ASAYİŞ - 02 Nisan 2021 Cuma 20:56

Melek İpek'e tahliye çıkmadı

A
A
A
Melek İpek'e tahliye çıkmadı

Antalya’da kendisini kelepçeleyip şiddet uyguladığı ileri sürülen 12 yıllık eşi Ramazan İpek'i öldürmekten tutuklanan 2 çocuk annesi Melek İpek’in yargılanmasına devam edildi. Mahkeme heyeti, Melek İpek’in tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı 26 Nisan’a erteledi.

Geçtiğimiz 7 Ocak tarihinde Döşemealtı ilçesi Ilıca Mahallesi’ndeki iki katlı müstakil evde meydana gelen olayda, servis şoförlüğü yapan Ramazan İpek (36) ile 12 yıllık eşi Melek İpek (31) arasında tartışma çıktı. Ramazan İpek, ellerine kelepçe taktığı eşi Melek İpek'i saatlerce darp etti. Gördüğü şiddetten dolayı gözlerinde şişlik ve morluk oluşan Melek İpek, eşinin kendisini ve çocuklarını öldüreceği tehditlerine maruz kaldı. Ramazan İpek, sabah servis dönüşü geldiği evinde elleri kelepçeli olan Melek İpek’in av tüfeği ile beklediğini gördü.

Yaşanan arbedede Melek İpek’in elindeki tüfek ateş aldı. İpek’in durumu bildirmesiyle eve gelen sağlık ekipleri Ramazan İpek’in hayatını kaybettiğini belirledi. Elleri kelepçeli ve çıplak şekilde bulunan Melek İpek’e de sağlık ekipleri müdahale etti. Melek İpek, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Melek İpek hakkında hazırlanan iddianamede "haksız tahrik" indirimi uygulanarak, sanığın 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Döşemealtı L Tipi Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan Melek İpek, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ikinci kez hakim karşısına çıktı. Melek İpek, duruşmaya cezaevinden SEGBİS bağlantısı ile katıldı. Üzerinde siyah kazak beyaz gömlek bulunan Melek İpek’in elinde eldiven yüzünde maske olduğu görüldü. Duruşma salonunda maktul Ramazan İpek ile Melek İpek'in yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmayı tarafların yakınlarının yanı sıra, STK'lar ve kadın dernekleri de takip etti.

"Bana küfretti"

Duruşmada tanık Ahmet Ç., Melek İpek’i ailesinden dolayı tanıdığını belirterek, “Yaşadığım olay 10 yıl önce olmuştu. Melek İpek, bana akşamüzeri telefon etti. Ahmet amca ben hap içtim iyi değilim beni hastaneye götürür müsün, dedi. Bende geldim, Melek’te bizim köyde eşiyle birlikte kalıyordu. Kendisini aldım Yeşilbayır’a hastaneye getirdim. Zehirlendiğini söylediler. Melek bana annesi ve babasının haberi olmamasını söylemişti. Sonra Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirdim. Polisler bana sordu, ben de yanlışlıkla ilaç içtiğini söyledim. Sonra anne babasını çağırdım. Hastane çıkışı Melek’in eşi bana telefon etti tehditler savurdu. ‘Benim karımı buradan neden götürüyorsun' diye küfürlü konuştu. Bende telefonu kızdım kapattım. Aramızda bir şey olmadı ben hastaneden eve gittim” diye konuştu.

"Tehditler savurarak uzaklaştı"

Tanık Ahmet Ç., “Melek İpek’in babasının arkadaşıyım. 2 yıl önce koyunu kırkacaktı telefon açtı sende gel yardımcı ol hem de keser yeriz, dedi. Kestim yemek hazırladık, Melek’te vardı. Kocası sonra geldi yemeğe çağırdılar. Ramazan henüz ayaktaydı kayınçosu Göksel’le konuşuyordu, ‘Oğlum sen mal mısın anlamıyor musun' dedi, oda ‘sensin mal’ dedi. Dışarıda kavga oldu. Yerden taş altı küfür etti oğlanın kafasına taş attı. Oda Hatice Hanım'ın ayağına geldi. Sonra motosiklete bindi gitti, ‘öldürmezsem’ şeklinde tehditler savurarak uzaklaştı. Yarım saat bir saat sonra Melek telefon etmiş, ‘tüfeği aldı gitti’ diye, telefon etti. Bende Göksel’i aldım bizim köye götürdüm. Melek’le evde o gün tartışmışlar ama ben gözümle görmedim” ifadelerini yer verdi.

