SPOR - 20 Mayıs 2017 Cumartesi 23:49

Şenol Güneş: “Tamamıyla oyuna hakimdik”

A
A
A
Şenol Güneş: “Tamamıyla oyuna hakimdik”

Kasımpaşa karşısında 4-1 kazanarak maç fazlasıyla zirvedeki puan farkını 5’e çıkartan Beşiktaş’ta Teknik Direktör Şenol Güneş, mücadele sonrasında “Tamamıyla oyuna hakim olduk ve 4-1 kazandık” dedi.

Kasımpaşa galibiyetiyle şampiyonluk yolunda bir engeli daha aşan Beşiktaş’ta Teknik Direktör Şenol Güneş, karşılaşma sonrasında düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu. Sözlerine Recep Adanır’ın ailesine ve camiaya başsağlığı dileyerek başlayan Güneş, “Rakibimiz takım savunmasını iyi yapan, hızlı çıkabilen bir takım. Zor olacağını bekliyorduk. Oyuna iyi başladık golü de bulduk. Arkasından taçta, 8 oyuncu arasından golü yedik. Çok pozisyon bulduk, tamamıyla oyuna hakimdik. Bütün oyuncuları tebrik ediyorum, taraftarlara da çok teşekkür ediyorum. 4-1’den sonra oyundan kopmalar oldu. Rakibe daha çok gelme şansı verdik, bunlar eksiklerimizdi. Oyuncularımı tebrik ediyorum ama son bölümdeki yanlışlarını da düzeltmelerini bekliyorum” dedi.

“Son bölümde biz bıraktık, Kasımpaşa oynadı”
Futbola bakış açısının herkes tarafından farklı olduğunu söyleyen Şenol Güneş, “Benim farklı beklentilerim vardı. Beşiktaş, sahaya çıktığı zaman daha fazla pozisyon üreten, gol atan takım olmalı. Bazen iyi oynamak yetmeyebilir. Başakşehir ve Karabükspor maçlarında olumsuz futbol vardı. Ama daha sonraki maçlarda ve daha sonraki maçlarda iyi oynadık ama puan kaybettik. Daha iyi oynayan, daha çok pozisyon bulanın kazanma şansının yüksek olduğu bir oyundur futbol. Sahaya çıkan futbolcu mesleğini en iyi şekilde yapmalı. Biz 2 maçımızı kazanmak için sahaya çıkacağız. Ondan sonra da hayat devam edecek. Geride kalırsanız panik yok, önde olursanız rahatlık yok. Bugün son bölümde biz bıraktık Kasımpaşa oynadı. Bırakmazsanız, kimse oynayamaz. Bugünkü durumla da kimsenin garantisi yok” diye konuştu.

“Atiba’yı riske etmek istemedik”
Tolgay’ın bugün iyi bir performans sergilediğini söyleyen Güneş, “Bugün Tolgay, Oğuzhan ve Talisca orta sahası vardı. Tolgay iki yönlü oynayabilen bir oyuncu. Savunma yapmaya çalışıyor ama bazı eksikleri var. Atiba da iyi oyuncu ama onun da bazı eksikleri var. Bunların yanında Necip, Gökhan gibi farklı oyuncular olsa daha farklı da olabilir. Kafanızdaki planı sahaya koyduğunuz zaman, ne olacağını sahada görüyorsunuz. Bugün hiç olmayacak bir pozisyonda gol yedik. Bunlar hep tartışmaya açık net olmayacak konular. Atiba’nın sakatlığı, düzeldi gibi görünmesine karşın çok keyifli değildi. Antrenmanda bunu gördük ve kendisini riske etmek istemedik. Tolgay da iyi oynuyor” açıklamasını yaptı.

