Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Prof. Dr. Numan Kurtulmuş bir dizi ziyaret için dün geldiği Antalya’da kent merkezinde bir otelde gazeteciler ve basın yayın organlarının temsilcileriyle bir araya geldi.
Musul operasyonunun tüm dünyanın gündemine oturduğunu belirten Kurtulmuş, "Türkiye Musul’daki pozisyonunu çok net bir şekilde ortaya koydu başından beri. Bunu yaparken de her ülkeye aynı şeyi söyledi. Kapalı kapılar ardından diplomatik temaslar ne yapıldıysa halkın önünde de aynısı yapıldı. Türkiye, Musul’un statüsünün korunması esas olduğu fikri üzerinden hareket eder. Musul Musullularındır. Musul’da nasıl bir yönetimin oluşturulacağı Musul operasyonu kadar önemlidir. DEAŞ temizlendikten sonra başka unsurların getirilmesi ve demografik yapının değiştirilmesi bölge barışına asla katkıda bulunmaz" dedi.
"Musul’da operasyon yapmak masa başında savaş oyunu oynamaya benzemez"
Türkiye’nin bölgedeki silahlı tüm grupların hareketini yakından takip ettiğini de ifade eden Kurtulmuş, terörist grupların varlığının Türkiye’yi birinci dereceden etkilediğini vurguladı. Başta DEAŞ’ın bölgedeki varlığının Türkiye’yi etkilediğini de hatırlatan Kurtulmuş, "Türkiye buna seyirci kalamaz. Türkiye Irak’la sınırı olan bir ülkedir. Bu şehirlerin sokaklarında olan değişiklik bile Türkiye’yi etkilemektedir" dedi.
Orta Doğu’da operasyon yapmanın oyun olmadığının da altını çizen Kurtulmuş, "Burada operasyon yapmak masa başında savaş oyunları oynamayı benzemez. Doğru bir operasyon yapılmazsa Orta Doğu’nun labirentleri arasında kaybolur giderler. Musul operasyonun doğru yapılması lazım" ifadelerin kullandı.
"Göçmenler Berlin’e Milano’ya gitmez"
Operasyonda olumsuz bir durumda yüz binlerce insanın Türkiye’ye göç edeceği tehlikesinin de olduğunu belirten Kurtulmuş, "Musul’dan göçmenler gelecekse Berlin’e Milano’ya ya da Washington’a gitmeyecekler, bunların gelecekleri yer burasıdır. Allah muhafaza yeni mülteci dalgası birinci derecede Türkiye’yi etkilemektedir" dedi.
"Musul operasyonunda şu ana kadar memnunuz"
Bölgede devam eden Musul operasyonunun 4’üncü günüyle ilgili genel bir değerlendirme de yapan Kurtulmuş, şu ana kadarki durumdan memnun olduklarını dile getirdi. Olumsuz her türlü senaryoya da hazır olduklarını da belirten Kurtulmuş, "Şu ana kadar Türkiye'yi rahatsız edecek bir durum yok. Şimdilik istediğimiz gibi gidiyor. Her türlü kötü senaryoya hazırız, bunu da belirtmek isterim. Ayrıca Türkiye olabilecek kötü bir duruma seyirci kalmayacaktır" dedi.
Kurtulmuş’un gündem başlıkları arasında FETÖ operasyonları ve 15 Temmuz darbe girişimi de yer aldı. Darbe girişimin Türkiye tarihindeki en hain hareket olduğunu belirten Kurtulmuş, bu hain harekete katılanların ve yanında, yakınında bulunanların milletin gönlünde affedilmeyeceğini söyledi. 3-5 yüz asker, emniyet personeli ve adliye görevlisi dahil örgüte yakın ve içindeki herkesten hesap sorulacağının altını çizen Kurtulmuş, 'FETÖ mağdurları' sıfatının bir algı operasyonu olduğunu söyledi ve bu sıfatın kullanılmaması konusunda önemle ricada bulundu.
FETÖ operasyonlarının ikinci 3 aylık OHAL’de bitirileceği ön görüsü
FETÖ’ye yönelik operasyonların ne kadar süreyle devam edeceği ve OHAL süreciyle ilgili konuşan Kurtulmuş, OHAL’ın vatandaşların hayatını ve ekonomiyi olumsuz etkilemediğine değindi. İlk 3 aylık OHAL’de FETÖ operasyonlarını bitireceklerini ön gördüklerini ancak işin içerisine girince çok derin olduğunu fark ettiklerini belirten Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Olağanüstü hal ilan edildiğinde 3 ay içerisinde bu işin bitirileceği ön görülmüştü ancak işin içine girildikte ne kadar derin bir olayla karşı karşıya olduğumuz ortaya çıktı. Ümit ederiz ikinci 3 ayda bu iş biter. Devletin bekasıyla ilgili bu durum bir gerekliliktir. Bazıları OHAL’i yanlış anlayıp anlatıyor. AK Parti hükümetinin TBMM’de yasa çıkartma konusunda bir güçlük çekmiyor. Sayısı yeterli. Anayasa değişikliği yapamıyoruz. Birçok mesele yasayla yapılabilir. Bizim amacımız hızlı ve etkin bir şekilde işleyişi yürütmek için kanun hükmünde kararnamelere ihtiyacımız var. 115 bin kişi hakkında işlem yapılmış. Eğer KHK olmasaydı bunları siz 10 senede yapamazdınız. TSK içindeki FETÖ mensuplarının önemli bir kısmı ihraç edildi. Aynı şekilde Anayasa Mahkemesi üyeleri ve yüksek yargı mensupları ihraç edildi. Bunlar OHAL olmasaydı mümkün değildi. OHAL FETÖ ile mücadelede bizim için zorunlu olan bir enstrümandır."
Başkanlık sistemi tartışmaları
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 70’li yıllardan bu yana gelen tartışmayı gündeme getirdiğini belirten Kurtulmuş, başkanlık sisteminin Turgut Özal zamanından bu yana tartışıla geldiğini söyledi. Bahçeli’nin bu tartışmayı bir an önce Türkiye gündeminden çıkarılması için gündeme getirildiğini de belirten Kurtulmuş, "Bizim AK Parti olarak bu konudaki tutumumuz nettir. Biz Türkiye’de demokratikleşme sürecinin tamamlanmasının bir parçası olarak başkanlık sistemini görüyoruz. Çok sayıda yeni reformlara ihtiyacımız var. Bu adımların atılması gerekiyordu. Yeni Anayasa ile birlikte siyasi partiler yasası, seçim yasası, meclis iç tüzüğünde yenilikler gibi görüşlerimizi ifade ettik. Yeni anayasa çerçevesinde ortaya koyduğumuz görüşlerden birisi Türkiye’nin etkin ve hızlı karar alabilen süratli bir şekilde yol alabilen bir yönetme ve yürütme mekanizmasına ihtiyacı olduğudur. Biz başkanlık sistemini etkin bir yürütmenin aracı olduğunu kabul ediyoruz. Bunun bir an evvel Türkiye’de gerekli olduğu görüşümüzü ifade ediyoruz" dedi.
Kurtulmuş, toplantının ardından Burdur’da bir dizi açılış ve ziyarete katılmak için Antalya’dan ayrıldı.
Alparslan Çınar - Sabri Çağlar
