EĞİTİM - 28 Ağustos 2014 Perşembe 16:49

Milli Eğitim Bakanı'ndan TEOG açıklaması

A
A
A
Milli Eğitim Bakanı'ndan TEOG açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, TEOG yerleştirmelerine ilişkin 'Bununla ilgili araştırmamızı yaptırıyoruz, bu öğrenciler oraya gitmek zorunda değil” dedi.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, TEOG yerleştirmelerine ilişkin, “Hiç tercih yapmadığı halde ya da tercihleri arasında İmam Hatip Okulu’da olmadığı halde üstelik bulundukları yerlere çok uzak yerlere yerleştirilmiş. Bunlarla ilgili niye böyle bir ikamet ettiği yerde hiç mi başka okul yok, hiç mi başka okul türü yok araştırmasını şimdi yaptırıyoruz. Bununla ilgili araştırmamızı yaptırıyoruz hem de bu öğrenciler oraya gitmek zorunda değil” dedi. 

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 2014 temel eğitimden ortaöğretime geçiş için düzenlenen TEOG yerleştirmeleri ile ilgili bilgi veren Bakan Avcı, “Yerleştirme işlemleri sürüyor. Bu yıl 1 milyon 300 bin öğrenci ortaokulu bitirip liselere yerleştiriyor. İki modülümüz var. Bir tanesi 15 okulu tercih etmek üzere hazırlanmış listemiz var. A listesi diyoruz buna. O listeye arzu ettiği 15 okulu yazıyor. Türkiye’nin neresinden, hangi okul türünden istiyorsa puanına göre hangi okula girebileceğini düşünüyorsa 15 okulluk bir liste oluşturuyor. 1 milyon 300 bin öğrencimizden 1 milyon 57 bini bu 15 okul türünden okul adından birine yerleşti. Demek ki sistem 1 milyon 300 bin öğrenciden 1 milyon 57 binini kendi tercih ettiği okullardan birine yerleştirdi. Bu tercih ettiği 15 okuldan birine yerleşen öğrencilerimizin yaklaşık yarısından fazlası, 550 bini ilk 3 tercihinden birine yerleşti. 1 milyon 57 bin öğrencinin dışında 15 tercihinden birine yerleşemeyen öğrenciler ne oldu? Eğer öğrenci tercih ettiği 15 okuldan birine yerleşemezse, o zaman biz ona bir seçenek sunalım. B listesi, bu listede okul adı yok, türleri var. Sosyal Bilimler Lisesi, Anadolu Meslek Lisesi, Anadolu İmam Hatip Lisesi gibi 6 tane okul türümüz var. Öğrenciye diyoruz ki eğer 15 okuldan birine yerleşemediysen bak bizim elimizde 6 tane okul türü var. Öncelikle tercih ettiğinin 4 tanesini işaretle. Biz seni tercih ettiğin 4 okul türünden birine puanına, adresine bakarak otomatik olarak yerleştirelim. Ama bu arada elimizde hiç sisteme girmemiş öğrenciler var. 200 binin üzerinde öğrencide 15 okuldan birine girememiş, B listesindeki okul türlerine girememiş, otomatik olarak yerleşmeye alınmış veya hiç sisteme girmemiş. Dolayısıyla biz onları da yine bu otomatik yerleştirmeye almışız” diye konuştu.

“BİZİM OTOMATİK OLARAK YERLEŞTİRDİKLERİMİZ, OTOMATİK OLARAK YERLEŞTİRDİĞİMİZ OKULLARA GİTMEK ZORUNDA DEĞİL”

