Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın doğusundaki Donbass Bölgesi’nde yaşanan çatışmalar ve Donbass sakinlerinin Rusya topraklarına tahliye edilmesi nedeniyle Güvenlik Konseyi üyeleriyle acil toplantı yaptı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Putin, “Sizlerle Donbass’daki gelişmeleri ele almak için toplandık. Toplantımızın amacı, Donbass ile ilgili atılacak adımların belirlenmesi olacak. Bunu söylerken Donesk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti’nin tanınmak üzere yaptıkları çağrıları da kastediyorum” dedi.
Ukrayna tarafının Minsk Anlaşmalarını ihlal ettiğini savunan Putin, “Donbass’taki gelişmeler gösteriyor ki Ukrayna’nın mevcut yönetimi, Minsk Anlaşmalarını yerine getirme niyetinde değil, bu konuda gerçek anlamda bir şey yapmayı planlamıyorlar. Buna karşın Rusya, durumun barışçıl yoldan çözülmesi adına gereken tüm çabayı ortaya koyuyor” dedi.
"Rusya, Ukrayna’nın NATO’ya üye olması tehlikesiyle karşı karşıya kalırsa ülkemize yönelik tehdit ciddi anlamda artacaktır"
Ukrayna’nın NATO üyeliğine değinen Putin, “Rusya, Ukrayna’nın NATO’ya üye olması tehlikesiyle karşı karşıya kalırsa, ülkemize yönelik tehdit ciddi anlamda artacaktır. Ukrayna’nın ülkemize karşı, Rusya’ya karşı bir çatışma aracı olarak kullanılması, bizim için tabii ki çok büyük bir tehdit oluşturuyor. Donesk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını tanıyıp tanımayacağımızı değerlendirmemiz gerekiyor” dedi.
“Ülkemizin önceliği çatışma değil, güvenliğimiz ve gelişmemiz için gereken koşulların sağlanması"
Rusya’nın batılı ülkelere ve NATO’ya sunduğu güvenlik garantilerinden bahseden ve bölge istikrarı için bu tekliflerin öneminden bahseden Putin, “Tam olarak bu nedenle son aylarda güvenlik önlemleri konusunda anlaşmak, ülkemizin barışçıl koşullarda sakin bir biçimde gelişimini sağlamak adına ABD ve NATO’daki başlıca partnerlerimizle çalışmaya başladık. Bizim bir numaralı görevimiz bu. Ülkemizin önceliği çatışma değil, güvenliğimiz ve gelişmemiz için gereken koşulların sağlanması” ifadelerini kullandı.
"Bu, içinden seçim yapabileceğiniz bir menü değil, her şeyi bir bütün halinde değerlendirmelisiniz"
Putin’in konuşmasının ardından söz alan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Batılı ülkelerin kendi sundukları güvenlik garantileri taslağı konusunda seçici olmaması gerektiğini belirterek, “Bu, içinden seçim yapabileceğiniz bir menü değil, her şeyi bir bütün halinde değerlendirmelisiniz. ABD tarafı Rusya için esas teşkil eden ve güvenlik tekliflerinde önemli şekilde atıfta bulunulan bölünmez güvenlik ilkesinin etrafında dönüyor. Bu tepkinin değerlendirmesi, Batılı meslektaşlarımızın öncelikle NATO'nun doğuya genişlememesiyle ilgili olan temel tekliflerimizi kabul etmeye hazır olmadığını gösteriyor. Bu gereklilik, ittifakın sözde 'açık kapı' ve 'bir devletin kendi güvenliğini sağlama yöntemlerini seçme özgürlüğü' referans gösterilerek reddedildi. Ancak bu temel teklifin alternatifi teklif edilmedi” dedi.
Rusya’nın tekliflerine ABD’nin daha önce olumlu yaklaştığı konularda istişarelere hazır olduklarını belirten Lavrov, “Fakat bunu ancak NATO'nun doğuya genişlemesinin durması ve Rusya-NATO Konseyi kapsamında mutabık kaldığımız başta Orta ve Doğu Avrupa'da olmak üzere Avrupa kıtasındaki NATO varlığının gözden geçirilmesi gibi bizi endişelendiren temel sorularımıza yanıt alarak yapacağız” dedi.
Lavrov ve Blinken 24 Şubat’ta Cenevre’de görüşecek
Batılı muhataplarıyla diyaloglara devam ettiklerini belirten Lavrov, “Bugün Fransa Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian ile telefon görüşmesi yapacağız. 24 Şubat’ta Cenevre’de ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile görüşme gerçekleştireceğiz” dedi.
Ukrayna tarafından 107 kez saldırı gerçekleşti
Donbass’ta yaşanan gelişmeleri aktaran Rusya Savunma Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna ordusu tarafından Donbass’a saldırıların yoğunlaştığını belirterek, “19 ve 20 Şubat tarihlerinde Ukrayna Silahlı Kuvvetleri tarafından bağımsızlıklarını ilan eden Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti taraflarına 70’i ağır olmak üzere 107 kez saldırı gerçekleştirildi. Saldırılarda 122 milimetrelik roketler ve havan topları kullanıldı” dedi.
