreler tarafından salgılanan proteinlerin elde edilmesi ve bu proteinlerin detaylı karakterizasyonlarının yapılmasını hedefleyen bir projeye imza attı. Doku mühendisliği alanında kullanılacak proje sayesinde hücre ve doku hasarları giderilecek, yara iyileşmesi doğal yollarla sağlanacak. BTÜ Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Biyoteknoloji Anabilim Dalı doktora programı öğrencisi Çiğdem İnci Aydemir’in yürütücüsü olduğu, “Kısa ve Uzun Süreli Hücre Kültürlerinden Farklı Hücresizleştirme Yöntemleri ile Elde Edilen Ekstrasellüler Matriks Yapısı İçeriğinin ve Sito/Genotoksik Etkilerinin Araştırılması” başlıklı TÜBİTAK 1002-A projesi desteklenmeye hak kazandı. Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökçe Taner’in danışmanlığını yaptığı proje ile laboratuvar ortamında çoğaltılan hücreler tarafından salgılanan proteinlerin elde edilmesi ve bu proteinlerin detaylı karakterizasyonlarının yapılması hedefleniyor. Yani laboratuvar ortamında yapılacak hücresizleştirme yoluyla elde edilen doğal biyomalzeme sayesinde sentetik malzemelere gerek kalmadan doku ve hücre hasarlarının giderilmesi ile yara iyileşmesi sağlanacak. Laboratuvar ortamında üretilen doğal malzeme, doku mühendisliği alanında pek çok avantajı da beraberinde getirecek. Hücrelerin sağlıklı büyümesi için HDM yapılar Hücrelerin vücuttaki tüm dokularda hücre dışı matriks (HDM) adı verilen kompleks bir yapının içerisinde gömülü olarak bulunduğunu kaydeden Çiğdem İnci Aydemir, “Dokuya özgün içeriklerde hücreler tarafından salgılanan HDM, pek çok kritik hücresel süreçlerde görev almakla birlikte dokuda iskele görevi görür. Bilim insanları hücrelerin sağlıklı bir biçimde büyümeleri ve çoğalmaları için gerekli ortamların tasarımlarını yaparken bu HDM yapılarından yararlanmaktadır” dedi. Doku mühendisliği alanında kullanılıyor Genellikle doku ve organlardan hücrelerin çeşitli yöntemler ile uzaklaştırılması (hücresizleştirme işlemi) ile elde edilen bu yapıların doku mühendisliği çalışmalarında sıklıkla kullanıldığının altını çizen Çiğdem İnci Aydemir, “HDM’nin laboratuvar ortamında büyütülen hücrelerden elde edilmesi ise güncel ve ilgi çekici bir araştırma alanı olarak karşımıza çıkıyor. Farklı hücre tiplerinden elde edilen HDM’lerin karakterizasyonları ve biyolojik aktivitelerinin belirlenmesi için çalışmalar sürdürülmektedir. Desteklenen proje ile deri hücrelerinden HDM elde etmek amacıyla farklı hücresizleştirme yöntemleri kullanmayı ve en verimli yöntemi tespit etmeyi hedefliyoruz” diye konuştu. Yara örtüsü üretimine yönelik çalışmalar Proje ile birlikte “Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği” öncelikli alanında 100/2000 bursiyeri de olan doktora öğrencisi Çiğdem İnci Aydemir’in tez çerçevesinde çalışmalar tamamlanacak ve elde edilen HDM’nin katıldığı yara örtüsü üretimine yönelik çalışmalar devam edecek. Aynı ekipten pek çok proje Araştırma ekibi daha önce de aynı konu çerçevesinde “Kronik Yara İyileşmesi İçin Hücre Kültüründen Hücresizleştirme Tekniği İle Elde Edilen Ekstrasellüler Matriks Katkılı Hibrit Hidrojellerin Geliştirilmesi” başlıklı çalışmaları ile BTÜ Bilimsel Araştırma Projeleri, Öncelikli Alan Projesini yürütmüştü. Ekip aynı zamanda 2023 yılında “Travmatik ve cerrahi doku hasarı tedavisi için hücre kültüründen hücresizleştirme yoluyla elde edilen hücre dışı matriks katkılı hemostatik özellikli multifonksiyonel biyoaktif yara örtüsü geliştirilmesi” başlıklı TÜBİTAK 1001 projesini almaya da hak kazanmıştı.
Antalya Antalya’da ’Tatarlar’ suç örgütüne operasyon: 12 gözaltı Antalya’da kumar oynaması için yer ve imkan sağlayarak kumar oynayanlara faiz karşılığı borç verdikleri, borcunu ödemeyenleri ve kendilerine rakip gördükleri diğer işletmecileri de silahla yaralayan, örgütün korkutucu yüzünü göstermek için bu eylemleri halkın yoğun olduğu yerlerde gerçekleştiren ‘Tatarlar’ suç örgütüne yapılan operasyonda örgüt lideri dahil 12 şüpheli yakalandı. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, çıkar amaçlı silahlı suç örgütüne yönelik yürütülen projeli çalışma kapsamında, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla ’Tatarlar’ suç örgütüne yönelik araştırma başlatıldı. Yapılan incelemelerde örgütün kumar oynanması için yer ve imkan sağladıkları, kumar oynayan şahıslara faiz karşılığı borç verdikleri, borçluları cebir, tehdit ve ateşli silahla yaralayarak borçları tahsil ettikleri, kendilerine rakip gördükleri diğer işletmecileri silahla yaralayarak il genelinde tek söz sahibi olma gayretinde oldukları, borçları sebebiyle yaraladıkları şahıslara baskı yaparak kolluk veya adli mercilere başvuruda bulunmalarını engelledikleri ve örgütün korkutucu gücünü göstermek amacıyla halkın yoğun olduğu yerlerde ateşli silah kullanmaktan çekinmeden yaralama olayları gerçekleştirdikleri tespit edildi. Liderliğini E.T.’nin yaptığı suç örgütünün devam eden faaliyetine son verilmesi amacıyla, bugün aralarında Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesince "kasten öldürme" suçundan aranan 1 şahsın da bulunduğu Antalya merkezli eş zamanlı operasyonda, örgüt lideri dahil il merkezinde 10, Finike ilçesinde 1, Diyarbakır’da 1 olmak üzere toplam 12 şüpheli yakalandı. Operasyon kapsamında yapılan aramalarda ise; 4 ruhsatsız tabanca, şarjör ve fişekler, bir miktar esrar ve kokain olarak tabir edilen uyuşturucu madde, kumar oynanması için kullanılan pul ve iskambil kağıtları, kumarhanede kumar oynayan şahıslara verilmek üzere 80 bin TL tutarında nakit paraya ve soruşturma kapsamında suçtan elde edilen 3 daire ve 2 arabaya el konuldu. Yakalanan şüphelilerin "çıkar amaçlı silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek, silahla kasten yaralama, kumar oynanması için yer ve imkan sağlama, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, tehdit, 6136 SKM, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçlarından adli makamlara sevk edileceği bildirildi.