SAĞLIK - 31 Temmuz 2013 Çarşamba 12:29

Sakoğlu,‘Uykusuzluk göz kaybına neden olabilir'

A
A
A
Sakoğlu,‘Uykusuzluk göz kaybına neden olabilir'

Opr. Dr Ali Tarık Sakoğlu, uykusuzluğun ciddi rahatsızlıklara yol açabileceğini ve görme kaybına neden olabileceğini söyledi.

Dünyagöz Samsun Hastanesi Başhekimi Opr. Dr Ali Tarık Sakoğlu, uykusuzluğun uyku apnesi geçmişi olan orta ve ileri yaştaki kişilerde anterioriskemik optik nöropati (AION) gibi ciddi rahatsızlıklara yol açabileceğini ve görme kaybına neden olabileceğini söyledi.
Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, sağlıklı bir yaşam ve sağlıklı gözler için 6-8 saatlik düzenli uyku uyumak gerektiğini anlattı. Özellikle yoğun tempoda çalışanların düzenli uyku uyumaları ve mümkünse öğle yemeğinden sonra gözlerini 5-10 dakika dinlendirmeleri gerektiğini ifade eden Dr. Sakoğlu, “Yapılan çalışmalar günde en az 5 saatlik uykuya ihtiyaç olduğunu göstermiştir. Her akşam aynı saatlerde uyumak gözleri dinlendirmektedir ve karanlıkta uyumak gözler içindaha faydalıdır” dedi. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, uykusuzluğun en çok masa başı çalışanları (bilgisayar karşısında) etkilediğini belirterek, bu nedenle masa başı çalışanların 20-20-20 kuralına göre gözlerini dinlendirmeleri gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Bu kuralı her 20 dakikada bir 20 saniye 20 metre uzağa bakmak olarak tanımlayan Dr. Sakoğlu, şunları söyledi: “İnsanlar genel olarak normalde bir dakikada 15-20 kez gözlerini kırparlar. Ama konsantrasyon seviyesi arttıkça, kırpma sayısı azalır. Bilgisayarda çalışırken dakikadaki göz kırpma sayısı 5’e düşer ve göz sürekli açık olduğu için gözyaşı buharlaşıp uçar. Bu da gözlerinin kurumasına sebep olur. Uzun süre bilgisayarda çalışırken bilinçli bir şekilde gözleri daha fazla kırpmakla gözyaşı tabakası ve gözlerin nemliliği korunmuş olur.”

