SAĞLIK - 22 Eylül 2016 Perşembe 11:45

Pet şişelerde yer alan numaraların anlamı nedir? Pet şişelerin altında neden numara yazar?

A
A
A
Pet şişelerde yer alan numaraların anlamı nedir? Pet şişelerin altında neden numara yazar?

Günlük hayatımızda yaygın olarak kullandığımız pet şişelerde yer alan numaralar ne anlama geliyor? Pet şişelerde kullanılan plastikler sağlığımızı ne kadar tehdit ediyor? Pet şişelerin altında yazan numaralar bize bu konuda yardımcı oluyor. İşte pet şişelerin altında yazan numaralarla ilgili bilmediğimiz detaylar...

Günlük hayatımızda sık sık kullandığımız, hatta kullanılan malzemenin tekrar kullanılabilir olup olmadığını bilmeden defalarca kullandığımız bu plastiklerin üzerinde veya altında yazan numaraları çoğumuz görmüş fakat ne anlama geldiğini çoğumuz önemsememiş, sorgulamamışızdır. Bütün plastik şişe, damacaca, bidon gibi malzemelerin altında veya üzerinde genelde üçgene benzer bir logonun içerisinde şişenin hangi malzemeden yapıldığına gösteren bir numara bulunur. Bu numaralar 1 ile 7 arasında olup oldukça önemlidir. Plastik malzemelrin üzerine işaretlenen numaralar ürünün hangi malzemeden üretildiğini simgeler. Eğer aldığıız plastik ürünün üzerinde bu işaret hiç yoksa kesinlikle bu plastikten uzak durulmalıdır.

Şimdi gelin hepsine ayrı ayrı göz atalım;

Pet şişelerde yer alan numaraların anlamı nedir? Pet şişelerin altında neden numara yazar?

1. PET ya da PETE

PET ya da PETE olarak geçen bu plastik en yaygın kullanım oranına sahip. Fakat tek kullanıma uygun tasarlandıkları için, tekrardan doldurup kullandığınız takdirde suya ağır metaller ve çeşitli kimyasallar karışabiliyor ve böylece kullanan kişinin hormon dengesi dahi bozulabiliyor! Ayrıca bu şişeler doğada oldukça zor çözünüyor.

2. HDP ya da HDPE

Daha çok süt, deterjan, yağ muhafazaları, oyuncak ve plastik torbaların imalatında kullanılan HDPE ya da HDP, suya herhangi bir kimyasal karıştırmıyor ve su söz konusu olduğunda uzmanlar tarafından en tercih edilesi plastik olarak gösteriliyor.

3. PVC ya da V

PVC ya da V ismiyle şişelerin altında bulunan bu plastik, çoğunlukla yiyecek kapları, yumuşak materyaller ve oyuncaklar için kullanılıyor. Suya iki toksik materyal karıştırabilen bu plastiğin şişelerde kullanımı tavsiye edilmiyor.

4. LDPE

Suya herhangi bir kimyasal karıştırmasa da, bu plastiğin su şişesi olarak kullanılması yasak. Yine de eğer pakedinde bu plastiğin kullanıldığı bir gıda satın alıyorsanız iki kez düşünmeniz gerekiyor. Zira suya karıştırmadığı kimyasalları, gıdalara bulaştırabilme ihtimaline sahip.

5. PP

PP, sert ve hafif olmasıyla göze çarpıyor. Isıya karşı yüksek bir dirence sahip. Öyle ki, ısıtıldığında diğer plastiklerin aksine erimiyor. Bu da onu muhafaza ettiği ürün için iyi bir koruyucu yapıyor. PP, aynı zamanda gıdada yağlanma ve rutubeti engellemek için de ideal.

6. PS

PS, çok farklı amaçlarla kullanılan ucuz ve hafif bir plastik türü. Genellikle kullan-at tarzda bardaklar ve kaplar, yumurta kapları vs. için kullanılıyor. Isındığı zaman kanserojen bileşikler yayabiliyor. Bu yüzden uzun süreli kullanımlarda kesinlikle tavsiye edilmiyor.

7. PC, Diğer

Sporcu su şişeleri, biberonlar, yemek kaplarında kullanılan bu plastiğin, en tehlikeli ve uzak durulması gereken plastik olduğu söyleniyor. Karışık polikarbon materyallerden imal edildiği için geri dönüşüme uygun değil. Bunun da ötesinde, kullanımında BPA (Bisphenol A) kullanıldığı için yemeğe ya da içeceğe kimyasallar karıştırabiliyor.

Pet şişelerde yer alan numaraların anlamı nedir? Pet şişelerin altında neden numara yazar?

ÖZET İLE

Gıda Standartları Enstitüsü´ne göre,altında üçgen geri dönüşüm logosu içinde 3 veya 7 rakamı olan damacanalar sağlık açısından riskli.Bu rakamlar damacananın,yüksek oranda kimyasal madde içerdiğini gösteriyor. ´Bieshenol A´ adlı bu madde kalp sağlını bozuyor ve diyabet riskini artırıyor.

