EKONOMİ - 05 Mayıs 2025 Pazartesi 13:26 | Son Güncelleme : 05 Mayıs 2025 Pazartesi 15:52

Mehmet Şimşek: ''Bizim tek gündemimiz hayat pahalılığıyla mücadele''

A
A
A
Mehmet Şimşek: ''Bizim tek gündemimiz hayat pahalılığıyla mücadele''

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TGRT Haber yayınında ekonomi gündemine dair açıklamalarda bulundu. Şimşek, ''Bu sene enflasyonun, Merkez Bankamızın hedef tahmini olan yüzde 19-29 aralığında kalması ihtimalini oldukça yüksek görüyoruz. Enflasyon için Merkez Bankası'nın hedefini önceliklendirdik. Bizim tek gündemimiz hayat pahalılığıyla mücadele'' dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TGRT Haber yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bakan Şimşek, enflasyonun düşüş sürecinin devam ettiğini ve hayat pahalılığı ve mücadele en önemli gündem maddelerinin başında olduğunu belirterek, "Bir süredir uyguladığımız programın da ana amacı enflasyonu kalıcı bir şekilde aşağıya çekmek. Biliyorsunuz biz bu programa başlarken bir yıllık bir geçiş dönemi görmüştük. Yani dezenflasyon için politika kurgusunun tam olarak oluşturulması için zamana ihtiyaç vardı. Yani para politikasının yeniden inşasından tutun, diğer bütün bileşenler açısından konuşuyorum. Haziran 2024'ten bu yana sürekli yıllık enflasyon düşüşte. Yani 11 aydır yıllık enflasyon aşağı yönlü devam ediyor. Bu son yaşanan iç ve dış şoklara rağmen yıllık enflasyonun sınırlı da olsa düşüşe devam etmiş olması olumlu" açıklamasında bulundu.

"Sıkı Para Politikası enflasyonun düşmesine katkıda bulunacak"

Gelecek süreçte enflasyonun düşmeye devam etmesini beklediklerini de sözlerine ekleyen Şimşek, "Bunun birinci sebebi gecikmeli para politikası etkisi net bir şekilde ortaya çıkmış durumda. Sıkı Para Politikası enflasyonun düşmesine katkıda bulunacak. Bu sene için hem maliye politikası hem gelirler politikası daha destekleyici bir nitelik kazanacak. Arz yönlü çabalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Yani konut arzından tutun diğer bütün alanlara kadar. Yani dolayısıyla sadece maliye politikası, para politikası üzerinden değil. Aslında arz yönlü de dezenflasyon iş sürece katkı verecek önemli çabalar içerisindeyiz.

"Merkez Bankası'nın enflasyon hedefi yüzde 20-19 arası"

Bakan Şimşek, geçen sene enflasyonun yüzde 44'e indiğini ve 20 puanlık ciddi bir düşüş olduğunu hatırlatarak, enflasyon düşüşü hedeflerine ilişkin, "Bu sene için tabii hedefimiz 20'li rakamlar. Yani Merkez Bankamızın bir biliyorsunuz koridoru var. Hedef koridoru, tahmin aralığı diyelim. Bu da yüzde 20-19 arası. Biz enflasyonun bu hedef tahmin aralığı içerisinde kalması ihtimalini oldukça yüksek görüyoruz. Bu anlamda hala biz hedeflerimize inanıyoruz. Şimdi burada tabii şu anda enflasyon yüzde 37,9 civarı. Ama temel mal enflasyonuna baktığınız zaman, yani temel mallarda enflasyon ciddi bir şekilde düştü. Yüzde yirmi civarı. Gıda enflasyonu alkolsüz içekler dahil olmak üzere yüzde 36 civarı. Hizmet enflasyonu yüksek seyrediyor. Burada da yüzde 55 civarı bir hizmet enflasyonu var. Yani dolayısıyla aslında genel anlamda mal enflasyonuna baktığınız zaman yüzde 31 civarına inmiş durumdayız. Dolayısıyla burada enflasyonu nispeten yüksek tutan faktörlerden bir tanesi hizmet enflasyonu" ifadelerine yer verdi.

