GÜNDEM - 17 Eylül 2016 Cumartesi 13:55

Lösemi hastası, engelli annesi için yardım istiyor

A
A
A
Lösemi hastası, engelli annesi için yardım istiyor

Lösemi hastası Alaattin Arslan’ın tek isteği, geçirdiği felç sonucu konuşma yetisini kaybeden 67 yaşındaki annesi Nezaket Arslan'a yardım eli uzatılması.

Bir yıl önce lösemi teşhisi konulan Alaattin Arslan(38) hastalıkla mücadele sürecini İHA muhabirine anlattı. Geçirdiği felç sonucu konuşma yetisini kaybeden annesi Nezaket Arslan ile beraber yaşayan Alaattin Arslan, bu hayattaki tek önceliğinin annesi Nezakat Arslan(67) olduğunu, annesine bakacak kimse olmadığı için kaygılandığını dile getirerek yardım talebinde bulundu.

Lösemi teşhisinin konulmasının ardından 80 kilodan 39 kiloya düştüğünü, su içerken ve yemek yerken zorlandığını, karnının aç olmasına rağmen yemek yiyemediğini kaydetti.

Arslan, tek önceliğinin annesi olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Ben kendim için bir şey istemiyorum, şu garip annem var ya, ne anneden güngörmüş ne babadan, sadece ona sahip çıkmalarını istiyorum. Ben bitmişim zaten, sadece anneme gün görmemiş anneme. Ben anneme bakamadım, demek ki benimde kaderim buymuş. Bacım var, onu çok özlüyorum, eniştem var, yeğenlerim var ama onların da durumu yok. Ben ne diyebilirim ki? Ben kendim için bir şey istemiyorum. Annem için, konuşamıyor felçli zaten. Anlatsa anlatamıyor. Söylese söyleyemiyor.”

İlaçlarımı alacak maddi güce sahip olamadığını söyleyen Arslan, “Yeşil kartım var. Bulamazsam oradan buradan alıyorum. Bizim milletimiz yücedir. Benim istediğim bana acımaları değil. Anneme sahip çıkmalarını istiyorum. Ben olmadığım zaman anneme sahip çıksınlar lütfen, ben kendim için hiçbir şey istemiyorum. Ölüm Allah’tandır, ne zaman geleceği belli değildir. Anneme sahip çıksınlar ben onu isterim. Bu hayattan ben kendim için hiçbir şey istemedim. Ben babasız büyüdüm. 13 yaşımda babam öldü benim, babasızlığın ve ailesizliğin ne demek olduğunu bilirim ben” şeklinde konuştu.

Tek varlığının annesi olduğunu dile getiren Arslan, konuşma engelli annesi Nezaket Arslan için yardım çağrısında bulunarak, “Benim tek varlığım annem, kıyamam ben ona kimse bana acımasın ona sahip çıksınlar. Bunu gönülden söylüyorum, bana acımasınlar anneme acısınlar, anneme sahip çıksınlar. Ben hayırsız evladım, bir annemi mutlu edemedim ben” dedi. 

