GÜNDEM - 25 Ekim 2020 Pazar 10:08

Mandalinada rekor rekolte, yüz güldürdü

A
A
A
Mandalinada rekor rekolte, yüz güldürdü

İzmir’in dünyaca ünlü satsuma cinsi mandalinada hasat devam ediyor. 19 Ekim’de ihraç edilmeye başlanan mandalina rekoltesinde bu yıl, geçen seneye oranla yüzde 25 artış bekleniyor. Korona virüsün etkisiyle bu seneki ihracat hedefi ise 400 milyon dolar.

İzmir’in Seferihisar ve Menderes ilçelerinde yetişen dünyaca ünlü satsuma cinsi mandalinada hasat devam ediyor. İnce kabuklu ve çekirdeksiz olmasının yanı sıra aroması ile de tercih edilen ürünler arasında yer alan satsuma cinsi mandalina, hem yurt dışı hem de yurt içinde tüketiliyor. İzmir’in Seferihisar ilçesindeki mandalina bahçelerinde sabahın ilk ışıklarından itibaren hummalı bir çalışma ile satsuma mandalinalar toplanıyor, ürünler fabrikalarda işlenerek paketleniyor. Kalitesine ve büyüklüğüne göre kutulanan mandalinalar, kamyonlarla yüklenerek hem iç piyasaya hem de yurt dışına gönderiliyor. Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) verilerinden derlediği verilere göre, Türkiye 2019'da 57 ülkeye ihraç ettiği mandalinadan 347 milyon dolar döviz girdisi sağladı. Ege Yaş, Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, mandalina rekoltesinde bu yıl geçen seneye oranla yüzde 25 artış beklediklerini belirterek 2020 ihracat hedeflerinin 400 milyon dolar olduğunu ifade etti. Uçak, korona virüs pandemisi nedeniyle yaş meyve ve sebze ihracatında artış olduğunu, bu durumun mandalina ihracatına da yansıyacağını düşündüklerini kaydetti.

Mandalinada rekor rekolte, yüz güldürdü

Rekolte yüksek

Uçak, “2020 yılının rekoltesinin, geçen seneye göre yüzde 25 fazla olacağını düşünüyoruz. Geçen sene 57 ülkeye yaptığımız ihracatın toplam değeri 347 milyon dolardı. 2020 yılında 57’den daha fazla ülkeye 400 milyon dolar ihracat yapmayı hedefliyoruz. Bu yıl mandalina rekoltesi yüksek. Fiyatlar da oldukça makul düzeyde. Erkenci mandalina şu anda piyasada satılıyor. 19 Ekim’de satsuma cinsi mandalina ihracatımız başladı. Hava şartları iyi giderse 2021 yılının ocak ayı sonuna kadar satsuma mandalina ihracatı devam eder. Mandalinayı en çok Rusya, Ukrayna ve Irak’a satıyoruz. Tabii ki Avrupa ülkelerine olan ihracatımızı artırmayı hedefliyoruz” dedi.

Mandalinada rekor rekolte, yüz güldürdü

Korona virüs, ihracatı artırdı

Ege’nin satsuma mandalinasının çok özel olduğunu belirten Uçak, “Satsuma, ince kabuklu ve çekirdeksiz olur. İçindeki zar çok incedir ve aroması da çok güzeldir. Bölgemizde, dünyada eşi benzeri olmayan bir ürün yetişiyor. Ürünümüzü ihracat etmenin yanı sıra iç piyasaya da sunuyoruz. Satsuma mandalinayı ihraç ettiğimiz ülkeler muhakkak devamını istiyor. Özellikle korona virüs döneminde oldukça rağbet gördü. Pandemi döneminde yaş sebze meyve mamullerinde ihracatımızı artırdık” diye konuştu. Öte yandan, mandalina bahçeleri ve ürün toplama anları havadan görüntülendi.