"Sorunlarına şahit olmadım"

Maktül Ramazan İpek’in ablası Durkadın Ç. ise ikilinin birkaç sorunu olduğunu, kardeşinin boşanmak istediğini ama Melek'in boşanmadığını söyledi. Durkadın Ç., "Ancak ben bu sorunlara tanıklık yada şahit olmadım. 12 yılın iki yılı bizde kaldılar. İkisi de ayrı ayrı servis kullanıyordu. İlk zamanlarda eşi köyde kardeşim bizde kalıyordu” dedi.

“Melek’in Ramazan beni dövdü, kaynanama gittim. Annesi yaralarıma merhem sürdü”? şeklindeki ifadesi sorulan Durkadın Ç. “Öyle bir olay olmadı. Ben kardeşimden duydum. Bazı tartışmalar olmuş. Melek’in anlattığı gibi bir olaya şahit olmadım. Dayak yiyip annemin evine de geldiğine tanık olmadım. Kendisine biri eşiyle ilgili mesajlar çekmiş kardeşime. Bana da Ramazan bu mesajları gösterdi. Kardeşim bir insanın sevdiği de olur sevmediği de olur çekemediği de olur dedim. İki çocuğunuz var böyle şeylerin üzerinde durma dedim. Hatta Melek hanıma sorduğumda ‘öyle bir şey yok abla’ dedi. Aralarında bildiğim diyalog bu şekilde gerçekleşmişti. Çocuklara şiddet uyguladığını görmedim. Zil çaldığı zaman çocuklar bobuşum nerde diye boynuna atladığını biliyorum" diye konuştu.

"Birbirlerine sevgi sözcükleri kullanırlardı"

Maktül Ramazan İpek’in kuzeni tanık Hüseyin İ. ise, “Herhangi bir kavgalarına şahit olmadım. Gördüğüm kadarıyla aralarında bir sorun da yoktu. Birbirlerine genelde aşkım, canım diye hitap eden insanlardı. Bu yaşananlara bende şaşırdım. Ramazan’ın Melek’i aldattığını söylerim bu zaten kayıtlarda da var” dedi.

"Kavgaların şahit oldum"

Melek İpek’in komşusu Havva B., olay günü akşamı silah sesi duyduklarını belirterek "Başka yerden 2 el silah sesi gelince ayırt edemedik. 15-20 metre mesafede oturuyoruz. Sonrasında üzerinde durmadık. Jandarmaların gelmesinden sonra haberim oldu. Çok aşırı bir samimiyetimiz yoktu. Bir kere kavgalarına şahit oldum. Ramazan’ın ‘Defol git diyerek Melek’in elbiselerini balkondan aşağı attığını gördüm. Çocukları servise bindirirken bir kere Melek’in gözünde morluğa şahit oldum. Komşum sormuş, ‘ağzım durmadığı için Ramazan bir kere vurdu’ demiş. Bunu komşum söyledi” ifadelerine yer verdi.

"İlişkimi kestim"

Ramazan İpek’in av arkadaşı Ahmet S., ”Avda tanıştıkları Ramazan İpek ile sonra ailecek görüşmeye başladıklarını belirterek "Olay gününe ilişkin bir bilgim yoktur. Canım, hayatım şeklinde birbirlerine hitap ederlerdi. Ramazan’ın Melek’i dövdüğüne şahit olmadım. Ramazan görüştüğü kadınların video ve fotoğrafları gösterdiği doğrudur, ardından ilişkimi kestim” dedi.

