Güler, sıcakların kendini hissettirdiği Ramazan Bayramında beslenmeye çok dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bayramın vazgeçilmezi olan geleneksel kahvaltı sofraları günün en önemli öğünüdür. Özellikle burada doyurucu kahvaltı yapmaya özen gösterelim, gün içerisinde dışarıda olunacağında kuvvetli bir kahvaltı günü kolay geçirmemizi sağlayacaktır. Kaliteli ve ucuz protein olan yumurtayı mutlaka tüketmeliyiz. Yumurta gün içerisinde tok durmamızı sağlayacaktır” dedi.
“Gittiğimiz misafirliklerde hayır demeyi öğrenmeliyiz” diyen Güler şöyle devam etti:
“Hayır demediğimizde tüm gün şeker oranı çok yüksek besinler tüketmiş oluyoruz. Ramazan ayı boyunca 18 saat aç kalan mideye bu kadar çok tatlı verilince sonuç hüsran oluyor. Ve yanında ikram edilen asitli içecekleri de unutmamalıyız. Bunun sonucunda da akşama doğru midede ciddi yanmalar ve bulantı oluşur. Bunları yaşamamak için mutlaka ara öğün yapmalıyız.”
Güler, ara öğün alternatiflerini şöyle sıraladı; 1 kutu light süt (200 ml) + 1 meyve, 3 kayısı veya erik + 2 tam ceviz, ½ paket light bisküvi + 1 su bardağı ayran, 2 dilim tahıllı ekmek arasına beyaz peynirli tost, Yarım simit + 1 su bardağı ayran, 2 yemek kaşığı yulaf + 2 yemek kaşığı yoğurt + 1 meyve, 2 wasa + 2 karper light peynir + yeşil çay.”
Öğünlerde dikkat edilmesi gerekenler konusunda Güler şu uyarıları yaptı:
“Günde en az üç ana üç ara öğün beslenilmelidir. Ekmek ve diğer tahıllar yeterli miktarda tüketilmelidir. Posa tüketimi arttırılmalıdır. Kan şekerini yavaş yükseltir. Bağırsak çalışmasını düzenleyerek kabızlığı önler, Tokluk hissi verir ve böylece kilo kontrolünü sağlar, kanda yağların yükselmesini ve kanser yapıcı maddelerin atılmasına yardımcı olur. Diyette posa nasıl daha fazla tüketilebilir; beyaz ekmek yerine kepekli ekmek tercih edilmeli, pirinç yerine bulgur tercih edilmeli, meyve suyu yerine meyve yenilmeli, kabuklu yenebilen meyveler iyice yıkandıktan sonra kabukları soyulmadan yenmeli, günde en az 5 porsiyon sebze/meyve yenmeli,öğünlerde salata yenmeli, kurubaklagiller sıklıkla tüketilmelidir (haftada 2-3 kez). Kalsiyum içeriği yüksek besinler tüketilmelidir.”
Güler, bayramda fayda yaratacak şu önerileri yaptı:
“Ziyaretlere yürüyerek gidebilir, asansör yerine merdiven kullanabilirsiniz. Şerbetli tatlılardan vazgeçemiyorsanız, bayram süresince mümkün olduğu kadar arzuladığınız miktarın yarısını yerseniz ve izleyen öğünde de sebze ağırlıklı beslenirseniz, daha az kalori almış olursunuz. Bayram sofrasında tüm yemek çeşitlerinden atıştırmak yerine, tabağa alıp onları bitirmeye çalışmak, ne miktar yendiğini görmeye yarar. Bayram nedeniyle, çay, kahve, soda, meşrubat gibi normal günden fazla tüketilen sıvıların yanında, su tüketimini dengelemeyi hatırlamak da faydalı olacaktır. Eğer gün içerisinde fazla tükettiyseniz mutlaka akşama fiziksel aktive yapın. Aman ne olacak “battı balık yan gider” gibi döşünceler olmasın aklınızda, bir günü kötü geçirdiyseniz diğer günde öyle olacak diye bir şey yok. Ertesi gün mutlaka kendimizi toparlamalıyız.”
ANKARA