Ceren Atmaca - Sinan Yeniçeri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun ‘Mikroplastik’ tehlikesi Halk Sağlığı ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. M. Emin Dinççağ, hayatın her aşamasında kullanılan ‘mikroplastiğin’ halk sağlığı sorunu ve en ciddi çevre kirleticisi olduğunu belirterek, “İnsanın üreme sistemi üzerine olumsuz etkileri olabileceği, otoimmün hastalıklara yol açabileceği ve Alzheimer gibi hastalıkları tetikleyebileceği şeklinde düşünceler mevcut” dedi. ’Mikroplastik’ tehlikesine dikkat çeken Uzm. Dr. M. Emin Dinççağ, “Mikroplastik, günümüzün en önemli halk sağlığı sorunu, en ciddi çevre kirleticisidir. Günümüzün en önemli çevre kirleticisi olan mikroplastik, yediğimiz içtiğimiz gıdadan, içme suyumuza, anne sütüne kadar yapılan tıbbi araştırmalarda her yerde karşımıza çıkmaktadır. Henüz insan sağlığı için yol açacağı sağlık problemleri net olarak bilinemese de, otoimmün hastalıklara, Alzheimer hastalığında, üreme sistemini etkileyen hormonları bozduğu konusunda bilgilerimiz var. Ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak karşımızdadır” diye konuştu. Dünya nüfusunun hızla arttığını hatırlatan Dinççağ, “İnsanoğlunun turistik ve hareketli yaşamı, endüstriyel üretim ve tüketimin artması, daha iyi yaşam kalitesi beklentileri hızla çevrenin kirlenmesine ve ekosistemlerin bozulmasına yol açıyor. Hava kirliği, deniz kirliliği, toprağın bilinçsizce kirletilmesi, yanlış tarımsal politikalar yanında endüstri için ucuz, hafif ve kolay elde edilen bir madde olan plastiğin daha çok kullanılması günümüzde en ciddi çevre kirliliğine neden olmuştur. Son zamanlarda plastiğin yol açtığı çevre felaketi daha çok gündeme gelmekte ve artık bir önlem alınmasının kaçınılmaz olduğu sıklıkla vurgulanmaktadır. Zira yapılan birçok araştırmada, anne sütünden, içtiğimiz suya, yediğimiz balığın bünyesinde, ergenlerden alınan kan örneklerinde mikroplastiğe rastlanması ve gittikçe önlenemeyen plastik kullanımı önlem alınmasının gerekli olduğunu ortaya koymuştur” şeklinde konuştu. Dr. Dinççağ, şöyle devam etti: “Özellikle çevreye saçılan mikroplastiğin dünyanın en uzak ve bakir yörelerinde tespit edilmesi, sular ile denizlere taşınması ve balıkların ve diğer deniz ürünleri ile karıştırılarak balıklar için gıda ürünü gibi balığın bünyesine taşınması ve oradan insan vücuduna besin olarak geçmesi, su içtiğimiz pet şişeler ile yine insan vücuduna girmesi alarm verici bir tespit olarak karşımızdadır. Banyo perdelerinden paspaslara, ev gereçlerinden birçoğundan giysilerimize, diş fırçasından çocuk oyuncaklarımıza, kozmetik ürünlerden diş macununa, peynir kaplarımızdan alışveriş poşetlerine her şeyde hayatımızda olan plastik ve mikroplastik insan sağlığını da olumsuz olarak etkilemektedir. Henüz çok aydınlatıcı veriler olmamasına rağmen insanın üreme sistemi üzerine olumsuz etkileri olabileceği, otoimmün hastalıklara etken olabileceği ve Alzheimer gibi hastalıkları tetikleyebileceği şeklinde düşünceler mevcuttur.” Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğden bahseden Dinççağ, “Plastiğe temas eden gıdalarla ilgili tedbirlerin alınması için üreticiye Türk Gıda Kodeksi Gıda ile Temas Eden Madde ve Malzemeler Dair Yönetmelik’te yapılan değişiklikler, süre verilerek Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Avrupa Kimyasal Ajansının(ECHA) önerileri ile Avrupa Parlamentosu’na ve Konseyi’ne bu alanda kısıtlamalar yapılmasına dair tavsiyeleri sürekli gündemde olmuştur. 2023/2055 Avrupa Birliği Yönetmelikleri mikroplastikler üzerine kısıtlamalar getirmektedir. Sentetik polimer mikro partikülleri kendi başlarına maddeler olarak belirli bir oranın üzerinde üretimde kullanılmaları yasaklanmıştır. Yılda 42 bin ton mikroplastiğin havaya, toprağa, suya ve okyanuslara karıştığı ve bu tehlikenin önlenmesinin insan hayatı için çok önemli olduğu artık günümüzde çok ciddi düşünülen çevre sorunlarındandır” ifadelerini kullandı.
