SAĞLIK - 02 Haziran 2020 Salı 13:38

Kovid-19 ile mücadelede yeni bir başarı Erzurum'da yapıldı

A
A
A
Kovid-19 ile mücadelede yeni bir başarı Erzurum'da yapıldı

Erzurum’da 56 yaşındaki korona virüs hastası Türkiye’de daha önce sadece 3 kez yapılmış olan ECMO tedavisi ile hayata tutundu. Özellikle Japonya’da Korona virüs hastalarının tedavilerinde kullanılan ECMO tedavisi Türkiye’de başarılı oldu.

Ağrı’nın Patnos ilçesinde yaşayan 56 yaşında Fesih Pehlivan yaklaşık 25 gün önce yüksek ateş şikayeti ile hastaneye kaldırıldı. Yapılan tedavilerin ardından Erzurum Şehir Hastanesine sevk edilen Pehlivan’ın Korona virüs testi pozitif çıktı. Akciğer solunumunda güçlük çeken Pehlivan daha önce Türkiye’de sadece İstanbul’da ki çeşitli hastanelerde üç kez yapılan kalbi ve akciğerleri yaşamı sürdürmek için yeterli miktarda gaz değişimi veya perfüzyon sağlayamayan kişilere uzun süreli kardiyak ve solunum desteği sağlamada ekstrakorporeal bir teknik olan Ekstrakorporeal Membran Oksijenasyonu (ECMO) tedavisi ile iyileştirildi.

14 gün buyunca yoğun bakımda tutulan Pehlivan’ın son yapılan Korona virüs testi negatif çıktı. Pehlivan yarın yapılacak olan son kontrollerinin arından taburcu olacak. Öte yandan Pehlivan’ın tedavisi evinde 2 ay daha devam edecek.

Tedavi süresince Pehlivan’ın iyileşmesi için mücadele eden sağlık çalışanları ise onun son testinin negatif çıkması üzerine Pehlivan’a alkışlayarak destek verdi.

“14 gün ölü gibiydim”

Pehlivan, yapılan tedavinin ardından sağlığına kavuştuğunu belirterek, “ Ağrı’dayken birden hastalandım. Beni Erzurum’a getirmişler. Getirdiklerinde ben baygındım. 14 gün burada ölü gibi kaldım. Sağlık çalışanlarımız yardımcı oldu, bugün çok iyiyim. 14 gün hiç kendimde olamadım. Sonra bir uyandım hastanedeyim. Çok iyi hissediyorum. Yarın taburcu olacağım inşallah” şeklinde konuştu.

“Hastanemizi dünyada duyurmaktan gururluyuz”

Erzurum Şehir Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Klinik Sorumlusu Prof. Dr. Mehmet Ali Kaygın ise, “Hastamız bize Ağrı’dan solunum yetmezliği ve Kovid-19 hastalığı ile geldi. ECMO akciğere destek için takılan bir cihaz. Biz hastamıza hemen ekibimizle birlikte cihazı bağladık. 12 günlük bir süreç takip ettik. Ardından hastanın iyileşmeye gösterdiği belirtiler sonrası onu cihazdan ayırdık. Şuan hastamız taburcu olma aşamasında. Bu süreçte 24 saatlik takiplerle hastamızı inceledik. Hastane olarak gururluyuz. Hastanemizi dünyada duyurmaktan gururluyuz. Dünya’da Kovid-19 hastalarına bu cihazın takılma oranı yaklaşık yüzde 52 civarında. ABD’de 800 hastaya takıldı, Avrupa’da yaklaşık 300 hastaya takıldı. Ülkemiz ’de bu 7’inci vaka oldu. Her hastaya takılmaz. Hastaya fayda sağlamak yerine zarar verir. Bunu doktorlar olarak karar veriyoruz. Hastanemizde 3 adet bu cihazdan bulunuyor. Uygun olan hastalarımıza gecikmeden bu işlemi yapabiliriz” dedi.

