POLİTİKA - 04 Eylül 2013 Çarşamba 10:29

Muharrem İnce'den polise ağır itham

A
A
A
Muharrem İnce'den polise ağır itham

Muharrem İnce, katıldığı bir söyleşide, polisin Gezi Parkı eylemcilerine müdahalelerini ve iktidarı eleştirdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, Altınoluk'ta yaklaşık bin kişinin izleyici olarak katıldığı ‘Barış ve Demokrasi’ konulu söyleşide gündemi değerlendirerek, “Biz bugün demokrasiyi konuşuyoruz. Türkiye’de demokrasi yok, ileri demokrasi var. Teröristlerin sınırdan geçişi sırasında gazeteciler fotoğraf çekiyor. Genelkurmay açıklama yapıyor. ‘Henüz bir bulguya rastlanmamıştır’ diyor. Yani teröristi göremeyen bir Genelkurmay Başkanı var. Milletvekili açıklama yapıyor, ‘Bu 30 Ağustosları ne zamana kadar kutlayacağız?’ diyor. Böyle Genelkurmay Başkanı, böyle milletvekili. Hükümet hendek kazacak, 'Savaşıyorum' diyecek. Türkiye’yi savunmayı hendek kazmayla eşleştiren bir hükümet var” ifadelerini kullandı. Konuşmasında sık sık benzetmeler yapan ve alıntılar kullanan Muharrem İnce, polisleri de eleştirdi. “Vali çıkıyor, 'Polis kahramanlık destanı' yazdı diyor. Kim o polis? 15 yaşında çocuğu saçlarından sürükleyen polis, evin içine gaz bombası atan polis. Bunlar polis değil, bunlar AKP’nin 10 yıldır işe aldığı militanlar. Söz veriyoruz size; CHP iktidarı döneminde 15 yaşında saçlarından sürüklenen kızın hesabını polise sormayan şerefsizdir. Geleceğimiz tehlikede. Kurdumuz kuşumuz, çiçeğimiz böceğimiz, ovamız meramız, akarsularımız, belediyelerimiz, laikliğimiz, geçmişimiz, birikimlerimiz, medeni kanun, aklımıza ne geliyorsa, geleceğimiz tehlikede. O zaman ne yapacağız? Bakın şair çok güzel diyor: Hasan Dağı arpalıktır, eğer saban yürürse. Her derede bir değirmen, eğer suyu gelirse. Her köylüden bir tavuk, eğer köylü verirse. Güzel gidiş bu gidiş, eğer sonu gelirse” diye konuştu. İnce, iki tip milletvekili olduğunu anlatarak, “Atatürk, ‘Bir tek şeye ihtiyacımız var, o da çalışkan olmak’ diyordu. Şimdi bir şeye daha ihtiyacımız var. Cesur olmaya ihtiyacımız var. Korkmayacağız. İki tip milletvekili var. Birisi alırsın zamanı gelince, gelirsin oturursun terbiyeli maymun gibi orada. İkincisi ise, meydan okursun, meydan. Milletvekili de, gazeteci de, bakkal da, öğretmen de, doktor da holding patronu da meydan okuyacak. Ben o holding patronlarının birisine, ‘Benim kaybedecek şeylerimle senin kaybedecek şeylerine baktığımızda sen zararlı çıkarsın’ dedim. 'Sen de elini taşın altına koy. Korkma bunlardan' dedim. Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler, hazine soyulurken aldırmıyor öküzler. Boşuna inat etme hemen salla başını, uslu otur, hoş geçin, zıkkımlan maaşını. Kenara çekilip zıkkımlananlardan olmayacağız” şeklinde konuştu.