Eğer hala kullandığınız plastik şişelerin altını kontrol etmediyseniz şimdi tam zamanı! Gözden kaçırdığınız küçük bir detay sağlığınızı korumanıza yardımcı olabilir...

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul - Sivas YHT ilk seferini yaptı Sivaslıların heyecanla beklediği İstanbul-Sivas Yüksek Hızlı Tren hattında ilk sefer yapıldı. Sabah saatlerinde İstanbul Söğütlüçeşme istasyonundan kalkış yapan trenin öğleden sonra Sivas tren istasyonunda olması bekleniyor. Ankara’dan Sivas’a ulaşımı 2 saate indiren Ankara-Sivas YHT Hattı, 26 Nisan 2023 yılında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın katıldığı törenle açılmıştı. Tüm Sivaslıların heyecanla beklediği İstanbul - Sivas Yüksek Hızlı Tren hattı da bugün Söğütlüçeşme tren istasyonundan saat 08.40’ta hareket ederek ilk seferini gerçekleştirdi. Kadıköy Söğütlüçeşme istasyonunda yapılan tören saygı duruşu ve İstiklal Marşıyla başladı. Yapılan törene, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz’ın yanı sıra TCDD Taşımacılığı Genel Müdürü Ufuk Yalçın, AK Parti İstanbul Milletvekili Nilhan Ayan ve AK Parti İstanbul Milletvekili İsmail Erdem katıldı. Tören bitiminde İstanbul - Sivas Yüksek Hızlı Tren katılımcılar tarafından uğurlandı. Törende konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Yardımcısı Osman Boyraz, "26 Nisan 2023 yılında Ankara-Sivas hızlı tren hattını açtık. Ankara-Sivas hızlı tren hattıyla Ankara-Sivas arasındaki mesafe 603 kilometreden 405 kilometreye 12 saatlik yol süresini de 2 saate indirerek Ankara-Yozgat arasını da bir saate düşürdük. Hattımızda Elmadağ, Kırıkkale, Yerköy, Yozgat, Sorgun, Akdağmadeni, Yıldızelili, Sivas bulunmaktadır. Kırıkkale, Yozgat, Sivas illerimizle Ankara merkezli hızlı tren ana ağına bağlanması ile bu illerimizde yaşayan yaklaşık 1,3 milyon vatandaşımızı hızlı trenle seyahat etmesine vesile olduk. Açıldığı günden bugüne bir milyonun üzerinde yolcu seyahat etti. Şimdi de sizlerle birlikte yüksek hızlı trenlerimiz ile Sivas-İstanbul aktarmasız ekspres seferlerini başlatmanın mutluluğunu, heyecanını ve coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz" dedi. "3 geliş, 3 gidiş sefer yapılacak" Bakan Yardımcısı Osman Boyraz, "Ankara-Sivas arasında yüksek hızlı tren seferleri, 3 geliş, 3 gidiş olarak yapılmaktadır. Sivas ve Ankara’dan yüksek hızlı trenlerle seyahat eden yolcularımızdan gelen aktarmasız Sivas-İstanbul seferleri talepleri doğrultusunda artık bu seferlerden biri İstanbul’a devam edecek şekilde planlanmıştır. Bizim burada Söğütlüçeşme İstasyonu’nda uğurlayacağımız tren gibi Sivas’tan da öğlen saat 13.00’te hareket eden yüksek hızlı tren seferi bugünden itibaren aktarmasız olarak İstanbul’a devam edecektir. 483 yol kapasitesine sahip setler kullanılacak, işletilecek bu ekspres hatlar İstanbul’dan 08.40’ten kalkacak, Sivas’tan da 13.30’da kalkacak. Trenlerimiz İstanbul- Sivas arasında Yozgat, Kırıkkale, Ankara, Eskişehir, Arifiye, Pendik istasyonlarında duruş sağlayacak. Elbette ki ilerleyen günlerdeki taleplere göre tekrar bazı değişiklikler yapılabilir" ifadelerini kullandı.
Muğla Muğla’da Karaçay-Malkar Türkleri ve Dilleri konuşuldu Bugüne kadar pek bilinmeyen Karaçay-Malkar Türkleri düzenlenen konferansta Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde konuşuldu. MSKÜ Metinbilim Topluluğu ve Metinbilim Enstitüsü Derneği’nin iş birliği ile üniversitede düzenlenen konferansta Dr. Ayşe Günay, “Karaçay-Malkar Türkleri ve Dilleri” konusunda bir konferans verdi. MSKÜ Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde Araştırma Görevlisi olan ve kendisi de bir Karaçay-Malkar Türkü olan Dr. Ayşe Günay, bir Kafkas halkı olan Karaçay-Malkar Türklerinin tarihi, kültürü ve dilleri hakkında bilgiler verdi. Dr. Ayşe Günay, Karaçay-Malkar Türkleri’nin, orta Kafkaslarda Elbruz Dağlarının eteklerinde Karaçay-Çerkes ve Kabardin-Balkar Özerk Cumhuriyetleri’nde yoğun olarak yaşayan Kıpçak grubundan bir Türk grubu olarak uzun yıllardan beri varlıklarını