EKONOMİ - 28 Mayıs 2015 Perşembe 13:53

Mustafa Altunbilek: 'Sektörde kariyer planları yapılmıyor'

A
A
A
Mustafa Altunbilek: 'Sektörde kariyer planları yapılmıyor'

Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Altunbilek, perakende sektöründe sürdürülebilir başarının ancak ve ancak çalışan mutluluğu ile birlikte sağlanabileceğini söyledi.

Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Sürdürülebilir Perakende Konferansı, 26-27 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirildi. Perakende sektörünün tüm marka ve paydaşları için, yeni ekonomik düzende küresel perakende dünyasının bir parçası olmalarını sağlayacak yol haritalarının belirlenmesi amacıyla düzenlenen etkinliğe, 80'i aşkın markanın yerli ve yabancı liderleri katıldı.

‘Sürdürülebilir Perakende: Teknoloji, Çalışanlar ve Müşteri Memnuniyeti’ oturumuna konuşmacı olarak katılan TPF Başkanı Mustafa Altunbilek, perakende sektöründe sürdürülebilir başarının ancak ve ancak çalışan mutluluğu ile birlikte sağlanabileceğinin altını çizdi. Altunbilek, “Müşterilerimizin beklentilerinin her geçen gün arttığı bir dönemdeyiz. Çok yakın bir gelecekte sadece iyi ürün, fiyat avantajı, market görünümleri müşteri tercihini değiştirmekte ve bu rekabet ortamında işletmelerin büyüme elde etmelerinde yeterli olmayacak. Kendini yeniliğe, teknolojiye ve hıza en çabuk uyarlayabilenler sektörde öne çıkacak. Perakende ayrıca odağında insan olan bir sektör. Sürdürülebilir başarı, müşteri memnuniyeti ve perakende sektörünün gelişimi, çalışanlarımız ile mümkün olabilir. Çalışanlar mutlu değilse, verimlilik, sürdürülebilirlik de mümkün değil” dedi.

Resmi Gazetede 29 Ocak 2015 tarihinde yayımlanarak hayata geçen Perakende Yasası’na da değinen Altunbilek, “Yasada sektörün gelişiminin daha sağlıklı gerçekleştirebilmesi adına, yönetmeliklerle mutlaka giderilmesi gerektiğini düşündüğümüz ayaklar var. Bu eksik ayaklardan en önemlilerinden bir tanesi, çalışanlarımızın tatil hakkından yoksun olmalarını beraberinde getiren işletmelerin çalışma saatleri ile ilgili. Yasa çıkmadan da çıktıktan sonra da görüşümüzü sürekli dile getirdik. Sektörde işletmeler pazar günleri, pazar günü istenmiyorsa bir başka gün ama mutlaka haftada bir gün tatil ilan edilmeli. Söz konusu bu tatil, beraberinde rekabetin küçük işletmeler nezdinde daha sağlıklı yürümesini, mesai saatlerinin bir kurala bağlanmasını, sektör çalışanlarının ise daha mutlu ve verimli çalışmasını beraberinde getirecektir” ifadelerini kullandı.

Sektörde çalışanların, perakendeyi, çalışma saatlerinin uzunluğu ve sosyal haklarının azlığı nedeniyle bir meslek olarak algılamadığını ve çalışanların perakendeye hep ‘geçici iş’ olarak baktığını kaydeden Altunbilek, şunları söyledi:

“Çalışanlarımızın eşi, çocukları, sevdikleri ve aileleriyle bir gün zaman geçirmesi, sosyalleşmesi gerekiyor. İşletmeler bir gün kapandığında yer yerinden oynamaz ancak çalışanlarımızın mesleğe yönelik olumsuz algısı değişir. Motivasyonları ve verimlilikleri artar. Onların mutluluğu, işletmelerin, bizlerin daha iyi hizmet sunabilmesini bu da sürdürülebilir başarıyı beraberinde getirir. Eğitimler vererek, emek sarf ederek, yetiştirerek sektörde tutmaya çalıştığımız çalışanlarımız, bu sayede iş değiştirmeyi düşünmez”.
Altunbilek ayrıca İstanbul’dan Erzurum’a, İzmir’den Gaziantep’e, Bursa’dan Ordu’ya kadar pek çok ilde TPF olarak Perakende Akademisi yoluyla eğitimler düzenlediklerini ve TPF üyesi tüm işletmelerde, bu yolla bir standart oluşturmayı hedeflediklerini söyledi.

Oturuma katılan TPF Yönetim Kurulu Üyesi ve Biçen Marketler Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Biçen ise, Türkiye’nin istihdam yaratan en önemli sektörlerinden biri olan perakendenin, hali hazırda kariyer planlarının yapıldığı bir sektör olmadığını söyledi. Biçen, gerek sektöre yeni başlayan gençlerin mesleklerini uzun vadeli görmelerini sağlamak, gerek nitelikli eleman sorununun önüne geçmek gerekse müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarmak için, İnsan Kaynakları, motivasyon ve eğitimlere önem verilmesi gerektiğini kaydetti.

