EKONOMİ - 26 Ocak 2020 Pazar 10:20

KOBİ’ler için ‘e-Fatura’ dönemi başladı

A
A
A
KOBİ’ler için ‘e-Fatura’ dönemi başladı

Yeni yıl itibariyle KOBİ'ler, kesilen 5 bin TL ve üzeri faturalar, e-Belge portalı üzerinden e-Arşiv fatura olarak kesmek zorunluluğu getirildi.

22 Ocak itibariyle e-Dönüşüm kayıtlı mükellef sayısı e-Fatura’da 207 bin 858, e-Arşiv’de 178 bin 288, e-İrsaliye’de 12 bin 201, e-SMMM’de 11 bin 13, e-Müstahsil’de 10 bin 793, e-Bilet’de ise 35 olarak hesaplandı. YSM Bulut Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Yazıcı, KOBİ’ler için dijitalleşmenin külfet gibi göründüğünü ancak bu uygulama ile maliye sisteminin kolaylaştığını söyledi.

1 Ocak 2020 tarihinden itibaren vergi mükelleflerine kesilen 5 bin TL ve üzeri faturalar, e-Belge portalı üzerinden e-Arşiv fatura olarak kesilmesi zorunda olması sebebiyle KOBİ’lerin faturalandırma sisteminde büyük değişiklik yapıldı. Verilere göre; ilk günde 8 bin vergi mükellefi e-Fatura'ya geçti. 22 Ocak itibariyle e-Dönüşüm kayıtlı mükellef sayısı e-Fatura’da 207 bin 858, e-Arşiv’de 178 bin 288, e-İrsaliye’de 12 bin 201, e-SMMM’de 11 bin 13, e-Müstahsil’de 10 bin 793, e-Bilet’de ise 35 olarak hesaplandı.

"KOBİ’ler için dijitalleşmenin külfet gibi görünüyor ancak bu uygulama ile maliye sistemini kolaylaştı"

Bilişim teknolojileri alanında faaliyet gösteren YSM Bulut Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Yazıcı, "KOBİ’ler için dijitalleşmenin külfet gibi görünüyor ancak bu uygulama ile maliye sistemini kolaylaştı. Firmaların gelir gider tablosunu takip etme imkanı çok daha kolaylaşacak. Yazılımımız ile hem fatura kesip hem de hesapların kontrolü sağlanabilecek. Bununla birlikte platformumuzdaki yazılımlar sayesinde cep telefonunuzdan dahi e-fatura kesebilecek. Gelir İşleri Başkanlığı’ndan gelen giden e-Fatura ve e-Arşiv fatura kayıtlarını tek bir çatı altında düzenli bir şekilde tutmuş olacak." dedi.

"Mali kayıtların arşivlenmesi değişiyor"

