ASAYİŞ - 26 Ekim 2021 Salı 10:26

Pendik'te çay ocağında önce karnını doyurdu, sonra televizyonu çaldı

A
A
A
Pendik'te çay ocağında önce karnını doyurdu, sonra televizyonu çaldı

Pendik’te bir çay ocağına giren hırsız, çay ocağında duvara monteli televizyon ile içeride bulunan yiyecek ve içecekleri çaldı. Şahıs, çaldığı eşyalarla birlikte çay ocağından ayrılmadan önce çay ocağında simit yiyip karnını doyurdu. Şahsın koltuk altına koyduğu televizyon ve poşete doldurduğu yiyeceklerle beraber çay ocağından kaçtığı anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

Olay geçtiğimiz ay Pendik Dolayoba Mahallesi'nde bir çay ocağında yaşandı. İddiaya göre gece saatlerinde çay ocağına gelen hırsız, anahtar kilidini kırarak içeri girdi. Hırsız, çay ocağında gezinirken gözüne ilk olarak televizyonu kestirdi. Televizyonu monte edildiği duvardan söküp çalan hırsız, çay ocağında bulunan çay, kek gibi yiyecekleri ve müzik kutusunu bir çöp poşetine doldurdu.

Pendik'te çay ocağında önce karnını doyurdu, sonra televizyonu çaldı

Hırsız, çay ocağından bulunan simit ve kola ile karnını doyurmayı da ihmal etmedi. Hırsız daha sonra bir koltuk altına çaldığı televizyon, diğer eline çaldığı yiyeceklerin olduğu poşeti alarak çay ocağından kaçtı. Çay ocağı sahibi Erkan Lermioğlu, komşu esnafın kendisini aramasıyla hırsızlık mağduru olduğunu fark etti.

Pendik'te çay ocağında önce karnını doyurdu, sonra televizyonu çaldı

Hırsızlığın yaşandığı çay ocağının sahibi Erkan Lermioğlu, "Sabah 09.30 sıralarında esnaf ağabeyimiz aradı, dükkan açık mı diye sordu. Dükkan kapalı deyince de kapının açık olduğunu söyledi. Geldiğimde gördüm ki kapım açık kilidim kırık. İçer girince gördüm ki televizyonu, müzik kutusunu almışlar, kek bisküvi de almışlar. Kardeşin karnı açtı herhalde simit yemiş, kola içmiş. Dükkanın faturalarına kadar almış. Artık ne yapacaksa. Borcum yok ki ödesin. Kapıda kasıntı var kilitte de zorlanma var" dedi.

Çay ocağına giren hırsızın, çaldığı televizyonu bir koltuk altına, poşeti de bir eline alıp çay ocağından kaçtığı anlar güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

Pendik'te çay ocağında önce karnını doyurdu, sonra televizyonu çaldı

Halit Arslan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”