“Devre arasında 1 forvetimiz vardı, şu anda 3 forvet var”
Aboubakar’ın çok yetenekli bir isim olduğunu söyleyen Güneş, “Hareketli bir oyuncu. Önceye göre daha iyi. Çabukluğu, gol vuruşları öne çıkıyor. Ama kaçırdığı pozisyonları da var. Eksileriyle, artılarıyla şu anda olumlu gidiyor. Demba Ba’yı oyuna almayı düşündüm ama oyun o kadar koptu ki, biri ileri gidiyor, biri geri. Bu nedenle Beck’i aldım oyuna. Cenk de oyuna girmeyi hak ediyor, Demba Ba da. Şu anda 3 tane forvetimiz var, devre arasında 1 tane vardı” dedi.
Güneş, Quaresma’nın da ilk geldiği günden bu yana iyi bir gelişim gösterdiğini söyleyerek, “Quaresma için hata ararsak buluruz ama az hata olunca, olumlu tarafları artıyor. Bugün asist yaptı, geriye geldi, çalıştı. Böyle devam etmesini istiyoruz, zaten onun için burada. Ama hiçbir oyuncuyu birbirinden ayırmak istemiyoruz. İnşallah lig bittiğinde de şampiyon kadro olarak herkes karşılığını alır. Ricardo geldiği ilk günden bugüne kadar çok aşama kaydetti. Fiziki olarak da, genç oyunculardan daha iyi olduğunu gösteriyor. Çalışan adam oynar, bu 1 günde olmuyor ve yaşla ilgisi yok. Bugün eksiği olan da var, artısı olan da var. Yine de daha iyi olmalı” ifadelerini kullandı.

“Gökhan’ı oynatırsam kimi keseceğim?”
Gökhan İnler’in kadroya neden giremediğiyle ilgili olarak sorulan bir soruyu yanıtlayan Güneş, “Atiba, Oğuzhan, Talisca oynuyor, Necip, Tolgay oyuna giriyorsa, Gökhan’a sıra gelmiyordur. Gökhan’ı oyuna alırsam, neden Necip girmiyor diye sorarsınız. Oğuzhan yokken bir ara Gökhan İnler oynuyordu, sonra sakatlandı. Gökhan’ın çalışmasından memnunum, iyi bir oyuncu ve iyi çalışıyor. Şu anda ofansif dersem Tolgay’ı, defansif dersem Necip’i oynatırım. Hem Talisca hem Oğuzhan hem de Tolgay’ı oynattığı zaman bu 3 oyuncudan birisi kesmem gerekiyor ki Gökhan’ı oynatayım. Uzun süredir oynamadı” diye cevapladı.

“Kasımpaşa’nın iyi oyunu beni memnun etti”
Takımların Beşiktaş’a karşı daha motive oynadığı yönünde yapılan açıklamalar üzerine konuşan Güneş, “Başkan ve Ahmet Bey’le ilgili soruları bana sormayın. Kasımpaşa bugün gayet iyi oynadı. Ben de bu oyunlarından dolayı memnunum. Kasımpaşa’nın iyi oynamasından dolayı ben neden rahatsız olayım. Siz Barcelona’ya karşı daha farklı oynarsınız, Valencia’ya karşı daha farklı oynarsınız. Büyük takımlar ve büyük oyunculara karşı insanların motivasyonu daha farklı olur. Tartışma konularından kavga ortamı yapılmak isteniyorsa, buna beni sokmayın. Kasımpaşa bugün elinden geleni yaptı. Bu takım bana karşı bunu yaptı, başka takıma karşı yapmadı dersem olmaz” dedi.

“Maçlar aynı gün olsa daha iyi olur ama bunun bir de ekonomik yönü var”
Maç planlaması hakkında da koşuna Şenol Güneş, “Yayıncı kuruluş var, kulüpler var. Şampiyonlar Ligi döneminde de söyledim. Oyuncuların verimli olarak oynaması gerekiyor. Kasımpaşa’nın antrenörü de şikayetçi 4 gün sonra maça çıktığı için. Ben 3 gün sonra maça çıktım. Demek ki zorlanıyorsun. Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi maçlarının ardından yorgunluk oldu. Bu konu tartışmaya açık. Aynı saatlerde oynanması ideal ama nasıl oynayacaksınız, ekonomi var. Niyet bakımından şu kulüp korunuyor, bu korunuyor algısı da yanlış. Son hafta herhalde aynı saatte oynanır. Başakşehir’in de 2 maçı kazanabileceği gibi biz de 2 maçı kazanabileceğimizi düşünüyorum. Seneye de bu böyle olacak. Yayıncı kuruluşlar olacağı için programı iyi yapmak lazım” diye konuştu.