e-Fatura sistemiyle kağıt faturaları tamamıyla ortadan kaldıran uygulamada arşivleme için belirli standartlar belirlendiğini sözlerine ekleyen Yazıcı; "e-Fatura sistemine geçen vergi mükellefleri için devlet kağıt veya bu kağıtların PDF uzantılı dosya biçiminde saklanmasını kabul etmiyor. Mali mühürle imzalanmış, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından imzalanmış kabul edilmiş, devletin tasdik vurduğu şirketin kendi mali mühürle entegratörün birleştiği datayı korumak için Denetleme Kurulu en fazla 6 ay süre tanıyor. 6 ay sonra bu dataya ulaşamıyorsunuz. Ancak bundan daha fazla süredeki incelemeler için farklı çözümler bulmak zorundasınız. Şirket olarak geliştirdiğimiz yazılımla güvenli bir şekilde arşivleyebilirsiniz. Tamamen yerli yazılımla KOBİ’ler başta olmak üzere tüm vergi mükellefleri bu süreçte gelir gider tablosunu görüp, fatura kesip aynı zamanda mali kayıtlarını da arşivleyebilecek." ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Mıhlama için izdiham: Süleymanpaşa’da 1 tonluk lezzet seli Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde düzenlenen 2. Hamsi ve Mıhlama Festivali’nin ilk gününde yaklaşık 1 ton mıhlama kısa sürede tükenirken, etkinlik alanında zaman zaman izdiham yaşandı. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde Karadenizliler Derneği tarafından organize edilen 2. Hamsi ve Mıhlama Festivali, ilk gününden yoğun ilgi gördü. Festival kapsamında vatandaşlara yaklaşık 1 ton mıhlama ikram edilirken, lezzetten tatmak isteyenler erken saatlerden itibaren etkinlik alanına akın etti. Kazanlarda hazırlanan mıhlama karıştırılırken ortaya çıkan görüntüler adeta görsel şölene dönüştü. Mıhlama dağıtımı öncesinde oluşan uzun kuyruklar dikkat çekerken, dağıtımın başlamasıyla birlikte kalabalık zaman zaman kontrolden çıktı, yoğunluk üst seviyeye ulaştı. Oluşan kalabalık nedeniyle festival yetkilileri, hazırlanan mıhlamanın yetip yetmeyeceği konusunda endişe yaşadı. İzdiham havadan görüntülendi Mıhlama için oluşan metrelerce kuyruk ve kalabalık, dron ile görüntülendi. Havadan çekilen görüntülerde, etkinlik alanındaki yoğunluk net şekilde gözler önüne serildi. Festivalin ilk günü, yoğun katılım ve renkli görüntülerle hafızalara kazındı. "6 bin kişiye mıhlama dağıtacağız" Tekirdağ Karadeniz İlleri Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Muharrem Akyüz, "Hamsi ve Mıhlama festivalimizin bugün ikinci günündeyiz. Arkamda görüyorsunuz izdiham oluştu. Bu daha ikinci gün mıhlama dağıtımı. Sağ olsun Süleymanpaşalılar bizlere tevazu gösteriyorlar. Bizi çok memnun ettiler ve çok kalabalık oldu. Mıhlama yetecek mi yetmeyecek mi bunun endişesi içerisindeyiz. Katılan herkese çok teşekkür ediyorum. 6 bin kişilik mıhlama hazırladık, 6 bin kişiye ücretsiz mıhlama dağıtacağız. Yarın da 10 bin kişiye ücretsiz hamsi dağıtacağız" dedi.
Ankara Yoğurt, ayran, turşu gibi ürünler 2026’da gıda trendleri arasında Türk mutfak kültüründe önemli bir yere sahip olan yoğurt, ayran ve turşu gibi ürünlerin tüketim trendinin arttığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Sena Nur Doğan, "İnsanlar bu gıdaları artık yalnızca sindirim için değil, bağışıklık, ruh hali ve enerji üzerindeki etkileri nedeniyle tercih ediyor; böylece kültürel tarifler modern dokunuşlarla yeniden popülerleşiyor" dedi. Bireylerin artık yalnızca beslenmeye değil sağlıklarını korumaya, yaşam kalitesini artırmaya, zihinsel ve bedensel dengeyi sağlamaya ve çevre bilinciyle hareket etmeye odaklandığını vurgulayan Medicana International Ankara Hastanesi Feel Well Beslenme ve Yaşam Tasarımı bölümü Diyetisyen Sena Nur Doğan, 2026 yılına nostaljik tatlar ve geleneksel pişirme tekniklerinin damga vuracağını söyledi. Proteinin beslenmenin merkezindeki yerini daha da sağlamlaştıracağına belirten Diyetisyen Sena Nur Doğan şu bilgileri paylaştı: "Bu yılın en güçlü sağlık temalarından biri bağırsak sağlığı. Mikrobiyom dostu ürünler, prebiyotik lifler, fermente gıdalar ve doğal probiyotik içeren seçenekler giderek daha fazla tercih ediliyor. Yoğurt, ayran, turşu gibi kültürümüzde var olan gıdalar modern beslenme trendlerinin yıldızı haline geliyor. 2026’da sağlıklı beslenme ‘yasaklar’ üzerinden ilerleyen katı bir sistem olmaktan çıkıyor. Yerini; tat duyusunu tatmin eden, dokularla oynayan, nostaljik lezzetleri modern yorumlarla yeniden sunan bir beslenme kültürü alıyor. Fermente gıdalar, bakliyatlar, ev yapımı soslar, eski pişirme teknikleri ve yerel malzemelerle hazırlanan yemekler güçlü bir geri dönüş yapıyor." Sığır yağı talebi artıyor Sığır yağının raflarda daha sık görüleceğini aktaran Diyetisyen Sena Nur Doğan, "Bir zamanlar geleneksel yemek pişirmenin temel unsurlarından biri olarak yüksek dumanlanma noktası ve zengin aromasıyla değer verilen sığır yağı, alternatif yağ arayışındaki tüketiciler tarafından yeniden keşfediliyor. Ancak sığır yağı doymuş bir yağdır. Yüksek doymuş yağ alımı, kalp ve damar hastalıkları riskiyle ilişkilidir; bu nedenle az miktarda tüketilmesi en sağlıklısıdır" ifadelerini kullandı. Proteinli içecekler daha da popülerleşiyor İçeceklerin artık yalnızca bir tamamlayıcı değil, başlı başına fonksiyonel bir ürün haline geldiğini ifade eden Diyetisyen Sena Nur Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Elektrolit destekli sular, proteinli içecekler, prebiyotik içeren soğuk çaylar, mantar özleri ve zihinsel dengeyi hedefleyen bitkisel karışımlar her zamankinden daha popüler. Tüketici, içtiği her ürünün kendisine ne sağladığını bilmek istiyor. Bu durum, üreticileri daha sade içeriklere, daha net amaçlara ve daha şeffaf etiketlere yönlendiriyor. Günümüz gıda trendleri, sağlıklı beslenmenin yalnızca makro ve mikro besin dengesiyle sınırlı olmadığını; keyif, sürdürülebilirlik, duygusal iyilik hali, kültürel bağlar ve pratik yaşamla uyumlu bir bütünlük sunması gerektiğini gösteriyor. 2026; bedeni besleyen, zihni destekleyen ve gezegene saygı duyan daha bütüncül bir beslenme yılı olacak."