“AVRUPA’DAN GELEN SOLCU DÖNME TAKIMI BİZİ FAŞİSTLİKLE SUÇLADI”
Referandumda Avrupa'dan gelip 'evet' oyu kullananları eleştiren Muharrem İnce, “Türkiye laiktir, laik kalacak, diye slogan atıp sonra da seçim günü Altınoluk’ta plajda yatmayacağız. Hiç kusura bakmayın. Partinin ilçe başkanını telefonla arayıp, 'İstanbul’a otobüs kaldırıyor musunuz?' diye sormayacağız. Bineceksin otobüse, gideceksin. Bakın, gazetecilerin olmadığı yerde AKP milletvekilleri, ‘Sizin cumhuriyetçiler, cumhuriyeti çok sever ama denizi daha çok sever’ diyor. Onun için ki, seçimleri hazirana, temmuza koyuyorlar. 1 buçuk milyon insan plaj sevdası yüzünden seçimlere gitmiyor. O zaman bunu birlikte çözmemiz lazım. Siz o Avrupa’dan gelen o solcu dönmeleri, Türkiye’deki iş birlikçileriyle beraber, o emperyalistlerin uşakları, o beli plastikten yapılmış politikacılara bakmayın siz. O dönmeler, o liboşlar, o entel - dantel takımına bakmayın siz. Onlar değil miydi referandumda, 'Yetmez ama evet' diyenler? O solcu takımı, o çakma solcular değil miydi? 'Yapmayın, etmeyin' dedik. 'Ben sosyalistim' dedi. 'Türkiye özgürleşecek, Türkiye demokratikleşecek' dedi. 'Yahu önce insan ol, yeter' dedim. 'Bu referandumda hayır diyelim' dediğimizde o dönme takımı, o entel-dantel takımı ne yazık ki, bizi faşistlikle suçladı” ifadelerini kullandı. İnce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP telaffuzunu da eleştirdi.

İNCE SİNİRLENDİ
Bu arada, söyleşiyi izleyenlerin bazıları önlerinin kapandığı gerekçesiyle bağırmaya başlayınca İnce, sözlerinin kesilmesine tepki gösterdi. Karşısındakilere laf atmayı bırakmalarını ve dinlemelerini söyleyen İnce, “Bırak önün kapanırsa kapansın. Muharrem İnce'yi görmesen de olur. AKP, Cumhuriyetin önünü kapatıyor. Sen onu göreceksin” dedi.İnce, akşam ezanı okunmaya başladığı sırada konuşmasına ara verdi.

Söyleşiye İnce’nin yanı sıra ADD Altınoluk Şube Başkanı Özlem Aytekin ve gazeteci Mustafa Mutlu da konuşmacı olarak katıldı. Söyleşinin sonunda konuşmacılar vatandaşlardan gelen soruları yanıtladı. Söyleşiyi Güre Belediye Başkanı Kamil Saka da izledi.

