EKONOMİ - 19 Kasım 2014 Çarşamba 11:44

Motorlu kara taşıtları istatistikleri açıklandı

A
A
A
Motorlu kara taşıtları istatistikleri açıklandı

Trafiğe kayıtlı araç sayısı Eylül ayı sonu itibarıyla 18 milyon 616 bin 82 oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Eylül ayı Motorlu Kara Taşıtları istatistiklerini açıkladı. Buna göre; Eylül ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam 18 milyon 616 bin 82 adet taşıtın yüzde 52,1’ini otomobil, yüzde 16,3’ünü kamyonet, yüzde 15,2’sini motosiklet, yüzde 8,6’sını traktör, yüzde 4,1’ini kamyon, yüzde 2,3’ünü minibüs, yüzde 1,1’ini otobüs, yüzde 0,2’sini ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan toplam 91 bin 553 taşıt içinde otomobil yüzde 50,4 ile ilk sırada yer aldı. Bunu sırasıyla yüzde 21,2 ile motosiklet, yüzde 14,3 ile kamyonet, yüzde 6,4 ile traktör takip etti. Taşıtların yüzde 7,6’sını ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı Ağustos ayına göre yüzde 4,2 arttı. Bu artış otomobilde yüzde 5,2, minibüste yüzde 55,3, otobüste yüzde 74,5, kamyonette yüzde 4,1, kamyonda yüzde 27,4, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 23,1, traktörde yüzde 15,5 olarak gerçekleşti. Motosiklette ise yüzde 9,3 azalış oldu.

Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında yüzde 3,8 azalış gerçekleşti. Bu azalış otomobilde yüzde 10,9, otobüste yüzde 17,5, motosiklette yüzde 2,1 oldu. Minibüste yüzde 7,2, kamyonette yüzde 12,1, kamyonda yüzde 9,2, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 16,8, traktörde ise yüzde 15,9 artış oldu.

Ocak-Eylül döneminde 764 bin 417 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 87 bin 782 adet taşıtın ise trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 676 bin 635 adet arttı.

Devri yapılan toplam 517 bin 3 adet taşıt içinde otomobil yüzde 69,1 ile ilk sırada yer aldı. Otomobili sırasıyla yüzde 15,9 ile kamyonet, yüzde 5 ile motosiklet, yüzde 3,2 ile minibüs takip etti. Eylül ayında devri yapılan taşıtların yüzde 6,7’sini ise otobüs, kamyon, özel amaçlı taşıtlar ve traktör oluşturdu.

Eylül ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 9 milyon 704 bin 722 adet otomobilin yüzde 41,4’ü LPG’li, yüzde 29,4’ü benzinli, yüzde 28,7’si dizel yakıtlıdır. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,5’tir.

Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan 46 bin 176 adet otomobilin yüzde 14,8’inin Renault, yüzde 12,6’sının Volkswagen, yüzde 8,3’ünün Fiat, yüzde 8,1’inin Hyundai, yüzde 7,3’ünün Ford, yüzde 6,2’sinin Toyota, yüzde 6,2’sinin Opel, yüzde 5,3’ünün BMW, yüzde 4’ünün Nissan, yüzde 4’ünün Mercedes-Benz olduğu, yüzde 23,2’sinin ise diğer markalardan oluştuğu görüldü.

Ocak-Eylül döneminde trafiğe kaydı yapılan 419 bin 986 adet otomobilin yüzde 40,9’u 1501-1600, yüzde 20,7’si 1401-1500, yüzde 18,3’ü 1300 ve altı, yüzde 13,7’si 1301-1400, yüzde 4,6’sı 1601-2000, yüzde 1,7’si 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir. Motor silindir hacmi bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,1’dir.

