SAĞLIK - 06 Aralık 2021 Pazartesi 09:25

Op. Dr. Bülent Demir: '360 derece liposuction ile tepeden tırnağa değişin'

A
A
A
Op. Dr. Bülent Demir: '360 derece liposuction ile tepeden tırnağa değişin'

Halk arasında “yağ aldırma” olarak bilinen liposuction, en çok yaptırılan estetik işlemler arasında yer alıyor. “360 derece liposuction” ise vücudunun gövde bölgesindeki yağlardan tek bir operasyonla kurtulmak isteyenlere uygulanıyor. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Bülent Demir, ameliyatla insanların tepeden tırnağa değişimi gözle görebileceğini ifade etti.

Operasyon hakkında bilgi veren Op. Dr. Bülent Demir, 360 derece liposuction”ın vücudunun gövde bölgesindeki yağlardan kurtulmak isteyenler için uygun bir ameliyat olduğunu belirterek, "Bu operasyonda vücut, yukarıdan aşağı doğru şekillendirilir. Çoğunlukla estetik amaçlıdır ve operasyonun amacı uygun adaylarda hastaya kum saati şeklinde bir görüntü kazandırmak amaçlı gerçekleştirilir” dedi.

"Karın düzleşir ben incelir"
Op. Dr. Bülent Demir, ameliyata gıdı bölgesininde ilave edilebileceğini kaydederek, "Eğer gıdı bölgesinde problem yoksa üst ve alt karın,sırt bölgelerine ve basenlere liposuction uygulanır.eğer gerekli ise kollara ve iç bacağa da ilave uygulama aynı seansta yapılabilir.360 derece liposuction; karnın düzleşmesini, belin incelmesini ve kavisin ortaya çıkmasını, basen çıkıntılarının yuvarlaklaşmasını, yağ biriken bölgelerdeki buna benzer estetik problemlerin giderilmesini sağlar. Özetle kol, bacak, karın, vücut çevresi ve bel bölgesini toparlar. Vücudu farklı noktalarından incelten bu ameliyat, tam anlamıyla fit ve sıkılaşmış bir görünüm kazandırır. Bu ameliyatta genellikle vaser liposuction veya lazer yönteminden faydalanılır" dedi.

"Hastanın vücut kitle indeksi 30'dan düşük olmalı"
360 derece liposuction’ın şişmanlık tedavisi şeklinde algılanmaması gerektiği konusunda uyarıda bulunan Op. Dr. Bülent Demir, “Bu uygulamanın temel amacı kişiyi zayıflatmak değildir. Söz konusu operasyon yalnızca bölgesel incelme uygulaması olup, aşırı kilo sorununa çözüm getirmez. İdeal kiloda olmasına rağmen daha sıkı ve ince bir görünüme kavuşmak isteyenlerde tercih edilir. 360 derece liposuction ameliyatının uygulanabilmesi için hastanın vücut kitle indeksinin 30’dan düşük olması gerekir” diye konuştu. Dr. Demir, “360 derece liposuction kimlere uygulanabilir?” sorusuna da şöyle yanıt verdi: “6 ay veya daha uzun süredir ideal kiloda olan, 18 yaşını geçmiş ve cilt elastikiyeti bozulmamış kişilere uygulanabilir. Tabii ki hastanın ameliyata ya da anesteziye engel teşkil eden bir rahatsızlığı da olmamalıdır.”

"Genel Anestezi altında yapılıyor"
Op. Dr. Bülent Demir, ameliyatın nasıl yapıldığını ise şöyle anlattı:
"Bu uygulamada VASER ve power asist liposuction kullanılmaktadır. Laser liposuction tercih edilirse, uygulamadan önce bölgede bulunan yağlar lazer enerjisi yardımıyla parçalanır. Vaser liposuction yönteminde ise yağ hücrelerinin parçalanması için ultrasonik ses dalgaları kullanılır. Ameliyat genel anestezi altında gerçekleştiği için ağrı ve acı vermez. Küçültülen yağlar kanüller vasıtasıyla aspire edilir. Uygulamanın yapılacağı bölgelere 3-5 mm’lik ufak kesiler yapılır. Ardından yağlar, ince kanüllerle çıkarılır."

"Beslenmeye dikkat edilmezse verilen yağlar geri alınabilir"
Ameliyat sonrası hastaların diyet ve egzersiz yapmaları gerektiğini belirten Op. Dr. Bülent Demir, dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında ise "Kişinin 1 gece hastanede kalması istenebilir. Operasyondan sonra hastaya korse verilir ve 1 ay boyunca takması gerekir. Ayrıca ameliyattan sonra yapılan lenf drenaj masajları fibrozisi önleyerek daha estetik bir görünüme katkıda bulunur .Hasta uygun bir diyet ve egzersiz programı tatbik etmelidir. Yaşam tarzı ve beslenme düzeninde yaptığı değişiklikleri kalıcı hâle getirmelidir. Aksi takdirde verilen yağların geri alınma riski mevcuttur. Elbette yeniden kilo alımı öyle kısa zamanda kolayca gerçekleşmez. Fakat bu ihtimalin de göz ardı edilmemesi gerekir" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.