SAĞLIK - 26 Nisan 2017 Çarşamba 18:36

Sezaryen sonrası normal doğum imkansız değil

A
A
A
Sezaryen sonrası normal doğum imkansız değil

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Naziye Gürkan Sabah, Türkiye’de sezaryen sonrası normal doğum oranlarının oldukça az olduğunu belirterek, “Doktorlar bu açıdan kendilerini güvende hissederlerse, hastaları normal doğuma yönlendirmek konusunda daha cesur davranabilirler. Bu şekilde, sezaryen oranlarında da azalmaların olacağı aşikardır” dedi.

VM Medical Park Samsun Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Naziye Gürkan Sabah, sezaryen sonrası normal doğum ile ilgili açıklamalarda bulundu. Günümüzde sezaryen oranlarında belirgin bir artış olması nedeniyle, sonraki doğumlarını normal yoldan yapmak isteyen anne adayları sayesinde sezaryen sonrası normal doğumun(VBAC) gündeme geldiğini belirten Dr. Naziye Gürkan Sabah, “2010 yılı ACOG bildirisinde sezaryen sonrası normal doğum, uygun koşullar sağlandığında oldukça güvenilir bulunmuştur. ABD, 2020 yılı için primer sezaryen oranlarını düşürmeyi ve sezaryen sonrası normal doğum oranlarını yükseltmeyi hedeflemektedir. Tabii ki sezaryen sonrası normal doğum için anne adayları bazı koşulları taşımalıdır. The American College of Obstetricians and Gynecologists (ACOG) Guideline’na göre; önceki sezaryende alt yan insizyon olması, önceden başarılı bir doğum öyküsünün olması, şimdiki gebeliğinde önceden sezaryen olmasına neden olan faktörün bulunmaması sezaryen sonrası normal doğum olasılığını arttırırken; fazla sayıda sezaryen öyküsü ve ikiz gebelik bu şansı azaltır. Öte yandan annede diyabet varlığı, 40 yaş üzeri anne, miadını geçmiş gebelik ve bebeğin pozisyon anomalileri tartışmalı konulardır” diye konuştu.

Hangi durumlarda sezaryen sonrası normal doğum yapılamaz?

Dr. Naziye Gürkan Sabah sezaryen sonrası normal doğumun yapılmaması gereken durumlarla ilgili şu bilgileri verdi: “ACOG’a göre sezaryen sonrası normal doğum yapılmaması gereken durumlar ise; annenin sezaryen isteği, bu gebelikte anne veya bebek açısından normal doğumun tehlikeli olacağı durumlar, önceki sezaryende yapılan kesinin alt yan kesi dışında olduğu ya da tam olarak bilinmediği durumlar, önceki sezaryende komplikasyon öyküsü, 2 ya da daha fazla sezaryen varlığı, uterin rüptür öyküsü, rahimde başka bir ameliyat örneğin myomektomi öyküsü. Bunlardan 2 sezaryen öyküsü, iri bebek, miadı geçmiş gebelik, önceki sezaryende farklı kesi olması. Kabaca, daha önceki sezaryenleri dik kesiyle yapılmamış olanlar (daha önceki ameliyat notlarından öğrenebilirler) ve kemik çatı yapıları müsait olan kadınlar eğer başkaca bir sezaryen endikasyonu yok ise normal doğum yapabilirler. Ancak anne adayının bu konuda istekli olması çok önemlidir. Diyabetik anne ya da iri bebeği olanlarda, 40 yaşın üzerindeki annelerde ve 40 haftayı geçen gebeliklerde sezaryen sonrası normal doğumun riskli olacağı kabul edilmelidir.”

Sezaryen sonrası normal doğumun riskleri

Sezaryen sonrası normal doğumun risklerine dikkat çeken Dr.Naziye Gürkan Sabah, “Sezaryen sonrası normal doğumun en önemli riski rüptürdür. Sezaryen kesisi rahim duvarında bir skar dokusu bırakır. Bu skarın olduğu yer normal rahim duvarından daha zayıftır. Normal şartlar altında daha önceden yatay kesi ile sezaryen olmuş bir anne adayı bir sonraki doğum eyleminde izlenirken rahimde rüptür olma olasılığı sadece on binde üç ve tekrarlayan sezaryenler sonrası ise binde dörttür. Bu olay, rahim duvarındaki eski sezaryen dikişinin yırtılması sonucu iç kanamanın olmasıdır ve bazen hastanın rahminin alınmasıyla ve hatta bu durum zamanında fark edilemezse ve müdahalede geç kalınırsa anne ve/veya bebeğin kaybedilmesiyle dahi sonuçlanabilir. Rahimde yırtılma olduğunda bebeği kaybetme riski ise yüzde 6 bulunmuştur. Öte yandan bir kadın ardı ardına sezaryen olduğunda da anne ve bebekle ilgili riskler artmaktadır. Karın içi yapışıklıklar, mesane hasarlanması, anormal plasentasyon dediğimiz bebeğin eşiyle ilgili riskli durumlar bunlardan sadece birkaçıdır. Üçten fazla sayıda sezaryen olan olgularda plasenta akreata oranı yüzde 50-60 olup oldukça yüksektir. Erken doğum riski, acil sezaryen gerekliliği, kan ihtiyacı, rahmin alınması, cerrahi sırasında yaralanma, yoğun bakım ihtiyacı gibi anne ve bebek hayatını tehdit edici durumlar meydana gelebilir” şeklinde konuştu.