“Dualarım Fenerbahçe’yle birlikte”
Euroleague Final Four’da Olympiakos ile final oynayacak olan Fenerbahçe’ye başarılar dileyen Şenol Güneş, “Avrupa’da, dünyada Türk takımı nerede yarışıyorsa başarılı olmasını gönülden isterim. Basketbolda finale gelen bir takımın şampiyonluğunu gönülden isterim. Dualarım onlarla beraber. Olympiakos daha zayıf gösterilse bile, zaman zaman sürprizler yapabilecek bir takım. İnşallah böyle bir sonuç olmaz ve Fenerbahçe şampiyon olur, biz de mutlu oluruz. Türkiye’nin kazancına bu. Güreşte, hentbolda her zaman Türkiye ve Türkler kazansın, bunu gönülden istiyorum” diyerek sözlerini tamamladı. 

Bozhan Memiş - Uygar Aydın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Hekim adayları Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri’nde eğlendi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Bahçesinde gerçekleşen 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri kapsamında Tıp Fakültesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen Toplumsal Duyarlılık ve Özel Çalışma Modülleri projelerinin sunumları yapıldı. Öğrencilere pilav dağıtımının ardından dans gösterileri ve konserler düzenlendi. Proje Sonuçlarının Değerlendirilmesi ve Ödül Töreni’nde konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, "Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi olarak burada olmaktan inanın çok büyük bir heyecan duyuyorum. Çok güzel, bu kadar güzel bir günde bu kadar güzel öğrencileri görmek çok büyük bir mutluluk verdi. İyi ki varsınız. Doktor olmak sadece hasta muayene etmek değil aslında. Siz bir mesleği sabah 8 akşam 5 icra etmeyeceksiniz. Siz bir hayat tarzına doğru yol alıyorsunuz ve yaptığınız şey aslında toplumla her an iç içe olmak ve toplumun bütün sorunlarını özellikle sağlıkla ilgili elbette kulak kabartmak ve bir şekilde onlara rehberlik etmek ve çözüm bulmak" şeklinde konuştu. "Toplum için duyarlılık ve empati gerektiren bir meslek" Çok güzel projeler gördüğünü söyleyen Rektör Özkan, "Tıp bilimi sadece bilgi ve beceri değil. Aynı zaman toplum için duyarlılık ve empati gerektiren bir meslek. Bu etkinlik tıp eğitiminin bu değerde ne kadar önemli olduğunu tekrar bize hatırlatıyor. Başarılarınızın devamını diliyorum. Hakikaten çok keyifli bir ortam ben devamını diliyorum. Sadece toplumsal duyarlılık değil, birçok sanatta, festivallerde bir arada olmak üzere bir festival planlıyoruz inşallah hepiniz için. Sizi çok seviyoruz, başarılar diliyorum, hepinizi öpüyorum, sağ olun" ifadelerini kullandı. "Hedefimiz Türkiye’nin en iyi hekimlerini yetiştirmek" Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erol Gürpınar, "Bizim fakültenin gerçekten diğer fakültelerden ayıran en güçlü noktalarından bir tanesi toplumsal duyarlılık projeleri ve özel çalışma modülleri. Temel hedefimiz Türkiye’nin en iyi hekimlerini yetiştirmek, her zaman öğrenci arkadaşları buluştuğumuzda söylüyorum. Hastalıklara doğru tanı koyan, doğru tedavi eden, koruma yollarını bilen acil müdahaleyi doğru yapan bilimsel araştırmaları yapabilen iyi hekimler yetiştirmek ama iyi hekim sadece bu kapsamda değil. Bunun dışında sosyal, sanatsal, kültürel açıdan da kendini yetiştiren, geliştiren hekimler ancak en iyi hekimlerdir işte bu projelerin temel hedefleri aslında biraz bunlar sizlere sosyal sanatsal yönden toplumsal yönden geliştirmek ve bu alanlardaki öngörülerinizi topluma bakıcısını daha da geliştirmek. Biz aynı zamanda yaklaşık 13 yıldır akredite bir fakülteyiz. Akreditasyonda da örnek gösterilen Türkiye’de bizi diğer fakültelerden ayıran en önemli özelliklerden bir tanesi” dedi. Projesini başarıyla bitiren herkesin dereceye girdiğini söyleyen Dekan Gürpınar, en iyi ilk üçe de bir ödül belgesi vereceklerini söyleyerek emek veren hocaların, öğrencilerin eline emeğine sağlık dileklerini iletti. Konuşmaların ardından dereceye girenlere ödüller takdim edildi. 