"Temmuz'dan itibaren kira enflasyonunda normalleşme olacak"

Hizmet enflasyonunda kira enflasyonunun ön plana çıktığını dile getiren Şimşek, "Fakat şunu da söyleyeyim 2023'te kira enflasyonu yüzde 110 civarı iken 2024'te yüksek seyretmişken yine yüzde 100'ün üzerindeyken şu anda yüzde 90'ın altına indi. Ben inanıyorum ki özellikle Temmuz'dan sonra, çünkü biz geçen sene Temmuz ayında bu kiralar üzerindeki yüzde 25'lik üst limiti kaldırdık. Temmuz'dan itibaren burada bir normalleşme olacak. Eğitimde de benzer bir şekilde" diye konuştu.

"Konut arzında ciddi bir artış var"

Konut arzlarına ilişkin de konuşan Şimşek, deprem konutlarına ilişkin, "Şu an itibariyle 202 bin deprem konutu teslim edildi. Yerinde dönüşüm dahil olmak üzere 2023'e oranla bu sene sonu itibariyle geçen Çevre Şehircilik Ve İklim Değişikliği Bakanımızla bir toplantı yapma fırsatımız oldu. Kendileri bana 560 bin konutun devreye girmiş olacağını söylediler bu yıl sonu itibariyle. Dolayısıyla yani konut arzında ciddi bir artış var. Biz tabii ki deprem konutlarını önceliklendirdik ama kentsel dönüşümdür, yerinde dönüşümdür, o çerçevede özellikle dirençli şehirlerin inşasıdır, bütün bu konularda bütçeden önemli imkanları seferber etmiş durumdayız" şeklinde konuştu.

"Bizim en önemli gündemimiz hayat pahalılığı ile mücadeledir"

Şimşek, enflasyonun düşmesinin mevcut şartlarda oldukça muhtemel bir sonuç olduğunu ifade ederek, "Biz enflasyonun düşmeye devam edeceğini öngörüyoruz. Son şoklarda da yani içeride yaşanan dışarıda Türkiye'yi etkileyen dış şoklarda biz enflasyonu ve programı önceliklendirdik. Bizim en önemli gündemimiz hayat pahalılığı ile mücadeledir" değerlendirmesinde bulundu. Programın işleyişine ilişkin yapılan eleştirileri değerlendiren Şimşek, programın başlıca hedeflerinin enflasyonu düşürmek ve cari açığın sürdürülebilir bir patikaya çekilmesi olduğunu belirterek, bu hedeflerde sonuç aldıklarını ve almaya devam ettiklerini aktardı.

"İmamoğlu'nun tutuklanmasının piyasalara etkisi 3 gün sürdü"

Şimşek, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının piyasalara olan etkisine ise, "İlk üç gün tabii çok ciddi bir çıkış oldu Türkiye'den. Ağırlıklı olarak offshore. Ama bir sonraki Pazartesi günü tamamen durulmuştu. Hatta offshore'dan girişler başlamıştı. Daha sonra özellikle ABD merkezli ticaret savaşları üzerinden küresel büyüme ilişkinin önemli bir belirsizliğinin ortaya çıkması, riskli alanlardan kaçışı ciddi bir şekilde tetikledi. Yani herkes nakde dönmeye çalıştı ya da çok böyle hani güvenli işte hazine kağıtlarına Türkiye için konuşmuyorum, dünya için konuşuyorum. Yani o türden tercihler ortaya çıktı. O da tabii Türkiye'yi etkiledi. Dolayısıyla sadece bu faktör etkiledi demek yanlış olur. Her iki faktöründe etkisi var" şeklinde konuştu.

