KÜLTÜR SANAT - 23 Kasım 2017 Perşembe 12:49

Ormana’da kanolu mağara keyfi

A
A
A
Ormana’da kanolu mağara keyfi

Antalya’nın İbradı ilçesine bağlı Ormana köyünde yapılan aktiviteler, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Özellikle dünyanın en büyük 3'üncü yeraltı gölü olan Altınbeşik Mağarası’ndaki kano turu, deneyimleyenleri oldukça heyecanlandırıyor.

Antalya’nın son dönemde popülaritesi artan doğa turizmi noktası Ormana, deneyimleyenleri kendisine hayran bırakıyor. Doğal yaşamının yanı sıra, Antalya sıcağından kaçanlar için adeta saklı bir cennet olan Ormana’da en çok dikkat çeken aktivitelerin başında Altınbeşik Mağarası’nda yapılan kano turu geliyor. Türkiye’nin en büyük, dünyanın da en büyük 3'üncü yeraltı gölü olan Altınbeşik Mağarası’nın 350 metrelik bölümü kanolarla gezilebiliyor. Mağaraya kanoyla girildiğinde su altına yerleştirilen özel spot ışıklar dikkat çekiyor.Şu ana kadar keşfedilen bölümü 7 kilometreyi bulan Altınbeşik Mağarası’na, Ormana köyünden ulaşım mümkün oluyor.

"Antalyalı iş adamları buraya yatırım yapsın"

Yaklaşık 10 gün önce göreve başlayan İbradı Kaymakamı Mustafa Çelik de ayağının tozuyla çalışmalara başladı. İbradı’da özellikle turizmi yukarıya çekmek istediklerini belirten Çelik, "İbradı sadece Osmanlı döneminde değil, Selçuklu döneminde Alaeddin Keykubat’ın bile yaz dönemlerinde burada konakladığı bir yer. Keykubat yaz aylarında sıcak havalardan kaçıp İbradı’ya yerleşiyordu. Bizler de aynı şekilde yerli ve yabancı turistleri buraya bekliyoruz. İbradı, Osmanlı’ya en çok kadı yetiştiren ilçe. İbradılı yaklaşık 100 kadı olduğu ve 3 şeyhülislam olduğu biliniyor. Burada Kadıların eğitim aldığı kadıkonakları mevcut. Bu konaklar unutulmaya yüz tuttu. Antalya’nın saygın isimlerinin burada yatırım yapmasını talep ediyoruz" dedi.

"Amacımız turist sayısını yukarıya çekmek"

Mevcut şartları iyileştirerek bölgenin hareketlenmesi için çalışacaklarını söyleyen Çelik, "Altınbeşik Mağarası’nın şu anda kullanılan kısmı 350 metre ve toplamda 7 kilometre. Hala keşfedilmeyen bölümleri olduğu biliniyor. Burayı tamamen kullanıma açmayı talep ediyoruz. Burada Arapastı Kestanesi, Düğmeli Evler, Kadıkonakları, Eynif Ovası ve Altınbeşik Mağarası gibi turizme açık noktalarımız var. Buralar sayesinde sezonda 50-60 bin arasında turist İbradı’yı ziyaret etmekte. Bizim amacımız bu sayıyı 150 bine çıkarmak" diye konuştu.

Bin 100 yıllık Arapastı Kestanesi

İbradı’da bulunan bir kestane ağacı ise, ziyaret edenleri kendisine hayran bırakıyor. Ağaç, hikayesiyle de dikkat çekiyor. 1861 yılında bölgenin ağalarından birisinin evinde cariye olarak çalışan Zeynep adındaki bir Arap kızı, evin sahibine kızarak, konağı ateşe veriyor. Çıkan yangının ardından alevler diğer evlere de sıçrıyor ve İbradı’nın neredeyse tamamı yanıyor. Olayın ardından Zeynep için ölüm emri çıkartılıyor ve bu ağaçta asılarak idam ediliyor. Bu olay sonrasında ağaca Arapastı Kestanesi adı konuluyor. Ormana’yı ziyaret edenlerin uğrak noktası olan Arapastı Kestanesi için bakım çalışmaları da yapılıyor. Bölgede yer alan küçük şelaleler etrafında yapılan yoga aktiviteleri de oldukça ilgi gösterilen bir başka organizasyon.