“Çocuğu tokatladığını gördüm"

Servis taşımacılığı yapan tanık Raşit G., “Ramazan ve Melek’i tanırım. Olay gününe dair bir bilgim yok. Daha önce benim kapı komşumlardı. Bizim oradan taşınalı 3 yıl olmuştur. Bizim oradayken Ramazan’ın Melek’in şiddet uyguladığına zaman zaman şahit oldum. Çocuğunu 5-6 aylıkken tokatladığını gördüm. Melek’in elbiselerini yaktığını da gördüm. Melek’in elinin yüzünün morluğunu ayda bir iki defa gördüğüm oldu” diye konuştu.

“Ayağının o gün aksadığını gördüm”

Olayın yaşandığı mahallede market sahibi olan Bayram Ö. ise olay günü Ramazan İpek'in kendisinden bir ekmek aldığını ve ayrıldığını, ayağını o gün aksadığını gördüğünü ifade etti.

Melek İpek ise tanıkların ifadelerine söyleyeceği bir şeyi olmadığını söyledi.

Mahkeme başkanının "112’yi nereden aradın?" sorusuna Melek İpek, “112’yi eşimin telefonundan aradım. Şifresini bilmiyordum, karıştırırken açıldı. Acil durum aramasından aradım” cevabını verdi. Ramazan İpek’in yakınlarının avukatı, çocukların yönlendirmeyle ifade verdiklerini belirterek, sanığın tutukluluğunun devamını talep etti. Melek İpek’in avukatı Ahmet Onaran ise tahliye talebinde bulundu.

"26 Nisan'a ertelendi"

Mahkeme savcısı, üzerine atılı suçu göz önünde bulundurarak, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Verilen aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, Melek İpek’in tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı 26 Nisan’a erteledi.