Türkiye’de sezaryen sonrası normal doğum oranları

Dr. Naziye Gürkan Sabah açıklamasını şöyle tamamladı: “Sezaryen sonrası normal doğum planlanan gebede doğum eylemi esnasında rüptür belirtilerini gizleyebileceğinden epidural anestezi önerilmez. Ancak kontrollü doz ayarlaması yapılarak suni sancı uygulanabilir. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta şudur ki; bu doğumun gerçekleştirildiği merkez tam teşekküllü, cerrahi ve yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin bulunduğu bir merkez olmalıdır. Olası rüptür riski nedeniyle her an ameliyat ekibi hazırda bekletilmeli, kan hazırlığı yapılmış olmalıdır. Bu elbette sadece sezaryen sonrası değil tüm normal doğumlar için de geçerlidir. Her normal doğum eyleminin aniden komplike hale gelebileceği unutulmamalıdır. Hasta ve yakınları tüm olası riskler hakkında önceden bilgilendirilmeli onam formları doldurulmalıdır. Dünyada sezaryen sonrası normal doğum uygulanan ülkelerdeki oranlar; Amerika’da yüzde 19, Norveç’te yüzde 5, İsveç’te yüzde 53’tür. Türkiye’de sezaryen sonrası normal doğum oranları ile ilgili yapılmış bir istatistik henüz elimizde olmamasına rağmen oldukça azdır. Bunun en önemli nedeni olası riskler nedeniyle ortaya çıkan tıbbi ve legal sorunların kadın doğum uzmanlarını ve anne adaylarını korkutmasıdır. Doktorlar bu açıdan kendilerini güvende hissederlerse, hastaları normal doğuma yönlendirmek konusunda daha cesur davranabilirler. Bu şekilde, sezaryen oranlarında da azalmaların olacağı aşikardır.” 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Depremzede kadının yeni yuvasında ilk yemeği sarma oldu Hatay’da asrın felaketinde evi yıkılan Hatice Ücel, TOKİ tarafından yapımı tamamlanan evine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Ücel’in yeni yuvasında ilk yemeğiyse yaprak sarması oldu. Kahramanmaraş merkezli depremlerde yerle bir olan Hatay’da 25 bine yakın insan vefat etmişti. Deprem sonrası bölgenin yeniden ayağa kalkması için çalışmalara kısa sürede başlanmıştı. Depremin hemen ardından TOKİ tarafından yapımına başlanan afet konutları, hak sahiplerine teslim edilmeye başlanmıştı. Payas ilçesinde çevre düzenlemeleri tamamlanan konutlarda vatandaşlar yaşamaya başladı. Asrın felaketi olarak nitelendirilen depreme Payas’ın Sincan Mahallesi’nde yakalanan 60 yaşındaki Hatice Ücel, hak sahipliğini kazandığı evine zaman kaybetmeden yerleşti. Deprem sonrası çocuklarıyla zor günler yaşayan Ücel, şimdi ise yeni evinde çocuklarıyla yeni bir hayata başladı. Yeni evinde ilk yemeğini pişirmenin mutluluğunu yaşayan depremzede Ücel’in yeni mutfağında yaptığı ilk yemekse sarma oldu. "Allah bir daha o günleri yaşatmasın, çok zor günler geldi geçti" Asrın felaketi sonrası zor günler geçirdiğini dile getiren depremzede Hatice Ücel, "Depremde çok kötü günler yaşadık. Evimizin son durumu ağır hasar oldu ve sonunda yıktılar. Yeni evimiz çok güzel. Çocuklarımızla oturuyoruz ve kalkıyoruz. İyi bir şey oldu. Benim kızım Şanlıurfa’dan geldi ve yerleştirdi geri gittiler. Çocuklar yardımcı oldular ve yerleştirdik. Mutluyum şükür, Allah bizi daha bozmasın. Allah bir daha o günleri yaşatmasın. Çok zor günler geldi geçti. Çocuklarım çadırda kaldı, kızım Şanlıurfa’ya gitti. Ben orada kaldım bir aydan fazla ve ondan sonra geldim. Oğlanın biriyle bir odanın içinde kaldım. Bir odada ben, iki odada oğlan kendi kaldı. Beraber oturalım dedi. Beraber de olmuyor oğlum gelinlerle olmadığı için sürekli yaşayamıyorsun. Şimdi mutluyuz. Yeni ev de güzel bana yeter iki artı bir odalı ev" ifadelerini kullandı.
