SPOR - 18 Haziran 2023 Pazar 11:21

Levent Sürme: 'Daima atak yapan bir takım istiyoruz'

A
A
A
Levent Sürme: 'Daima atak yapan bir takım istiyoruz'

Ümit Milli Takımı Teknik Direktörü Levent Sürme, Azerbaycan U21 dostluk maçının ardından, “Daima atak yapan bir takım istiyoruz” dedi.

Ümit Milli Futbol Takımı, dostluk maçında konuk ettiği Azerbaycan U21'i 1-0’lık skorla mağlup etti. Mücadelede sonrası Ümit Milli Takım Teknik Direktörü Levent Sürme, İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Sürme, çok fazla pozisyona girdiklerini bu yüzden skorun daha yüksek olmasını beklediklerini söyleyerek, “Rakibin bu kadar geriye çekileceğini beklemiyorduk. Topa çok sahip olduk. Bunu da istiyorduk zaten dominant bir oyun stilimiz var. Bunu takıma her yeri geldiğinde söylüyoruz. Top bizdeyken, daima rakip kaleyi düşünen, daima atak yapan bir takım istiyoruz. Bizim zaten DNA’mıza uyan bir durum bu. Top rakipteyken, rakibe nefes aldırmayan bir oyun sistemimiz var. Bu baskıyı uyguladık. Savunma kelimesini hiç sevmiyorum. Savunma pasif bir kelime. Rakibi sürekli baskı altına almak istiyoruz. Bunu da bugün iyi başardık. Sonuçta eksik olan gol sayısıydı. Bu da ceza sahasına yaklaştığımız ve ceza sahasına girdiğimiz zaman alanların çok dar olduğunu, rakibin bir anda 8-9 kişi girdiği zaman paniğe kapılıyoruz. Kalenin önünde o sakinliği biraz kaybediyoruz. Burada biraz daha çalışmamız gerekir. Çalışma saatimiz ve günümüz fazla olmadığı için milli takımda, daha çok milli aralarda bu konu hakkında onlarla konuşmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

“Salı günü, inşallah iyi skorla alırız”

Salı günü oynanacak bir diğer hazırlık maçı olan Bosna Hersek karşılaşmasını da değerlendiren Levent Sürme, “Tabii ki herkes çok gol atmak ister. Rakip buna ne kadar izin verir, o anki formumuza bağlı. Bosna Hersek’in o kadar geri çekileceğini zannetmiyorum. Daima uzun toplarla oynayan bir takım. Fiziksel olarak Azerbaycan’dan biraz daha güçlüler. Biz zaten rakibimizi buna göre seçtik. Çünkü ilk eleme maçımızı İrlanda’ya karşı oynayacağız. İrlanda, fiziksel olarak çok güçlü bir takım. Sürekli uzun toplar oynayan bir takım. Ona göre önlemlerimizi aldık. Onun bir testini yapacağız. Salı günü, inşallah iyi skorla alırız” diye konuştu.