Benan Özben

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli "Sizi umreye götüreceğiz" yalanıyla vatandaşları 10 milyon TL dolandırdıkları iddia edilen şüpheliler: "Asıl mağdur biziz" Umre ziyaretine gitmek isteyen 412 kişiyi 10 milyon TL dolandırdığı iddia edilen turizm acentesi sahibi ve aracı şahıs tutuklandı. İlk ifadesi ortaya çıkan acente sahibi, "Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Uçuş firması yetkilileri yerine biz gözaltına alındık" dedi. Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar’ın (53) sahibi olduğu turizm acentesinin Kocaeli, İstanbul, Bursa, Sakarya, Balıkesir, Düzce gibi illerde umre ziyaretine gitmek isteyen yaklaşık 412 kişiyi yaklaşık 10 milyon TL dolandırdığı iddia edildi. Umreye gitme tarihinin geçmesi üzerine vatandaşlar şüphelilerle irtibata geçerek polis şikayette bulundu. Sakarya’da camide müşteriler ile yapılan toplantı sırasında Çokyaşar ve 4 şüpheli Sakarya’da gözaltına alındı. İfadesi alınan 5 şüpheli savcılık tarafından serbest bırakılmasına karar verildi. Ancak Bursa’da da yapılan şikayetler üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Ahmet Çokyaşar ve aracı olduğu iddia edilen Ersoy Y. (50) serbest bırakılmadan gözaltı süreçleri devam etti. Diğer 3 şüpheli ise serbest bırakıldı. "Asıl mağdur olan biziz" Sakarya’dan SEGBİS aracılığıyla Bursa 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne bağlanan şüpheliler, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan ifade verdi. Suçlamaları kabul etmeyen Ahmet Çokyaşar, "Asıl mağdur olan taraf biziz, firma iki kere uçuşlarımızı iptal etti. Bilgiyi aldığımız an itibari ile emniyete suç duyurusu yaptık. Uçakları ertelenen yolcularımız ile görüşmek için Sakarya’ya gittik. Aynı suçtan dün Sakarya’da serbest bırakılmıştık ancak Bursa’daki vatandaşların yine suç duyurusunda bulunması üzerine 3 gündür gözaltına olduğumuz için müşterilerimizle irtibata geçemedik. Uçuş firması yerine bizler bugün buradayız. Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için serbest kalmamız gerekmektedir. Uçuş firması yetkililerinin acil olarak gözaltına alınmasını talep etmekteyiz. Asıl bizler dolandırıldık. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm, sizlerden yardım talep ediyoruz, biz bu sorunu çok kısa zamanda çözecek pozisyondayız. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim” diye konuştu. "Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık" Çokyaşar’ın savunmasına katılan müdafisi Av. Nurcan Özlen, "Müvekkilimiz uçuşların iptal edildiğini 30 Nisan tarihinde öğrenmiştir, bu haberi alır almaz firma hakkında şikayetçi olduk. Firma sahibi hem Sakarya’da yürütülen soruşturmada hem de Kocaeli’de yürütülen dosyada şüpheli konumundadır. Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık. Müvekkilimin dolandırıcılık kasti söz konusu değildir. Aksine biz mağduruz” şeklinde konuştu. "Umreyi iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi" 29 senedir kamu personeli olarak görev yaptığını söyleyen Ersoy Y., "Ben de umreye gidecektim, orayı iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi. İnsanlar umreye gideceğimi duyunca beni arayarak, ‘Birlikte gidelim’ dediler. 12 kişi bana para verdi, ben de parayı yatırdım fakat Umre’ye gitmemize 2 gün kala uçuş firması uçuşun iptal olduğunu bildirdi. İtibarımdan dolayı bu 12 kişinin parasını hemen ödemek istiyorum yeter ki serbest kalayım. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim, hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanarak serbest bırakılmamı talep ederim” ifadelerini kullandı. "Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını geri iade etmiştir" Ersoy Y. müdafisi Av. Gizem Dirbisoğlu ise "Müvekkilim daha önce de bu turizm firması ile umreye gitmiştir. Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını da geri iade etmiştir. Müvekkil mağdur durumdadır, tutuklanması ağır bir tedbir olacaktır. Fazla şikayetçi olduğu için herkes para verdiğini iddia etmiştir ancak müştekinin gerçeğe aykırı beyanları ile müvekkilin tutuklanması hakkaniyete aykırı bir durum olacaktır. Turizm firmasının yetkilisini müvekkilim vatandaşlara bildirmiştir, kendisi sadece aracıdır. Ersoy Y., bir kuruş dahi kar sağlamadan vatandaşların parasını turizm firmasına yatırmıştır. Maddi menfaat yoktur” dedi. İfadelerinin ardından 2 şüpheli, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.