SAĞLIK - 02 Haziran 2017 Cuma 11:35

Selfie, burun estetiği taleplerini artırıyor

A
A
A
Selfie, burun estetiği taleplerini artırıyor

Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, selfie çekimleri sonrasında burun estetiği taleplerinin arttığını söyledi.

Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, selfie çekimleri sonrasında burun estetiği taleplerinin arttığını belirtti. Ulusoy, “Gençlerde burun takıntısı, tüm hayatını olumsuz etkileyebiliyor. Bazen gençler, sırf bu yüzden okula gitmek istemiyor, fotoğraf çektirmiyor veya arkadaşlarıyla buluştuğu kafede bile burnunun en iyi göründüğü açıya göre oturuyor. Özellikle günümüzdeki sosyal medyada profil fotoğrafı ve selfie çekimi gibi durumları da hesaba kattığımızda, burun estetiği ameliyatı olma talebi daha da ön plana çıktı. Burun estetiği ameliyatlarının yüzde 70’ni, 18 - 25 yaş arası gençler oluşturuyor. Hastalarımızın büyük çoğunluğu da, yaşları itibariyle görüntüleriyle en fazla ilgilenen genç kızlardan oluşuyor” dedi.

“Başarılı bir burun ameliyatından sonra özgüven artıyor”

Kişilerde ilk bakışta, boy, kilo, burun, dişler gibi özelliklerin dikkati çektiğini kaydeden Ulusoy, başarılı bir burun ameliyatından sonra, değişen sadece burun olmadığını aynı zamanda bireyin özgüveninin de arttığını dile getirdi. Ulusoy, “Kullanılan beden dilinden, giyim ve makyaj tarzına kadar pek çok şey değişebiliyor. Eğer, gerçekten düzeltilebilir bir şekil bozukluğu varsa ve kişinin psikolojisi buna uygunsa, yani gerçekçi beklentiler içindeyse, bu noktada bir anatomik bozukluğun düzeltilmesi kişiyi çok olumlu etkiliyor. Ameliyattan sonra, genellikle hastalar çok olumlu yorumlar yapıyorlar ve daha da mutlu oluyorlar. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, hiç bir hastanın ameliyatında uyguladığımız teknikler, diğeriyle birebir aynı olmuyor. Dolayısıyla bu ameliyatın, adeta bir el yapımı sanat eseri gibi her birey için farklı yapıldığını söylemek yanlış olmaz diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Dismorfik sendromu’na dikkat”