Hiç tercih yapmayan öğrenci sayısının 135 bin olduğunu belirten Bakan Avcı, “Biz onları da gene de boş bırakmadık. Bu öğrencilerden 120 bin 451’i Anadolu Meslek Liselerine yerleştirilmiş, 59 bin 382’si Anadolu İmam Hatip Lisesine yerleştirilmiş. 2 bin 201’de Anadolu Liselerine yerleştirilmiş. 200 civarında öğrencimiz de hiç tercih yapmadığı halde ya da tercihleri arasında İmam Hatip Okulu da olmadığı halde üstelik bulundukları yerlere çok uzak yerlere yerleştirilmiş. Bunlarla ilgili niye böyle bir ikamet ettiği yerde hiç mi başka okul yok, hiç mi başka okul türü yok araştırmasını şimdi yaptırıyoruz. Bununla ilgili araştırmamızı yaptırıyoruz, hem de bu öğrenciler oraya gitmek zorunda değil. Bizim otomatik olarak yerleştirdiklerimiz, otomatik olarak yerleştirdiğimiz okullara gitmek zorunda değil” şeklinde konuştu.
Yerleştirildiği okuldan memnun olmayan öğrencilerin nakil döneminde oluşacak boşlukları takip edip istedikleri okula nakil talebinde bulunabileceğini ifade eden Avcı, “Öğrencilerimiz Pazartesi, Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri nakil talebinde bulunabilmektedirler. Yerleştirmeler de Cuma günü yapılmaktadır. O hafta oluşan boş kontenjanlar da yine Cuma günü ilan edilmekte; veliler ve öğrenciler Cuma günü ilan edilen bu yeni boş kontenjanlar için Pazartesi, Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri nakil işlemleri için başvurabilmektedir. Bunu Eylül ayının sonuna kadar yapacağız. Hiç telaşa, paniğe gerek yok. Eylül ayı sonunda da nakil yapabilirler ama şimdi ilk yerleştirmeler için bu nakil süreci alınacak. Telaş etmesinler, Pazartesi müracaat edersem ön alırım diye düşünmesinler. Çünkü biz bu 4 gün boyunca alıyoruz. Pazartesi günü nakil talebinde bulunan öğrenciyle Perşembe günü nakil işleminde bulunan öğrenci arasında öncelik yok” dedi.

Herhangi bir türdeki ve istenilen ildeki bir okula nakil talebinde bulunabileceğini belirten Avcı, bu konuda hiçbir engel veya sınırlama olmadığını kaydetti.

40 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI

Yapılacak 40 bin öğretmen atamalarının Meclis’te görüşüldüğünü ifade eden Avcı, “Yemin töreninden sonra yapılacak olağanüstü toplantıda bizimle ilgili konuda görüşülecek. Zannediyorum Eylül başına kadar bir şekilde halletmiş olacağız. Biz atama takvimimizin gecikmemesi için tüm girişimlerimizi yaptık. Öğretmen adaylarımız rahat olsunlar. Onların zamanında atamalarını gerçekleştireceğiz. Genel Kurul’dan geçer geçmez gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.

“KÜRTÇE SEÇMELİ DERSİMİZ VAR, KAFKAS DİLLERİNDEN SEÇMELİ DERSLERİMİZ VAR”

Branşlarla ilgili olarak da bilgi veren Avcı, “Elimizde hangi branşlarda ne kadar öğretmene ihtiyacımız var önce buna bakıyoruz. Bu branşlarda en çok hangi illerde açığımız var ona bakıyoruz. Dolayısıyla 40 bin yeni öğretmen adaylarımızı, ihtiyaç duyduğumuz branşlara göre oranlıyoruz” diye konuştu.
Yeni branşların olduğunu da açıklayan Avcı, “Seçmeli ders olarak ‘Yaşayan Diller ve Lehçeler’ diye bir seçmeli dersimiz var. Bu ders altında Kırmançi, Zazaki yani Kürtçe seçmeli dersimiz var. Kafkas dillerinden seçmeli derslerimiz var. Hangi ilde kaç Kürtçe veya Lazca, Çerkezce öğretmenine ihtiyacımız var, bunların dökümlerini çıkarıyoruz. Bu alanda tezsiz yüksek lisans, lisans eğitimi yapan öğrencilerimiz bu derse öğretmen olarak atanacaklar. Ama bunları okullara atayamıyoruz, her okulda Kürtçe öğretmene ihtiyacımız yok. Onları İl Milli Eğitim Müdürlüklerine atayacağız. Sonra İl Milli Eğitim Müdürü öğretmen arkadaşlarımızı hangi okulda bu ders seçilmişse oralara görevlendirilecek. Bu alanda da eğitim gören öğretmen adaylarımız bu ders yılından itibaren atanacak” dedi.