Ukrayna ordusunun Donbass sınırında yoğunlaştığına dikkat çeken Şoygu, “Luhansk ve Donetsk sınırlarında Ukrayna'dan 59 bin 300 asker var. Silahlanma açısından 345 tank, 2 bin 160 zırhlı savaş aracı, 820 top ve 160 çok namlulu roket sistemleri bulunduruyorlar. Ayrıca Toçka-U roketatar sistemleri de dahil Ukrayna topraklarından taktik nükleer silahlar da ortaya çıkabilir” ifadelerini kullandı.
“Pazartesi sabahı itibarıyla 68 bin 500 Donbass sakini Rusya topraklarına giriş yaptı”
Rusya Federal İstihbarat Servisi Başkanı Aleksandr Bortnikov, "İstihbarat ve Rus askeri birimleri tarafından Ukrayna'dan Rusya'ya sızmaya çalışan iki Ukraynalı sabotajcı grup imha edildi. Bir Ukrayna askeri sınırdaki çatışmalar sırasında yakalandı. Pazartesi sabahı itibarıyla 68 bin 500 Donbass sakini Rusya topraklarına giriş yaptı” bilgilerini aktardı.
“Donetsk ve Lugansk'ın tanınması tek çıkış yolu olur”
Toplantıda söz alan Güvenlik Konseyi Başkan Vekili Dmitriy Medvedev, Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti’nin ülkesi tarafından tanınmasının Batılı ülkelere en iyi cevap olabileceğini savunarak, “Donbass'taki durumun olumsuz senaryoya göre ilerlemesi halinde Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti’nin tanınması tek çıkış yolu olabilir. Güney Osetya ve Abhazya'nın tanınması konusunda zor bir karar aldığım 2008 yılını çok iyi hatırlıyorum. Bu, NATO ve bir dizi Avrupa ülkesi için Rusya'ya nasıl davranmamalarına ilişkin bir ders oldu” dedi.
“Ukrayna’da kötüleşen ekonomik duruma karşı Kiev’in Donbass’ta çatışmalara ihtiyacı var”
Medvedev ile aynı yönde açıklamalar yapan Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko, “Luhansk ve Donetsk’in Rusya tarafından tanınması Donbass çevresindeki sorunları çözecektir. Donbass, Ukrayna için bir bölgedir, bizim için ise burada insanlar yaşıyor. Avrupa’nın merkezinde bir insani felaket, soykırım ve asimilasyon uygulanıyor. Ukrayna’da kötüleşen ekonomik duruma karşı Kiev’in Donbass’ta çatışmalara ihtiyacı var. Bu ayrıca Batı’nın Rusya karşıtı projesinin bir adımıdır” ifadelerini kullandı.
“Ukrayna ve Batı, Donbass’a ihtiyaç duymuyor”
Rusya Devlet Başkanlığı İdaresi Başkan Yardımcısı Dmitriy Kozak, Batılıların ve Ukrayna’nın Rusya’yı suçlamak için Donbass’ı bir araç olarak kullandığını iddia ederek, “Bugün ne Ukrayna’nın ne de Batılı müttefiklerinin hiçbir koşulda Donbass’a ihtiyaç duymadığı tamamen açık hale geldi. Amaç siyasi sorumluluğu Rusya’ya yüklemek. Aslında Rusya’nın bu çatışmanın tarafı olduğu ve bunun tamamen Rusya-Ukrayna çatışması olduğu Ukrayna ve Batı kamuoyunun bilincine yerleştirildi bile. Ayrıca Donbass için ekonomik sorumluluk da Rusya’ya yüklenmek isteniyor” dedi.
Donbass’taki ayrılıkçıların Kiev yönetiminden özel statüler istediğini hatırlatan Kozak, “Yapılan görüşmelerden şu anlaşılıyor ki, bu bölgeleri hiçbir özel statü olmadan Ukrayna’nın sıradan haklara ve yetkilere sahip sıradan ilçeleri olarak görüyorlar. Kiev temsilcileri, üçlü temas grubu görüşmelerinde, Donbass’ın tüm tekliflerine başlarını çeviriyor. Görüşmeler, 2015 yılındaki seviyede kalıyor. 9 Mart 2015’te diyalog başlamalıydı. 2015 sonunda, bu diyalog kapsamında Donbass’ın da onayı alınarak anayasa değişiklikleri yürürlüğe girmeliydi” ifadelerini kullandı.
Putin bugün karar verecek
Toplantının sonunda tüm üyelere teşekkür eden Putin, Rusya’nın Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti’ni tanıyıp tanımayacağı konusunda bugün karar vereceğini belirterek, “Değerli meslektaşlarım tüm görüşlerinizi dinledim. Kararı bugün vereceğim. Bu toplantı için size teşekkür ederim” dedi.
Erhan Altıparmak