SERHAT ŞENKÖKÇÜ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Siverek’te aşevinde tasarruf atağı Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde her gün yüzlerce ihtiyaç sahibine sıcak yemek ulaştıran Kaymakamlık Aşevi, uyguladığı tasarruf tedbirleri sayesinde araç filosunu yeniledi. Siverek Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı bünyesinde faaliyet gösteren aşevi, uyguladığı tasarruf tedbirleri sayesinde araç filosunu yeniledi. Daha önce kiralama usulüyle yürütülen yemek dağıtım hizmeti, yüksek maliyet ve zaman kaybı nedeniyle mercek altına alındı. Yapılan tasarruf planlamaları doğrultusunda elde edilen gelirlerle, aşevine ait 2 adet sıfır araç satın alınarak hizmete sunuldu. Günlük 600 kişiye sıcak yemek ulaşıyor Siverek Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Enver Akçiçek, yeni araçlarla birlikte hizmetin daha verimli hale geldiğini belirtti. Akçiçek, yaptığı açıklamada, "Aşevimiz, ilçemizde her gün 600 vatandaşımıza sıcak yemek ulaştıran çok değerli bir proje. Bu hizmetten faydalanan vatandaşlarımız genellikle yaşlı, engelli ve tek başına yaşayan ihtiyaç sahipleridir. Daha önce bu hizmeti kiralama usulüyle yapıyorduk ancak bu yöntem hem masraflı hem de sıkıntılıydı. Gerçekleştirdiğimiz tasarruf tedbirleriyle 2 adet yeni araç satın almayı başardık. Artık kendi araçlarımızla, daha yeni ve daha güçlü bir filoyla hizmet kalitesini artırarak yolumuza devam ediyoruz" dedi. Vatandaşların kapısına kadar giden sıcak yemeğin mutluluk kaynağı olduğunu vurgulayan Akçiçek, "Daha güzel bir hizmeti daha iyi bir şekilde yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu süreçte her zaman yanımızda olan ve desteklerini esirgemeyen Kaymakamımız Salih Sak’a teşekkür ediyorum" diye konuştu. Yeni araçların hizmete girmesiyle birlikte, yemeklerin daha hızlı ve hijyenik şartlarda evlere ulaştırılması hedefleniyor.
İstanbul İlk yapay zekâlı Excalibur filmi yayında Excalibur’un tamamı yapay zekâ ile üretilen yeni reklam filmi yayımlandı. Çalışma, markanın teknoloji odaklı yaklaşımını ve gelecek vizyonunu yansıtan bir iletişim projesi olarak dikkat çekiyor. Excalibur’un tamamı yapay zekâ ile üretilen yeni reklam filmi, yüksek performans gereksiniminin oyun alanlarıyla sınırlı kalmadığını ortaya koyuyor. Filmde; iş dünyası, tasarım ve profesyonel üretim süreçleri gibi farklı kullanım alanlarında Excalibur’un donanım kapasitesi, akıcı geçişler ve görsel kurgu eşliğinde aktarılıyor. Geleceği şekillendiren güç: Yapay zekâ Reklam filminin tamamının yapay zekâ ile üretilmesi, Excalibur’un teknoloji yaklaşımını yalnızca içerik düzeyinde değil, üretim sürecinin tamamında benimsediğini gösteriyor. Filmde, yapay zekânın marka için geleceğe yönelik stratejik bir unsur olduğu vurgulanırken, Excalibur’un bu dönüşüm sürecinde kullanıcılarına eşlik etmeyi hedeflediği mesajı aktarılıyor. Hayata güç katan performans ‘Excalibur: İş, Tasarım ve Oyunda Güç Budur’ söylemi, markanın ‘Oyunda Güç Budur’ konumlandırmasını sürdürürken, profesyonel kullanım alanlarındaki performans vurgusunu da öne çıkarıyor. Filmde; iş hayatında hız ve verimlilik ihtiyacı duyan profesyoneller, üretken süreçlere odaklanan kullanıcılar ve tasarım alanında yüksek performans beklentisi olan profiller yer alıyor. Farklı senaryolar üzerinden güçlü donanımın sağladığı katkı, Excalibur’un performans odaklı yaklaşımı çerçevesinde aktarılıyor. "Yapay zekâ ile markamızın iletişimini güçlendiriyoruz" Filme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Casper Pazarlama ve Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Feray Karaman, şunları söyledi: ‘’Yapay zekâyı iki yılı aşkın süredir pazarlama iletişimlerimizin merkezine alarak, markamızın anlatım gücünü dönüştürüyoruz. Yapay zekâ teknolojilerinin bugün geldiği seviye, bize bu filmimizi yapay zekâ ile üretme şansı verdi. Casper olarak yenilikçi teknolojileri yalnızca ürünlerimizde değil, markamızın hikâyesini anlatma biçiminde de cesurca kullanmaya devam ediyoruz.’’
Bursa Dr. Özkul’dan Mudanya Üniversitesi’nde ‘hayat’ dersi Mudanya Üniversitesi’nin Tecrübe Konuşuyor etkinliğinin konuğu Hayat Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ahmet Özkul oldu. Moderatörlüğünü Mudanya Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Mollasalih’in yaptığı etkinlikte Dr. Özkul, öğrencilere girişimcilik ve yeni nesil liderlik konusunda tavsiyelerde bulundu. Mudanya Üniversitesi’nin iş dünyasıyla kurduğu köprünün bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Özkul, "Bursalı ailelerin çocuklarının Bursa’da kendi şehirlerinde öğrenim görmesine imkan sağlayan Mudanya Üniversitemizin varlığından büyük memnuniyet duyuyoruz. Başta kadim dostum Gıyasettin Bingöl olmak üzere bu güzel organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ederim" dedi. Hayat hikayesini anlatan kitabını öğrencilere imzalayan Dr. Ahmet Özkul, bu kitabı, sıradan bir Anadolu esnaf çocuğunun hastane sahipliğine uzanan yolculuğunu gençlere örnek olması için yazdığını söyledi. Özkul, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu: "İş hayatına mezun olduktan sonra değil, öğrencilik yıllarınızdan itibaren adım atın. Burada edindiğiniz tecrübeler mezun olduğunuzda sizi farklı kılar. Öğrendiğinizi hayata geçirin, deneyim kazanın. Çünkü gerçek öğrenme, yaşarken başlar. Büyük düşünün ama bunun için hayal değil projeler üretin. Çalışmak ve disiplin olmazsa olmaz. Prensiplere sahip olun."