GÜNDEM - 23 Eylül 2015 Çarşamba 10:09

Kurbanlık koçlarına kına yaktı

A
A
A
Kurbanlık koçlarına kına yaktı

Adana'da 62 yaşındaki Nasibe Parlar, satın aldığı kurbanlık koçlara kına yaktı. Kına yakma geleneğini sürdüren Parlar, "Bizde geline, askere ve koça kına yakılır" dedi.

Kurban Bayramı arefesinde hayvan pazarları doldu taştı. Kimi kıyasıya kurban pazarlığı yaparken, kimi ise pazarlık yapmadan beğendiği kurbanı aldı. 62 yaşındaki Nasibe Parlar da, Kıyıboyu Caddesi üzerindeki hayvan pazarına gelerek biri oğluna, diğeri kendisine 900'er lira ödeyerek iki kurbanlık koç satın aldı. Nasibe Parlar, koçları satın aldıktan sonra yanında getirdiği kutunun içinden çıkardığı kınayı koçlara tek tek sürdü. Kınayı koçların belli olması için değil gelenek olduğu için yaktığını belirten Parlar, "Ben 25 yıldır kurban keserim, her aldığım kurbana kına yaktım. Biz annemizden ve babamızdan böyle gördük. Geleneğimize göre geline kına yakarlar damada kurban olsun diye, askere kına yakarlar vatana kurban olsun diye, koça kına yakarlar Allah'a kurban olsun diye. Bu nedenle bende geleneği devam ettirmek için kına yaktım" dedi.
Yard. Doç. Dr. Mehmet Yardımcı'nın internette kına yakma geleneğiyle ilgili yazdığı makalede ise şu bilgilere yer verildi:

"Kına yakma adeti İbrahim Peygamber’in oğlu İsmail’i kurban ederken bir kınalı koçun gelmesi, Allah tarafından İsmail’in yerine bu koçun kurban edilmesinin istenmesi nedeniyle kurban kesimi geleneği doğmuştur. İbrahim Peygamber’in oğlu İsmail’i kurban için süsleyip sürmelemesi gibi gelen koçun da süslenmiş, boyanmış olmasından dolayı kurbanlıkların süslenmesi ve kırmızı boya sürülmesi gelenek haline gelmiştir. Türk halk kültüründe kına üç şey için yakılır. Bunlardan birisi kesilecek kurbana kına yakmaktır. Allah yoluna kurban edildiği için. İkincisi askere giden delikanlıya kına yakılır. Bazı yörelerde başa, bazı yörelerde de ele yakılır. Bu uygulama gelenek ve göreneklerimizin yanında bir nevi vatana kurban olduğunu ifade etme amacı güder. Vatan hizmetinin başlangıcında askere giderken yakılan kına, askerin görevine daha candan sarılması gerektiğini, yeri geldiğinde vatan için kurban olacağını hatırlaması içindir. Üçüncüsü de gelinlere kına yakılmasıdır. Geline kına yakılır, çünkü gelinin ailesi kızını gelenek ve göreneklerimize göre baba ocağından başka bir eve göndermekte, kocasına ve yeni evine kurban etmektedir. Kına aynı zamanda temizliğin, saflığın, iyi niyetin simgesi olduğundan geline kına yakma coşku ile kutlanır. Bu kutlama gününe kına gecesi denir."

FATİH KEÇE 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."