EKONOMİ - 12 Şubat 2019 Salı 10:39

Ocak ayında makine ihracatı 1,3 milyar doları geçti

A
A
A
Ocak ayında makine ihracatı 1,3 milyar doları geçti

Türkiye'nin makine ihracatı Ocak ayında 1,3 milyar doları geçti. Sektörün 2018 yılı Ocak ayına göre yüzde 12 daha yüksek performans gösterdiğine dikkat çeken Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, "2018 yılında ihracatını en fazla artıran sanayi gruplarından biri olan makine sektörü, bu yıl için belirlediğimiz 20 milyar dolar ihracat hedefine uygun olarak, iyi bir başlangıç yaptı" dedi.

Geçtiğimiz yıl 17,1 milyar dolar ihracatla, ithalatı karşılama oranını yüzde 64 seviyesine yükselten makine sektörü Ocak ayında 1,3 milyar dolardan fazla ihracat gerçekleştirdi. Sektörün gelişmiş ülkelerdeki marka gücünü yükselten çalışmalar yaparken, ihracatçıların yeni pazarlara erişimini artırmayı da hedeflediklerini belirten Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu şunları söyledi: 

"Türk makine sanayi ileri teknolojiye uygun üretim altyapısıyla gelişmiş ülke pazarlarında talep gören canlı bir sektördür. Ocak ayında da faaliyetlerimiz hız kesmeden devam etmiş,Almanya, ABD, İngiltere, İtalya ve Fransa en fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz pazarlar olmuştur. Bununla beraber ihracat artış hızımızın Cezayir, Polonya ve Fas gibi ülkelerde yüzde 20'leri geçtiğini görüyoruz. Sanayiinin tüm alt dallarında müşterilerimizin makine ihtiyacına yanıt verirken, Türk makine sektörünün pazar çeşitliliğini artırmayı amaçlıyoruz".

"Uluslararası tanıtım çalışmalarında hız kesmeyeceğiz" 

Makine İhracatçıları Birliği uluslararası tanıtım çalışmaları kapsamında Almanya’nın Leipzig şehrinde tamamlanan INTEC fuarına katıldı. Fuarla eşzamanlı olarak, 19 Türk firmasının iştirakiyle düzenlenen Ticaret Heyeti kapsamında Türk ve Alman firmaları ikili görüşmeler yaparken, Türkiye'nin Makinecileri de Almanya'daki kuruluşlarla temaslarını artırdı. VEMAS, Fraunhofer Enstitüsü, IHK Chemnitz, tesis ve firma ziyaretleri ile Türk-Saksonya İşbirliği Forumu, etkinlik katılımları, ikili iş görüşmeleri, firma ve fuar ziyaretinin olduğu yoğun programlı bir heyet organizasyonu gerçekleştirdiklerini belirten Karavelioğlu şunları söyledi: 

"Ürünlerimizin kalitesini anlatmak, müşterilerimizin talep ve ihtiyaçlarına ilk ağızdan yanıt vermek marka çalışmalarımızın önemli bir boyutunu oluşturuyor. Katıldığımız organizasyonlarda geniş bir satın almacı grubuna sektörümüzün gücünü anlatıyoruz. INTEC Leipzig’te Türkiye ile beraber 31 ülke daha vardı, tanıtım faaliyetlerimiz sektörümüzün yeni pazarlara açılması noktasında önemli bir fırsat oldu". 

Fuar kapsamında düzenlenen Ticaret Heyeti’nin verimli geçmesinden ve Almanya'da işbirliği yaptıkları kuruluşların Türk Heyetine olan destek ve ilgisinden büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Karavelioğlu sözlerini şöyle tamamladı: "Uluslararası rekabette daha güçlü olmak için, üretimdeki gücümüzü pazarlama alanında da göstermek mecburiyeti hissediyoruz. Haziran ayında Dusseldorf’da bir heyet daha gerçekleştireceğiz. Almanya'daki muhataplarımızla yıl içinde Türkiye'de de bir araya gelmeyi sürdüreceğiz. Uluslararası tanıtım çalışmalarında hız kesmeden Meksika, Hindistan, Rusya ve Çin’de de heyet organizasyonu yapacağız. Çalışmalarımızın sektörümüzün performansına yaptığı katkıdan memnunuz".  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.