GÜNDEM - 22 Mayıs 2015 Cuma 11:13

Komiserin cenazesinde gözyaşları sel oldu

A
A
A
Komiserin cenazesinde gözyaşları sel oldu

Adana'da, dört yıl önce bir operasyon sırasında başından yaralandıktan sonra dün evinde beylik tabancasıyla intihar eden komiserin cenazesi adli tıp kurumu morgundan gözyaşları içinde alındı.

Edinilen bilgiye göre, komiser Zeki Miraç Fındıklı, Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü İnfaz Büro Amiri görevindeyken 7 Ağustos 2011 günü aranan şahıslara yönelik şafak vakti operasyon başlatıldı. Operasyon sırasında aranan şahsın biri Fındıklı'nın başına kaya parçası ile vurarak ağır yaralanmasına neden oldu. Fındıklı, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde aylarca tedavi gördükten sonra sağlığına kavuştu. Görevinin başına dönen Fındıklı, psikolojisi bozulduğu için bu görevden eğitim şube müdürlüğüne verildi.

"SECCADE ÜZERİNDE KALBİNE SIKTI"
Yaklaşık iki yıl eğitim şube müdürlüğünde görev yapan Fındıklı, girdiği bunalımdan çıkamadı. Sabah eşi 5 yaşındaki kızını okula götürdüğü sırada komiser, "ölümümden kimse sorumlu değil, eşim seni çok seviyorum kızıma çok iyi bak, kardeşlerim sizi çok seviyorum anneme iyi bakın" ifadelerinin yer aldığı veda notu yazdı.

Sonra namaz kılan Fındıklı seccadenin üzerinde beylik tabancasıyla önce diz kapağına bir el ateş edip daha sonra da kalbine sıkarak intihar etti. Bu arada eşi Fındıklı'yı aradı ancak bir türlü ulaşamadı. Eğitim şube müdürlüğünü de arayan eşi görevliler hala gelmediğini söyleyince eve geldi. Zili çaldı ancak Fındıklı kapıyı açmayınca kendi anahtarı ile kapıyı açtığında Fındıklı'yı yerde kanlar içinde gördü. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Fındıklı'nın hayatını kaybettiğini söyleyince eşi sinir krizine girdi. Yapılan incelemenin ardından Fındıklı'nın cenazesi adli tıp kurumu morguna kaldırıldı.

Fındıklı'nın cenazesi yapılan otopsinin ardından Türk bayrağına sarılı tabutla morgdan meslektaşları tarafından çıkarıldı. Bu sırada Fındıklı'nın kız kardeşi ağabeyinin tabutuna sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Onu polisler ve akrabaları tabutun üzerinden güçlükle alabildi.  Bu arada Fındıklı'nın eşi de, Paşam diyerek ağlayıp sinir krizi geçirdi. Anne Hatice Fındıklı da oğlunun tabutunu görünce gözyaşlarına boğuldu. Anneyi polisler güçlükle ayakta tutabildi. Fındıklı'nın naaşı cenaze aracına konarak memleketi Malatya'ya gönderildi. 

FATİH KEÇE-SERKAN ÇETİNKAYA 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.