Antalya'nın Manavgat İlçesinde partisinin olağan ilçe kongresine katılan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Türkiye'de iç kargaşa çıkarıp ülkenin olağanüstü dönemlere yeniden dönmesini isteyenler olduğunu söyledi.
AK Parti Manavgat İlçe Teşkilatı'nın olağan kongresine Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, AK Parti dış ilişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış, AK Parti milletvekilleri ve çok sayıda partili katıldı. Bir düğün salonunda gerçekleştirilen kongrede konuşan Bakan Şahin, son günlerde çeşitli illerde terör sempatizanlarının gerçekleştirdiği gösterilere değindi.
Olağanüstü dönemleri isteyenler var
Türkiye'nin kalkınmasını istemeyenlerin olduğunu söyleyen Şahin, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'nin daha fazla demokratikleşmesini istemiyorlar. O nedenle iç kargaşa çıkarmak istiyorlar. O nedenle Türkiye'nin olağanüstü dönemlere yeniden dönmesini istiyorlar.
Bu terörü ve terörün arkasındaki güçleri incelediğinizde Türkiye'de yeniden demokrasinin geriye gitmesini istediklerini tespit edeceksiniz. Bilesiniz ki bu terör sadece terör örgütünün faaliyeti değildir.
Türkiye'nin bölgede ve dünyada kalkınmasını istemeyen, güçlenmesini istemeyen bir takım dış destekçileri de var." Bunlar içerisinde maalesef bize dost görünen ülkeler de olduğunu anlatan Şahin, sözlerine şöyle devam etti: "Ama biz bütün bunları bilerek Türkiye'de terörle mücadelemizi bütün sebeplerine tevessül ederek devam etmekteyiz. Ama onların şu beklentisine asla cevap vermeyeceğiz. Onların beklentilerine uygun davranmayacağız. Demokrasiden bir adım geri atmayacağız. Hep ileriye bakacağız ve demokrasimizi daha da güçlendirmeye gayret edeceğiz."
Cumhuriyet tarihinin en dikkat çeken davası
Pazartesi günü başlayacak olan Ergenekon davasına da değinen Şahin, "AK Parti olarak yola çıkarken bir şey daha söyledik. Çetelerle menfaat şebekeleriyle organize suç örgütleriyle mücadele edeceğiz.
Kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. Türkiye'nin gerçek anlamda hukuk devleti olduğunu ispat edeceğiz ve göstereceğiz dedik. Bu konuda ciddi adımlar attığımızı ifade edebilirim. Tabii ki suçla suçluyla ve bir takım çetelerle mücadeleyi başta güvenlik güçlerimiz ve bağımsız yargı organlarımız yapar. Nitekim yapıyorlar da. İşte Pazartesi günü sanıyorum Cumhuriyet tarihinin en çok dikkat çeken davalarından biri başlayacak" dedi
Kılıçdaroğlu'nu protesto ediyorum
Şahin, Ergenekon davasının bağımsız yargı organları tarafından savcılar tarafından soruşturması yapılarak mahkemenin önüne getirilmiş olan bir dava olduğunu söyledi.
Türkiye'de hakimlerimize, savcılarımıza güvenmek durumunda olduğumuzu anlatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Güvenmemiz gerektiği yolunda açıklamalardan son derece Adalet Bakanı olarak üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Bakın dün İzmir'de Ana Muhalefet Partisi Cumhuriyet Halk Partisi Gurup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu, bu davayı kastederek şunu söylüyor.
''Hukukun katledildiği bir davadır bu dava'' diyor. Şimdi değerli Manavgatlı kardeşlerim, bu davayı açan Türkiye Cumhuriyeti savcılarıdır. Bu davayla ilgili tutuklama kararını veren, bağımsız yargı organlarımız yargıçlarımızdır.
" Bu davanın görüleceği mahkemenin Türk mahkemeleri olduğunu belirten Şahin, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'de yargı bağımsızdır savcılarımız ve hakimlerimiz kendilerine yasaların verdiği yetkileri kullanırlar. Önlerindeki dosyalara delillere göre hareket ederler. Eğer siz çıkar da, Türkiye'nin en köklü siyasi partisinin temsilcisi olarak ve Ana Muhalefet Partisi'nin temsilcisi olarak 'Bu dava hukukun katledildiği bir dava' derseniz, savcılarımızı ve hakimlerimizi töhmet altında bırakırsınız.
Onların hukuku katlettiklerini söylemek istersiniz. Ben Adalet Bakanı olarak hakimlerimizin ve savcılarımızın hukuku katlettiğini iddia eden bu arkadaşımızın bu sözlerini geri almasını burada talep ediyorum. Kendisini Adalet Bakanı olarak protesto ediyorum.Türk yargıçları ve savcıları hukuka hizmet ederler. Türkiye'de suç ve suçlularla mücadele ederler. Onların hukuku katlettiğini iddia etmek bühtandır, iftiradır ve yakışıksız bir ifadedir."
CHP'den memnunuz genel başkanlarını değiştirmesinler
Toplantıda bir konuşma yapan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış ise, "Birleşmiş Milletler güvenlik konseyine kabul edildik. Bu tarihi bir olaydır. Çocuklarımıza anlatacağımız bir olaydır" dedi. Şimdiye kadar maçın izleyicisi, seyircisi konumunda olduklarını anlatan Bağış, şöyle konuştu: "Ama artık hangi ülkeye yaptırım uygulanacak, ambargomu uygulanacak, barış gücümü gönderilecek bunun kararını verecek 15 ülkeden bir tanesiyiz.
Dış politikada bundan daha itibarlı bir mertebe yok. Ana muhalefet liderinin dış politika işlerine bakan zat, 'Görelim bakalım büyük devletlerin dümen suyuna mı girecekler' demiş. Bu CHP'liler her zaman kendini kayıkta zannettiklerinden her şeyi suyla, dümen suyuyla karşılaştırıyorlar. Bunların anlayamadığı bir şey var. Türkiye artık bunların anladığı türden bir kayıkta değil. Türkiye transatlantik bir gemi gibidir giremeyeceği bir okyanus kalmamıştır."
Türkiye'nin dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olduğunu anlatan Bağış, sözlerini şöyle tamamladı: "Ak Parti olarak insanların ne düşünmesini dikte eden bir parti değiliz. Biz onlardan memnunuz. Ne genel başkanlarını ne de yürütme kurulu üyelerini değiştirmesinler."
SÜLEYMAN ELÇİN-ARİF KAPLAN-ANTALYA