Ocak-Eylül döneminde trafiğe kaydı yapılan 419 bin 986 adet otomobilin yüzde 63’ü beyaz, yüzde 16,9’u gri, yüzde 9,4’ü siyah ve yüzde 4,7’si kırmızı iken yüzde 6’sı diğer renklerdedir.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa’da iş yeri hırsızlığına 5 tutuklama Manisa’nın Turgutlu ilçesinde Organize Sanayi Bölgesi’nde bir iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayıyla ilgili adım adım iz takip eden Manisa İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri 7 şüpheliden 3’ünü İstanbul’da yakaladı, şüphelilerden 2’sinin farklı suçlardan cezaevinde oldukları öğrenildi. Mahkemeye çıkarılan 5 kişi tutuklanırken, 2 şüpheliyi yakalama çalışmaları devam ediyor. Manisa İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince, 13 Ekim 2025’i 14 Ekim 2025’e bağlayan gece saatlerinde Turgutlu ilçesi Selvilitepe Mahallesi Organize Sanayi Bölgesi’nde yaşanan iş yeri hırsızlığı olayıyla ilgili geniş çaplı çalışma başlatıldı. Asayiş Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan çalışmalarda, iş yeri ve çevresinde bulunan çok sayıda güvenlik kamerası görüntüsü incelendi. Yapılan incelemelerde, yüzleri maskeli 4 şüphelinin iş yerine girdikleri, iş yerinde bulunan çelik kasayı keserek içerisindeki paraları aldıkları ve olayın ardından ara yolları kullanarak Manisa’dan ayrıldıkları belirlendi. Şüphelilerin yakalanmasına yönelik olarak 13-14 Ekim tarihlerinde kente giriş ve çıkış yapan yaklaşık 3 bin 500 araç incelemeye alındı. Yapılan çalışmalar sonucunda şüphelilerin İstanbul’dan Turgutlu’ya geldikleri tespit edilirken, olaya karıştığı belirlenen toplam 7 şüpheli şahıs belirlendi. Şüphelilerden H.K. (31) ve M.T. (25), İstanbul’da yakalanarak gözaltına alındı. 26 Aralık 2025 tarihinde Manisa’ya getirilen 2 şüpheli, sevk edildikleri adli makamlarca tutuklandı. D.Ç. (27) ve M.K. (24) isimli şüphelilerin ise farklı suçlardan cezaevinde bulundukları tespit edildi. Söz konusu 2 şüpheli, 29 Aralık 2025 tarihinde dosya kapsamında SEGBİS yöntemiyle sevk edildikleri adli makamlarca tutuklandı. Z.S. (27) isimli şüpheli ise İstanbul’da yakalanarak gözaltına alındı. 30 Aralık 2025 tarihinde Manisa’ya getirilen şüpheli, çıkarıldığı adli makamlarca tutuklandı. Olayla bağlantılı 2 şüphelinin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü belirtilirken, soruşturma kapsamında şu ana kadar toplam 5 şüpheli tutuklandı.
İstanbul Somali Cumhurbaşkanı Mahmud: "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez" Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. Toplantı sonrasında Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud basın açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Somali’nin zor zamanlarında yanında olduğu ve liderliği için teşekkür eden Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Özellikle Somali’nin toprak bütünlüğü ve egemenlikle ilgili tehditle karşılaştığı bu dönemde biz, Türkiye’nin, Türk milletinin desteğini hissettik. Somali olarak biz de kendi kuvvetli hükümetimizi kurmak toprak bütünlüğümüzü eğemenliğimiz korumak için çalışıyoruz. Türkiye çok uzun yıllar önce Somali arasında arabuluculuk çalışmaları yapmıştır. O zamandan beri bu sorunun barışçıl dostane bir şekilde çözülebilmesi içinde çalışmalar yürütmüştür. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, yine Türkiye’nin Somali’nin yanında olduğunu bir kere daha tekrarlamıştır. Türkiye, Somali’yi desteklemek üzere Somali’nin yanında olacaktır. Türkiye’nin desteği, Somali’nin ilerlemesinde son derece önemli. Barış, istikrar ve iyileşme için Türkiye’nin işbirliği bizimle çok önemli" dedi. "Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyor" Türkiye ve Somali’nin yaptığı çalışmalarla dikkat çektiğini belirten Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir. Birleşmiş Milletler kurucu anlaşmasını ihlal eder niteliktedir. Yine Afrika Birliği’ni bir araya getirmiş olan anlaşmaların da diplomasinin de her türlü ilkesini ihlal eder niteliktedir. Toprak bütünlüğü, egemenlik ve bunlara müdahale etmemek bütün uluslararası sistemlerin altındaki temel değerlerdir. Somalili gruplar içerisinde de bazı gerginlikler var. Bu ayrımcılığı aşırı uç gurupları destekleyerek daha da derinleştirmek uluslararası ve dışarıdan müdahalelerle bunu derinleştirmek kimseye faydalı olmaz. Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyorlar. Güvenlik alanındaki çalışmalar buna bir örnek. Yine insani yardım çalışmaları da Somali’nin geçmiş olduğu en zor dönemde Türkiye’nin uzatmış olduğu yardım eli de çok önemli" şeklinde konuştu. Mahmud, "Bugün ortak olarak dedik ki Somali’nin petrol ve gaz kaynaklarının tetkik edilmesinde beraber çalışmalar yapıldığını ve anlamlı başarılar elde edildiğini duyurduk. Bu alanda uzun zamandır çalışma yapıyoruz. Türkiye’ye çok müteşekkiriz bu alanda öncülük ettiği için ve Somali’nin yanında durduğu için. Teknik ve bilimsel değerlendirmeler yapıldı ve bunun sonucunda olumlu sonuçlar elde edildi. Bu uzun süreli bir iş birliği ve yatırım. Bundan sonraki fazda yine sondaj çalışmaları devam edecek bu da çok büyük bir çalışma. Ağır bir görev. Fakat çok kısa süre içerisinde sondaj çalışmaları da başlayacak. 2026’ya çok iyi bir başlangıç yapacağız" diye konuştu. "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır" Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının önemli olduğunu vurgulayan Somali Cumhurbaşkanı Mahmud, "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır. Somalili insanın hayatını da iyileştirecektir. Somali insanı bu sayede daha yüksek bir refah seviyesine ulaşacaktır. Bunların yönetimi de hesap verebilirlik, eşitlik ve nesiller arası sorumluluk ile sürdürülmelidir. Biz bugün bu ilkelerin, bu sürecin temellerini atıyoruz. Biz, Somali-Türkiye işbirliğinin daha da kuvvetlenmesi yönünde kararlılığımızı bir kere daha tekrarlamak istiyoruz. Allah’ın izniyle bu çabaların somut sonuçlarını artık görmeye ve ülkemize bahşedilen bu zenginlikten fayda sağlamaya biz de başlıyoruz. Bu son derece önemli ve tarihi bir başarı bizim için. Ülkemizin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü zayıflatmaya çalışanlara karşı kararlılıkla mücadelemizi sürdürürken bu zorlukların bizi doğal kaynaklarımızın sorumlu ve sürdürülebilir biçimde geliştirilmesi yönündeki hedefimizden alıkoymasına asla izin vermedik. Ve bu süreçte de Sayın Erdoğan’dan ve Türkiye’den her zaman destek gördük. Amacımız, halkımız için daha iyi ve daha müreffeh bir geleceği güvence altına almaktır" dedi.