Sefa Tetik - Çağrı Korkmaz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırıkkale MHP’li milletvekilinden "TikTok" açıklaması: "Kapatılması için kanun teklifi hazırlanmakta" Milliyetçi Hareket Partisi Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, "Ahlaksız paylaşımların yoğunlukla yer aldığı ve milli değerlerimizi ayaklar altına alan TikTok’un bir an önce kapatılması gerektiği açıktır. Bu doğrultuda kanun teklifi hazırlamakta olduğumuzun da bilinmesini isterim" dedi. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, sosyal medya uygulaması TikTok ile ilgili açıklama yaptı. TikTok’un, dünyada ve Türkiye’de kullanılan en yaygın sosyal medya platformlarından birisi olduğuna işaret eden Öztürk, kullanıcı sayısının dünyada 1 milyarı aştığını, Türkiye’de ise 30 milyon olduğunu ifade etti. "Bataklığın kurutulması gerekmektedir" TikTok uygulamasının, Türk aile yapısına ve kültürüne uygun olmayan görüntülerin ve davranışların paylaşıldığı bir mecra olduğuna değinen Öztürk, "Bu anlamda müstehcen içerikler oluşturan, canlı yayında gelir sağlayan, çocuk istismarı paylaşan hesap yöneticilerine yönelik operasyonların yapıldığı ve adli soruşturmaların açıldığı yine kamuoyuna yansımaktadır. Tam bu noktada ifade etmeliyim ki TikTok adlı sosyal medya platformu tam anlamıyla bir bataklığa dönüşmüştür ve bataklıkta sinek avlamaktansa bataklığın kurutulması gerekmektedir" diye konuştu. "Ahlak yok olursa gelecek yok olur" Ahlaki değerlerin hiçe sayıldığı bir sosyal medya mecrasında yapılan paylaşımların, toplum düzenini tehdit eden birer unsur olarak görülmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, "Bu, her şeyden önce içinde çocuklarımızı büyüteceğimiz sağlıklı bir toplum için gereklidir. Ahlak yok olursa gelecek yok olur. Ahlakı zedelenen veya yok olan, milli ve manevi değerleri her gün örselenen bir toplum geleceğini hazırlayamaz, istikbâlini sağlam zeminler üzerine kuramaz" şeklinde konuştu. "Milli kültürümüz ve ahlaki yapımız asla bozulmayacaktır" Öztürk, "Bu anlamda ahlaksız paylaşımların yoğunlukla yer aldığı ve milli değerlerimizi ayaklar altına alan TikTok’un bir an önce kapatılması gerektiği açıktır. Bu doğrultuda kanun teklifi hazırlamakta olduğumuzun da bilinmesini isterim. Umuyorum ki Türk milletinin kültürel kodlarını bozmaya yönelik her türlü unsura karşı gerekli tedbir ve adımlar atılarak milli kültürümüz ve ahlaki yapımız asla bozulmayacaktır" dedi.
İstanbul Türkiye’de ilk defa yazılan ’Bir Destandır Kut’ül Amare’ tiyatrosu sahnelendi Fatih’te İstanbul Valiliği ve İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ortaklığında Kut’ül Amare Zaferi’nin 108. yıl dönümü dolayısıyla, ’Kut’ül Amare Zaferi ve Şehitleri Anma’ programı düzenlendi. Programda, 22. Dönem AK Parti Bursa Milletvekili Faruk Anbarcıoğlu tarafından Türkiye’de ilk defa yazılan ’Bir Destandır Kut’ül Amare’ tiyatrosunun da ilk gösterimi yapıldı. Öte yandan, öğrencilerin bir dizi etkinlik gerçekleştirdiği anma programına katılımcılar yoğun ilgi gösterdi. Fatih’te İstanbul Valiliği ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ortaklığında Kut’ül Amare Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle ’Kut’ül Amare Zaferi ve Şehitleri Anma” programı düzenlendi. Ali Emiri Kültür Merkezi’nde düzenlenen program, 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programda, Kocamustafapaşa Anadolu İmamhatip Lisesi öğrencisi Faik Eren Kurtuluş’un gerçekleştirdiği Kuran-ı Kerim tilavetinin ardından Fatih İlçe Milli Eğitim Müdürü Muhammet Fatih Çepni ve Davutpaşa Anadolu Lisesi Müdürü Ceyda Çakıroğlu açılış konuşması yaptı. Konuşmalardan sonra Halil Kut Paşa’nın, Irak Cephesi’ne gelişini ve Kut’ül Amare Zaferi’ni anlatan kısa