Bilgi ve iletişim teknolojilerinde son 15 yılda gerçekleşen gelişmelerle, tüm sektörlerde olduğu gibi perakende sektörünün de teknolojinin itici gücü olduğunu söyleyen Sarıyer Market E-Ticaret ve Müşteri İlişkileri Direktörü Erdal Ergin ise; “Teknolojinin hızlı ilerlemesi ve internet penetrasyon oranının son yıllarda hızlı şekilde artış göstermesi, ayrıca mobil alışverişin de oyuna dahil olması, perakende sektörünü hareketlendirdi. Akıllı alışverişin kapılarını aralayan bu gelişmeler sadece müşteriye değil, işletmelere de önemli katkılar sağladı. Artık tüm yönetici ve çalışanlar mobil cihazları üzerinden market içi gelişmeleri an ve an takip edebiliyor, inisiyatif alabiliyor ve çözüm bulabiliyor” dedi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Tarımsal girdi fiyatları yıllık yüzde 33,66 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre Tarım-GFE, ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 2,04, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 29,06, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,66 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 32,3 artış gösterdi. Ana gruplar incelendiğinde, bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi ise yüzde 1,57 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre ise tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 34,79, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 27,19 artış kaydedildi. Alt gruplar bazında yıllık Tarım-GFE verilerine göre 6 alt grupta artış oranı ortalamanın altında, 5 alt grupta ise üzerinde gerçekleşti. Yıllık artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 18,91 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 20,98 ile bina bakım masrafları olurken, en yüksek artış yüzde 64,33 ile veteriner harcamaları ve yüzde 47,39 ile gübre ve toprak geliştiricilerde görüldü. Aylık Tarım-GFE’ye göre ise 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Ekim ayında aylık bazda artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 0,09 ile enerji ve yağlayıcılar, yüzde 0,27 ile gübre ve toprak geliştiriciler olarak belirlendi. Buna karşılık, aylık artışın en yüksek olduğu alt gruplar yüzde 5,61 ile veteriner harcamaları ve yüzde 4,71 ile tohum ve dikim materyali oldu.
Ankara 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyon: 67 şüpheli yakalandı, 42’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 7 ilde dolandırıcı, tefeci ve göçmen kaçakçısı 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 67 şüphelinin yakalandığını ve 42’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyonlar düzenlendi. Şüphelilerin; Denizli’de 30 ayrı iş yerinden organize şekilde hırsızlık yaptıkları, Yalova’da nitelikli dolandırıcılık suçunu organize şekilde yönettikleri, İzmir’de trafo ve enerji nakil kablosu hırsızlığı yaptıkları, Iğdır’da göçmen kaçakçılığı suçunu işledikleri ve Muğla’da tefecilik yaptıkları, Tekirdağ ve Şanlıurfa’da terör örgütüyle bağlantıları olduklarını söyleyip para talep ederek vatandaşları dolandırdıkları tespit edildi. Düzenlenen operasyonlar ile hesaplarında son 5 yıl içerisinde 251 Milyon Türk lirası hesap hareketi bulunan 67 şüpheliyi yakalandı. 42’si tutuklandı. 23’ü hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğer 2 şüphelinin işlemleri devam ediyor. Ayrıca operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ile muhtelif miktarda nakit para ve ziynet eşyası ele geçirildi.
Erzincan Erzincan’da soğuk hava nedeniyle sürüler yayladan indirildi Erzincan’da yüksek kesimlerde görülen kar yağışı ve soğuk havayla birlikte yaylalarda bulunan küçükbaş hayvan sürüleri donma tehlikesi nedeniyle merkeze ve köylere taşındı. İlkbahar aylarından itibaren yaylalarda kalan küçükbaş hayvanlar, hava sıcaklıklarının düşmesi ve kar yağışının başlamasıyla birlikte daha güvenli alanlara çekildi. Üreticiler, kış şartlarının ağırlaşması nedeniyle sürülerini Erzincan merkez ve çevre köylere indirerek ahırlara aldı. Kış boyunca hayvanların yem, saman ve arpa ile besleneceği öğrenildi. Üreticilerden İlhan Koyun, nisan ayı sonunda koyunlarını yaylaya çıkardıklarını belirterek, "Aylarca yaylada kaldık, süt ve peynir üretimi yaptık. Aralık ayının sonlarına doğru havalar sertleşince geri dönmek zorunda kaldık. Kış aylarında yem ve saman temini bizim için en büyük sıkıntı" dedi. Tulum peyniri üreticisi Özkan Beydili ise bahar aylarında çıktıkları yaylalarda aralık ayına kadar kaldıklarını ifade ederek, soğuk havanın etkisini artırmasıyla köylerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Beydili, hayvancılığın büyük emek ve fedakârlık gerektirdiğini vurguladı. Üretici Ferdi Kaya da ilkbaharda yaylaya çıkarılan koyunların yaz boyunca otlatıldığını ve peynir üretimi yapıldığını belirterek, "Hava şartları sertleşince dönüş hazırlıklarına başladık. Hayvanlar ilkbahara kadar yem ve arpa ile beslenecek" diye konuştu. Erzincan’da her yıl kış mevsimiyle birlikte yaşanan bu dönüş, bölgedeki küçükbaş hayvancılığın doğayla iç içe süren zorlu üretim sürecini bir kez daha gözler önüne serdi.