“8 BİNİ YA ÖĞRETMEN OLARAK DEVAM EDECEK VEYA BİR BAŞKA KURUMDA YÖNETİCİ MÜDÜR OLARAK DEĞERLENDİRMEK İÇİN MÜRACAATLARINI YAPACAKLAR”

Bakan Avcı, kamuoyunda yanlış anlamalara neden olan okul müdürü atamaları ile ilgili ise şunları söyledi:
“Yasa ve yönetmeliğin gereği olarak 4 yılını tamamlamış okul müdürlerimiz ile ilgili değerlendirmede kriterleri geliştirdik. Bu kriterlere göre 4 yılını tamamlamış öğretmenlerimiz değerlendirmiş olduk. Ortalamada 100 üzerinden 75 alan müdürlerimiz görevlerine devam ediyorlar. 75’in altında olan müdürlerimiz öğretmenliklerine geri dönecekler veya yeni atanacak boş müdürlük kadrosu için onlara da müracaat edebilecekler. Kamuoyunda ‘Yüz binlerce öğretmen kıyıma uğruyor’ gibi asılsız haberler yapıldı. 4 yılını tamamladığı için veya daha fazlası 10, 15, 20 yıldır aynı kurumda müdürlük, yöneticilik yapan arkadaşlarımız var. Bunların tamamının sayısı 16 bin. Bu son değerlendirmeler sonucunda 8 bini başarı bulunmuş ve devam ediyor. 8 bini ya öğretmen olarak devam edecek veya bir başka kurumda yönetici müdür olarak değerlendirmek için müracaatlarını yapacaklar.”  