bir belgesel izletildi. Sahneye çıkan Davutpaşa Anadolu Lisesi öğrencileri şiirlerini okudu ardından bir bir oratoryo sergiledi. Öte yandan, programda Türkiye’de ilk defa 22. Dönem AK Parti Bursa Milletvekili Faruk Anbarcıoğlu tarafından yazılan ’Bir Destandır Kut’ül Amare’ tiyatrosunu da ilk kez Kocamustafapaşa Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri oynadı. İlk defa yazılan ve oynanan tiyatroya katılımcılar yoğun ilgi gösterdi. "Türkiye’de bu tiyatro ilk bana nasip oldu ve bugün de ilk defa sahnelenecek" ’Bir Destandır Kut’ül Amare’ tiyatrosunu yazarı, 22. Dönem AK Parti Bursa Milletvekili ve Türk Parlamenterler Birliği Bursa Şube Başkanı Faruk Anbarcıoğlu, "2016 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın gündeme taşımasıyla halkımız konuya biraz daha ilgi duydu. 1915 yılında İngilizler, Basra Körfezi’ne geliyorlar. O dönemde Irak, Suriye ve İran’ın bir bölümü Osmanlı Cihan Devleti hakimiyetindeydi. Yani bundan 109 yıl önce İngilizlerin orada ne işi var diye insanların sorması gerekiyor. İngilizler egemenliklerini sürdürebilmek ve sömürgelerini devam ettirebilmek için bilhassa İngilizlerin hakimiyetindeki Hindistan’da bulunan Müslüman askerleri ülkemize savaşmaya getiriyorlar. Ülkemize derken geniş bir coğrafyadayız. Yaklaşık 22 milyon kilometrekarede 624 yıl hüküm sürmüş, dünyanın 3 kıtasında büyük bir devleti çökertmek için İngilizler uğraşıyorlar. Bunun için ellerinden gelen bütün gayreti gösteriyorlar. Mesela, Arapça’yı ve Kuran-ı Kerim’i çok mükemmel bilen ve fıkıh alanında bile mükemmel yetiştirdikleri casuslarıyla Osmanlı-Arap kışkırtmacılığı yapıyorlar. Yüzyıllarca kardeşçe yaşamış bu toplumları, birbirine düşürmek için çabalıyorlar. Savaşın içinde bile biz insanlara, insanlık dersi veren bir milletin insanlarıyız. Kut’ül Amare’de yaklaşık 5 generali, 980 üst düzey subayı ve 13 bin 300 İngiliz askerini esir aldık. Ama onlara insanca muamele yaptık. Bizim orada yaklaşık 10 binin üzerinde şehidimiz var. Orada Dicle’nin azgın sularında, eksi 10 derece soğukta bir yandan düşmanla bir yanda da sel baskınlarının içerisinde bu savaşı yaptılar. Böyle bir asil milletin zaferi. Bu zafer yıllarca bizim askeri birliklerimizde kutlandı. Türkiye’de bu tiyatro ilk bana nasip oldu ve bugün de Fatih Ali Emiri Kültür Merkezi’nde ilk defa sahnelendi. Onun da ilk tanığı sizler olacaksınız" dedi. Kut’ül Amare Zaferi’nin tarihi 1. Kut Muhaberesi İngiliz kuvvetleri ve müttefikleriyle, Osmanlı Cihan Devleti askerleri arasında 7 Aralık 1915 - 29 Nisan 1916 tarihlerinde gerçekleşti. İngiltere, 1. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte Hint denizinin güvenliğini sağlamak, Mezopotamya’ya ve Osmanlı Cihan Devleti’ne ait petrol yataklarına hakim olmak için Irak seferine çıktı. Bağdat’ı ele geçirmek üzere çıktığı bu seferin başlangıcında hızla ilerleyen İngiliz birlikleri, Selman-ı Pak’ta Türk birliklerine yenilerek geri çekildi ve Kut’ül Amare’de savunmaya geçti. Halil Paşa komutasındaki Osmanlı Cihan Devleti birlikleri Kut’ül Amare’yi kuşatarak İngilizlere yaklaşık 5 ay süresince yardım gitmesini engelledi. Dicle Nehri kıyısında Kut’ül Amare şehri yakınlarında konuşlanmış İngiliz ve müttefiklerinin kuşatılmasıyla başlayan muharebe, kasabanın Osmanlı Cihan Devleti ordusu tarafından ele geçirilmesi ve İngiliz birliklerinin tamamının esir alınmasıyla zaferle sonuçlandı. 1. Dünya Savaşı içerisinde İngilizler, Çanakkale’den sonra Kut’ül Amare’de Osmanlı Cihan Devleti tarafından mağlup edildi. 29 Nisan 1916’da General Sir Charles V. F. Townshend komutasındaki 5 general, 481 subay ve 13 bin 300 askerden oluşan İngiliz birliği 4 ay 23 gün süren Kut kuşatmasından sonra Osmanlı Cihan Devleti’ne teslim oldu.