Kütahya Kütahya’da 2022, 2023 ve 2024 yıllarındaki idari yaptırımlar açıklandı Kütahya İl Emniyet Müdürlüğü Kimlik Bildirme Büro Amirliği tarafından 2022, 2023 ve 2024 yılında (İlk 4 ay) uygulanan işlemler açıklandı. Yapılan açıklamaya göre, Kimlik Bildirme Büro Amirliği tarafından 2022 yılında Kimlik Bildirime Kanununa Muhalefet etmekten 10 işletmeye (Pansiyon-Apart-Günübirlik) 160 bin 700 TL idari para cezası, gece saat 22.00’den sonra alkol satışı yapan 12 tekel bayisine 1 Milyon 159 bin 128 TL idari para cezası, yetkili olmadıkları halde alkol sunumu yapan 3 kahvehaneye 14 bin 172 TL idari para cezası verildi. Uyuşturucu madde bulundurmaktan toplam 9 işletme 2559 PVSK’nın Amir hükmü gereğince Valilik Makamının olurları ile 30 gün süreyle faaliyetten men edildi. Kapalı alanda tütün mamullerinin tüketildiği tespit edilen toplam 103 ihlal İl Sağlık Müdürlüğüne bildirildi. “2023 Yılı” 2023 yılında Kimlik Bildirme Kanununa Muhalefet etmekten 13 işletmeye(Pansiyon-Apart-Günübirlik) 480 bin 282 TL idari para cezası, 2 işletme (pansiyon) ruhsat iptali, 4 işletmeye (araç kiralama firması) 157 bin 857 TL idari para cezası, gece saat 22.00’den sonra alkol satışı yapan 17 tekel bayisine 3 Milyon 660 bin 729 TL idari para cezası, yetkili olmadıkları halde alkol sunumu yapan 2 kahvehaneye 21 bin 100 TL idari para cezası verildi. Uyuşturucu madde bulundurmaktan toplamda 4 işletme 2559 PVSK’nın Amir hükmü gereğince Valilik Makamının olurlarıyla 30 gün süreyle faaliyetten men edildi. Kapalı alanda tütün mamullerinin tüketildiği tespit edilen 67 ihlal İl Sağlık Müdürlüğüne bildirildi. “2024 Yılı” 2024 yılı (ilk 4 ayda) Kimlik Bildirime Kanununa Muhalefet etmekten toplamda 5 İşletmeye 331bin 153 TL idari para cezası, gece saat 22.00’den sonra alkol satışı yapan 6 tekel bayisine 2 Milyon 47 bin 338 TL idari para cezası, uyuşturucu madde bulundurmaktan toplamda 3 işletme 2559 PVSK’nın Amir hükmü gereğince Valilik Makamının olurları ile 30 gün süreyle faaliyetten edildi. Kapalı alanda tütün mamullerinin tüketildiği tespit edilen 8 ihlal İl Sağlık Müdürlüğüne bildirildi.
Kütahya Kütahya Ahmet Yakupoğlu Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri “Bahar Nefesi Çalıştayı”nda Kütahya Ahmet Yakupoğlu Güzel Sanatlar Lisesi 9. sınıf resim bölümü öğrencileri, Temel Sanat Eğitimi dersi çerçevesinde düzenlenen gezi ve çalıştaya katıldılar. Resim bölümü öğrencileri, ders öğretmenleri Mehmet Emin Köken, Şaban Uysal ve Gökhan Erzincan eşliğinde Ahmet Yakupoğlu Müzesi’ni ziyaret ederek usta sanatçının eserlerini inceleme ve yaşamış olduğu evi görme imkanı buldu. Müze ziyaretinin ardından öğrenciler, Özbekistan’dan gelen sanatçılarla birlikte "Bahar Nefesi Çalıştayı"na katıldılar. Özbekistan Sanat Akademisi, Özbekistan Ulusal Sanat ve Tasarım Enstitüsü ve DPÜ Güzel Sanatlar Fakültesi temsilcilerinin de yer aldığı çalıştay, Özbek Dili ve Kültür Merkezi Müdürü Süreyya Hanım tarafından koordine edildi. Çalıştayda öğrenciler, Orhan Cebrailoğlu’nun etkileyici Art performansını izleme ve çalıştaya katılan sanatçıların eserlerini inceleme fırsatı buldular. Sanatçılarla kısa sohbetler ederek eserler hakkında bilgi alan öğrenciler, Art Trio tarafından yapılan portre çalışmalarıyla da keyifli vakit geçirdiler. Sanatçılar, tamamladıkları portreleri öğrencilere hediye ederek bu güzel anı ölümsüzleştirdiler. Okul Müdürü Mustafa Demir, bu gezi ve çalıştayın, öğrencilerin sanatsal bakış açılarını geliştirmelerine ve farklı kültürlerle etkileşime girmelerine imkan sağlarken, Ahmet Yakupoğlu’nun eserlerini ve Özbekistan sanatını yakından tanımalarına da katkıda bulunduğunu ifade etti.