Bozhan Memiş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul "Turquality ve Marka Destek Programı ile 377 firmanın 400 markası Bakanlığımız tarafından desteklenmekte" Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Turquality ve Marka Destek Programı ile yaklaşık 377 firmanın 400 markası Bakanlığımız tarafından destekleniyor. Turquality’i marka-inovasyon yoluyla ihracat miktarının katma değerini yükselterek toplam değeri arttırma modeli. Turquality, Türk ürünlerinin dünyada bilinirliğini ve cazibesini arttırma programıdır" dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Turquality-Marka Uzmanlık ve Vizyon Programı’nın kapanış törenine katıldı. Bakan Bolat, programda yaptığı konuşmada markalaşmanın ihracata katkısının önemine dikkat çekti. Bakan Bolat, Turquality-Marka Uzmanlık ve Vizyon Programı’nın inovasyon ve markalaşma yoluyla ihracatın katma değerini artırmayı hedeflediğini belirtti. İhracatın Türkiye için olmazsa olmaz olduğunu ifade eden Bakan Bolat, "İhracat Türkiye açısından olmazsa olmaz bir zorunluluk. İhracatta önemli bir yol kat ettik, ama daha çok yolumuz var. Türkiye’nin bu ihracat yolculuğunda ’Turquality ve Marka Uzmanlık-Vizyon Programı’ çok önemli bir konumda. Üniversite-sanayi-STK ve biz olmak üzere dörtlü iş birliği modeliyle yapılan bu program örnek bir çalışma" dedi. "Turquality, Türk ürünlerinin dünyada bilinirliğini ve cazibesini arttırma programıdır" Programa ilişkin de bilgi veren Bakan Bolat, "Turquality’i marka-inovasyon yoluyla ihracat miktarının katma değerini yükselterek toplam değeri arttırma modeli olarak özetleyebiliriz. Turquality, hizmetlerde, mallarda, ürünlerde yeni büyük markalar geliştirerek Türk ürünlerinin dünyada bilinirliğini ve cazibesini arttırma programıdır. Bu program çok da başarılı olmuştur. Bugüne kadar aşağı yukarı Turquality programına katılan 189 şirketin 205 markası Turquality destek programı tarafından destekleniyor. Turquality genel-geçer bir program değil, çok önemli program. Bir alt programı da Marka Destek Programı. Bunda da 291 firmanın 312 markası desteklenmekte. Bu şekilde Turquality ve Marka Destek Programı ile yaklaşık 377 firmanın 400 markası Bakanlığımız tarafından desteklenmekte" şeklinde konuştu. Bakan Bolat, dünya ihracatından Türkiye’nin aldığı paya ilişkin de verileri paylaştı. Bolat, "Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre 2002 yılında dünya mal ihracatındaki payımız yüzde 0,49’du, bu rakam 2023 yılı sonunda yüzde 1,08’e yükseldi. Hizmet ihracatımız ise dünyadaki payımız 2002 yılında 0,89’du 2023 yılı sonunda 1,30’a yükseldi. Bu ülkemiz için başarıdır, bunu daha yukarı taşıma hedefindeyiz. Mal ihracatında 2028 yılında dünyadaki payımızı yüzde 1,30’a, hizmet ihracatı payımızı da yüzde 2’ye yükseltmeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı. Bakan Bolat, konuşmasının ardından Turquality-Marka Uzmanlık ve Vizyon Programı’nı başarıyla tamamlayan öğrencilere diplomalarını verdi. Program diploma töreninin ardından toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
İstanbul Galatasaraylı Sporcular Derneği’nin dayanışma yemeği düzenledi Galatasaraylı Sporcular Derneği, birlik ve beraberlik mesajı vermek adına dayanışma yemeği düzenledi. Şişli’de bir otelde düzenlenen organizasyona, Galatasaraylı Sporcular Derneği Başkanı Levent Nazifoğlu, Galatasaray eski başkanlarından Alp Yalman ile Burak Elmas, sarı-kırmızılı kulübün eski ikinci başkanlarından Ergun Gürsoy, Divan Kurulu eski Başkanı İrfan Aktar, mevcut Divan Kurulu Başkanı Aykutalp Derkan, Galatasaray Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Metin Ülgen ve oyuncular ile davetliler katıldı. Galatasaraylı Sporcular Derneği Başkanı Levent Nazifoğlu, burada yaptığı konuşmada, “Bu gece, futbolla ilgili önümüzdeki çok önemli maçlarda bütün camianın bir arada olduğunu göstermek için yapılan bir gecedir. Galatasaray Kadın Futbol Takımı’nın da bu hafta sonu maçı var. Kazandıkları takdirde ilk kez şampiyon olacaklar ve direkt Şampiyonlar Ligi’ne katılacaklar. Takımın bu maçı kazanmasını istiyoruz" dedi. Nazifoğlu, konuşmasının ardından Galatasaray eski başkanlarından Alp Yalman ile Burak Elmas’a, sarı-kırmızılı kulübün eski ikinci başkanlarından Ergun Gürsoy’a, Divan Kurulu eski Başkanı İrfan Aktar’a, mevcut Divan Kurulu Başkanı Aykutalp Derkan’a, Galatasaray Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Metin Ülgen’e ve oyunculara desteklerinden ötürü plaket takdim etti.