Mehmet Şimşek: ''Bizim tek gündemimiz hayat pahalılığıyla mücadele''

"Bütçede milli gelirde bir artış olacak"

Merkez Bankası'nın ortaya koyduğu tedbirlere ilişkin eleştirilere de cevap veren Şimşek, bu tedbirlerin programı korumak amacıyla konulduğunu belirtti. Şimşek, şu ifadelere yer verdi:
"Merkez Bankası'nın yaptığı şey, enflasyon tahmin aralığında tutmak için bu adımlar atılıyor. Hayat pahalılığı ile mücadele için kararlıyız. Bütçede daha iyi bir performans görmek isterim. Hükümetimizin en büyük önceliklerinden biri deprem yaralarını sarmaktır. Bu sene bütçede milli gelirde bir artış olacak. Harcama kesintileri üzerinde çalışıyoruz. Tasarruf paketi uyguluyoruz. Mevcut kaynakların daha üretken alanlara nasıl aktarılacağını masaya yatırmış durumdayız. Özellikle cari harcamalarda, acaba daha verimli alanlara nasıl kaynak aktarırız, bunu çalışıyoruz. Gelir ayağı bizim kontrolümüzde değil, önemli ölçüde tüketime bağlı. İthalat etkili, tüketim etkili. Bizim için önemli olan harcamaların kontrol altına alınması. Dezenflasyon açısından önemli olan harcamaların aşağı yönlü tutulması."

"Cari açık Şubat itibarıyla 12,8 milyar dolar bu son derece makul bir rakam"

Son gelişmelerin cari açıkta artışı sınırlayacağının altını çizen Şimşek, "Bir taraftan dış talep yavaşlayacak. Bu ihracatı olumsuz etkileyebilir. Ama iç talepteki yavaşlama ithalatı aşağı çekecek. Petrol fiyatlarındaki düşüş en kritik konu o. Petrol fiyatlarındaki düşüş cari açığı büyük oranda aşağı çekecek. Bakın burada arkadaşlara sordum yani etkisi ne olacak diye. Şimdi birincisi cari açık Şubat ayı itibariyle 12,8 milyar dolar. Yani yaklaşık milli gelirin yüzde 1'i kadar" ifadelerini kullandı.

"Mücevher adı altında altın ithalatı yapıldığını da biliyoruz"

Şimşek, Şubat ayından itibaren altın hariç, cari açığın olmadığını aksine cari fazlanın olduğunu söyleyerek, "Bu resmi altın. Mücevher adı altında altın ithalatı yapıldığını da biliyoruz. Bütçe açığını yüzde 3'lere çekmeyi hedefliyoruz. Program olmasa, neden bizim kredi notumuzu arttırsınlar? Geçen yıl dünyada kredi notu iki kez artan tek ülke Türkiye'ydi. Aldığımız tedbirler sayesinde, normal şartlar altında bir ülke bu türden şoklar yaşasa kredi notu olumsuz gelişirdi. Şu anda bu olasılığın düşük olduğu kanısındayım. Merkez Bankası'nın doğru adımları ve kurduğumuz iletişim, bu programın en üst düzeyde Cumhurbaşkanımız tarafından sahiplenilmesi çok önemli. Türkiye, gri listede değil, bu program sayesinde. KKM'de 20 milyar doların altına düştü. Bu yılın ortalarında bu şartlı yükümlülüğü bitireceğiz" diye konuştu.

"Çiftçilerin kredi faizlerinin yüzde 70'ini, esnafın kredi faizlerinin ise yüzde 50'sini hazine ödüyor"

Önceliklendirilen kesimler olduğunu sözlerine ekleyen Şimşek, bu çerçevede çiftçiler için 2025 bütçesinden destek için 706 milyar liralık milli gelirin yüzde 1,15'i kadar tarım desteği verildiğini dile getirdi. Şimşek, hazinenin, çiftçiler için kredi faizlerinin yüzde 70'ini ödediğinin de altını çizerek, geçen yılın Mart ayından itibaren kredilerden yararlanan çiftçi sayısını da 1,2 milyon olarak açıkladı. Şimşek, benzer destekleri esnaflar için de gerçekleştirdiklerini söyleyerek, "Esnafımızın kullandığı kredilerin faizinin yüzde 50'sini hazine ödüyor. Bundan yararlanan esnaf sayısı ise 2024'te 800 bin esnaftı. Bu krediler hazine destekli. Kullanılan faizin yarısı ne olursa olsun, yarısını hazine ödüyor. Bu sene bu, 60 milyarın üzerine çıkmış olacak. Çiftçiye çok daha yüksek olmakla birlikte, esnafa da desteğimiz var" bilgisini paylaştı.

