GÜNDEM - 28 Mart 2014 Cuma 11:29

Prof. Trevor Findlay:‘Nükleer silahsızlanma konusunda ilerleme olacak’

A
A
A
Prof. Trevor Findlay:‘Nükleer silahsızlanma konusunda ilerleme olacak’

'Küresel Nükleer Yönetişim' konferansına katılan Prof. Trevor Findlay, birkaç yıl içerisinde nükleer silahsızlanma konusunda daha fazla ilerleme olacağını söyledi.

Harvard ve Kanada Carleton Üniversitesi’nde Küresel Nükleer Yönetişim, Atom Enerjisi ve Silahsızlanma konularında ders veren, Birleşmiş Milletler Danışma Kurulu Ortadoğu Uzmanı ve Gözlemcisi Prof. Trevor Findlay, İstanbul Aydın Üniversitesi Batı (Garbiyat) Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen konferansta “Küresel Nükleer Yönetişim” üzerine soruları yanıtladı.

Batı Araştırmaları Merkezi’nin amaçları hakkında bilgi veren İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın, doğu ülkelerindeki Batı önyargısını kırmak istediklerini belirtti. Dr. Aydın, “Batıya yönelik sürekli bir eleştiri var. Fakat bizler batıdan ayrıldığımız ve batıyla örtüşemediğimiz şeklindeki anlayış konusunda kendimizi sorgulamıyoruz. Sırf bu düşünceyi ön plana çıkarmak için İstanbul Aydın Üniversitesi bünyesinde Batı Araştırmaları Merkezi’ni kurduk. Nereden Batıya yanlış bakılıyor? Doğrusu ne olabilir? Konularında merkezimiz, akademik, sosyal, ekonomik, siyasi, askeri ve stratejik çalışmalar yapmak maksadıyla faaliyet gösterecek. İnanıyorum ki bu alandaki çalışmalar ivme kazanacak” ifadelerini kullandı.

Kırım’ın Rusya ile birleşmesinin ardından, Rusya’nın olası bir tehditte silah kullanımı hakkında açıklamalarda bulunan Findlay, şunları söyledi:
“Rusya’nın olası bir tehditte müttefiki İran’ın silahlarını kullanabilmesinin endişe konusu olduğunu düşünüyorum. Ancak nükleer silahların kullanımının gerçekleşeceğini düşünmüyorum. Ruslar, Soğuk Savaş’tan aldıkları tecrübenin bir sonucu olarak nükleer güçler konusunda çok dikkatliler. Zaten Kırım krizinde de herhangi bir şekilde fonksiyonları olmaz. Soğuk Savaş döneminde Sovyet Birliği ve ABD nükleer konusunu diğer tartışmalı konulardan ayrı tutabilmişlerdi. Böylece 1960’lı yıllarda nükleer silahların yayılmasını önleme antlaşması üzerinde birlikte çalışabilmişlerdi. Bu yüzden bu tür kriz dönemlerinde nükleer müzakerelerini sürdürmeleri mümkündür.”
Birkaç yıl içerisinde nükleer silahsızlanma konusunda daha fazla ilerleme olacağını düşündüğünü ifade eden Findlay , “Benim beklentim, Rusların ve Amerikalıların zamanla nükleer güçlerini azaltma yönünde tekrar müzakerelere başladıklarını görmemiz. Çin’in de bu müzakerelere katılmak için yeterli teşviki bulmasını umuyoruz. Stratejik nükleer müzakerelerde şimdilik pek bir ilerleme yok ancak muhtemelen şuan bunların üzerine gidilmesi için iyi bir zaman değil. Fakat birkaç yıl içerisinde nükleer silahsızlanma konusunda daha fazla ilerleme kaydetme olasılığı olduğunu düşünüyorum” dedi.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) hakkında bilgi veren Prof. Trevor Findlay, teknik birliği bulunan ajansın silahsızlanma ve ülkeleri silahsızlandırma konusunda büyük rol oynağını belirtti. IAEA’nın Nükleer Bilim ve Teknoloji’nin barışçıl amaçlarla kullanılması ve planlanmasında üye ülkelere destek sağladığını ifade eden Findlay, “Nükleer güvenlik IAEA’nın bir sistemidir. IAEA üye ülkelerin, barış için mi yoksa başka amaçla mı kendilerine üye olduğunu denetlemektedir” dedi.

“IRAK KONUSUNDA NÜKLEER BARIŞ PROBLEMLERİ YAŞANIYOR”
Irak konusunda nükleer barış problemleri yaşandığını belirten Findlay, “Irak konusunda nükleer barış problemleri yaşanıyor. Ülkenin imzaladığı silahsızlanmaya bağlı kalmaması en büyük sorundur. Kitle üzerinde yaşanan zararlar sonucunda ise Irak’ın silahsızlanma konusu daha da ön plana çıkmıştır. IAEA, Körfez Savaşı’ndan sonra, Irak tarafından bulundurulan silahların düzeltilmesi için birçok çabada bulunmuştur. IAEA, Irak ile yaşanan problemler sonrası güvenliğe daha fazla dikkat etmeye başlamıştır” dedi.
IAEA’nın, İran’ın nükleer silahları durdurması üzerine çalışmalar yaptığını söyleyen Findlay, “IAEA, İran’ın silahlanmayı durdurması üzerine çalışmalar yürütüyor. Ancak, İran bu konuda çok katı. IAEA, İran’ın geçmiş aktiviteleri keşfedip şuan ki durumu değerlendiriyor” dedi. Findlay, İran ile ilgili sorunların 6 tanesinin çözüldüğünü ve şuan gelişmelerin gayet iyi olduğunu ifade etti. İlişkilerin yürütülmesinde güvenlik sistemlerinin önemini vurgulayan Findlay, ülkelerin imkânları kötü kullandığı takdirde IAEA’nın bu konuda önlemler alacağını söyledi.