Enes Gümüş - Mehmet Şirin Topaloğlu
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Dünyasının 123 ülkesindeki yaklaşık 4 bin öğrenci Türkçeye ‘Merhaba’ dedi Eskişehir Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, Açıköğretim Fakültesi bünyesindeki Türk Dili ve Kültürü Programı ile dünyanın dört bir yanındaki Türkçe öğrenmek isteyen herkese ulaşmayı hedeflediklerini belirtti. Prof. Dr Yusuf Adıgüzel, Açıköğretim Fakültesi bünyesinde hayata geçirilen Türk Dili ve Kültürü Programı’nın çevrim içi olarak gerçekleştirilen ilk dersi kapsamında öğrencilerle bir araya geldi. Yoğun katılımla gerçekleşen derste programın amacı ve kapsamına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Rektör Adıgüzel, Türk dili ve kültürünün akademik ve toplumsal önemine dikkat çekerek öğrencilere başarılar diledi. Program hakkında bilgi veren Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, "Öncelikle dünyanın dört bir yanından bizleri izleyen ve dinleyen, Türkçe öğrenmeye gönül veren tüm yeni arkadaşlarımıza ‘hoş geldiniz’ diyorum ve ‘Merhaba Türkçe’ diyerek sizleri selamlamak istiyorum. Türkçe dersini bugün ilk kez sizlerle birlikte başlatıyoruz. Bu program, Açıköğretim Fakültesi bünyesinde yürütülen bir ön lisans programıdır. Türk dili ve kültürünü öğretmeyi amaçlayan program kapsamında, öncelikle bir yıllık Türkçe eğitimi verilecek. Üniversitemizde hem yüz yüze eğitim hem de Açıköğretim Fakültesi aracılığıyla eğitim sunuluyor. Açıköğretim Fakültemiz, dünyanın en büyük ve en güçlü fakülteleri arasında yer alıyor. Anadolu Üniversitesi, öğrenci sayısı bakımından dünyanın üçüncü büyük üniversitesidir. Bu programla, dünyanın dört bir yanındaki Türkçe öğrenmek isteyen herkese, güçlü altyapımız ve Türkçe eğitimi alanında uzman akademik kadromuzla ulaşmayı hedefliyoruz. Bugün 123 ülkeden yaklaşık 4 bin öğrencimiz Türkçeye ‘Merhaba’ diyor. Biz de ilk dersimizde onlara ‘Merhaba’ demek istiyoruz" dedi. "Kültürü öğrenmenin olmazsa olmazı dil öğrenmektir" Çevrim içi derste dil öğrenmenin önemine değinen Prof. Dr. Adıgüzel, "Türkçe ya da başka bir dili öğrenirken hata yapmaktan korkmamalıyız. Cesaretle konuşmalı, yanlış yapmaktan çekinmeden dili kullanmalıyız. Türkçe konuşabileceğimiz ortamlarda, arkadaşlarımızla birlikteyken yanlış cümle kurmaktan ya da kelime kullanmaktan korkmadan pratik yaparak kendimizi geliştirmeliyiz. Öğrencilerimiz bu programla yalnızca Türkçeyi değil, aynı zamanda bir kültürü de öğrenmiş oluyorlar. Zaten programımızın adı da Türk Dili ve Kültürü Programı. Kültürü öğrenmenin olmazsa olmazı dili öğrenmek ve dile hâkim olmaktır. Türkiye’nin sahip olduğu kültür ve medeniyeti tanımanın yolu da Türkçeyi öğrenmekten geçiyor. Türkçeye duyulan ilginin önemli göstergelerinden biri de Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığıdır. YTB, her yıl Türkiye’ye 5 bin burslu öğrenci getiriyor. Sonuç olarak Türkçeye ve Türkiye’ye ilgi duyan bu öğrenciler, kendi ülkelerinde bulundukları süre içerisinde dahi Türkiye’ye gelmeden Türkçe öğrenme imkânına sahip olacak" şeklinde konuştu. "Türkçe, büyük Türk şirketlerinde çalışmak için önemli bir kapı aralayabilir" Türk Dili ve Kültürü Programı’nın sunduğu fırsatları da anlatan Adıgüzel, sözlerine şöyle devam etti: "Bu program, Türkçe bilmeyenler için A1 seviyesinden başlayarak C1 seviyesine kadar kademeli olarak ilerleyen bir yapıya sahip. Bu nedenle hiç Türkçe bilmemek bir endişe kaynağı olmamalı. Programı tamamlayan öğrencilerimiz Türkçe yeterliliklerini ileri seviyeye taşıyabilecekler. Türkçe öğrendikten sonra Açıköğretim Fakültemizde yer alan yaklaşık 50 programdan herhangi birini okuma imkânı da bulunuyor. Ayrıca Türk Dili ve Kültürü Programı, ikinci üniversite ya da çift ana dal kapsamında da tercih edilebilir. Dünyanın herhangi bir ülkesinde üniversite eğitimi alan bir öğrenci, bu programı ikinci üniversite olarak okuyabilir. Türkçe bilgisini geliştirirken aynı zamanda kendi alanındaki eğitimini de sürdürebilir. Bu yönüyle Türkçe hem kendi ülkesinde hem de farklı ülkelerde faaliyet gösteren büyük Türk şirketlerinde çalışmak isteyenler için önemli bir kapı aralayabilir." İlk ders, uluslararası öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirilen soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.