UYKUSUZLUĞUN SONUÇLARI

Dr. Ali Tarık Sakoğlu, uykusuzluğun uyku apnesi öyküsü olan orta ve ileri yaştaki kişilerde
anterioriskemik optik nöropati (AION) gibi ciddi göz rahatsızlıklarına yol açabileceği uyarısında bulundu. Bu durum özellikle yaşlanma ile ortaya çıkan kan damarlarının bir inflamatuar (iltihabi) hastalığı olarak tanımlayan Dr.Ali Tarık Sakoğlu, “Yetersiz kan akımı nedeniyle optik sinirde hasar oluşur ve görme kaybına neden olabilir” şeklinde konuştu.Dr. Sakoğlu, uykusuzluğun göz sağlığı üzerinde meydana getirdiği diğer rahatsızlıkları şöyle sıraladı:“Uykusuzluk gözaltı kapaklarında ödeme ve göz kapağı şişliklerine veya torbalanmaya yol açar.
Gözlerin etrafında koyu halkalar oluşmasına yol açar. Uykusuzluk nedeniyle göz kapağı kaslarında spazm görülür(kapak seyirmesi). Bu istemsiz kas kasılmalarına myokymia adı verilir. Bu göz kapağı spazmları ağrılı değildir, görüşe zarar vermez ama rahatsız edici olabilir. Uykusuzluk göz kuruluğuna yol açabilir. Göz kuruluğuna bağlı ağrı, batma, yanma, ışığa karşı hassasiyet, kaşıntı, kızarıklık ve bulanık görme görülebilir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın ADÜ Teknokent’te akıllı antibiyotik çalışması ADÜ Teknokent’te çalışmalarını sürdüren Karya Farma HBX Ar-Ge ekibi, yeni nesil akıllı antibiyotik üzerinde çalışma yaptığını duyurdu. HBX-2371 metodolojisi adıyla tanımlanan bu yaklaşımın, klasik antibiyotiklerden farklı olarak tek yönlü bir etki yerine çoklu biyolojik etki ağları üzerinden çalıştığı belirtildi. Türkiye’de geliştirilen ve Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillenen çok sayıda HBX patentinin ortak etki mekanizmalarının bir araya getirilmesiyle oluşturulan çalışmaya ilişkin bilgi veren Karya Farma HBX Ar-Ge Kurucusu Hakan Başlık, "HBX-2371 metodolojisi adıyla tanımlanan bu yaklaşım, klasik antibiyotiklerden farklı olarak tek yönlü bir etki yerine çoklu biyolojik etki ağları üzerinden çalışıyor. Tek bir hedef değil, akıllı bir etki ağına sahip. HBX patentleri incelendiğinde; antibakteriyel, antiviral, antifungal, antiparazitik, antikanser, antitümör, yara iyileştirici, rejeneratif ve bağışıklık güçlendirici özelliklerin tek tek değil, birbirini tamamlayan sistemler halinde tasarlandığı görülüyor. Bu nedenle elde edilen ürünü ‘akıllı antibiyotik’ olarak adlandırdık" dedi. HBX-2371 metodolojisinin dikkat çeken yönlerinden birinin de etki mekanizmasını yalnızca mikrobiyal baskılama ile sınırlamaması olduğunu kaydeden Başlık, "Ağız yoluyla alınan bileşenler beyin-bağırsak ekseni üzerinden mide ve sindirim sistemi aracılığıyla biyo yararlanımı artırıyor. Kalp ve dolaşım sistemiyle hücresel seviyeye ulaştırılan çok katmanlı bir biyolojik bağlantı modeli öne çıkıyor. Bu yaklaşım, bağışıklık sistemini baskılanan bir savunma hattı olarak değil, yeniden düzenlenen ve yönlendirilen bir sistem olarak ele alıyor. Ürün tek bir bakteri ya da virüse odaklanmaz, direnç gelişimini tetikleyen agresif kimyasal baskı yerine dengeleyici etki oluşturur, yalnızca patojeni değil hasarlı dokuyu ve bağışıklık yanıtını da hedef alır" ifadelerini kullandı. Çalışmaya akademik destek sağlayan Prof. Dr. Sami Doğanlar ise bitki tabanlı ilaç geliştirme projeleri kapsamında Karya Farma HBX Ar-Ge ile yürütülen iş birliğini son derece değerli bulduklarını kaydederek "Yedi spesifik patente dayanan HBX-2371 metodolojisi, klasik antibiyotik yaklaşımlarının ötesinde, çok katmanlı ve yenilikçi bir biyoteknolojik perspektif sunmaktadır" dedi.
Kahramanmaraş Depremzedeler, yeni yıla yeni yuvalarında giriyor Kahramanmaraşlı depremzede çift, bir çok aile gibi yeni yıla yeni evlerinde girmenin mutluluğunu yaşıyor. Depremde kaybettikleri canlar için yeni yıla buruk girdiklerini anlatan Hasan ve Şazenuş Dingiş, devletin varlığını her zaman hissettiklerini, kendilerine verilen evden de çok memnun kaldıklarını söyledi. Kahramanmaraş’ta 6 Şubat depremlerinin ardından evleri yıkılan veya ağır hasar alan vatandaşlar, teslim edilen yeni konutlara yerleşmeye devam ediyor. Şehirde yapımı tamamlanan Ebrar Sitesi’nde de bir çok aile gibi 67 yaşındaki Hasan ve 65 yaşındaki Şazenuş Dingiş çifti yeni yıla yeni yuvalarında girmenin mutluluğunu yaşıyor. Deprem sonrası yaşanan zorlu sürecin ardından teslim aldıkları yeni evlerinde ilk yeni yıllarını karşılamaya hazırlanan aile, bu yılbaşının kendileri için ayrı bir anlam taşıdığını belirtti. Yeni konutlarla birlikte kentte yaşamın normale dönmeye başladığını ifade eden vatandaşlar, yeni yılın Kahramanmaraş için yeniden ayağa kalkma yılı olmasını temenni etti. "Verdikleri evden de çok memnunuz" Türkiye’nin çok güçlü olduğunu belirten Şazenuş Dingiş, "Devletimiz her türlü yanımızdaydı. Yeni yıla buruk giriyoruz. Önceden karlar yağdığında çocuklar kartopu oynuyordu. Artık onlar cennette. Şu anda çocuklar az, inşallah gene çoğalırlar. Allah devletimizden razı olsun. Evimiz güzel elhamdülillah yeni yıla yeni evimizde giriyoruz" dedi. Bakan Murat Kurum ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çalışmalarını takdir eden Dingiş, "Herkesten Allah razı olsun. Sıcak yatağımdan kalkıp balkondan bakıyorum soğuk günlerde işçiler inşaatlarda çalışıyorlar. Allah razı olsun verdikleri evden de çok memnunuz. Biz batmıştık devletimizin yanımızda olmasıyla yer yüzüne tekrar çıktık. Devletimiz yardım etti, Allah’ta yardım etti" ifadelerini kullandı. Sıcak yuvalarına kavuşan Hasan Dingiş ise, "Allah Cumhurbaşkanımızdan razı olsun, konteynerde çadırda hepsinde oturduk faydalandık. Herkese çok teşekkür ederiz yeni yıla yeni evimizde giriyoruz" diye konuştu.