"İhracatçı için kullandırdığımız krediler ilk defa rekor kırıp 49 milyon dolara ulaştı"

Programın en önemli birleşenlerinden bir tanesinin ihracat destekleri olduğunu vurgulayan

Şimşek, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Şimdi burada ihracatı desteklemek bizim için en önemli önceliklerden geliyor. Mayıs 2023'te Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı ve üyeleri beni ziyarete geldiler. Dediler ki biz hani faiz önemli değil. Dediler kredi yok. Krediye erişemiyoruz. Ve önemli olan siz kredi imkanlarını arttırın. Fiyatı önemli değil dediler. Biz de günlük ihracatı desteklemek için Reeskont Kredisi günlük miktarını 300 milyon liradan 4 milyara çıkarttık. Yani 13 kat arttırdık. Kısa bir süre içerisinde bunu yaptık. Dolayısıyla biz ihracat için kredi imkanlarını caizse seferber ettik. Ve Resskont Kredi faizi şu anda yüzde 29 civarı. İhracatçıya sübvansiyonlu kredi imkanı sunuyoruz. Faizin neredeyse yüzde 40-50'sini devlet ödüyor. 2024 yılında kullandırılan ihracatçı için kullandırdığımız bu bağlamdaki krediler ilk defa rekor kırıp 49 milyon dolara ulaştı. Yani rekor. Sadece büyük firmalar değil, 18 bin ihracatçı bu krediden yararlandı; bunların yüzde 83'ü KOBİ."

"Bütçede bizim kesintiyi öngörmediğimiz tek alan deprem konutlarıdır"

Deprem harcamalarına ilişkin sorulan soruları da yanıtlayan Şimşek, "Bütçede bizim kesintiyi öngörmediğimiz üzerinde çalışmadığımız yani kesinti anlamında tek alan deprem konutlarıdır. Çünkü vatandaşımızın bir an önce yani insan onuruna yaraşır güzel konutlara geçmesi bizim en büyük önceliğimiz. Cumhurbaşkanımızın bu konudaki duruşu, talimatı çok net. Deprem konutlarını en kısa sürede tamamlamak için zaten ilgili bakanlığımız çalışıyor ama bununla da yetinmeyeceğiz. Deprem genel bir risk. Türkiye açısından. Özellikle yarısı bizden anlamlı bir proje var biliyorsunuz. Onu da bütçe üzerinden destekliyoruz" dedi.

"Asyalı üreticilerin yerinde olsam, üretimi Türkiye'ye kaydırırdım"

Şimşek, ABD'nin uyguladığı gümrük vergisi politikasını Türkiye açısından değerlendirerek, şu ifadelere yer verdi:

"Eğer bir sorun varsa, bir fırsat da vardır. ABD'nin yeni bir politika seti var. Bizi etkileyen kısımları da var. Ama sürekli olumsuz kısımlara odaklanılıyor. ‘Türkiye'den sermaye çıkışı oldu, rezervler düştü' deniyor. Fırsat tarafına bakılırsa; ABD'nin bize getirdiği ilave, gümrük vergisi yüzde 10. En düşük oran. Peki bu ne anlama geliyor sizce? Bir, Asyalı üreticilerin yerinde olsam, Amerikan piyasasına bizim 3 katımız, 5 katımız gibi vergilerle karşı karşıya kaldıkları için rekabet avantajları yok. Ben Asya'da bir üretici olsam ve Amerika benim en önemli pazarım olsa, ben bakardım hangi ülkede sanayi birikimi var. Bakın, birçok ülke var tabii dünyada. Yüzde 10'a tabi bazı ülkeler de var. Ama aralarında sanayide, sofistike, altyapı anlamında en önemli ülke Türkiye. Çünkü Avrupa Birliği daha yüksek vergiye tabii ve Asya zaten yüksek vergiye tabii. Geriye Türkiye kalıyor. Yani yüzde 10'luk vergiye ilave, gümrük vergisine tabii olup da sanayi üstü olan Türkiye var. o zaman üretiminizin bir kısmını buraya kaydırırsınız. Bu Avrupa Birliği için de geçerli, Asya için de geçerli." Şimşek, Türkiye'de yatırım anlamında tekrar olumlu bir havanın var olduğunu belirterek, gelecek dönemde Londra ve Doha'da yatırımcılarla bir araya geleceklerini ve çeşitli ziyaretlerde bulunacağını da paylaştı.

"Kayıt dışı ile mücadelenin dozu çok daha artacak"

Kayıt dışılıkla mücadelenin devam edeceği mesajını da veren Şimşek, "Kayıt dışı ile mücadele ettiğimiz için gelen şikayetlere saygı duymuyorum. Hakkaniyetle hareket edeceğiz. Mükellefler bizim için çok değerli. Kayıt dışı ile mücadelenin dozu çok daha artacak. Denetimler sayesinde vergi tahsilatında yüzde 111 artış oldu. Kazanıp da vergi vermeyenleri tespit ediyoruz. En büyük adaletsizlikle uğraşıyoruz. İşini doğru yapanların hakkını savunuyoruz" değerlendirmesinde bulundu. 

Kemal Diri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uçağın düştüğü gören vatandaşlar, o anları anlattı Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad’ı taşıyan uçağın düşmesin ardından vatandaşlar o anları anlattı. Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ı taşıyan 9H-DFJ kuyruk numaralı Falcon 50 tipi uçağın Haymana ilçesi Kesikkavak köyü yakınlarında düşmesi sonrası köylüler gördüklerini anlattı. Evinde istirahat ettiği sırada bir patlama sesi geldiğini ifade eden vatandaş, "İkinci patlama sesi gelince herkes sokağa döküldü. Biri trafo patlamış dedi. Sonradan uçağın düştüğünü durduk. Zaten parçaları hep görünüyordu. Sonra Jandarma ekipleri gelince bizleri oradan çıkarttılar. Oradan sağ çıkma ihtimalleri yok, kötü bir patlama oldu. Herkese geçmiş olsun" dedi. Gazi Özgür’se saat 20.00-21.00 sıralarında yüksek bir patlama sesi duyduğunu ifade ederek, "Bir de yoğun bir sis ve hafif bir yağmur vardı. Patlamanın neticesini bilemediğimizden dolayı anlık haberler yayılmaya başladı. Haberler yayılmaya başlayınca arabaya bindim. Bölgede Jandarma ekipleri dronlarla arama yapıyorlardı. Deprem oluyor ve depremden önce gelen patlama sesi gibi bir ses geldi. Kalıntıları ilk gençler görünce Jandarmaya haber vermişler. Jandarma da olay yerine geldi ve herkesi uzaklaştırdı. Uçağın enkazı bulundu" diye konuştu. Olayı anlatan Gökhan Tekin ise, "Otelde teknik servis olarak çalışıyorum. Bir patlama sesi duydum. Otelde doğalgaz patlaması oldu diye bizim otelin ismini verdiler. Bizim otelde öyle bir patlama olmadı. Sonra uçak düştüğünü söylediler. Uçak parçaları vardı, ceset vardı jandarma sokmadı bizi oraya. Ses büyüktü, deprem oldu ya da bomba patladı sandık ama sonradan uçağın düştüğünü öğrendik" şeklinde konuştu.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.