koruduklarını aktardı. Günay konuşmasında, şu anda Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nde 194 bin 324 Karaçay Türkü’nün yaşadığını; bazı dönemlerde Rus istilasına uğrayan topraklarından 2 Kasım 1943 tarihinde Karaçaylıların, 8 Mart 1944 tarihinde de Malkarlıların Ortaasya steplerine sürüldüklerini söyledi. Karaçay-Malkar Türklerinin Avrupa, Suriye, Kazakistan ve Türkiye’ye gelip yerleştiklerini dile getiren Günay, “Türkiye’de daha çok İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Konya, Tokat, Afyonkarahisar ve Yalova illerine yerleşen Karaçay-Malkar halkının başta ABD olmak üzere başka ülkelere de göç ettiğini belirtti. Dr. Günay, bugün Türkiye’de 25-30 bin civarında Karaçay-Malkar Türkü yaşadığını ve bunların muhtelif dernekler etrafında bir araya geldiklerini ve bir federasyon altında birleştiklerini söyledi ve her sene Temmuz ayının ilk hafta sonunda bir şenlikte bir araya geldiklerini ilave etti. Karaçay-Malkar Türklerinin İslamiyetle 18. yüzyılda tanıştıklarını ifade eden Dr. Günay, bu halkın eski Türk inançlarına dayanan bir inanç sistemi olduğunu ve “Kök teyri(Tanrı)/Han teyri, ot (ateş) teyri, sub (su) teyri ve cer (yer) teyri şeklinde bir inanç sistemine sahip olduklarını söyledi. Karaçay-Malkar Türklerinin dil özelliklerine de değinen Dr. Günay, bu halkın dilinin Köktürk dönemi Türkçesinin uzantısı olup Kıpçak grubuna ait olduğunu kelime ve ek örnekleriyle anlattı. Zengin bir halk kültürüne sahip Karaçay-Malkar Türklerinin, gelenek ve göreneklerini göç ettikleri yerlerde de sürdürdüklerini dile getiren Dr. Günay, bilgilerin ortaya çıktıkça, bu halkın daha iyi tanınacağını söyledi. Toplantı sonunda Metinbilim Enstitüsü Derneği Başkanı Doç. Dr. Ümral Deveci, Dr. Ayşe Günay’a bir teşekkür belgesi takdim etti. Toplantıya öğrenciler ve akademisyenler katıldı. Konuşma zoom üzerinden yayınlandı ve YouTube’ta da yayınlandı.
Kayseri Büyükkılıç’tan "Kitap Kafe" Projesi Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Yeni 5 Yıl Kültür Sanat Projeleri çerçevesinde kitap kurtlarına müjde niteliğinde olacak Kitap Kafe’yi kütüphaneler şehri Kayseri’ye kazandıracaklarını duyurdu. Eğitime, öğrenmeye ve öğrenciler başta olmak üzere gençlere verdiği özel önem doğrultusunda gelecek nesillerin daha donanımlı bir şekilde yetişmesi için yeni hizmete sunduğu kütüphaneler ile kadim kenti kütüphaneler şehri haline getiren Başkan Büyükkılıç yönetimindeki Kayseri Büyükşehir Belediyesi kitapseverlerin yeni gözdesi olacak bir projeye imza atmaya hazırlanıyor. Öğrenci ve genç dostu, eğitim ve bilimin kentteki en güçlü destekçisi Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, yoğun ilgi gören ve sayılarını arttırdıkları kütüphanelerin yanı sıra kitap kurtları için bir müjdeleri daha olduğunu kaydederek, “Merkez Halk Kütüphanemizin hemen yanı başına bölgenin gözbebeği olacak bir projeyi, Kitap Kafe’yi yapacağız. Büyükşehir Belediyesi hizmet binamızın ve kütüphanemiz arasında kalan daha önce çay bahçesi olarak hizmet veren mekânı Kitap Kafe olarak vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız” dedi. Başkan Büyükkılıç, Büyükşehir Belediyesi’nin 13 kütüphane ile kitapseverlere hizmet verdiğini hatırlatarak, “Yakın zamanda hizmete açtığımız Yakut Semt Kütüphanemiz ile Büyükşehir Belediyemiz bünyesinde nezih ortamları, kitap ve diğer eserlerin yanı sıra teknoloji donatıları ile kaliteli hizmet veren kütüphanelerimizin sayısını 13’e çıkardık. Merkez Halk Kütüphanemizi de 7/24 kütüphaneye dönüştürerek kitap kurtlarımızı ve öğrencilerimizi sevindirmiştik. Kütüphanelerimizi arttırmaya devam ediyoruz. Şimdi inşallah Kitap Kafe projemizle kitap kurtlarına güzel bir ortam daha armağan etmiş olmanın gurur ve mutluluğunu yaşayacağız” diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi tarafından yakın zamanda çalışmaları başlatılması ve en kısa sürede hizmete açılması planlanan Kitap Kafe, kütüphane bölümü, kafeteryası, okuma ve yeme içme alanları ile kitapseverlerin yeni gözdesi olacak.