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri’ne Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erol Gürpınar, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Levent Sarıkcıoğlu, Prof. Dr. Neval Boztuğ, Hastane Başhekim Yardımcıları Prof. Dr. Banu Nur, Doç. Dr. Muhittin Yaprak, Doç. Dr. Murat Uçar, Dr. Öğr. Üyesi Ali Ünal, Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Gökhan Ertosun, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Bitlis Ahlat’ta ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ başladı Bitlis’in Ahlat ilçesinde ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ kayıtları başladı. Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü ile Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü arasında imzalanan ve hafızlık eğitiminde işbirliğini amaçlayan protokol çerçevesinde bölgede ilk olarak Ahlat ilçesinde de Şehit Eren Öztürk Hafızlık Külliyesi ve Şehit Murat Sarıgül İmam Hatip Ortaokulu tarafından uygulamaya konulan ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ kayıtları başladı. Ahlat Şehit Eren Öztürk Hafızlık Külliyesini ziyaret eden Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, başlatılan projeye destek verip ilk kayıt olarak oğlu Osman Akif Gülmez’in ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ne kaydını yaptı. Kayıt sonrası gazetecilere açıklamada bulunan Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Kubbet-ül İslam Ahlat’a yakışır hafızların buradan yetişeceğini söyledi. Gülmez, “Şehidimizin mekanındayız. Şehidimizin vasiyeti olan külliyedeyiz. Allah yapanlardan ve emeği geçenlerden razı olsun. Ahlatlılar olarak bu külliyenin yapılmasından mutluyduk, gururluyduk. Sabah uyandığımda bir sosyal medya paylaşımında hafızlık proje eğitiminin Ahlat Şehit Eren Öztürk Hafızlık Külliyesi’nde yapılacağını görünce hakikaten bu mutluluğumuz kat kat arttı. Çocukluktan beri benim hayalimde hafız olmaktı ama bir takım sebeplerden dolayı olamamıştım. Biz olamadıysak en azından alimizden biri olsun diye yıllarca o hasretle tutuşuyorduk. Bu projede 4. sınıfı bitirip 5. sınıfa geçen öğrencileri kapsayınca bizimde ikinci oğlumuz Osman Akif’imiz bu yıl 4. sınıfı bitirip 5. sınıfa geçiyor diye hemen Şerafettin Hocama telefon açıp, ilk kaydı biz yapalım dedim, hocamda çok sevindi. Elhamdulillah Kubbet-ül İslam Ahlat’ta bu tür faaliyetlerin olması, bu tür hafızlık proje okulunun hem ortaokulla birlikte hafızlığın yapılması hakikaten çok büyük bir nimet. Bizim gibi bu hasretle yanıp tutuşanlar içinde bir mihenk taşı oldu. Sebeplerden Allah razı olsun. İnşallah Ahlat’a yakışır hafızlar buradan yetişir. Ailemizden de yaşayan ilk hafızımızı da inşallah bu kurs vesilesiyle yetiştirmiş olacağız. Hafızlık sevdası taşıyan Ahlatlı hemşehrilerime de çocuklarını buraya yönlendirmelerini bekliyor ve istiyorum. Hakikaten güzel bir mekan. Ortaokulla