"Kopan uzuv, naylon torbada muhafaza edilmeli"

FIRAT AYDINAY/İSTANBUL

Geçtiğimiz günlerde beş hastane dolaşmasına rağmen kopan parmağı dikilemeyen ilköğretim öğrencisi Doğan Ay'ın durumu mikrocerrahi servislerini ülkenin gündemine getirmişti. Konuyla ilgili açıklama yapan Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler ise kopan uzvun hastaneye gerekli koşullar sağlanarak ulaştırılmasının önemli olduğunu söyledi. Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler yaptığı açıklamada, kopan uzvun temiz bir bezle sarılarak naylon torba içerisinde ve 4
derece ısıda muhafaza edilerek hastaneye götürülmesi gerektiğini belirtti. Doç. Dr. Bekler uzvun boyutu ne kadar büyükse o kadar acele etmek gerektiğinin de altını çizerek şunları söyledi:

"Bir kişinin parmağı koptuğu zaman parmağı besleyen damarlar atar ve toplardamarlar, sinirler, tendonlar ve kirişler de kopmuş oluyor. Uzuv kopukluğunda uzvun kopan parçası beslenmeyeceği için ancak belirli bir süre dayanabilir. İnsan vücudunda çok değerli dokular vardır. Bu dokuların çok özel işlevleri vardır ve daha çok oksijene ihtiyaç duyarlar. Mesela beynimiz, kalbimiz ve adalelerimiz oksijensizlik durumunda hasar görür. Kopan bir uzuvda ne kadar çok çalışan doku, adale ve sinir varsa, kansız kalmaya direnci o kadar düşüktür.

Parmaklarda adale olmadığı için iyi korundukları sürece yaklaşık 24 saat bu tip kopmalara dayanıklıdır".

İnsanların korumak isterken uzuvlarına zarar verebildiklerini de aktaran Doç. Dr. Halil İbrahim Bekler, "Direkt buzun içine veya derin dondurucuya konulan parçalar ölüyor. O nedenle panik yapmadan tam teşekküllü bir hastaneye gitmek gerekiyor. Artık büyük şehirlerin çoğunda mikrocerrahi uzmanları var. Hareket etmeden önce en yakın hangi hastanede mikrocerrahi uzmanı varsa onu araştırmak gerekiyor. Bilmeden hastane hastane dolaşmak zaman kaybettirir" dedi.

Kopan bir parmağın dikilemeyeceğine karar verildiği durumlarda ise ayaktan parmak alınarak ele nakledilebileceğini belirten Doç. Dr. Bekler "İşlev olarak en önemli parmak başparmaktır. O yüzden de hiçbir mikro cerrah hastanın başparmağının kaybetmesine izin vermez ve elinden geldiği kadar uğraşır. Ama bazen başparmağın kurtarılamayacağı durumlar vardır. O zaman insan vücudundaki çeşitli dokulardan kemik ve cilt nakilleri yaparak başparmak oluşturuluyor" şeklinde konuştu.