Gençlerdeki burun estetiği ameliyatı taleplerinin psikolojik tarafı konusuna da işaret eden Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, konuşmasına şöyle devam etti: “Burun, yüzün tam ortasında olup, insanın yüzündeki ifadeye çok büyük oranda yön veren, hem estetik, hem de çok önemli görevleri de olan bir organdır. Burunda olan bir şekil bozukluğu, kişiyi mutsuz edebildiği gibi burun estetiği sonrasında da kişinin yeni burnuna alışması psikolojisini etkileyebilir. Bu yüzden burun estetiği ameliyatları, ‘Psikocerrahi’ olarak da adlandırılmakta olup, kişinin psikolojisini en çok etkileyebilen cerrahi operasyonlardan birisidir. Hal böyle olunca, ebeveynlere ve ameliyatı gerçekleştirecek cerrahlara, birçok sorumluluklar düşüyor. Başlangıçta ele alınması gereken konulardan birisi de, günümüzde sıklığı daha da artan uzamış ergenlik sendromunun ve genç bireyin psikolojisinin buna uygun olup olmadığıdır. Bu noktada gencin burun estetiği talebinin, aile ve hekim tarafından iyi bir iletişim ile yönetilmesinin en önemli nokta olduğuna inanıyorum. Ben, tüm hastalarımla bu aşamada uzunca konuşup, ameliyat istemelerindeki motivasyonlarını ve psikolojilerini mutlaka anlamaya çalışıyorum. Eğer bunların makul ve karşılanabilir olduklarına inanırsam, sonraki aşamaya yani ameliyatın planlanması aşamasına geçiyorum. Mesela, ‘Dismorfik sendrom’ dediğimiz kişinin bedeniyle psikiyatrik hastalık derecesinde çok fazla ilgilenmesi veya benzeri olup biraz daha hafif olan somatizasyon dediğimiz bedeni ilgili takıntıları fazla olan bir gencin ameliyatı başarılı bile olsa, psikolojisi olumsuz etkilenebiliyor. Başka bir ifadeyle, ‘Ailelerin sırf çocuklarını kırmama adına ameliyat ettirmek istemeleri ya da hekiminde madem bu ameliyatı istiyorsunuz yapalım’ mantığıyla olayın yönetmesinin yanlış olacağına inanıyorum. Kısaca toparlayacak olursak, burun görüntüsü konusunda mutsuz olan ve kendini toplumdan sınırlayan bir genç bireye, tıbbi ve cerrahi yardım etmek gerekiyor. Ancak, altta yatan gerçek psikolojik sebeplere doğru tanı koymadan sırf burun estetiğiyle mutlu edilmeye çalışılması da yanlıştır. Bu konuda, hekimleri doğru yönlendirmek için ailelere büyük sorumluluklar düşmektedir”.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin’de feci kazaya tanık olan vatandaş o anları anlattı Mersin’de 10 kişinin hayatını kaybettiği, 39 kişinin de yaralandığı feci kazaya tanık olan vatandaş o anları anlattı. Kaza, akşam saatlerinde Mersin-Adana Otoyolu Tarsus ilçesi Yenice Kütüklü mevkiinde meydana geldi. Adana istikametinden gelen Mercedes marka 34 SD 8821 plakalı yolcu otobüsünün yağışlı havada kayarak devrilip karşı şeride geçmesiyle biri otomobil, biri pikap, biri de kamyon olmak üzere üç araca çarpması sonucu zincirleme kaza meydana geldi. Kaza yerine çok sayıda polis, jandarma, sağlık ve itfaiye ekibi sevk edildi. Kazada ilk belirlemelere göre 10 kişi hayatını kaybetti, 39 kişi de yaralandı. Yaralılar, olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ambulanslarla Adana ve Mersin’deki hastanelere kaldırıldı. 28 yolcu ve 4 mürettebatın bulunduğu otobüsün sebebiyet verdiği kazaya tanık olan 41 yaşındaki Murat Şahin, o anları İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine anlattı. Şahin, ”Mersin istikametinden Adana istikametine gidiyorduk, hava yağışlıydı. İşte bir anda karşı taraftan otobüsün takla atarak geldiğini gördüm. Aracı dayım kullanıyordu zaten, ben yolcu konumundaydım. Otobüsün muavininin kazadan sonra, ’Bir aracı solladık ve direksiyon hakimiyetini kaybettik’ dediğini duydum. Zaten otobüsün şeklinden de belliydi. Otobüs direkt kırınca bu şekilde takla atarak geldi. Yolcular yolun sağına doğru savruldu. Takla atınca seyir halindeki iki aracın üzerine düştü. Kaza sonrası hemen yaralılara müdahale ettik. Maalesef küçük çocuklar da vardı. Allah rahmet eylesin” dedi.
Mersin Hatayspor - Ç. Rizespor maçının ardından Hatay Valisi Mustafa Masatlı, "İnşallah önümüzdeki sezon Hatayspor’umuz daha iyi olacak" dedi. Vali Masatlı, Trendyol Süper Lig’in son haftasında Çaykur Rizespor’u 2-0 mağlup ederek ligde kalan Hatayspor maçının ardından açıklamada bulundu. Hatay için sevinçli, mutlu ve gururlu bir akşam olduğunu belirten Masatlı, "Öncelikle 6 Şubat’ta Hatay’ımız tarihin en büyük afetiyle karşı karşıya kaldı. Bu afette hayatını kaybeden sporcularımıza, Hataylı canlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz" diye konuştu. Hatayspor’un zorlu bir sezon geçirdiğini ifade eden Masatlı, şöyle devam etti: "Tabii bu sezonda biz maçlarımızı burada oynadık. Yer yer işte deplasmanlara gitti takımımız. Ama şükür Süper Lig’de kalmayı başardık. Ben bu noktada başta yönetim olmak üzere teknik direktörlerimiz Volkan Hoca dahil, şimdiki teknik direktörümüze, tüm futbolcularımıza canı gönülden teşekkür ediyorum. Onları kutluyorum. İnşallah önümüzdeki sezon Hatayspor’umuz daha iyi olacak. Onun için hep beraber tüm Hataylılar olarak bunun için gayret edeceğiz, destek vereceğiz. Ve tekraren Hatayspor’umuzu kutluyorum. Güzel bir akşam yaşattılar, sağ olsunlar, var olsunlar." Vali Masatlı, açıklaması sırasında bir taraftarın "Sizden transfer bekliyoruz" talebi üzerine, "İnşallah bakalım. Biz elimizden geldiği kadar destek olmaya gayret edeceğiz" şeklinde cevap verdi. "Bu takımı daha kurumsal bir hale getireceğiz" Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk de 6 Şubat’ın asrın felaketi yaşandığını belirterek, "Hakikaten acımız büyüktü. Hatay olarak iyi günlere, güzel günlere ihtiyacımız vardı. Bugün bize bunu Hatayspor yaşattı. Ben tüm futbolcularımızı tebrik ediyorum, taraftarlarımızı kutluyorum. Hatay halkının bugün bayramı hayırlı uğurlu olsun. İnşallah biz şehrimizi ayağa kaldıracağız, yapacağız. Spor kulübümüz de bizim motivasyonumuz olacak, birliğimiz olacak, beraberliğimiz olacak, kardeşliğimiz olacak" dedi. Takımın 6 Şubat’tan bugüne kadar ciddi sıkıntılar çektiğini ifade eden Öntürk, kendi şehrinde futbol oynayamadığını kaydetti. Bu nedenle maçların Mersin’de oynandığını vurgulayan Öntürk, şöyle konuştu: "Sizler büyük cefa çektiniz. Geldiniz buralarda destek verdiniz. Allah razı olsun. Bakanlığımız destek verdi. Allah razı olsun. Ama en önemlisi Hatay kazandı, birlik kazandı, beraberlik kazandı. Şimdi inşallah, bu takımı daha kurumsal bir hale getireceğiz. Borçsuz, harçsız, ligde sürekli kalan ve başarılar elde eden bir takım haline inşallah getireceğiz. Bunun için her türlü çalışmayı yapacağız. Ben hakikaten depremden sonra takımın başında olan Volkan Hocaya çok teşekkür ediyorum. Volkan Hoca hakikaten burada destek verdi takıma. Ailesini bıraktı, geldi çalıştı. Onun yerine gelen Özhan Hocamıza da çok teşekkür ediyorum. Hiç mağlubiyeti yok. Onun da hem emeğini hiçbir zaman için unutmayacağım." Yönetimin de elinden geleni yaptığını, mücadele ettiğini ve sahip çıktığını dile getiren Öntürk, emeği geçen herkese teşekkür etti.