ARZU TÜRKUÇAR

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır Üniversitesi ABD’deki Üniversitelerin Gazze eylemlerine destek gösterisi yaptı Iğdır Üniversitesi bünyesinde bulunan öğrenci toplulukları bir araya gelerek Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek için gösterilere katılan öğrencilere destek olmak ve öğrencilere yönelik orantısız güç uygulamasını kınamak amacıyla gösteri düzenledi. Şehit Bülent Yurtseven Kampüsü girişinde yapılan basın açıklamasında, İsrail devletinin 7 Ekim’den beri açık bir şekilde Gazze Şeridi’nde kadın, çocuk, sivil ayrımı gözetmeksizin bir soykırım uyguladığı belirtildi. Soykırımın üzerinde geçen altı ayda 14 bin 695’i çocuk, 9 bin 670’i kadın olmak üzere 34 bin 456 Filistinli yaşamını yitirdiği ve 77 bin 575 kişinin de yaralandığı dile getirilirken İsrail’in insanlık dışı bu uygulamalarına dünyanın artık sessiz kalmaması gerektiğine değinildi. Yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi; “Geçtiğimiz günlerde ABD’de Columbia Üniversitesinde başlayan ve farklı eyaletlerdeki üniversitelere de yayılan Gazze eylemleri, dünyadaki vicdan, ahlak ve erdem sahibi insanların çığlığıdır. Her ne kadar Gazze eylemlerine katılan öğrenciler orantısız güçle, uzaktan eğitim kararlarıyla bastırılmaya çalışılsa da barıştan, huzurdan, adaletten ve insan haklarından yana olanların sesini kısmayı kimse başaramayacaktır. Iğdır Üniversitesi Öğrenci Toplulukları olarak vicdan sahibi üniversite öğretim üyelerine ve öğrencilerine karşı uygulanan zorbalık, tehdit, gözaltı, görevine ve işine son verme gibi yıldırma girişimlerini, temel insan hakları ve akademik özgürlüğe vurulmuş bir darbe olarak kabul ediyoruz. Mazlumların haklarını savunma konusunda kendilerini sorumlu hisseden vicdanı hür, ruhu özgür tüm akademisyenlerle öğrencilerin yanlarında olduğumuzu beyan ediyoruz. Dünyada mazlum Filistin halkının sesi olan tüm akademisyen ve öğrencilerimize gerek sosyal medya üzerinden gerekse mail yoluyla destek mesajlarımızı ulaştıracağız. Bu noktada uluslararası akademik camiayı da İsrail vahşetine karşı durmaya davet ediyoruz.” Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma ile akademik ve idari personellerin de katıldığı gösteride, basın açıklamasının ardından Filistinliler için dualar okundu ve İsrail aleyhine sloganlar atıldı. Öğrenciler gösteride İngilizce ve Türkçe hazırlanmış “Filistin’de soykırım var”, “Bebek katili İsrail”, “Özgür Gazze” gibi yazılı dövizler de taşıdı.
Muş Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümü coşkuyla kutlandı Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümü, düzenlenen törenle kutlandı. Kent Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başlayan tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tebrik mesajının okunmasının ardından bir konuşma yapan Muş Valisi Avni Çakır, Muş’un tarih boyunca vatanseverlik ve direniş ruhunu en üst seviyede yaşattığını vurgulayarak, kurtuluş mücadelesinin önemini ve kahramanlık destanını hatırlattı. Vali Çakır, “Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve Malazgirt Zaferi ile dünya tarihine adını yazdıran, Sultan Alparslan ve kutlu askerlerinin kapısını açtığı kadim şehir Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümü kutlamanın gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Birçok farklı etnik kökene sahip Anadolu’nun evlatlarının sahip çıktığı, Anadolu’nun bereketli topraklarından olan şehrimiz, kurtuluş savaşı sırasında işgal edilmiş idi. Rusya’nın geri çekilmesiyle Ermenilerin ağır katliamlarına maruz kalan Muş, aziz milletimiz ve kahramanlarımızın mücadelesi ile 30 Nisan 1917’de düşman işgalinden kurtarılmıştır. Bu uğurda vatanımızın kurtuluşu için kahramanca savaşan şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla yad ediyorum. 107 yıl önce topraklarımızda kol gezmeye çalışan düşman, milletimizin mücadelesi sayesinde bertaraf edilmiş, sayısız vatan evladımız bu vatan uğruna şehit olmuştur. Tarih boyunca birçok devlet bu toprakları ele geçirmek için kanlı savaşlara girişmişler ama aziz milletimiz, Türk milletinin esir edilemeyeceğini, vatanından, bayrağından mahrum edilemeyeceğini, bir daha silinmemek üzere tarihe altın harflerle yazmıştır" dedi. Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü birlik ve beraberlik içinde geçirdiklerinde söyleyen Çakır, "Tarihinin hiçbir döneminde esaret altında yaşamamış olan aziz milletimiz, işgal altındaki vatan topraklarını canı pahasına korumuş, milli ve manevi değerlerinden asla ödün vermemiş, bu topraklarda ecdadımızın nice kahramanlıklarına ve zaferlerine şahit olmuştur. Zulme boyun eğmeyen ve direnişin sembolü olan Muş halkı, birçok kahramanlık hikayesinin de öznesi olmuştur. Aziz milletimizin düşmana karşı verdiği haklı mücadele sonucu Anadolu’nun işgal edilemeyeceği, kesin olarak dünyaya duyurulmuştur. Gelecek nesillere, bu azmi ve kararlılığı miras olarak bırakacak, ülkemizin birlik ve beraberliğini her zaman koruyacak, vatanımızın bölünmez bütünlüğü için mücadelemizi sürdüreceğiz. Cumhuriyetimizin kuruluş harcı olan birlik ve beraberliğimiz, kardeşliğimiz, dayanışmamız; millet olarak karşılaşacağımız her türlü zorluğu aşmada en büyük gücümüzdür. Hızla gelişen ve değişen dünyada çağın gerçeklerinden sapmadan ülkemizi eğitimde, sağlıkta, bilim ve teknolojide, ekonomide, güvenlikte, sanatta, sporda ve birçok alanda daha yukarılara taşıdığımız sürece atalarımızın kutlu mirasına layıkıyla sahip çıkmış olacağız. Bunu başarabildiğimiz sürece hiçbir güç birliğimize ve kardeşliğimize zarar veremeyecektir. Bu duygu ve düşüncelerle Muş’un düşman işgalinden kurtuluşunun 107. yıl dönümünü kutluyor, bu cennet diyarı bizlere vatan yapan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyor, sizleri içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum" diye konuştu. Konuşmanın ardında müzik resitali ve Sultan Alparslan Mehteran Ekibi sahne alırken, dereceye giren öğrencilere de ödül verildi. Geçiş töreniyle son bulan programa Muş Belediye Başkanı Sırrı Söylemez, İl Jandarma Komutanı Albay Mehmet Kasım Ermiş, kurum amirleri, siyasi parti temsilcileri, askeri erkan, polis, gazi, öğrenci, sporcu ve vatandaşlar katıldı.