İsa Akar


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa UEDAŞ’tan yeni yılda kesintisiz enerji mesaisi Güney Marmara’da 5 milyonun üzerinde nüfusa elektrik dağıtım hizmeti veren UEDAŞ, yeni yıla 677 kişilik ekibiyle kesintisiz enerji mesaisi yaparak girecek. Yeni yıla girerken UEDAŞ, SCADA sistemi başta olmak üzere tüm saha ve şebeke izleme çalışmalarıyla, artan enerji kullanımına bağlı yaşanabilecek muhtemel sorunları önlemek için aralıksız görev yapacak. Yılbaşı öncesinde tüm operasyonel hazırlıklarını tamamlayan UEDAŞ, muhtemel arızalara hızlı ve etkin müdahale edebilmek amacıyla saha ve merkez ekiplerini tam kapasiteyle görevlendirdi. Şirket, 5 milyonun üzerinde nüfusun yeni yıla kesintisiz enerjiyle girmesini sağlamak için yılbaşı süresince çalışmalarını kesintisiz şekilde sürdürecek. UEDAŞ, aktif olarak kullandığı SCADA sistemi ile şebekenin uzaktan tüm ölçüm, izleme ve kumanda faaliyetlerini yürütürken, 677 kişilik ekip, 105 sepetli araç ve 67 dört çarpı dört arazi aracıyla yeni yıl mesaisine devam etti. Saha çalışmalarını yerinde kontrol ederek ekiplerin yeni yılını kutlayan UEDAŞ Genel Müdürü Cihangir Gençoğlu "Yeni yıla milyonlarca kişinin kesintisiz enerjiyle girmesini sağlayan ekiplerimizin özverili çalışmaları çok değerli. Sahada ve merkezlerimizde görev yapan personelimiz, muhtemel her duruma karşı hazır. Çalışmalarımızı yürütürken iş sağlığı ve güvenliğini en üst seviyede tutuyor, ekiplerimizin güvenliğini her şeyin önünde görüyoruz. Amacımız, yeni yıla girerken abonelerimizin kesintisiz, kaliteli ve güvenli enerjiye ulaşmasını sağlamak" şeklinde konuştu.
Trabzon Trabzon’da kaçak hafriyat sahasında heyelan alarmı Trabzon’un Yomra ilçesinde, geçmiş yıllarda kaçak hafriyat döküm sahası olarak kullanıldığı belirtilen alanda meydana gelen heyelan endişeye neden oldu. Yomra ilçesindeki Kaşüstü Mahallesi’nde 1311 Nolu Sokak üzerinde bulunan ve 2015-2019 yılları arasında bölgedeki inşaatların temel kazılarından çıkarılan hafriyatların döküldüğü alanda, yaklaşık 6 yıl sonra toprak kayması yaşandı. Heyelanın meydana geldiği bölgede çok sayıda konutun bulunması nedeniyle risk oluşurken, toprak kayması sonucu bazı sitelere ulaşımı sağlayan yollar ulaşıma kapatıldı. Olayın ardından bölgede güvenlik önlemleri artırılırken, yetkililer tarafından alanda inceleme başlatıldı. Edinilen bilgiye göre, söz konusu alanın geçmişte kaçak döküm sahası olarak kullanıldığı ve durumun daha önce Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne bildirildiği öğrenildi. Kaçak döküm yaptığı tespit edilen firmaya gerekli bildirimlerin yapıldığı, olayla ilgili hukuki sürecin ise devam ettiği belirtildi. Heyelanın ardından bölgede yeni bir risk oluşup oluşmadığının tespit edilmesi amacıyla teknik ekiplerin zemin etüt çalışmaları yapacağı öğrenildi. "Arkasındaki yerleşim yerlerindeki binalara bir zararın gelmeyeceğini düşünüyoruz" Yaşanan heyelan ile ilgili bilgiler veren Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık, kaçak döküm sahasına hafriyat döken firma ile ilgili hukuki sürecin devam ettiğini belirterek, "Kaşüstü mahallemizde meydana gelen heyelanlı alan 2015-2019 yılları arasında bölgede yapılan inşaat faaliyetleri döneminde hafriyatlarının döküldüğü bir sahadır. Büyükşehir belediyesine ait bir izinli döküm sahası olmaması vesilesiyle kaçak döküm alanı olarak söylenir. Burada sanırım yüzlerce araçlık bir malzeme var. Bu bölgede vatandaşların kullanmış olduğu yollar var. Aynı zamanda doğal gaz hattının geçtiği, su hatlarının geçmiş olduğu bir alan var. Aynı zamanda şu anda heyelanın olup da aşağıda inmiş olduğu alanda Kaşüstü mahallemizden hastaneye doğru yapılması planlanan yeni hastane yolunun olduğu güzergah var. Heyelanın oluştuğu alanın tahribatının giderilmesini bekliyoruz. Sonrasında da havaların biraz daha ısınmasının ardından alanda nasıl bir çalışma yapılacağını planlayacağız. Hafriyatın üzerine yapılmış olan yollar şu anda trafiğe kapatıldı. İnşallah kurumlarımızla birlikte ilgili çalışmaları yapacağız. Mahalleden bu sorunu ortadan kaldıracağız. Çünkü bu sorun yaklaşık 10 yıldır ilçemizin o bölgede olan ciddi bir sorunudur" ifadelerini kullandı.
Kayseri Başkan Bağlamış: "Yeni yılda da rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, yeni yıl dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, 2025 yılının son gününde yaptığı yazılı açıklamada, yeni yılın hayırlara vesile olmasını diledi. Başkan Bağlamış mesajında şu ifadelere yer verdi; "Yeni bir yıla girerken; 2026 yılının ülkemize, milletimize ve iş dünyamıza sağlık, huzur, bereket ve başarı getirmesini temenni ediyorum. Geride bıraktığımız yıl boyunca Kayseri Ticaret Borsası olarak; üreticilerimizin, tüccarlarımızın ve sanayicilerimizin yanında olmaya, tarım ve hayvancılık sektörümüzün gelişimi için var gücümüzle çalışmaya devam ettik. Şehrimizin ekonomik gücünü daha da ileriye taşıma hedefiyle, birlik ve dayanışma içerisinde önemli adımlar attık. Yeni yılda da sürdürülebilir üretimi destekleyen, katma değeri yüksek ve rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. İnancımız odur ki; ortak akıl, güçlü iş birliği ve azimle aşamayacağımız hiçbir zorluk yoktur. Bu duygu ve düşüncelerle; başta üreticilerimiz ve üyelerimiz olmak üzere, tüm hemşehrilerimizin ve milletimizin yeni yılını en içten dileklerimle kutluyor, 2026 yılının sağlık, mutluluk ve bol kazanç getirmesini diliyorum."