birlikte böyle bir projenin yürütülmesi çok daha uygun olmuş. Ahlat’ta ortaokulda bu hizmetin olması biz Ahlatlıları gururlandırmıştır. Allah sebep olanlardan razı olsun” dedi. Kur’an Kursu-Okul İşbirliğine Dayalı Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Programı Nedir? “Kur’an Kursu-Okul İşbirliğine Dayalı Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Programı”, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz ile Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü arasında imzalanan ve hafızlık eğitiminde işbirliğini amaçlayan protokol çerçevesinde hazırlanmıştır. Program, örgün eğitime devam etmekle birlikte, MEB’in ilgili mevzuatı çerçevesinde kayıt dondurma hakkından yararlanarak ya da kayıt dondurmaksızın hafızlık yapmak isteyen öğrencilerin, belirlenen süreyi etkin, verimli ve sistemli bir şekilde kullanmaları ve böylece programda belirlenen kazanımlar çerçevesinde hafız olmalarını hedeflemektedir.
Ankara Binali Yıldırım’dan Kazakistan Büyükelçisi Sapiyev’e "geçmiş olsun" ziyareti Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, 7 kişinin hayatını kaybetitği sel felaketinin ardından Kazakistan Büyükelçisi Yerkebulan Sapiyev’i ziyaret ederek, geçmiş olsun dileklerini iletti. Kazakistan’da yoğun yağışlı geçen kış sonrası eriyen kar sularının erimesi sonucunda ülkenin birçok noktasında evler su altında kalırken, 100 bine yakın insan sel bölgesinden tahliye edilmişti. Yaşanan sel felaketinin ardından Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Heyeti Başkanı Yıldırım, Kazakistan Büyükelçisi Sapiyev’i ziyaret etti. Kazakistan Büyükelçiliği’nde gerçekleşen görüşme sonrası Yıldırım, basın mensuplarına açıklamada bulundu. Kazakistan’da yaşanan sel felaketinde Türkiye’nin ilk günden itibaren aynı acıları paylaştığını ve destek talebinde bulunduğunu aktaran Binali Yıldırım, “Nisan ayının başında Kazakistan’da büyük bir sel felaketi oldu. Kardeş ülke Kazakistan’da kuzey ve kuzeybatı bölgelerinde 100 binin üzerinde insan olumsuz etkilendi. Ne yazık ki 7 Kazak kardeşimiz hayatını kaybetti. İlk günden itibaren Türkiye olarak Cumhurbaşkanımız acılarını paylaşmak için mevkidaşını aradı ve destek talebinde bulundu. Ancak o dönemde Tokayev uluslararası yardım çağrısına ihtiyaç olmadığını ifade ederek, kendi imkanları ile çalışmalara başladılar. Buna rağmen Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye’den bazı sivil toplum kuruluşları ve Kazakistan’da yerleşik Türk firmaları da ellerindeki imkanlarla bu sıkıntılı günde felaketten etkilenen kardeşlerimize destek olmanın gayreti içinde oldular. Bu ziyaretimiz, yaşanan sel felaketi ve taşkın dolayısıyla fiziken gelerek geçmiş olsun dileklerimizi iletmek ve dayanışmamızı göstermek amaçlıdır” ifadelerini kullandı. Kazakistan’ın 6 Şubat’taki depremde çok hızlı bir şekilde reaksiyon göstererek kurtarma çalışmalarında yer aldığını hatırlatan Yıldırım, “Türk Devletleri Teşkilatı’nın amacı Balkanlar’dan Baykal’a kadar geniş bir coğrafyada 170 milyonun yaşadığı bölgenin refahını yükseltmek ve ekonomi, altyapı, eğitim gibi birçok alanda işbirliğini güçlendirmektir. Liderlerimiz başta olmak üzere dışişleri bakanlarımız, Aksakal Heyetimiz ve kıdemli memurlar üzerlerine düşen görevleri layıkıyla yerine getiriyorlar. Bu anlamda ortak alfabe çalışmaları konusunda da uzmanlar, akademisyenler çalışmalarını sürdürüyorlar” dedi.