Aydın Müdür Şenkul, sağlık hizmetlerini yerinde inceledi Aydın genelindeki ilçe ziyaretlerine devam eden İl Sağlık Müdürü Dr. Eser Şenkul, Nazilli Devlet Hastanesi’nde sunulan sağlık hizmetlerini yerinde inceledi. Her geçen gün büyüyen sağlık altyapısı ile dikkatleri üzerine çeken Aydın’da, sağlık yatırımları aralıksız devam ediyor. Bu çerçevede ilçe ziyaretlerinde hız kesmeyen Aydın İl Sağlık Müdürü Dr. Eser Şenkul, Nazilli Devlet Hastanesi’ni ziyaret etti. Sunulan sağlık hizmetlerini yerinde inceleyen ve hastane başhekiminden yürütülen çalışmalar hakkında bilgi alan Müdür Şenkul, özverili çalışmaları dolayısıyla da sağlık personellerine teşekkür etti. Ayrıca hastanede yatan hasta ve yakınlarıyla da görüşen Müdür Şenkul, ’geçmiş olsun’ dileklerinde bulundu. Konu ile ilgili Aydın İl Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada “İl Sağlık Müdürümüz Dr. Eser Şenkul, Nazilli Devlet Hastanesi’ni ziyaret ederek yürütülen sağlık hizmetlerini değerlendirdi. Müdürlüğümüz Kamu Hastaneleri Hizmetleri, Sağlık Hizmetleri Başkan ve Başkan Yardımcısı ile İl Ambulans Servisi Başhekimimizin eşlik ettiği ziyarette İl Sağlık Müdürümüz, Hastane Başhekimimizden yürütülen ve planlanan çalışmalar hakkında bilgiler aldı. İl Sağlık Müdürümüz, ziyareti esnasında tedavi gören hastalarla sohbet ederek, geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Doğum Servisi, Doğum Ünitesini ve anjiyo merkezini ziyaret ederek sağlık personelimiz ile bir araya gelen İl Sağlık Müdürümüz hemşire ve ebe personellerimiz ile sohbet etti. İl Sağlık Müdürümüz ebe ve hemşirelerimizin hemşireler haftasını ve ebeler günlerini kutlayarak, çalışmalarındaki üstün gayretlerinden dolayı teşekkür etti ve görevlerinde başarılar diledi" ifadeleri yer aldı.
Muğla Başkan Aras mesaisini halk pazarında başladı Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Muğla’nın en büyük halk pazarının kurulduğu Menteşe’de sabah mesaisine pazarda başladı. Menteşenin kırsal mahallelerinden gelerek Pazarda tezgâh açan üretici kadınlar ile görüşen Başkan Aras, pazara alışverişe gelen vatandaşlarında dertlerini dinledi. Muğla’nın Menteşe ilçesinde Perşembe günleri kurulan bölgenin en büyük halk pazarında hem esnaf ile hem de vatandaşlar ile buluşan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’a vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Vatandaşlar hayırlı olsun dileklerini iletirken, mahalleleri veya oturdukları semt ile ilgili sorunlarını da ayaküstü Başkan Ahmet Aras’a ilettiler. Mesaiye halk pazarında başlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, vatandaşların çay, kahve, lokma ve keşkek taleplerini de kırmadı. Halk pazarı ziyaret geleneğini sadece Menteşe’de değil, 13 ilçede de sürdüreceğini belirten Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Mesaiye Pazar yerinde başladık. Pazar yerinde halkımızın hem nabzını tutabiliyoruz, hem de bize çok daha fazla vatandaşımız ulaşabiliyor. Belediyemize günlük gelen ve görüşebildiğim insan sayısı belli. Ancak sokakta ve pazaryerinde olunca çok daha fazla insana ulaşabiliyoruz. Onlar da bize rahatça ulaşabiliyorlar. Pazarı dolaştım. Fiyatlar konusunda şikâyetçi olanlar da var. Bir amcamız Pazar çantasını bin 500 liraya zor doldurdum dedi. Fiyatların çok yüksek olduğundan bahsetti. Üreticilerimiz ile görüştük. Üreticilerimiz de girdi maliyetlerinden ve enflasyondan söz ediyorlar. Biz de zaten sosyal belediyecilik noktasında bazı desteklerde bulunmaya çalışıyoruz ki, bunun ilkini öğrencilerimize ulaşımda destek vererek başlattık. İkincisini de Halk Kart ile dar gelirli vatandaşlarımıza yüzde yüz bir zam yaptık. Dar gelirli vatandaşlarımıza ve ihtiyacı olanlara desteğimiz sosyal belediyecilik noktasında deva edecek. Pazar yerlerinde dolaşmaya devam edeceğiz. Pazarlar kentimizin nabzını tutmak için çok doğru noktalar. Hem üretici ile hem de vatandaş ile buluşabildiğimiz noktalar. Bundan sonra da Pazar ziyaretlerimiz bütün ilçelerimizde devam edecek. Vatandaşlarımız bir taraftan a Belediye ile ilgili problemlerini, sıkıntılarını, çevre ile ilgili problemlerini anlatıyorlar. Bizim Belediyenin ofisinde oturmaktansa dışarıda olmamız çok daha fazla insan ile iletişimde olmamızın yolunu açıyor. Bu çalışmalarıma devam edeceğim” dedi.