BATI’YI ARAŞTIRMAYA YÖNELİK İLK MERKEZ
İstanbul Aydın Üniversitesi tarafından kurulan Batı Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin sadece Türkiye’de değil Dünya’da da ilk merkez olma özelliğini taşıdığını belirten İstanbul Aydın Üniversitesi Batı Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Dr. Selin Şenocak, “Mütevelli Heyeti Başkanımız Dr. Mustafa Aydın’ın inisiyatifi ile kurulan merkezimizin ilk konferansı “Küresel Nükleer Yönetişim” konusunda gerçekleştirildi. Batı, çok uzun yıllar Doğu medeniyetleri konusunda araştırmalar yaptı fakat bugüne kadar Osmanlı, Türkiye veya doğudaki diğer ülkeler Batı’yı araştırma atılımında bulunmamıştır. Bizim amacımız, Batı medeniyetinin sosyolojik, kültürel, ekonomik, tarihsel yapısını incelemek ve bu yapıyı inceleyerek onları daha iyi tanımak” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kanseri yenen özel bireye doğum günü sürprizi: Hemşireler sevincine ortak oldu Kastamonu’da gördüğü tedavi ile kanseri yenen özel birey Fatih Ülgen için doğum günü partisi düzenlendi. Fatih’i, en mutlu gününde tedavi gördüğü hastanedeki hemşireler de yalnız bırakmadı. Kastamonu’da ikamet eden özel birey Fatih Ülgen, Trabzon’a düzenlenen bir gezi sırasında rahatsızlanınca gittiği hastanede testis kanseri teşhisi konuldu. Hemen tedavi sürecine başlanan Fatih Ülgen, Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Onkoloji Bölümünde gördüğü tedavi sonrasında kanseri yendi. Tedavileri ve kontrolleri halen devam eden Fatih Ülgen için doğum günü sürprizi yapıldı. 42 yaşına giren Fatih Ülgen’e doğum günü sürpriz yapıldı. Doğum günü pastasının üzerine “Bu dünyadaki en büyük şanslarımız, iyi ki varsınız hayatımızda, Fatih-Duygu” yazısı yazıldı. Yakılan mumları üfleyen Fatih Ülgen’in ve ailesinin mutluluğunu diğer özel bireyler ve aileleri de paylaştı. Çeşitli etkinliklerle özel bireylerin doyasıya eğlendi doğum gününde ayrıca Fatih Ülgen’e Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Onkoloji Bölümü’nde görevli hemşireler tarafından kırmızı kravat hediye edildi. Ayrıca kanseri yenen Fatih Ülgen’in kardeşi, özel birey Duygu Ülgen’in de doğum günü kutlandı. “Hemşireler olarak Fatih’in her zaman yanında olduk, bugünde yanında olmak istedik” Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Onkoloji Bölümü Başhemşiresi Şengül Uysal, “Fatih, Onkoloji Bölümünde testis kanseri tedavisi gördü. Çok şükür kanseri yendi, fakat kontrollerimizi sürdürüyoruz. Bu süreçte biz hemşireler olarak Fatih’e destek olmaya çalıştık. Hem ailesi hem de biz hemşireler olarak Fatih’in her zaman yanında olduk. Bundan sonra da olacağız inşallah. Doğum gününü kutluyor, bizleri de davet ettiği için Fatih’e teşekkür ediyoruz” dedi. “Özel bireylerimizin en büyük ihtiyacı sevgidir” Kastamonu Özel Bireyler ve Aileleri Dayanışma Derneği Başkanı Huriye Boyraz ise, “Kastamonu’da bizim en özel bireyimiz diyebileceğimiz Fatih ve Duygu’muzdur. Fatih, niyeti çok temiz, çok karakteri düzgün bir evladımızdır. En son Trabzon seyahatinde Fatih’in kanser olduğunu öğrendik. Ama çok ağır bir süreç atlattı. Kastamonu’da Onkoloji Servisimiz bizimle bir aile oldu. Hemşire hanımlar bizlere ’o sizin Fatih’iniz değil, artık bizlerin Fatih’i oldu’ dedi. Kapıdan girdiği andan itibaren Fatih’e sevgi ile yaklaştılar. Çocuklarımızın, özel bireylerimizin en büyük ihtiyacı sevgidir. Fatih’in ve Duygu’nun tedavi süreçleri tamamlandıktan sonra çok şükür şu anda Mutlu Kafe’de doğum günlerini kutluyorlar. İyi ki varlar, onun için özel bireylerin tek ihtiyacı eğitim ve sevgidir. Başka bir çözümü yok, sevgi ile yaklaşıldığında aşamayacakları zorluk yok. Bu yüzden Fatih ileri bir derecede kanser tedavisi gördü. Çok şükür, şu anda kanseri yendi ve aramızda bulunuyor. Saçları kesildi, şimdi yeniden saçları çıktı. Şeyh Şabanı Veli Camiinde, Fatih hiçbir namazı kaçırmaz, her vakit namazına gider, adeta oranın sahibi gibi oldu. Türkiye’nin dört bir yanından dualar edildi, hatimler okundu. Herkesten Allah razı olsun, özel bireylerimizin tek ihtiyacı sevgi ve anlayıştır. Onların tek ilacı bunlardır” diye konuştu.